GÖKTÜRK TUNÇTÜRK yazdı

www.haber2000.com

Değerli okuyucular…

Ben, Millet İttifakını savunan bir vatan evladıyım.. Millet İttifakını ve bileşenlerini destekleyip, savunuyorum diye, yanlışlarını da örtbas edip, körü-körüne savunacak ta değiliz..

Yanlışlarını eleştireceğiz ki bir daha tekrarlanmasın veya tekrarlanmaması için özen gösterilsin..

Ben CHP’li değilim ama CHP’nin, İYİ Parti’nin iktidara gelmesini herkesten çok isteyen bir yazarım..

Ben MHP’liyim, Ülkücüyüm ama 1 milyar oyum olsa şuan Bahçeli’nin yönettiği MHP’ye gram oyumu vermem.. Eğer oyumu verir isem, onun eleştirdiğim yanlış duruşunu onaylamış ve devamını istemiş olurum..

Niye yazıyorum bu notları?

Birileri bana sık, sık sitem ediyor.. “Anlayamadık seni abi.. Hem savunuyorsun, hem de yerden yere vuruyorsun”

İşte anlamadığınız için gerilerdesiniz…

Ve bu günde CHP Ankara İl ve ilçe teşkilatları için ağır eleştirilerim var.. Kimler ne derse desinler, ne yorumlar yaparlarsa yapsınlar..

Doğru ne ise o …

Biliyorsunuz 19 ay önce Kemal Kılıçdaroğlu, ana muhalefet partisinin lideri olarak Çubuk ilçesinde bir Şehidimizin cenazesine katıldı..

Ve orada birçok robot ve yalaka sürüsünün saldırısına uğrayıp, yumruklar yedi.. Linç edilmeye çalışıldı..

3-4 saat bir evin içinde tutulmak zorunda kaldı..

Demokrasi açısından tam bir vahşet tablosu..

Ve aynı zamanda CHP’ye olağanüstü bir gözdağı verilerek; “artık Şehit cenazelerine katıl da görelim” gibi mesajlar verildi..

Ve şimdi reformunu yapacağımız Yargı, tam 19 ay sonra soruşturmayı tamamlayıp, davasını açıp, duruşmasına başladı..

İlk duruşma nerede başladı?

Çubuk ilçesi Asliye Ceza Mahkemesi’nde..

Suç vasfı; Asliye Cezalık mı? Hayır… Ağır Cezalık suçlar..

Ama Asliye Cezada; sanki bir vatandaşa birkaç kişi saldırmışta, darp etmişte, yaralamışta, özgürlüğünü kısıtlamışta, bu davanın duruşması yapıldı..

Tasarlanarak , kasten adam öldürmeye ve linçlere girişim suçları işlenmiştir..

İşte bu suçların görülecek yetkili içerik Mahkemesi de Ağır Ceza Mahkemesidir..

Bu işin Hukuki bir boyutu.. CHP’li Hukukçular çözsün bunu.

Gelelim; CHP Ankara örgütlerinin varlığının iflası meselesine..

Evet.. CHP, Cumhuriyetin Başkent’i Ankara’da iflas etmiş durumda.. Varlığından daha çok, yokluğu sık, sık göze çarpıyor..

Efendim… CHP lideri ve yardımcıları ağır saldırıya uğramış ve linç edilmeye çalışılan bir davanın ilk duruşması yapılıyor ama heyhat CHP orada Genel Başkanına destek için yok..

Orada ki saldırının ve rahatça atılan yumruklarının ana hedefi ne idi?

CHP’ye gözdağı vermek v e korkutmak, korku ile hareket etmesini sağlamak..

Evet.. Kılıçdaroğlu’na saldırının, Çubuk ilçesinde  dün yapılan ilk dava duruşmasına bakıyoruz, Kılıçdaroğlu ve CHP yapayalnız..

Duruşmaya katılanların sayısına bakıyorsunuz, milletvekillerinin bazıları, Avukatlar ve birkaç örgüt başkanı, toplasan sayı 100’ü geçmez..

Bu mu Genel Başkanınıza destek? Bu mu CHP’ye ve Genel Başkanınıza sahip çıkmak?

Şimdi birileri savunmaya geçip; “Yahu ben katıldım, ee salgın koşulları var, partilileri oraya nasıl getirelim” diyecekleri muhakkak..

Bırakın bu çürümüş, kokmuş savunma ayaklarını..

Ne yapılacaktı?

Torpille, çok az oy ile seçilen CHP Ankara İl Başkanı, bir hafta öncesinden bütün ilçe Başkanlarına talimat verip, her ilçeden en az 3’er Otobüs dolusu partilileri duruşma günü Çubuk ilçesine getirmesini isteyecekti..

Kendisi de Ankara Merkezden en az 10 otobüs partiliyi destek için Çubuk ilçesine  götürecekti..

Eylem yapılsın, bağırılıp, çağrılsın, sloganlar atılsın, duruşma salonuna doldurulsun demiyoruz..

Mesafe kurallarına uyularak, 4-5 bin partili Adliyenin etrafında sessizce orada bulunacaktı..

Müdahale mi yapılacaktı, gazlar mı sıkılacaktı?

Eee biraz da gaz yiyin beyler, ağalar.. Bu kadar fedakarlık ta yapın artık..

Olmadı.. Bulunamadılar..

Belki de ilçe başkanlarına talimat vermediler, partili toplamakta güçlük çektiler..

Ne olursa olsun.. CHP’nin Ankara’da bir kez daha iflas ettiğini, varlığının dibe vurulmuş olduğuna tanık olduk..

Ya her seçim de kiremit taşı gibi listelerde eksik olmayan Ankara milletvekilleri?

Yeri geldiğin de caka atarlar; “Benim olağanüstü tabanım var”…

Niye bu tabanı oraya koşturmadınız?

Belediye Başkanları .. Sizlerde makamınızdan mı izlediniz duruşmayı?

Ayıp, ayıp … Alayınıza ayıp…

Ve bu ayıpta hepinize yeter ….