http://www.haber2000.com
» CHP’de “DERİN DEVLET” mi VAR? GENEL MERKEZ KARPUZ GİBİ İKİYE BÖLÜNDÜ ve BÜYÜK BİR PSİKOLOJİK SAVAŞ İLAN EDİLDİ.. VE, “KILIÇDAROĞLU BİR YERDEN EMİR ALIYOR” İDDİASININ ARKASINDA Kİ ÇİRKİN GERÇEK

CHP’de “DERİN DEVLET” mi VAR? GENEL MERKEZ KARPUZ GİBİ İKİYE BÖLÜNDÜ ve BÜYÜK BİR PSİKOLOJİK SAVAŞ İLAN EDİLDİ.. VE, “KILIÇDAROĞLU BİR YERDEN EMİR ALIYOR” İDDİASININ ARKASINDA Kİ ÇİRKİN GERÇEK

Kendi, kendilerini Gazetesi- Yazar, hatta (Araştırmacı- Gazeteci- Yazar) ilan eden ve CHP içinde bir noktalara oynayan bazı yalaka- densizler, CHP’nin karpuz gibi ortadan bölünmesine ve psikolojik savaş ilan edilmesine sebep oldular.. Peki, bu işin arkasında ki çirkinlikler ne idi?
Paylas
CHP’de “DERİN DEVLET” mi VAR? GENEL MERKEZ KARPUZ GİBİ İKİYE BÖLÜNDÜ ve BÜYÜK BİR PSİKOLOJİK SAVAŞ İLAN EDİLDİ.. VE, “KILIÇDAROĞLU BİR YERDEN EMİR ALIYOR” İDDİASININ ARKASINDA Kİ ÇİRKİN GERÇEK
Siyaset - 01 Ağustos 2018, Çarşamba 18:03:21
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

GÖKTÜRK TUNÇTÜRK yazdı

 

www.haber2000.com

 

Bazı büyük gazete ve televizyonlarda hasbel kadar görev almak veya yazılar yazmak, o kişilerin önemli veya dikkate alınacak gazeteci ve yazar olması değildir.

 

Hele, hele; bunlardan birçok kadın gazeteciler ekranlarda şovlar yapıp, bir yerlere oynaması özellikle dikkat çekiyor.

 

Bakıyorsun, beyinleri, bilgi dağarcıkları bomboş.. Bir şeyler bilmiyorlar ama maalesef kadınlıklarını kullanıp, kendilerini

öne çıkarmak için her yolu mübah sayıyorlar ve bunun adına da Gazetecilik- Yazarlık diyorlar.

 

Görüyorsunuz ekranlarda kadrolu eleman gibi sıra ile çıkıp, şovlar yapıp, kavga ediyorlar, yalakalık yapıyorlar, kumpaslarda rol alıp, kavagalara sebep oluyorlar.

 

Öyle siyasette birkaç kişiyi tanımak veya birkaç şey bilmenin adı yazarlık değildir.

 

Biliyorsunuz CHP içinde olağanüstü Kurultay tartışmaları yaşanıyor. Tabi bu tartışmalar biraz sertte olsa demokratik zeminde, aile içi bir tartışma niteliğinde geçiyordu amma ..

 

Şimdi saflar ve duruş sertlikleri çok değişti..

 

Kendilerini bir halt zanneden bazı hadsizler yüzünden şuan CHP Genel Merkezinde resmen soğuk, psikolojik bir savaş ilan edilmiş durumda.

 

Geçen gün biliyorsunuz Habertürk Tv’de k bir tartışma programında  tarif ettiğim tipte bir bayan gazeteci, programın ortasında bazı şovlar sergiledi ve birden bire, “Yahu ben aslında bunu yazacaktım ama şimdi buradan söyleyeyim.. Bilgilerine çok güvendiğim, önemli bir gazeteci arkadaşım bana dedi ki; ‘Genel Başkan Yardımcısı Tuncay Özkan ile sohbet ederken, bana dedi ki Genel Başkan Kılıçdaroğlu parti dışından ki bir yerden alınan kararları getirip, MYK’da takır, takır geçiriyor. Ben de anlamış değilim, çözemedim” falan- filan.

 

Yani; kendini yazar sanan bu kadın, Kılıçdaroğlu ve CHP’nin  “derin bir noktadan” yönetildiğini açıkça ima eden bir duyum ortaya attı..

 

Tam bir soytarılık ..

 

Neden mi?

 

Tabi önemli bir iddia olduğu için herkes iddiayı ortaya atan kadına soruyorlar; “Yahu sana bu bilgiyi veren gazeteci kim? Adını açıkla, açıklamalısın, büyük bir suçlama”..

