http://www.haber2000.com
» OZAN ARİF'ten, İMAMA CEVAP VEREN SİYASİLERE TEPKİ : "ULAN, SİZİN ŞEHİTLERDE HAKKINIZ VARMI Kİ, HELAL EDİYORSUNUZ?"

OZAN ARİF'ten, İMAMA CEVAP VEREN SİYASİLERE TEPKİ : "ULAN, SİZİN ŞEHİTLERDE HAKKINIZ VARMI Kİ, HELAL EDİYORSUNUZ?"

Her camide salalarının verilmesi için, hem de 3-5 defa verilmesi için, şehitlerimizin illa 15 Temmuz gecesinde mi şehit olmaları lazım acaba?!
Paylas
OZAN ARİF'ten, İMAMA CEVAP VEREN SİYASİLERE TEPKİ :
Güncel - 04 Haziran 2017, Pazar 13:07:37
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

OZAN ARİF yazdı

 

www.haber2000.com

 

 

HANİ NERDE O SALALAR?

 

Bir yandan mübarek Ramazan dedim...

Bir yandan “sus be Arif, zaten hastasın„ dedim...

Bak doktorlar bile her şeye kafa takma diyor, yani düşünmeyeyim, yazmayayım dedim...

 

Ama ne mümkün!..

Yüreğime laf anlatamadım ki...

Sabredemedim arkadaş sabredemedim...

Çünkü sabredilecek gibi değil!

Şehitler geliyor şehitler...

 

Ha diyeceksiniz ki;

“Şehitler iki-üç günde bir, hatta hergün geliyor„

Belki de, “bu durum yeni değil ki, artık şehit verme hususunda nasırlaşan bir millet olduk adeta..„ diyeceksiniz...

 

Yahu tamam da, her şehit haberi duyunca yüreğimde yumru yumru biriken duygularımı şu son helikopter düşüşüyle verdiğimiz şehitlerden sonra artık içimde zapt edemez duruma geldim.

.......

Ben şimdi, bu helikopter meselesinden ötürü, benim de kafamda bir sürü soru işaretleri dolaşmasına sebep olan hususla kafanızı karıştırmayacağım.

Yani;

“Düştü mü? Yoksa düşürüldü mü?„

Yüksek gerilim hattına çarparak mı düştü?

Yoksa düşerken veya düşürülürken mi yüksek gerilim hattına çarptı? gibi, bir tartışmaya girmek istemiyorum.

Devletin dediğine inanmak istiyorum.

Kaza diyorlar... O zaman demek ki kaza!..

 

Ama benim derdim;

“kaza mı veya değil mi„ meselesinden daha başka!

Benim derdim şehitlerin hayat hikâyelerini dinlerken azdı... Azdı!

Azdı çünkü;

Bir gün önce üç... Bir gün sonra on üç...

Duyguları zapt etmek güç... Düşünceleri zapt etmek güç...

Dile kolay dile... İki günde acıları birbirine karışan 16 şehit...

Televizyonlardan şehitlerin hayat hikâyelerini dinlerken,

Ciğerime asit döktüler sanki!

Her vatan evladının yüreği gibi benim de yüreğim yandı!

Nasıl yanmasın ki?

Bugün kahramanlarımız diye cafcaflı nutuklar atarak, bayrağa sarılı tabutlarının önünde dizilerek ve top arabasıyla ahirete yolcu ettiğimiz o şeref abidelerimize dün hain damgası vurmuşuz hain...

Kimine “Fetöcü„ demişiz, Kimine “ Balyozcu„ demişiz...

 

Hey size diyorum size!..

Şimdi de utanmadan abdesthane bardağı gibi tabutlarının başında dizilmiş kameralar görsün diye de ön sıraya geçip, imamın;

“Haklarınızı helâl ettiniz mi?„ sorusuna,

“helal ettik..„ diye cevap veriyorsunuz...

Tuh sizin yüzünüze!..

Etmeyin ulan etmeyin be...

Onların sizin helâlliğinize ihtiyacı yok.

Hem sizin ne hakkınız var da neyi helal ediyorsunuz ki?

