http://www.haber2000.com
» DARBE EMRİ, GENELKURMAY'dan FAKS EMRİ İLE VERİLMİŞ. DARBECİLER; CUMHURBAŞKANLIĞI MUHAFIZ ALAYINDA SİLAHLANMIŞLAR.. ASTSUBAY, DARBECİ GENERALİ VURUP YARALADI, GENERALİN KORUMALARIDA ASTSUBAYI VURUP, ŞEHİT ETTİ

DARBE EMRİ, GENELKURMAY'dan FAKS EMRİ İLE VERİLMİŞ. DARBECİLER; CUMHURBAŞKANLIĞI MUHAFIZ ALAYINDA SİLAHLANMIŞLAR.. ASTSUBAY, DARBECİ GENERALİ VURUP YARALADI, GENERALİN KORUMALARIDA ASTSUBAYI VURUP, ŞEHİT ETTİ

Darbeci askerlerin ilk ifadelerinde "Darbe talimatı faks mesajıyla geldi. Yeni komuta kademesi liste halinde bildirildi" dediği öğrenildi.
Paylas
DARBE EMRİ, GENELKURMAY'dan FAKS EMRİ İLE VERİLMİŞ. DARBECİLER; CUMHURBAŞKANLIĞI MUHAFIZ ALAYINDA SİLAHLANMIŞLAR.. ASTSUBAY, DARBECİ GENERALİ VURUP YARALADI, GENERALİN KORUMALARIDA ASTSUBAYI VURUP, ŞEHİT ETTİ
Güncel - 18 Temmuz 2016, Pazartesi 12:01:22
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

Özel Kuvvetler Komutanlığı'nı ele geçirmeye çalışırken gözaltına alınan ve dün ifade verdikten sonra tutuklanan bazı askerlerin ifadesine ulaşıldı.

 

Özel Kuvvetler Komutanlığı'nda görevli asker Osman Ç. ilk ifadesinde, darbe girişiminin nasıl gerçekleştiğini anlattı. Osman Ç.'nin ifadesine göre darbeci askerler Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı'nda silahlandırıldı ve darbe talimatı Genelkurmay Başkanlığı'ndan faks ile geldi.

 

Darbe girişimin en kritik noktalarından biri olan Ankara Gölbaşı’ndaki Özel Kuvvetler Komutanlığında (ÖKK) yaşananlar, Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığı’nın sürdürdüğü soruşturma dosyasında açığa çıktı.

 

ÖKK’daki baskını yöneten ve 34 asker ile birlikte tutuklanan Albay Ümit Bak savcılık ifadesinde, Silopi’den gelerek, Özel Kuvvetler Komutanlığı görevini almaya çalışan Tuğgeneral Semih Terzi’nin astsubay tarafından vurulduğunu, generalin korumalarının da astsubayı vurduğunu anlattı. Aynı yerde kursiyer olarak eğitim gören Bilal Tosun da ifadesinde, Özel Kuvvetler Komutanlığındaki baskının TOKİ’de hazırlandığını söyledi.

 

ÖKK’daki darbeci personele ilişkin başlatılan soruşturma kapsamında baskını yöneten Albay Ümit Bak’ın da aralarında bulunduğu 34 askeri personel, “Anayasal Düzeni Ortadan Kaldırmaya Teşebbüs Etme” suçundan Gölbaşı Sulh Hakimliğince tutuklanarak cezaevine gönderildi. Albay Bak savcılık ifadesinde, özetle şunları anlattı:

 

Darbe talimatı saat 21.30’da geldi

 

“Darbe talimatı, 15 Temmuz 2016 günü saat 21.30’da Genelkurmay Başkanlığı tarafından Gölbaşı Özel Kuvvetler Komutanlığına gönderilen yazılı – fakslı imzalı mesaj emri geldi. Birinci mesajda, ‘ülkede olağanüstü hal yaşandığından dolayı gerekli tedbirlerin alınmasına yönelik mesaj emri Piyade Kurmay Albay Osman Kardal (Türk Silahlı Kuvvetleri Komuta Kontrol Amiri) tarafından imzalı olarak gönderildi. 2. mesajda Tuğgeneral Mehmet Partigöç (Genelkurmay Personel Daire Başkanı) imzalı mesaj emrinde yeni Özel Kuvvetler Komutanı olarak Tuğgeneral Semih Terzi’nin (1. Özel Kuvvet Komutanı) görevlendirildiğini, halihazırda ÖKK Zekai Aksakallı’nın bu görevden alınarak Kara Kuvvetleri Komutanlığı emrine görevlendirildiği bildirilmiştir.

