http://www.haber2000.com
» CORONA da Çin aşısı güvenilir mi? Türk Eczacılar Birliği son noktayı koydu

CORONA da Çin aşısı güvenilir mi? Türk Eczacılar Birliği son noktayı koydu

Türkiye’nin Çin’den sipariş ettiği koronavirüs aşının güvenirliğiyle ilgili Türk Eczacıları Birliği’den açıklama geld
Paylas
CORONA da Çin aşısı güvenilir mi? Türk Eczacılar Birliği son noktayı koydu
Sağlık - 19 Aralık 2020, Cumartesi 00:00:00
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

Koronavirüsle mücadele kapsamında Türkiye'ye getirilen Çin aşısıyle ilgili Türk Eczacıları Birliği açıklama yaptı. Çin aşıgüvenilir mi? İşte Eczacıları Birliği'nin yaptığı açıklama...

 

Koronavirüs salgından korunmak amacıyla yapılan aşı çalışmalarında güzel haberler gelmeye başlarken bu sefer de aşıların güvenilirliği tartışma konusu oldu.

 

Türkiye’nin Çin’den sipariş ettiği koronavirüs aşının güvenirliğiyle ilgili Türk Eczacıları Birliği’den açıklama geldi

 

Türk Eczacıları Birliğinden yapılan yazılı açıklamada,koronavirüs aşı çalışmaları konusundaki çalışmaların devam ettiği ifade edilirken bu sürecin pek çok dezenformasyonu, bilimsel temeli olmayan söylentileri de beraberinde getirdiğine dikkat çekildi.

 

Ölümcül bir virüs ile karşı karşıya olunduğu belirtilirken açıklamada, sadece bilime ve bilim insanlarına itibar edilmesi gerektiği vurgulandı.
Bugüne kadar dünyada 72 milyona yakın insanın koronavirüse yakalandığı, 1 milyon 643 bin 339 kişinin de kaybedildiği anımsatılan açıklamada, şu bilgilere yer verildi:

 

"İnsanlar, korku ve endişeyle bu sürecin sona ermesini bekliyor. Ancak bir gün gözümüzü açtığımızda Kovid-19 geçmiş olmayacak. Bu büyük felaket, ancak aşıyla ve ilaçla durdurulabilir. Bu nedenle tüm dünya Kovid-19'dan korunma ve tedaviye odaklanmış durumda; şu anda 11 aşı, Faz III uygulamasını tamamlamak üzere; yani çok sayıda insanda bu aşıların etkinliği ve güvenilirliği araştırılmaktadır."

 

Açıklamada, her ülkenin kendi kendine aşı geliştirmediğine, aşı geliştirme süreçlerinin dünyanın neresinde olursa olsun Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından yakından izlendiğine vurgu yapılarak, aşıyla ilgili bildirilen yan etkilerin de yine DSÖ'nün bağımsız bilim insanlarınca oluşturulmuş bir komitede değerlendirildiği ifade edildi.

 

Çeşitli ülkelerde aşı uygulamalarının başladığına, İngiltere'nin son bir haftadır tarihinin en yoğun aşı kampanyasını yürüttüğü vurgulanan açıklamada, aşıların "Acil Durum Kullanımı" prosedürlerine göre yapılmaya başlanacağının söylenmesi nedeniyle kitlesel bir güvensizlik hissinin oluştuğu aktarıldı.

 

"AŞILAMA GÜVENLİDİR, YAN ETKİLERİ BASİT VE GEÇİCİ"

 

Acil Durum Kullanımı Onayı'nın ilk kez yapılan bir uygulama olmadığı, halk sağlığı acil durumları karşısında 1960'lardan beri uygulandığı anımsatılan açıklamada, bu sistemin onay mekanizmalarının uzun sürebilmesi nedeniyle daha fazla can kaybı yaşamamak için devreye sokulduğu belirtildi.


