Av. ERDOĞAN KILIÇ yazdı
AVUKAT
..
Dün ne de kıymetliydik bir bilseniz,
Randevusuz girilmezdi ofisimize,
Girenler çeki düzen verirlerdi hallerine...
Gün oldu sabahın bir vakti çalar telefonunuz,
“Avukat bey yetiş,”
“Hayırdır”,
“Karakoldayım, aranmam varmış”
Koşardık..
“Duruşmam var, bir zahmet dosyayı bir incelesen”
Doğru kaleme,
Yoktu asla ikileme...
Çantamız aranmazdı,
Kimliğimizi dahi sormazdı polisler,
Şimdilerde ters kelepçeler...
Ne savcı toparlanır odasına girdiğimizde,
Ne bir hakimden kahve içtiğimiz....
Omuzlarımız düşük bir vaziyette,
Duruşma günü almak bile bir lütuf neredeyse..
Altı, yedi ay gün atılmışsa yine de,
Çıkarız teşekkürle..
Mezun veren üniversiteler öyle arttı ki,
İktisat fakülteleriyle yarışıyoruz,
Çoğu gence büro açamıyoruz...
Bir de kendimize baksak,
Giyim kuşam hak getire,
Ne kravat takan kaldı,
Ne de traş olan..
“Bakma dış görünüşe, beyindir önemi olan..”
Desen de yemez...
Cübbenin itibarı senin ellerinde öncelikle,
Sonra bak çevrene..
Bugün bizim günümüzmüş,
Kutlama var,
Neyi?
Uzayan duruşmaları,
Büro açamayanları,
Primini yatıramayanları,
Karın tokluğuna çalışanları,
İşçi avukatları....
Herkes darda kalınca bizi çağırır da,
Biz darda kaldığımızda herkes yandı...
Bana bak Avukat,
Ne yaptın ki?
Bir duruşmaya girdin, bir de emek dersin..
Ama dava bitti,
Hadi hadi anca gidersin...
Bir onunla kalsa iyidir,
Bir de karşına polis, bekçi dikilir,
Ters kelepçe giydirilir....
Oysa "Sav, Savunma, Karar " ,
Avukatta; hakimler kadar,
Mesleki korunma altındalar....
Desek de,
Neyse .....
Bu Haber 176198 Defa Okunmuştur