 

Sırıtarak; “Yok  söz verdim adını söylemem”..

 

Bakın soytarılık diyorum açıkça..

 

Çünkü bu önemli iddiayı kendisine veren kişinin gazeteci olduğunu söylüyor..

 

Yani gazetecinin haber kaynağı gazeteci oluyor. Böyle bir gülünç durum olamaz..

 

Bu bayan, o iddiayı sıkan gazeteci ye demiş ki; “Yazabilir miyim bunu?”..

 

Güya O’da demiş ki; “Tabi yazabilirsin”..

 

Bak, bak .. Resmen kurguyu hazırladıkları belli oluyor..

 

Ulan hıyar .. İddia bu kadar büyük ve iddianın canlı tanığı ve kaynağı sensin. Sen niye bu iddiayı yazıp, haber yapmıyor sun?

 

Yoksa korkuyor musun?

 

Ve bu adam şuan Halk Tv’nin Genel müdürlüğü yapan Şaban Sevinç..

 

Programa bağlanıp diyor ki; “Yahu, CHP benim partim, Kılıçdaroğlu sevdiğim bir insan ve Tuncay Özkan’ın bu iddiasına inanmadığım için haber değeri görmedim..

 

Bal gibi haber değeri var..

 

Bana bir Genel Başkan Yardımcısı bizzat anlatırsa haberin kralını yaparım Şaban bey..

 

Hadi diyelim CHP’yi ve Kılıçdaroğlu’nu düşündün yazmadın, gizlice haber gönderdin..

 

Peki, 1 ay sonra bunu yazması için başka birisine niye söylüyorsun ve benim adımı verme diyorsun?

 

Diyelim ki sen bunu sohbet niteliğinde ağzından kaçırdın.. Kadın gazeteci sana ‘yazabilirmiyim’ dediğinde sen iye demiyorsun ki “yok olmaz, ayıp olur”

 

Demiyorsun. Çünkü; sen bu şovcu gazeteci kadının önüne yem atıyorsun ki, bunu bir yerlerde dillendirsin..

 

Asıl sen partini bir başkasının kurşunu ile vurması için eline silah veriyorsun Şaban beyefendi.. Bırak bu adamlık ayaklarını ..

 

GELELİM OLAYIN ÇİRKİNLİĞİNE

 

Bakın ben de; bu Kurultay isteme sürecinde hep Muharrem İnce’yi destekledim ve halen de değişim yapılmasından yanayım.

 

Şaban Sevinç, sen de CHP içinde değişim isteyebilirsin, senin de hakkın..

 

Ama sen açıkça bu tür bir iddia ile kumpas kurup, Muharrem İne’ye; “Bak senin intikamını nasıl aldım, adamı bitirdim, artık duramaz” gibilerden yalakalıklar yapıyorsun.

 

Bakın.. Ben Tuncay Özkan’ı hiç sevmem hatta Selahattin Demirtaş’ı ziyaretinden dolayı kendisine karşı yazdığım bir yazı ile ildiği bana sosyal medya hesabından hakaret etti ve ben yine O’na karşı sert bir yazı daha yazdım.

 

CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’ye; “Ne kahramanı, kaba-saba bir adam” gibilerden hakaret etmesi de tam bir rezaletti, edepsizlikti, Muharrem İnce’ye oy verenlere de ağır hakaretti.

 

Ve geçen gün ki yazımda Kılçdaroğlu’na da çağrı yaparak; “Eğer gramlık liderliğin kalmış ise bu adamı derhal kovarsın” diye yazdım..

 

Ama sevmediğim adam diye meslek te yapılan kumpasa göz yummak ve sevinmek te kahpeliktir.

 

Şaban Sevinç, Sevilay Yılman’ı kullanarak, Habertürk tv programını da fırsat bilerek Tuncay Özkan’a  açıkça büyük bir kumpas kurmuştur.

 

Ama gelin görün ki İnce’ye yalakalık yapayım derken, hem CHP’ye, hem Kılıçdaroğlu’na hem de Muharrem İnce’ye ağır bir darbe vurup, büyük töhmet altında bırakmıştır..

 

Ne demek, “Kılıçdaroğlu dışardan birilerinden emir alıyor, CHP’yi dışardan birileri yönetiyor”..

 

Şimdi AK Partiden birsi çıkıp, dese ki; “FETÖ’den, ABD’den talimat aldığınızı söylüyorduk, kızıyordunuz.. Aha senin Genel Başkan Yardımcın bunu resmen ifşa etmiş”

 

Ne olacak Şaban bey?

 

Artı bu çirkin tuzağı sana Muharrem İnce, kendisine hakaret eden Tuncay Özkan’dan intikam almak için yaptırdığı izlenimi doğdu..