 

Siz hakkınızı helal etseniz bile, bir zamanlar o onuruyla, haysiyetiyle, askerlik şerefiyle oynadığınız kahramanlarımız, size haklarını helâl edecekler mi bakalım?

Daha doğrusu sizin onlardan helâllik istemeye yüzünüz var mı?

Siz önce bunu düşünün bunu...

Dün hain damgası vurduğunuz o yürekler, sizin ancak edebiyatını yaptığınız,

Tek devlet, tek vatan, tek bayrak için, puşt pusuların kol gezdiği dağ başlarında can verdiler can...

Yani şehadet şerbetini içerek onlara aguşunu açmış olan Peygamberin kucağına koştular...

 

Peki, şimdi soruyorum...

Devlet ricaline, siyaset ağalarına, belediyelere soruyorum!

Hatta Allah‘ın evi dediğimiz camilerimizin imamlarına, müezzinlerine, onların da üstü, müftülere soruyorum müftülere!...

 

Ve o;

“Selaları yasaklayan ihtilâllerden, ihtilâlleri engelleyen selalara„ nutukları atan Diyanet İşleri Başkanı‘na soruyorum;

Hepsine soruyorum hepsine...

 

Efendiler... Beyler;

Şu sıra, sıra tabutları dizilen şehidimiz, yoksa şehit değil mi?

Eğer şehit iseler, hani nerde o salalar?

Yoksa artık dini de, Diyaneti de, Ezanı da, Sala‘yı da (tövbe haşa) Kur‘an‘ı da birilerinin keyfine göre mi devreye sokmaya başladık?!

 

Veya edepli-edepsiz diye şehit ailelerini sınıflara ayırdığımız gibi, şehitlerimiz de sınıflandırılıyor da haberimiz mi yok?

Her camide salalarının verilmesi için, hem de 3-5 defa verilmesi için, şehitlerimizin illa 15 Temmuz gecesinde mi şehit olmaları lazım acaba?!

 

“Hayır canım... Olur mu öyle şey?„ diyorsanız,

Peki, o zaman tekrar soruyorum;

Hani nerde o salalar?

Hani nerde o demokrasi nöbeti diye milleti meydanlara dökmeler?

Hani nerde o bütün afiş panolarını afişlerle doldurup, halkı meydanlara toplayarak, ekmek elden, su gölden sabahlara kadar yapılan sahne nutukları, icraatları!?

........

Aynı şeyler bütün şehitlerimiz için yapılamaz mı?

Her şehidimiz için vatanımızın bütün camilerinde sala verilse olmaz mı?

 

En azından böylesine sıra sıra şehit tabutlarının dizildiği dönemlerde halkı meydanlara çağırıp şehadet şerbetini içenlerin geride bıraktıkları yakınlarıyla dayanışma, milletin de birbiriyle daha çok kenetlenmesi yapılamaz mı?

 

Dün “demokrasi nöbeti„ adı altında yapılanlar, bugün “Vatan nöbeti„ adı altında yapılsa kötü mü olur?

 

Yine aynı şekilde dün “Yenikapı ruhu„ diye toplanan siyasiler, taraftarlarını alıp milyonlar oluşturarak;

Alın size “Hilâl ruhu..„

Alın size “Ay-Yıldız ruhu..„

Alın size “Türkiye ruhu... Vatan ruhu..„ diye,

Dünyaya karşı bu konudaki duyarlılığımızı sergileyemezler mi?

.......

Durun hemen kızmayın canım!

Geri atın o sizi iğrençleştiren siyasi şartlanmalarınızı...

Bir an için insan olun insan...

Ve düşünün...

Bütün bunları sorarken haksız mıyım?

Yoksa bu soruları sormaya da mı hakkımız yok?

Bakın Beyler;

Benim bu sualleri sormaya hakkım yoksa bile, vatan toprağının susuzluğunu kanlarıyla gideren o şehitlerimizin bu soruları sormaya haklarının olduğunu düşünüyorum.

 

Aaah ah... Daha neler düşünüyorum neler de,

Şimdilik bu kadar yeter!


