GÖKTÜRK TUNÇTÜRK yazdı
Değerli okuyucular…
Dünya insanlığına sağlıklı, hayırlı, huzurlu yeni bir yıl niyaz ediyorum..
Geçen haftalarda, “Mansur Yavaş şov yapıyor ve suç işliyor” başlıklı bir yazı makale yazmıştım..
Tabi iğne vurunca, birileri açıktan tepki gösteremiyor ama sitem ediyorlar…
Biz bütün sıkıntılara göğüsler gererek 17 yıllık yayın hayatımızda; hiçbir partinin yayın organı olmadık, olmayacağız da..
Yanlışlara; “yanlış”, doğrulara “doğru”, mağdurlara; “mağdur” dediğimiz için de ne İsa’ya, ne de Musa’ya yaranabildik ama doğru yolda yürüdük.. Yürüyeceğiz..
Evet.. Hukukçu Mansur Yavaş, hem suçlar işliyor, hem de şovlar yapıp, kamuoyunda algılar oluşturup, işinde ki beceriksizliklerinin üstünü örtmeye çalışıyor..
Mansur Yavaş, etrafında ki birkaç kişi ile bir araya gelip, Melih Gökçek ile ilgili suçlar üretiyorlar, sonra Savcı olup, soruşturma başlatıp, sözlü iddianame hazırlıyorlar ve daha da kötüsü bu savcı ve kâtipleri, aniden Yargıç olup, duruşmasız şekilde Melih Gökçek’e ceza miktarları ortaya koyuyorlar..
Tekrar yazıyorum.. Eyy Mansur Yavaş… Sen, elinde ki Hukukçu diplomasını kırtasiyeciden mi aldın kardeşim?
Diyelim ki; Gökçek hakkında bazı konularda savcılığa suç duyurusunda bulunacaksın veya bulundun..
Daha soruşturmalar başlatılmadan, savcılar iddianame hazırlamadan ve yargılama süreci bitmeden, siz; kamuoyuna sanki gerçekmiş gibi iddialar aktarıyorsunuz? Haberler yaptırıyorsunuz..
Evet.. Hukukçu Mansur başkan.. Siz; iddia ve soruşturma safhasında ki evraklar üzerinde, bilgi sızdırmanın, konuşmanın, kişileri suçlu imiş gibi göstermenin, haber yaptırmanın suç olduğunu bilmiyor musunuz?
Eğer, “ben harbi Hukukçuyum” diyorsanız, bilmeniz lazım..
Öte yandan 2 yıldır gerçekten şov yapıyor ve matbu evrak haberleri ile algılar yaratıp, beceriksizliğinizin, daha doğrusu çapsızlığınızın, vizyonsuzluğunuzun üzerini kapatmaya çalışıyorsunuz…
Bunları, siz ve ekibiniz gibi boş yere yazmıyorum.. Şimdi birçok şeyleri size sıralayıp, sorular soracağım ve harbiden çapsızlığınızı ispatlayacağım..
Sadece çapsızlık mı? Hayır… Usulsüzlükler ve karanlık işleri de yazacağım..
İlk olarak, yazımın başlığını açalım.. Evet.. iki kıştır çok az karlar yağmasına rağmen, Ankara’nın cadde ve sokakları buza dönüştü, araçlar birbirlerine çarparak durabildiler..
Hele geçen haftaları yağan ufak kara da “kar yağdı” demek bile gülünç olur.. Ama bu az kar yağışına rağmen yine araçlar yollarda kayıp, zincirleme kazalara neden oldular..
Başkent’te ki bu ayıpları önlemekle ve hızlı tedbirler almakla yükümlü kişi olan Ankara Büyükşehir belediye Başkanı ne yaptı?
Çıkıp, güya erdemli başkan görüntüsü verip, ayıplarını örtme tiyatrosu sergileyerek;
“Vallahi bazı noktalarla ilgilendik, bazı yerlerle ilgilenemedik, o yüzden bu kazalar oluştu.. Özür dilerim”..
Eee Sayın Mansur başkan… Oturduğunuz o yüce makam, özür dileme makamı değil, çareler ve tedbirler üretme makamıdır..
Size yalakalık yapmak adına, kamuoyunu yanıltmaya çalışan ekibiniz boş, boş konuşacaklarına, işlerini yapsalardı ya..
Evet… Ufak bir kar yağışında bile tedbirler alamayan Büyükşehir Belediye başkanı; harbiden beceriksizdir, çapsızdır, vizyonsuzdur..
Gelelim diğer konulara;
Sayın Mansur bey… Siz nereden geldiniz o makama? Zembille gelmediniz.. Bir ilçe Belediye başkanı idiniz.. Gerçi oradan da oy alamdınız, o da ayrı bir sorgu..
Şimdi; Büyükşehir Belediyesi meclis toplantılarını sık, sık izliyorum.. Aman Allah’ım, bu ne hiddet bu ne şiddet?
Mansur bey… Diğer meclis üyelerine ve ilçe belediye başkanlarına öyle yakışıksız hitaplarda bulunuyor ki, hem de çok yüksek sesle ve postalar koyarak..