 

Ve dalkavukluğunuz ile CHP’nin karpuz gibi bölünmesine, ağır bir psikolojik soğuk savaşın ilan edilmesine sebep oldunuz..

 

Bence bu iş çok çirkinleşti…

 

Halk Tv’nin sahibi kim bilmiyorum ama ben onların yerinde olsam bu Şaban’ı derhal kovarım..


Bu Haber 2308753 Defa Okunmuştur

OKUYUCU YORUMLARI

UYARI:Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.(Yorum Yapanın Taahütü)Yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
Ad Soyad
E-Posta
Yorum

Haber Arşivi

ÇOK OKUNANLAR

Hava Durumu



İçerik Yükleniyor...
Ankara’ya 5 yıldır tek bir kalıcı eser yapamayan, “Çapsız” Mansur Yavaş; dünyanın en büyük tema parkı olan ANKAPARK’ı, siyasi kin ve ağır kıskançlık psikolojisi ile açıkça harabeye çevirtti. Parkta yapılan 83 hırsızlıklara göz yumduğu gibi şimdi de yerel seçimler arifesinde; parkta ki dinozor ve diğer oyuncakları kaldırıp, atacağını ve bu alanı yeşil alan yapacağını duyuruyor, güya Ankaralıların da görüşlerini aldığı anketi aktarıyor.. İşine geldiği zaman da; yıllardan beri “bu park 14- 16 milyar liraya yapıldı, parayı oyuncaklara gömdüler” gibi ciyaklayıp, siyasi itibar suikastları yaptı, yaptırdı.. Parkı harabeye çevirmesinin tek gerekçesi ise; Ağır siyasi kin.. Melih Gökçek yaptırdı diye.. Şimdi, halkı ücretsiz, otobüslerle parka getiriyor. Niye; Parkın kırılan oyuncakları, harabe görüntüsünü görmeleri için.. Zeka özürlüler, Ankaralı sormayacak mı, “Bu parkı kim bu hale getirdi?” diye Sayın İçişleri Bakanı, Sayın Ankara Valisi.. Bu parkı Melih Gökçek Belediyeye süper görüntülerle teslim etti mi? Etti? Park kimin denetimde idi? Ankara Büyükşehir Belediyesinin.. Başkanlar kimdi? Mustafa Tuna ve Mansur Yavaş.. Peki, 5 yılda bu büyük devasa parkı kim bu hale getirdi? Kim harabe olmasına göz yumdu? Mansur Yavaş.. Şimdi bu parkı tamamen kaldırıyor.. Bu park 14 milyara yapılmış ise, sen kimsin ki devletin bu parasını keyfine, kinine göre çöpe atıyorsun? Evet, Sayın İçişleri Bakanı ve Ankara Valisi. Lütfen, derhal parka görevlileri gönderip, zarar- ziyan tespitleri yapılmasını ve parkın şuan ki halinin tespitini ve gerekli soruşturma işlemlerinin yapılmasını Ankaralılar adına sizlerden rica ediyorum...
SAYIN, İÇİŞLERİ BAKANLIĞINA ve ANKARA VALİSİNE “MANSUR YAVAŞ” ÇAĞRIMDIR.. “KAMUYA AĞIR ZARAR VERDİ, YAPILAN MEGA HİZMETİ; SİYASİ KİN İLE HARBEYE ÇEVİRDİ, ŞİMDİ DE ORTADAN KALDIRIYOR”

SON EKLENENLER

FaceBook

Haber Ara

Copyright ©2010 - Tüm hakları saklıdır.
PHP Haber Sitesi Türkiye Tasarım
Haber 2000- Tüm Hakları Saklıdır. İzinsiz Ve kaynak gösterilmeden Alıntı Yapılamaz. Yayınlanan Tüm Haber Ve Açıklamalar İlk Kaynaktan Ulaştırılan Açıklamalardır. Sitemiz Bu Açıklamalara Ekleme Veya Müdahelede Bulunmadan Yayınlar. Yorum,Makale, Sizden Gelenler Bölümündeki Yazılardan Yazanlar Sorumludur. Harici Bilgiler Ayrı Bir Sayfada Açılır. Haber 2000 Bu Linkler Ve İçeriklerinden Sorumlu Değildir.Her Türlü Haber Ve İletişim İçin millitaraf@hotmail.com Adresini kullanabilirsiniz. Sitemizden Daha İyi Yararlanabilmek için Gizlilik İlekeleri Ve Yayın Prensiplerimzi Okuyunuz. Ekonomik Veriler Bilgilendirme Amaclidir.Kullanimindan Dogacak Sorunlardan Sitemiz Sorumlu Degildir. En İyi İnt Exp 8+ 1024x768 Görüntülenir