 

Yurtta Sulh Komitesi Başkanı imzası vardı

 

3. mesajda tam hatırlamamakla beraber, yazının altında ‘Yurtta Sulh Komitesi Başkanı’ imzalı ad belirtilip belirtilmediğini tam olarak hatırlamıyorum. Bu mesajda, tüm Türkiye’deki Sıkıyönetim Komutanlıkları, Bakanlıklar ve diğer kamu kurumlarına yapılan görevlendirilmeler, aynı zamanda TSK’nın yeni komuta yapısı belirtiliyordu. Liste halinde görevlendirilen kişilerin görevleri ve isimleri ayrı ayrı belirtilmiştir. Önce ne olup bittiğini netleştirmek için ilk mesajın geldiği TSK Komuta Kontrol merkezini aradım ve teyit aldım.

 

Önce Genelkurmay’da toplantıdaydık

 

O gün Ankara’da Genelkurmay Karargahında ‘terörle mücadele toplantısına’ katıldık. Saat 19.40 civarında toplantı bitti, ÖKK’ya döndük. Tümgeneral Zekai Aksakallı da evine gidecekti. Ben bu durumu bildiğim için kendisini Özel Kuvvetler Vardiya Amiri Mehmet Ali Çelik’e aratarak bilgi vermesini söyledim. ‘Bilgi verdik’ dedi. Cevaben Vardiya Amiri, ‘Tümgeneral Zekai Aksakallı’ın gerekli tedbirlerin alınmasını söylediğini aktardı. Tümgeneral Zekai Aksakallı nöbetçi amirini arayarak ‘Ayrıca içeriye sadece Tuğgeneral Semih Terzi’nin alınmasını ve başka hiçbir generalin alınmamasını emrettiğini’ söylemiş, o da bana aktardı.

 

Tuğgeneral Terzi: Ben oraya geliyorum

 

Bu sırada ben de Silopi’de bulunan Tuğgeneral Semih Terzi’yi telefonda aradım. ‘Ben oraya geliyorum. Kışlanın emniyetini sağla. İçeriye de ileri gelen komutanlardan kimseyi almayın, gerekirse gerekeni yapın’ dedi. Bunun üzerine gerekli emniyet tedbirlerini aldık. Zekai Paşa beni birliğin telefondan arayarak ‘Nizamiyeye gelecek olan Okul Komutanı Albay Ömer Faruk Bozdemir ve Kurmay Başkanı Kurmay Albay Erdinç Kocayanak’ı içeriye almamamı’ emretti; ben de ona ikinci gelen mesajı okuyarak kendisinin görevden alındığını, yerine Tuğgeneral Semih Terzi’nin görevlendirildiğini; Semih Terzi’yi arayarak teyit ettirip ondan bahsettiğim aldığım emri ilettim.

 

Bir grup komutayı ele geçirmeye çalışıyor

 

Bunun üzerine kendisi gelen bu emirlerin hepsinin geçersiz olduğunu, Genelkurmay’da bir grubun emir komutayı ele geçirmeye çalıştığını, dolayısıyla bu emirleri dinlemem gerektiğini, kendisinin emirlerini yapmam gerektiğini söyledi. Durum değerlendirilmesi yaparak Genelkurmay’dan gelen 3 yazılı emri uygulamaya karar verdik. Yani Zekai Paşanın değil, Semih Paşa’nın emrini uygulamaya, mevcut olan durumu korumaya, geldiğinden yeni emirler verdiğinde de yeni emirleri uygulamaya karar verdik.

 

Astsubay generali vurdu

 

Tuğgeneral Semih Terzi, Silopi’den Diyarbakır’a helikopter ile Diyarbakır’dan Etimesgut Askeri Havaalanına askeri uçak ile oradan da Özel Kuvvetler Komutanlığı helikopteriyle gece 02.30 sıralarında Gölbaşı Özel Kuvvetler Karargahına ulaştı. Ben helikopter pistine giderek kendisini karşıladım. Helikopter pistinden karargaha (55 metre mesafe) yürüyerek ilerlerken ve yanında 10 kişilik bir koruma ekibi etrafında birlikte karargah binasına doğru ilerken, tam karargah binasının basamaklarına gelmiştik ki, Kışla Komutan Koruma Astsubay Nöbetini Tutan Başçavuş Halis Özdemir tarafından tabanca ile vurularak yaralandı. İlk müdahale yapıldıktan sonra GATA’ya sevk edildi.

 

Korumalar da astsubayı vurdu

 

Ben o sırada yanındaydım. Ateş eden Halis Özdemir, Semih Terzi’nin koruma ekibi tarafından vurularak öldürüldü. Semih Paşanın bu görevini devralmasını istemeyen birileri tarafından yani bu faaliyetinin düzenlendiğini Halis Özdemir’in de bu yüzden ateş ettiğini düşünüyorum.