Muhalif meclis üyelerinin konuşmalarına müsaade etmiyor, hemen “Kapatın mikrofonunu” emrini veriyor…
Ve arkasından da ekliyor..
“Size konuşma izni vermiyorum, gidin beni Savcılığa şikayet edin”..
Tek kelime ile tam bir diktatör Belediye başkanı görüntüsünde..
Yahu Mansur başkan… Savcıların o meclisin toplantısında ne işi var? Yoksa güvendiğin Savcılar ekibin mi var ki adliye yolu gösteriyorsun?
İlçe Belediye Başkanları ve meclis üyeleri tabi ki konuşacaklar ve gerekirse sizi sert şekilde eleştirecekler ve yaptıklarınızın yanlış olduğunu söyleyecekler..
Ondan sonra da bu çirkin ve hırçın davranışlarda bulunduğunuz muhalefet meclis üyelerinden borçlanma izni için oylar istiyorsunuz..
Niye oy versin arkadaş? Bende olsam oy vermem..
Bakın; her gün birçok çamurlar attığınız Melih Gökçek’in 28 yıllık başkanlığında ki meclis toplantılarına bakın.. Var mı böyle abes konuşmalar ve hakaretler?
Gelelim senin karalamada en büyük oyuncağın ANKAPARK’a..
Ne diyorsunuz yıllardır?
750 milyon dolar verildi, parkta ki oyuncaklar ve malzemeler hurda ya döndü..
Park yapılırken, hurdaya çıkan parçaların görüntülerini çekip, bazı televizyonlara verip, ısıtıp, ısıtıp, ekranlara getiriyorsunuz..
Parkın işletmecisi sizlerin bu tavırlarınıza isyan etti mi? Etti.. Bunlar yalan haberler dedi mi? Dedi..
Öte yandan, Beyaz Tv dahil olmak üzere birçok televizyon ekibi gelip, ANKAPARK’ta görüntüler almak istedi, niye zor kullanıp, görüntüler almasını engellediniz?
Korkunuz ne? Bırakın, eğer hurdaya dönmüşse bu park onlarda görüntülendin..
Yalan ve iftiralarınızın ortaya çıkmasından mı korkuyorsunuz?
Evet… Korkunuzda ki tek geçerli gerekçeniz bu..
Ayrıca; dünyanın gelişmiş ülkelerinde bile olmayan gözde bir parkı Ankara’ya kazandırmış olan Melih Gökçek size 50 kere çağrı yaptı ve
“Hodri meydan, buyurun basın mensuplarından herkesi alıp, birlikte parkı gezelim, herkes parkın ne halde olduğunu görsün” dedi
Niye sürekli kaçtınız? Ve tabi ki size Halk tv’de bile her konuda tartışma restini çekti ama sizler yine kaçmayı deneyip, yalan haberlerle algılara sığındınız..
Evet.. Mansur başkan.. Böyle güzel ve donanımlı bir gözde parkı yapmak vizyon ister, çap ister, yürek ister, beceri ister..
Bırakın böyle bir park yapmayı sahi siz 2 yıldır Ankara’ya ne yaptınız?
Sakın, “şu kadar asfalt döktük” demeyin, yine Gökçek’in döktürdüğü asfaltların altında kılırısınız..
Ayrıca bu salgın zamanında dar gelirli vatandaşlara giden yardımları bile kestiğiniz gibi, yoksulu Osmanlı iş merkezinde kuyruklara soktunuz..
Evet.. Siz bu teknoloji çağında… Vatandaşın T.C. numarası ile iş yapamayacak kadar beceriksizsiniz..
T.C. numarası, vatandaşın her türlü durumunu ekranda gösteren belgedir.. Siz vatandaşları daha ne muhtarlıklara gönderip, Osmanlı iş merkezlerine kuyruklara sokuyorsunuz? Akıl ve mantık bunun neresinde?
Yine geçen Eylül- Ekim ayı dönemlerinde Ankaralı dar gelirlilere 500 gram kavurma dağıtacağınız vaadiyle milyonlarca lira yardım topladınız.. Peki, nerede kavurmalar? Kediler mi yedi?
Yoksa sadece kayıt yaptıran vatandaşların tümüne değil de, elinizde ki bir listeye göstermelik olsun diye mi dağıttınız?
Öte yandan; şeffaf ve hakkaniyetli, usulsüzlük olmayan işler yaptığınız algıları yaratıyorsunuz..
Sahiden böyle mi siniz?
Peki bu tür konularda birkaç sorum var..
-Hükumeti ithal buğday yapmakla eleştiriyorsunuz.. Halk Ekmek Fabrikasına, Ukranya’dan 10 ton buğdayın ithal edilmesi aklını size kimler verdi?
Ve ithal edilen 10 ton buğday, Kalecik Un fabrikasına öğütülüp, işletildi ama bakıldı ki; bu unla ekmek yapılmaz..
Buyurun, çıkın 10 ton işe yaramaz ithal buğdayın hesabını Ankaralılara ve meclise verin..