Bu onayın her ilaç ya da aşı için verilmediği, aşının hastalığı önlemede sonuç alıcı olduğuna dair güçlü kanıtlar olmasının gerektiği kaydedilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

 

"Aşılama güvenlidir ve aşıların yan etkileri genellikle minör (basit, küçük) ve geçicidir. Kolda yanma veya hafif ateş hissedebilirsiniz. Daha ciddi yan etkiler de olasıdır ancak bunlar son derece nadir görülürler. Hatırda tutmamız gereken ise şudur; bir kişinin bir hastalıktan ya da Kovid-19 enfeksiyonundan ciddi şekilde zarar görme olasılığı, Kovid-19 aşısından zarar görme olasılığından çok daha fazladır."

 

Açıklamada, aşı yolu ile bağışıklamanın hastalıkların önlenmesi ve ölüm oranlarının düşürülmesi noktasında çok değerli olduğu belirtilerek, "Bugün kullandığımız pek çok aşı onlarca yıldır milyonlarca insanda kullanılmış ve test edilmiştir. Yeni aşılar için, tüm ilaçlarda olduğu gibi, her aşının bir ülkede uygulanmadan önce kapsamlı ve titiz testlerden geçmesi gerekir. Kullanıldıktan sonra, onları alan insanlar için güvenli olduklarından emin olmak için sürekli olarak izlenmeleri gerekir." değerlendirmesinde bulunuldu.

 

"AŞI KARŞITLIĞI, MİLYONLARCA CANA MAL OLUR"

 

TEB açıklamasında, tıbbi ve güvenilir ürünler olan aşıların yalnızca aşılanmış bireyi değil, aynı zamanda aşılanmamış bireyleri ve dolayısıyla toplumu da koruduğuna işaret edilerek, "Kovid-19 pandemisinin gidişatı göz önüne alınırsa aşı karşıtlığı Kovid-19 salgınının yıllarca sürmesi ve milyonlarca cana mal olması anlamına gelmektedir. Böylesi bir salgında aşı yaptırmamak başkasının canına kastetmek manasına gelmektedir." ifadesine yer verildi.

 

Türkiye'ye Çin'den gelecek Kovid-19 aşısı için öncelikle aşının daha önce uygulandığı kişilere ait klinik verilerin ilgili komisyonlarca değerlendirilmesi, aşı için gerekli laboratuvar araştırmaların eş zamanlı olarak sürdürülmesi, elde edilen sonuçların aşıyı geliştirmiş ülke sonuçları ile karşılaştırılması ve onaylanması aşamalarının yürütüleceği anımsatılan açıklamada, aşının bu aşamalar gerçekleştirildikten sonra ruhsatlandırılarak kullanıma sunulmasının söz konusu olacağı kaydedildi.

 

Açıklamada, geleneksel (konvansiyonel) aşı üretiminin virüsün çok miktarda üretilmesi, daha sonra inaktif hale getirilmesi (hastalık yapıcı özelliğinin ortadan kaldırılması) ve enjekte edilebilir farmasötik forma sokulması aşamalarını içerdiği, mRNA aşı prosedürünün ise hastalık yapıcı organizmaya ait proteinleri üreten genetik materyalin vücuda uygulanması ve vücut hücreleri içerisinde bu proteinlerin üretilmesi, üretilen bu proteinlere karşı immün yanıt oluşturulması aşamalarından oluştuğu bilgisine yer verildi.

 

"AŞININ GÜVENLİĞİ KANITLANMIŞTI"

 

Her iki yöntemde de amacın, hastalık yapıcı organizmaya ait yapıların vücut tarafından tanınması ve bunlara karşı savaş başlatması olduğuna vurgu yapılan açıklamada, şunlar kaydedildi:

 

"Çin'den gelecek aşı, konvansiyonel aşılar sınıfındadır. Yani daha önce kullanımda olan aşıların üretim proseslerini içermektedir ve bu aşının güvenliği yüzlerce insanın katıldığı Faz 2 çalışmalarında kanıtlanmıştır. Bu sonuç, kısa vadede ağır bir yan etkisinin olmayacağı anlamına gelmektedir.Faz 3 çalışmaları ise Endonezya, Brezilya ve Türkiye'de sürmektedir. Bir başka deyişle, aşının güvenliğinin sağlaması yapılmış durumdadır, ancak koruyucu olup olmadığını önümüzdeki süreç gösterecek. Bunun yanı sıra toplumda koruyucu kalkan sağlanması için toplumun çok büyük bir kısmının aşılanması gerekiyor. Bu durum aşılama başlasa dahi tedbirlere devam edilmesi gerektiği anlamına geliyor."

