GÖKTÜRK TUNÇTÜRK yazdı
Değerli okuyucular..
Ben bu Haber Sitemizi tam 17 yıldır çok, çok ağır şartlarla ve baskılarla ve yüzlerce saldılar karşısında yaşattım.
Genelde siyasi içerikli yayınlar yaptığımız için yüzlerce siyasi adayların propaganda ve reklam işlerini de üstlendik..
Çok ilginç siyasi tiplemeler gördüm.. Adam sanmadığımız bazı siyasiler harbiden adam çıktı.. Adam sandığımız birçok siyasi de meğerse adam değilmiş..
Üçkağıtçısını gördüm, tehdit edenleri gördüm.. Sözlerine itimat ettiğimiz için emeğimizi çalanları, gasp edenleri gördüm..
Ve bu yaramaz tiplemelerin çoğunluğu maalesef bizim “Ülkücü- Milliyetçi” camia içindendi..
Bu güne kadar bizi hatırlarına getirmeyen bir çok siyasi zat, bize işi düşünce “Ülküdaş- Gardaş” demeye başladılar.
Kahpe dünyanın tiplemeleri.. Kimileri ile de mahkemelik olduk ama hepsini ben kazandım..
Emeğinin hakkını istiyorsun.. Öğrenmişler; “Bana şantaj mı yapıyorsun”…
İşte bu tür tiplemelerden birisi ile de şimdi maalesef uğraşmak ve buralara yazmak sorunda kaldım.. Daha doğrusu onları deşifre etmeye zorladılar..
İYİ PARTİ’NİN ÜÇKAĞITÇI, DÜZENBAZ, EMEK HIRISIZI ÇANKAYA BELEDİYE BAŞKANI OSMAN TOPAL, SENİ ADAM SANMIŞTIK, ADAM DEĞİLMİŞ SİN…!
Evet Değerli okuyucular..
Bizi uğraştıran isim, emek hırsızı, bize üçkağıtlar açan İYİ Parti’nin Çankaya Belediye Başkan adayı Osman Topal..
Osman Topal’ı geçen milletvekili seçimlerde bazı Ülkücü arkadaşların vasıtası ile tanıdım.. İYİ Parti’den Ankara Milletvekili Adayı oldu..
Tabi o süreç içinde kendisine destek verdik..
Sonra İYİ Parti’den Çankaya Belediye Başkan Aday Adayı oldu.. Adaylığı ilan edilinceye kadar da yine destek ve siyasi ilişkiler devam etti..
Ve Osman Topal’ın 2 ay önce Çankaya Belediye Başkan Adaylığı resmileşti..
Ben bu Basın ve propaganda, reklam işleri konusunda çok ilginç olaylarla ve tiplemelerle karşılaştığım için kendisine dedim ki;
“Başkan, senin Basın, propaganda ve reklam işlerini sürdürmeye devam edeceksek, gel bunun ücret olarak adını koyalım, sizde rahat edin, bize rahat çalışalım”..
Bana WhatsApp özet olarak aynen şöyle yazdı;
“Sen bana desteğini esirgeme, biz Ülküdaşız.. Ben de üzerime düşeni yerine getireceğim.. Emrindeyim.. Sizi seviyorum.. Adamasın” falan..
Bu yazışmanın fotoğrafı; ana fotoğrafımız üzerinde..
Değerli okuyucular..
Şimdi karşımda bunları yazan bir Ülküdaşım ve Çankaya Belediye Başkan Adayı var..
İnanın ifadelerine itimatsızlık olmasın diye üstelemedim..
Ve biz 2 aya yakın zamandır bu Aday beyin reklamını logomuz yanında tasarım olarak koyduk ve halen reklam yayında..
Ve tabi bu arada ben olağanüstü şekilde rahatsızım..
Bu rahatsızlığım halinde iken İYİ Parti Çankaya Belediye Başkan Adayı Osman Topal’ın her gün yapmış olduğu propaganda gezileri ile ilgili bilgileri toparlayıp, haber yaptım..
Değerli okuyucular..
Normalde bu Basın propaganda ve reklam ücretleri peşin alınır.. Tabi ben Osman Topal’ın Ülküdaşlık ve “üzerime düşeni yapacağım” ifadelerine itimat gösterdiğim için kendisinden hareket bekledim..
Bir kurnazlık ve oyalama numaraları sezinlediğim için 15-20 gün önce kendisine telefonda dedim ki;
“Başkan bak, bize bu güne kadar parçalı olarak sadece 15 bin lira gönderdin, lütfen düzgün para gönder”..
Bana…Dert yandı.. “Kimde bana siyasi hareketinde destek vermiyor, ev satamadım, şuan size düzgün para gönderemem..”
Ve kurnazlık noktasını koyuyor.. “Kardeş istersen bundan sonra bana haber ve reklam yapmayın” demez mi?
Ben de dedin ki “yahu başkan biz senin sözlerine itimat edip, 45 gün içinde en az 30-40 haberini yaptık, reklamın hala duruyor.. Yani biz bu güne kadar yaptığımızı yaptık, şimdi sen bu saatten sonra ‘isterseniz haber yapmayın’ diyorsun.. Zaten biz, bize düşeni yerine getirdik, seçime 10 gün kala sen bize ücretini göndermemek için kurnazlıklar sergiliyorsun”..
Baktım telefonda kargaşalar yapıyor… Buna WhatsApp ve mesencırdan yazıp dedim ki;
“Başkan bak, biz gerekeni yaptıktan sonra sen kurnazlık sergilenip, işin içinden sıyrılmak istiyorsun.. Ayıp oluyor, size yakışmıyor ve hakkaniyetle gereğini yap”..
Kime ne diyorsun.. Bir de Polat Alemdar gibi havalara girip naralar atıyor..
Sonra telefonlarımı açmadı… Kaçma yolunu seçti..
Yahu sen haklı isen niye kaçıyorsun.. Yazışmalarımız ve hizmetler ortada..
Sen niye emek hırsızlığına, üç kâğıt oyunlarına tenezzül ediyorsun..
Ve telefonda hakaretler, küfürler..
Yahu Osman Topal… Aynı hakaretleri telefonda ettiğim gibi, sana buradan bir kez daha iade ediyorum ve senin kralın gelse boyun eğmem bilesin..
Sen nasıl bir siyasetçisin? Bu ahlakla mı Çankaya’yı yöneteceksin?
Gidiyor lüks restoranlarda iftar yemeği veriyorsun… Sen önce kaçma ve kurnazlıklara yatmadan bizim emeğimizin hakkını ver..
Şimdi bizi aptal yerine koyup, bazı fırsatçı iş insanları gibi Suriyeli elemanlar gibi bize ucuza iş yaptıracağını zannediyorsun?
Hadi çık benim yazdıklarımı yalanla veya git mahkemeye..
Haddiniz ve toplum ahlakını bilin… Ayrıca öyle telefonlarda da kimselere hakaretler etmeyin..
Ben bu anlara kadar sizin gibi yüzlerce; kendini kurnaz, akıllı zanneden tenekenden üçkağıtçı siyasetçilerle çok mücadele ettim..
Evet… Meral Akşener hanım.. İşte sizin Çankaya Belediye Başkan adayınız işte böyle üçkağıtçı ve emek hırsızı birisi imiş.. Maalesef …
İŞTE O YAZIŞMALARINDA BİR KISMI
Bu Haber 127424 Defa Okunmuştur