-Yine; Halk Ekmek Bayilerine fahiş fiyatla alıp, sattırdığınız poşetleri nereden alıyorsunuz?
-Yine; bazı ilçelere gezintiler yaparak, Kooperatif kurma ve üreticilerin ürünlerini alıp, satma vaatleri verip, dönüyorsunuz..
Şimdi soruyorum ve o isimleri vermiyorum.. Halk Ekmek ve Bugsaş’a ürün satan Kooperatifler, kendi ürünlerini mi satıyorlar, yoksa başka firmalardan alıp, hazırladıkları paketlerin üzerine Kooperatif mührünü vurup, üzerine de yüzde 30 gibi kar koyarak, kendi ürettikleri ürün görüntüsü mü veriyorlar?
Mesela Çubuk ve Kızılcahamam ilçesini bir kontrol edin..
- İnsafınız kurusun.. Güya Engellilere ücretsiz simit tezgahı dağıtacaktınız..
Ne yaptınız? Koskoca Ankara’da sadece 150 Engelliye simit tezgahı verdiniz ama 350 lirada ücret aldınız..
Bunu da geçelim.. Verilen bu Engelli simit tezgahlarında ya Engelli kendisi oturup, satış yapacaktı, ya da kendisinin vekâlet verdiği birsi oturacaktı..
Zaten başkasına satılamaz ve başkası çalıştıramazdı..
Ama siz ne yaptınız? Yönetmenliği değiştirerek; dediniz ki;
“Yakını olmayan Engelliye, ek kart verilecek, bu kartı gösteren kişi satışı yapabilecek”..
Ne oldu? Simit çetesi işbaşına geçti.. Gidip simit tezgahı işleten engelli veya yakınını korkutup veya birkaç bin lira vererek tezgahı alıp, o ek kart ile her şey satan büfeye dönüştürüp, çalıştırmaya başladılar..
İhbarlar yapıldı… Bu tür usulsüzlükle ilgili 45 zabıt tutuldu ama tutulan bu zabıtların 20’si kayıp oldu, uçtu..
Her tezgahtan ayda 30 bin lira kar elde ettiler..
Bu gayrimeşru işlemi Halk ekmek yönetimine bildirmeye giden Belediye Başkan yardımcısının özel Kalem müdürü, belediyenin içinde komalık edilircesine dövüldü..
Evet… Sayın Mansur başkan, sizin bu olanlardan haberiniz olmaması mümkün değil..
-Şirketlere gelelim.. Belediyenin 15 Şirketi var.. Ve şuan bu şirketlerin hepsi iflas etmiş durumda.. Hani siz başarılı idiniz? Başarılı olsanız bu şirketlerin hepsi iflas eder mi?
-Ve tabi ki yine havalar atan, matbu evrak haberleri ile kamuoyunda oluşturduğunuz algı..
“Belediyeyi sıfır lira borçlandırdık”..
Gerçek ne? 20 ayda Belediye’yi, hiçbir yapıt yapmamanıza rağmen 3 milyar borçlandırdınız..
Gelelim son soruma..
Çıkıp, millet ittifakı seçmenlerine ne dediniz?
“Bana seçimlerde destek verdikleri için, belediye üzerinden zengin olmak isteyenler, benden çeşitli şeyler istediler.. Bende; bunlara yol vermedim” falan..
Şimdi, size destek veren bütün siyasi partilerin Ankara teşkilatlarını ve yöneticilerini, partililerini büyük zan altında bırakıyorsunuz..
Kimler gelip, size destek karşılığında; belediyeden zengin olacakları işler istediler?
Bunların içinde, milletvekilleri, il ve ilçe başkanları, meclis üyeleri veya partili işadamları var mı idi?
Buyurun açıklayın.. Hangi partiden, kimler size gelip, belediye üzerinden zengin olabilecek işler istediler?
VE MELİH GÖKÇEK’TEN ANKARALILARA, TÜM CHP’LİLERE ÇAĞRISI VAR..
SAYIN GÖKÇEK, TWİTTER HESABINDAN CHP'LİLERE ŞU ÇAĞRIYI YAPMIŞ..
“SEVGİLİ CHP’LİLER,
SOKAKLARDA PROPOGANDASINI YAPTIĞINIZ,
SANDIKLARDA OYLARINI BEKLEDİĞİNİZ,
OY VERDİĞİNİZ MANSUR YAVAŞ’IN
SİZİ NASIL HORLADIĞINI
SIZI NASIL HARCADIĞINI
İNŞAALLAH PAZAR GÜNÜ (Yarın- 3 Ocak 2021 günü) SAAT 12’DE BEYAZ TV’DE İSPAT EDECEĞİM.
BAŞTACI ETTİĞİNİZ MANSUR’UNUZDAN NEFRET EDECEKSİNİZ”
ANKAPARK ÇAPSIZLAR BÖYLE BİR ŞAHESER YAPAMAZLAR GÖKTÜRK TUNÇTÜRK yazdı'" />
Bu Haber 272028 Defa Okunmuştur