 

"AŞIYI YAPTIRDIĞIMIZDA, BİZE BİR ŞEY OLMAYACAK"

 

Açıklamada, "Aşının etkililiği ve güvenliği iki ayrı değerlendirme gerektirir. Bu aşıyı yaptırdığımızda bize bir şey olmayacak, bunu çalışmalar gösterdi. Ancak Kovid-19'dan tam olarak koruyup korumayacağını henüz bilmiyoruz. Diğer yandan salgından korunmak için toplumun çok büyük bir çoğunluğunun aşıyı olması gerekiyor. O nedenle, sağlık çalışanları ve riskli hastalarımızdan başlayarak, aşımızı olacağız ve belirli bir süre geçene kadar da maske-mesafe-hijyen önlemleriyle yaşamaya devam edeceğiz." ifadesi kullanıldı.

 

"BİLİMSEL OTORİTELER DIŞINDA KİMSEYE İTİBAR ETMEYİN"

 

Pandemi dolayısıyla sağlık sistemi ile ilgili çok büyük bir yükle karşı karşıya olunduğuna işaret edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

 

"Bu denli kısa sürede aşı çalışmalarının başarıya ulaşması ise bilimin hurafeler karşısında, bilim insanlarının Kovid-19 karşısında zafer kazanmak üzere olduğunun göstergesi. Zaferin nihayete ermesinin önündeki temel nedenlerden birisi aşı karşıtlığı. Bu gerçek asla unutulmamalı, aşı konusunda sağlık erki, bilimsel otoriteler, sağlık meslek örgütleri, uzmanlar dışında kimseye itibar edilmemeli; aşılama konusunda temel politika ise aşıyı olabildiğince yaygın, ücretsiz şekilde uygulayarak salgının önüne geçmek olmalıdır."


Bu Haber 544409 Defa Okunmuştur

OKUYUCU YORUMLARI

UYARI:Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.(Yorum Yapanın Taahütü)Yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
Ad Soyad
E-Posta
Yorum
SİZCE, 2024 YILININ EN İYİLERİ?
Liderler- KEMAL Kılıçdaroğlu
1835
ÖZGÜR ÖZEL
1128
DEVLET BAHÇELİ
452
D. MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
911
NAMIK KEMAL ZEYBEK
627
TEOMAN MUTLU
158
YAVUZ AĞIRALİOĞLU
286
ÜMİT ÖZDAĞ
422
FATİH ERBAKAN
573
Partiler- AK PARTİ
701
CHP
1583
MHP
235
İYİ PARTİ
986
ATA PARTİ
529
YERLİ ve MİLLİ PARTİ
137
ANAHTAR PARTİ
146
ZAFER PARTİSİ
441
Vekiller- OSMAN GÖKÇEK
2385
AYYÜCE TÜRKEŞ TAŞ
1218
OĞUZ KAAN SALICI
317
M.SALİH UZUN
94
ASU KAYA
398
ORHAN SARIBAL
58
KORAY AYDIN
311
Bld. Bşk.-MANSUR YAVAŞ
1783
EKREM İMAMOĞLU
1891
BURCU KÖKSAL
2328
VELİ GÜNDÜZ ŞAHİN
242
TANJU ÖZCAN
387
VEYSEL TİRYAKİ
170
ERDAL BEŞKİÇİOĞLU
26
Sanatçılar- HAKKI BULUT
1038
HÜLYA EVRENSEL
725
ÜNAL SARIKAYA
874
MÜNEVVER ÖZDEMİR
81
MARAL
96
DİCLE DİLGE
57
DAMLA ARICAN
25
STK-Em.Ast.Der. TEMAD
422
CHP İKTİDAR HAREKETİ
827
ÖZ Haber-İş SEN
642
BAROLAR BİRLİĞİ
432
HAYVAN Hakları Ferds.
461
ANKARA TİCARET ODASI
148

