GÖKTÜRK TUNÇTÜRK yazdı
Türkiye’de ki Cezaevlerinde çeşitli suçlardan Hükümlü ve Tutuklu olarak yatan 250 Bine yakın insan var..
Tabi bunların içinde İblis Fetullah’ın Hakim ve Savcı kılıklı teröristleride var..
Bu şerefsizler, 1 milyon dosya üzerinde ki Kararlara imza atmışlar..
BiziM T.C. devleti; bunları Terörist diye yargılıyor ve hatta ağır cezalar ile mahkum ediyor ama her ne hikmetse bu şerefsizlerin imza attıkları Kararlar hala geçerli sayılıp, korunuyor.
Devletin yaptığı bu yargılama işlemine göre; ha bu şerefsizlerin vermiş olduğu karar, ha da PKK’nın dağda kurduğu sözde mahkeme kararları .. Aynı kapıya çıkar..
Bu kahpelerin verdikleri, hemde toplumu kaoslara sürüklemek adına cezaları fazlaca yükselterek vermiş oldukları kararları, ülkeyi yönetenler kabullenmişler.
Terörist olarak yargılayıp, mahkum ediyorsanız, bu itlerin Karalara attıkları imzalarda Hukuken geçersizdir.
Kimse demesin; “O zamanlar bunlar hakimdi” diye..
Hukuk Devleti mi yiz?
Keşke tüm yürekten; “Evet” diyebilseydik..
Devletin en Yüksek Yargı çatısı Anayasa Mahkemesinin kararları eğer çöpe atılıyor, hiçe sayılıyorsa ve yerine getirilmiyor ise Hukuktan, Hukuk Devletinden, Adaletten bahsetmek mümkün değildir.
HÜKUMET İÇERDEKİ MAHKUMLARI KANDIRIP, İKİNCİ AĞIR CEZAYI LAYIK GÖRÜRKEN, ALMAN AJANI DENİZ YÜCEL’i, MERKEL’in İŞARETİ İLE SERBEST BIRAKIP, “HADİ, ÇABUK KAÇ” dedi..
Elbette ki Cezaevi’ne yatan tutuklu ve hükümlüler cami avlusundan alınıp, oraya getirlmedi..
Tabi ki suç işleselerde bunlar toplumun insanlarıdır, Tutuklu ve Hükümlülerinde insan hakları vardır..
FETÖ ve diğer Terör örgütleri dışında Cezaevlerimizde 150 Bin kadar Adli tutuklu ve hükümlü var..
Ceaevi’nde yatan bir kişi, ilk girdiği günden itibaren kendi, kendine AF sayıklar ve hergün AF çıkacağı hayali ile oyalanır..
Amma .. Bu AF umudunu, Hükumet yetkililerinden birkaç kişi dillendirir ise, o zaman kalplerde sevinç tufanları kopar ve her saat, hergün bu AF sözünün yerine getirilmesi heycanı ile bekler, durur..
Aslında bu bekleyiş, mahkum iiçin en ağır ikinci bir cezadır..
Hatırlayın .. 15 Temmuz hain başkaldırısından sonra Demokrasi nöbetleri düzenlendi.. Melih Gökçek, Hükumetin önemli bir ismi idi.. FETÖ’cülerin cezaevlerinde isyan çıkaracakları istihbaratını aldıklarını ve bu diğer mahkumları bu isyyanda kullanmalarını önlemek adına, Cezaevlerine “AF” çıkaracakları haberini uçurduklarını ve bu hain planı bozduklarını basına, ekranlara söyledi..
Yine zamanın iktidar sözcüsü Yasin Aktay’da; toplumsal barış adına ceza indirimi ve şartlı tahliye çalışmaları olduğu yönünde yine açıklama yapmıştı..
Yine; AKP Trabzon milletvekili Salih Cora, bir şartlı tahliye, ceza indirimi KHK suretini twitter hwsabından paylaştı..
Tabi bu süreçlerde adli mahkumlar heyecandan, “dokuz doğurdular” .. Ama günler, aylar geçti.. Şartlı Affı dillendiren iktidardan ses,seda çıkmadı..
Adli mahkumlar hala cezaevlerinde kahırla, Hükumetin bu sözünü yerine getirmesini bekliyor ama görünen o ki nafile..
Diğer taraftan bakıyoruz; Devletin bütün yetkilileri “Alman ve PKK ajanı” dedikleri ve çıkmasında asla mümkün olmayacağını sık, sık vurguladıkları Deniz Yücel adına bir gazeteciyi, 1 yıl iddianamesiz, Cezaevi’nde tutuktan sonra, bir gecede aniden sözde iddianame hazırlayıp, salıverdiler..
Hem de “Ajan” dedikleri bu kişiye; “Yurt dışı yasağı” koymadan.. Resmen, “Fazla durma, kaç” deiler ..
Skandal ötesi de; bu adamın eline verdikleri mahkeme ara kararında “tutukluluğunun devamına” deniliyormuş..
Bunu biz değil, apar-topar Tahliye edilen Ajan şüphelisi söylüyor..
Ve adam artık Türkiye’de durumu ..Vınnn Almanya …Kaçtı.
Peki Hukuk Devetinde bu skandal tahliye nasıl gerçekleşti?
Almanya Başbakanı Angela Merkel teyzenin, misrafiri olan bizim Başbakan Binali Yıldırım’a, “Hadi tahliye ettirme mesajı ver” demesi ile gerçekleşti..
Sayın Başbakan, Almanya’dan; dosyaya bakan Savcı ve Hakimlere çaktı mesajı, dedi ki; “umarım o gazeteci fazla kalmadan çıkar” ..
“Emrinizolur” denildi ve sabah skandal içerikli bir kararla tahliye edildi..
Af sözü verilen Adli mahkumlar ise hala Hükumetin 1 yıl önce ki verdiği sözleri yerine getirmelerini bekliyor.
Umutları kalmayan bu adli mahkumlara bir önerim var..
Biran önce tahliyenizi elde etmek mi istiyorsunuz?
“MERKEL” yaz, Alman’yanın uluslararası telefon kodu olan +49’a gönder .. Kısa zamanda tahliyen cebinde ..
Yoksa çoook beklersiniz.. Hadi kolay gelsin
Bu Haber 1017242 Defa Okunmuştur