 

Astsubay başında vuruldu

 

GATA’ya sevk edildikten sonra Nizamiye Bölgesinde karşılıklı havaya taciz anlamında ateş açılmıştır. Bu ateş açılma sırasında içeriye girmeye çalışan gruptan bir Astsubay başından vurularak yaralanmış. Hiçbir personele kişileri vurmaya yönelikte emir vermedim. Vurulanın hastanede olduğunu biliyorum. Karşılıklı silah atışı sabaha kadar devam etti. Çatışan birlik personeli orada maalesef kurtulamayarak şehit oldu. Bizim öngörümüz yukarıda bahsettiğim 3 kişi ile birlikte aldığımız ortak karar gibi Semih Paşa gelecek, emri ve komutayı sevk idare edecekti.

 

Seni esir alıyoruz

 

Daha sonra Tümgeneral Zekai Aksakallı’nın, karargahın ele geçirlimesi ve personelin esir alınması talimatını verdiğini anladım. Ben emirleri verdikten sonra odama gitmiştim. Olayları orada koordine ediyordum. Bu personelin içinde 3 kişi, ikisi piyade tüfeği ve biri tabanca ile odama geldi. Ben o sırada telefon ile konuşuyordum. Silahı bana doğrultarak ‘telefonu kapat seni esir alıyoruz. Bizimle binan alt katına gel’ dediler.

 

Odamda öldürüldü

 

Koridorda durması için görevlendirdiğim Başçavuş Nedim Şahin onların odama girdiğini görünce, arkadan odama girdi. Birinin silahını elinde almaya yeltendi. O arada elinde tüfek bulunan kişiyle, Nedim’in müdahale ettiği kişi, ikisi birden ateş ederek Nedim Şahin’i odamda öldürdü. Beni ‘ellerini havaya kaldır kaçmaya teşebbüs edersen seni öldürürüz’ diyerek alt kata indirdiler. Alta kata indiğimizde vardiya amiri ve icra astsubayının da esir alındığını gördüm. Askerler bizi yere yatırdılar, kelepçe taktılar sabaha kadar bekledik. Sabahleyin Özel kuvvetle komutanı tümgeneral Zekai Aksakallı kışlaya gelerek emir komutayı devraldı.

 

Sen paralelcisin

 

FETÖ ile bir irtibatım yoktur. ÖKK Tümgeneral Zeki Aksakallı ile kurduğum iletişimde verilen emrin doğru olmadığını öğrenmiş isem de Genelkurmayı aradığımda teyit edilmesi nedeniyle bu emri uyguladık. Tümgeneral Zeki Aksakallı’yla emri tebliğ ederken ve bugün görevi Özel Kuvvetler Komutanı olarak devir alırken bana ‘sen benim emrimi dinlemiyorsun. Sen FETÖcülerin emrini dinliyorsun, sen paralelcisin’ dedi. Ben de bu iddiaları hiçbir şekilde kabul etmiyorum. Ben FETÖ’cü değilim. Sadece Genelkurmay Başkanlığı tarafından verilen yazılı emri uyguladım. Anayasanın koyduğu düzeni ortadan kaldırmaya ve bu düzen yerine başka bir düzen yerine geçirmeye teşebbüs etmedim.”

 

TOKİ de hazırlandı

 

Tutuklanan şüphelilerden Bilal Tosun’un ifadesi de Özel Kuvvetler Komutanlığına ilişkin baskının TOKİ’de hazırlandığı ortaya koydu. Tosun ifadesinde şunları anlattı:

 

“Beni cep telefonundan özel numaramdan sesini de kendisini bilmediğim biri arayıp ‘Engin Kaya teğmenin talimatlarına uy’ dedi. Ertesi gün sabah 11.00 gibi ÖKK’da ilişki kesip işe başlamak için bulunmaktaydım. Engin Kaya yanıma geldi. ‘Akşam baskın olacağını korumu görevimiz olacağını’ söyledi. ‘Akşam 16.30’da AŞTİ’de buluşalım’ dedi. AŞTİ de buluştuk sonra TİM komutanı Sezgin Güney’in yanına TOKİ’ye evine gittik. Evinde 4 kişi vardı. Sonradan da 4 kişi geldi. Bu kişilerde bizim okuldan isimlerini bilmediğimiz hocalarımız devre arkadaşlarım Osman Çolak ve Engin Kaya vardı.