Toplam Oy:28586

Haber Arşivi

ÇOK OKUNANLAR

Hava Durumu



İçerik Yükleniyor...
Ankara’ya 5 yıldır tek bir kalıcı eser yapamayan, “Çapsız” Mansur Yavaş; dünyanın en büyük tema parkı olan ANKAPARK’ı, siyasi kin ve ağır kıskançlık psikolojisi ile açıkça harabeye çevirtti. Parkta yapılan 83 hırsızlıklara göz yumduğu gibi şimdi de yerel seçimler arifesinde; parkta ki dinozor ve diğer oyuncakları kaldırıp, atacağını ve bu alanı yeşil alan yapacağını duyuruyor, güya Ankaralıların da görüşlerini aldığı anketi aktarıyor.. İşine geldiği zaman da; yıllardan beri “bu park 14- 16 milyar liraya yapıldı, parayı oyuncaklara gömdüler” gibi ciyaklayıp, siyasi itibar suikastları yaptı, yaptırdı.. Parkı harabeye çevirmesinin tek gerekçesi ise; Ağır siyasi kin.. Melih Gökçek yaptırdı diye.. Şimdi, halkı ücretsiz, otobüslerle parka getiriyor. Niye; Parkın kırılan oyuncakları, harabe görüntüsünü görmeleri için.. Zeka özürlüler, Ankaralı sormayacak mı, “Bu parkı kim bu hale getirdi?” diye Sayın İçişleri Bakanı, Sayın Ankara Valisi.. Bu parkı Melih Gökçek Belediyeye süper görüntülerle teslim etti mi? Etti? Park kimin denetimde idi? Ankara Büyükşehir Belediyesinin.. Başkanlar kimdi? Mustafa Tuna ve Mansur Yavaş.. Peki, 5 yılda bu büyük devasa parkı kim bu hale getirdi? Kim harabe olmasına göz yumdu? Mansur Yavaş.. Şimdi bu parkı tamamen kaldırıyor.. Bu park 14 milyara yapılmış ise, sen kimsin ki devletin bu parasını keyfine, kinine göre çöpe atıyorsun? Evet, Sayın İçişleri Bakanı ve Ankara Valisi. Lütfen, derhal parka görevlileri gönderip, zarar- ziyan tespitleri yapılmasını ve parkın şuan ki halinin tespitini ve gerekli soruşturma işlemlerinin yapılmasını Ankaralılar adına sizlerden rica ediyorum...
SAYIN, İÇİŞLERİ BAKANLIĞINA ve ANKARA VALİSİNE “MANSUR YAVAŞ” ÇAĞRIMDIR.. “KAMUYA AĞIR ZARAR VERDİ, YAPILAN MEGA HİZMETİ; SİYASİ KİN İLE HARBEYE ÇEVİRDİ, ŞİMDİ DE ORTADAN KALDIRIYOR”

SON EKLENENLER

FaceBook

Haber Ara

Copyright ©2010 - Tüm hakları saklıdır.
PHP Haber Sitesi Türkiye Tasarım
Haber 2000- Tüm Hakları Saklıdır. İzinsiz Ve kaynak gösterilmeden Alıntı Yapılamaz. Yayınlanan Tüm Haber Ve Açıklamalar İlk Kaynaktan Ulaştırılan Açıklamalardır. Sitemiz Bu Açıklamalara Ekleme Veya Müdahelede Bulunmadan Yayınlar. Yorum,Makale, Sizden Gelenler Bölümündeki Yazılardan Yazanlar Sorumludur. Harici Bilgiler Ayrı Bir Sayfada Açılır. Haber 2000 Bu Linkler Ve İçeriklerinden Sorumlu Değildir.Her Türlü Haber Ve İletişim İçin millitaraf@hotmail.com Adresini kullanabilirsiniz. Sitemizden Daha İyi Yararlanabilmek için Gizlilik İlekeleri Ve Yayın Prensiplerimzi Okuyunuz. Ekonomik Veriler Bilgilendirme Amaclidir.Kullanimindan Dogacak Sorunlardan Sitemiz Sorumlu Degildir. En İyi İnt Exp 8+ 1024x768 Görüntülenir