(ANALİZ HABERİMİZ)
CHP Ankara’da hem iyi şeyler oluşuyor, hem de sinir bozucu tavırlar sergileniyor..
Birkaç gün önce; daha önceleri Çankaya Belediye Başkan aday adayı olan ve zaman, zaman Alper Taşdelen’i eleştiren ve her seçimde damgasını vuran “kahramanlar” ekibi bulunan, Ankara örgütlerinin sevilen ismi olan CHP Merkez Yüksek Disiplin Kurulu üyesi Av. Erdoğan Kılıç, çalışma ekibini toplayarak, yakın zamanda yapılacak olan İl ve ilçeler Kongrelerinde sergileyecekleri tavır konusunda karar aldılar.
Toplantı da ise; CHP’nin geçen yerel seçimlerde yakaladığı başarı grafiğinin devam etmesi için parti içinde birliğin önemi vurgulanarak; yapılacak CHP Çankaya ilçe Kongresinde teşkilatlarla birlikte hareket etme ve “tabanda birlik olma” kararı çıkmıştı..
Sonra ne oldu?
Biz bu “tabanda birlik kararı” Haberini yaptıktan sonra gerek bize, gerekse Av. Erdoğan Kılıç ekibine tepkilerini ileten okuyucular ve partililer oldu..
Tepkilerin genel de ana özeti şu idi; “Erdoğan Kılıç ve ekibi, gücün etrafında mı yer aldı?.. Erdoğan Kılıç ve ekibi tepeden işaret edilen adayları mı destekleyecek? Çankaya’da bu birlik kararı niye alındı?” gibilerinden..
Bakıyoruz ve izliyoruz birkaç gündür CHP Ankara’da bunlar konuşuluyor..
Biz Haberciyiz.. CHP Yüksek Disiplin Kurulu üyesi Av. Erdoğan Kılıç ve ekibinin de; neden “Çankaya’da tabanda birlik” kararını aldıklarının gerekçesini zaten yazdık ve şimdi de kısaca vurguluyoruz..
Peki, Kongrelerde karşı hareket etmesi düşünülürken, Av. Erdoğan Kılıç ve ekibi neden parti örgütleri ile birlikte hareket etme ve tabanda birlik tavrı sergileme kararı aldılar?
İşte; Av. Erdoğan Kılıç, almış oldukları “Çankaya’da tabanda birlik” kararını neden aldıklarına, net bir şekilde açıklık getirdi ve “Menfaat adına asla birlik olunmaz” vurgusu yaptı..
Av. Erdoğan Kılıç, Facebook hesabından partili arkadaşlarına mesaj niteliğinde ki “Birlikte olmak nedir?” başlıklı yazısında; ortak paydada buluşmak gerektiğini vurgulayarak, yazısında şunları kaydetti;
“BİRLİKTE OLMAK NEDİR?
..
Aynı amaç uğrunda;
Ama
Fikri hür,
Kişilikli bir duruş..
Ayrı bir renk,
Fakat
Renklerin uyumu,
Ahenkli bir resim,
Ortak paydada buluşma...
Öncelik;
Sen,
Ben değil,
Toplumsal bir sevda..
..
Yoksa
Gücün etrafında toplanma,
Mecbur kalma,
Bireysel hak arama,
İse;
Sonuç; emekler yine heba,
Bir iki delege kapma,
İşaret edilen yere oy atma,
Dostluklarda yara açma...
Ben siyaseti ne olursa olsun kazanmak üzerine oynamak istemedim,
Kalite,
Adalet,
Asalet...
Bilgi,
Deneyim,
Kucaklama,
Fedakarlık,
Yükü omuzlama...
Yoksa
Senin, O’nun sırtına basa, basa,
Koltuk kapmaya..
Yoktum,
Yokum...
Ben ekmeğimi emeğimle kazanıyorum,
Kazanıp siyasette harcıyorum...
Siyaset halka hizmet aracıdır,
Gerisi bencillik,
Gerisi riyadır.....””””
GELELİM SİNİR BOZUCU TAVIRLARA
CHP Genel Başkanı Kemal Kılçdaroğlu; Belediyeler seçiminden sonra parti üst kademesindekilerin ve yakınlarının “Belediyelerde asla görev almayacaklar” çıkışında bulunmasına rağmen, Ankara Büyükşehir Belediyesinin çeşitli kısım ve şirketlerine;
CHP Genel Merkez yöneticilerinden, milletvekili yakınlarından, belediye başkan adaylarından tutunda, bir çok Başkan yakınları koltuklar kapıp, işe alındılar..
Hemen hemen bütün partililer bunların kimler olduğunu biliyor ve Haberden sonrada polemiklere girmek istemediğimiz için şimdilik isimleri yazmıyoruz.. Belediye şirketlerine atananlar da 12 ile 15 bin lira arasında maaş alıyorlar.. Hele birisi var ki tam da Kılıçdaroğlu’nun bulunduğu katta.
Ama bu isimler ve işe başlatılan yakınların isimleri ve belgeleri bizde var..
Yani seçimlerde; sokaklarda, çamurlarda ev ev gezip partisine oy toplayan, dolmuş parası olmadığı için parti binalarına yürüyerek gidip, sokaklarda broşür dağıtan gariban partilerin Belediyeleri kazanma sevinçleri kursaklarına bir yumruk gibi oturdu ..
Diğer sinir bozucu şey ise aynı zamanda siyasi ahlaksızlık..
İl ve İlçe Kongreleri var biliyorsunuz CHP’de..
Şimdi birileri toplantılar yapıyor, oraya buraya telefonlar edip; “Sayın Genel Başkan beni aday gösterecek, gelin yanımda olun” diye çirkince dayatmaları..
Eğer parti içi demokrasiyi savunun ve tabanın iradesinin seçimlere yansıması için kısmen de olsa ön seçim işlevini ortaya koyan Kemal Kılıçdaroğlu, yapılacak il ve ilçe kongrelerine müdahale edip, tabanın iradesine ipotek koyma girişiminde bulunuyor ise şimdiden kendisine “yuh” olsun..
Ama … Hiç sanmıyoruz… Sayın Kılıçdaroğlu’nun da böyle bir siyasi ahlaksızlığa alet olacağına da asla ihtimal vermiyoruz ve bizzat açıp bu iddiayı kendisine ve kurmaylarına soracağız..
Bu Haber 389605 Defa Okunmuştur