Bu Haber 940359 Defa Okunmuştur

OKUYUCU YORUMLARI

UYARI:Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.(Yorum Yapanın Taahütü)Yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
Ad Soyad
E-Posta
Yorum

Haber Arşivi

ÇOK OKUNANLAR

Hava Durumu



İçerik Yükleniyor...
Ankara’ya 5 yıldır tek bir kalıcı eser yapamayan, “Çapsız” Mansur Yavaş; dünyanın en büyük tema parkı olan ANKAPARK’ı, siyasi kin ve ağır kıskançlık psikolojisi ile açıkça harabeye çevirtti. Parkta yapılan 83 hırsızlıklara göz yumduğu gibi şimdi de yerel seçimler arifesinde; parkta ki dinozor ve diğer oyuncakları kaldırıp, atacağını ve bu alanı yeşil alan yapacağını duyuruyor, güya Ankaralıların da görüşlerini aldığı anketi aktarıyor.. İşine geldiği zaman da; yıllardan beri “bu park 14- 16 milyar liraya yapıldı, parayı oyuncaklara gömdüler” gibi ciyaklayıp, siyasi itibar suikastları yaptı, yaptırdı.. Parkı harabeye çevirmesinin tek gerekçesi ise; Ağır siyasi kin.. Melih Gökçek yaptırdı diye.. Şimdi, halkı ücretsiz, otobüslerle parka getiriyor. Niye; Parkın kırılan oyuncakları, harabe görüntüsünü görmeleri için.. Zeka özürlüler, Ankaralı sormayacak mı, “Bu parkı kim bu hale getirdi?” diye Sayın İçişleri Bakanı, Sayın Ankara Valisi.. Bu parkı Melih Gökçek Belediyeye süper görüntülerle teslim etti mi? Etti? Park kimin denetimde idi? Ankara Büyükşehir Belediyesinin.. Başkanlar kimdi? Mustafa Tuna ve Mansur Yavaş.. Peki, 5 yılda bu büyük devasa parkı kim bu hale getirdi? Kim harabe olmasına göz yumdu? Mansur Yavaş.. Şimdi bu parkı tamamen kaldırıyor.. Bu park 14 milyara yapılmış ise, sen kimsin ki devletin bu parasını keyfine, kinine göre çöpe atıyorsun? Evet, Sayın İçişleri Bakanı ve Ankara Valisi. Lütfen, derhal parka görevlileri gönderip, zarar- ziyan tespitleri yapılmasını ve parkın şuan ki halinin tespitini ve gerekli soruşturma işlemlerinin yapılmasını Ankaralılar adına sizlerden rica ediyorum...
SAYIN, İÇİŞLERİ BAKANLIĞINA ve ANKARA VALİSİNE “MANSUR YAVAŞ” ÇAĞRIMDIR.. “KAMUYA AĞIR ZARAR VERDİ, YAPILAN MEGA HİZMETİ; SİYASİ KİN İLE HARBEYE ÇEVİRDİ, ŞİMDİ DE ORTADAN KALDIRIYOR”

SON EKLENENLER

FaceBook

Haber Ara

Copyright ©2010 - Tüm hakları saklıdır.
PHP Haber Sitesi Türkiye Tasarım
Haber 2000- Tüm Hakları Saklıdır. İzinsiz Ve kaynak gösterilmeden Alıntı Yapılamaz. Yayınlanan Tüm Haber Ve Açıklamalar İlk Kaynaktan Ulaştırılan Açıklamalardır. Sitemiz Bu Açıklamalara Ekleme Veya Müdahelede Bulunmadan Yayınlar. Yorum,Makale, Sizden Gelenler Bölümündeki Yazılardan Yazanlar Sorumludur. Harici Bilgiler Ayrı Bir Sayfada Açılır. Haber 2000 Bu Linkler Ve İçeriklerinden Sorumlu Değildir.Her Türlü Haber Ve İletişim İçin millitaraf@hotmail.com Adresini kullanabilirsiniz. Sitemizden Daha İyi Yararlanabilmek için Gizlilik İlekeleri Ve Yayın Prensiplerimzi Okuyunuz. Ekonomik Veriler Bilgilendirme Amaclidir.Kullanimindan Dogacak Sorunlardan Sitemiz Sorumlu Degildir. En İyi İnt Exp 8+ 1024x768 Görüntülenir