 

Cumhurbaşkanlığı muhafız alayına gittik

 

Koruma görevini nasıl yapacağımızı bize anlattılar. Daha sonra hep birlikte Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayına gittik. Hücum yeleği, başlık ve silah aldık. Oradan Gölbaşı’na geldik. Gölbaşı’nda TİM komutanımız Sezgin Üsteğmen, nöbetçi amir ile irtibata geçtik. FETÖ ile bağlantım yoktu. Ben sadece burada kursiyer olmam nedeniyle kurs arkadaşlarımın sözüne inanarak ve bana açılan telefona da güvenerek denilenleri yaptım.”


Bu Haber 2291111 Defa Okunmuştur

OKUYUCU YORUMLARI

UYARI:Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.(Yorum Yapanın Taahütü)Yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
Ad Soyad
E-Posta
Yorum

Haber Arşivi

ÇOK OKUNANLAR

Hava Durumu



İçerik Yükleniyor...
Ankara’ya 5 yıldır tek bir kalıcı eser yapamayan, “Çapsız” Mansur Yavaş; dünyanın en büyük tema parkı olan ANKAPARK’ı, siyasi kin ve ağır kıskançlık psikolojisi ile açıkça harabeye çevirtti. Parkta yapılan 83 hırsızlıklara göz yumduğu gibi şimdi de yerel seçimler arifesinde; parkta ki dinozor ve diğer oyuncakları kaldırıp, atacağını ve bu alanı yeşil alan yapacağını duyuruyor, güya Ankaralıların da görüşlerini aldığı anketi aktarıyor.. İşine geldiği zaman da; yıllardan beri “bu park 14- 16 milyar liraya yapıldı, parayı oyuncaklara gömdüler” gibi ciyaklayıp, siyasi itibar suikastları yaptı, yaptırdı.. Parkı harabeye çevirmesinin tek gerekçesi ise; Ağır siyasi kin.. Melih Gökçek yaptırdı diye.. Şimdi, halkı ücretsiz, otobüslerle parka getiriyor. Niye; Parkın kırılan oyuncakları, harabe görüntüsünü görmeleri için.. Zeka özürlüler, Ankaralı sormayacak mı, “Bu parkı kim bu hale getirdi?” diye Sayın İçişleri Bakanı, Sayın Ankara Valisi.. Bu parkı Melih Gökçek Belediyeye süper görüntülerle teslim etti mi? Etti? Park kimin denetimde idi? Ankara Büyükşehir Belediyesinin.. Başkanlar kimdi? Mustafa Tuna ve Mansur Yavaş.. Peki, 5 yılda bu büyük devasa parkı kim bu hale getirdi? Kim harabe olmasına göz yumdu? Mansur Yavaş.. Şimdi bu parkı tamamen kaldırıyor.. Bu park 14 milyara yapılmış ise, sen kimsin ki devletin bu parasını keyfine, kinine göre çöpe atıyorsun? Evet, Sayın İçişleri Bakanı ve Ankara Valisi. Lütfen, derhal parka görevlileri gönderip, zarar- ziyan tespitleri yapılmasını ve parkın şuan ki halinin tespitini ve gerekli soruşturma işlemlerinin yapılmasını Ankaralılar adına sizlerden rica ediyorum...
SAYIN, İÇİŞLERİ BAKANLIĞINA ve ANKARA VALİSİNE “MANSUR YAVAŞ” ÇAĞRIMDIR.. “KAMUYA AĞIR ZARAR VERDİ, YAPILAN MEGA HİZMETİ; SİYASİ KİN İLE HARBEYE ÇEVİRDİ, ŞİMDİ DE ORTADAN KALDIRIYOR”

SON EKLENENLER

FaceBook

Haber Ara

Copyright ©2010 - Tüm hakları saklıdır.
PHP Haber Sitesi Türkiye Tasarım
Haber 2000- Tüm Hakları Saklıdır. İzinsiz Ve kaynak gösterilmeden Alıntı Yapılamaz. Yayınlanan Tüm Haber Ve Açıklamalar İlk Kaynaktan Ulaştırılan Açıklamalardır. Sitemiz Bu Açıklamalara Ekleme Veya Müdahelede Bulunmadan Yayınlar. Yorum,Makale, Sizden Gelenler Bölümündeki Yazılardan Yazanlar Sorumludur. Harici Bilgiler Ayrı Bir Sayfada Açılır. Haber 2000 Bu Linkler Ve İçeriklerinden Sorumlu Değildir.Her Türlü Haber Ve İletişim İçin millitaraf@hotmail.com Adresini kullanabilirsiniz. Sitemizden Daha İyi Yararlanabilmek için Gizlilik İlekeleri Ve Yayın Prensiplerimzi Okuyunuz. Ekonomik Veriler Bilgilendirme Amaclidir.Kullanimindan Dogacak Sorunlardan Sitemiz Sorumlu Degildir. En İyi İnt Exp 8+ 1024x768 Görüntülenir