GÖKTÜRK TUNÇTÜRK yazdı
Değerli okuyucular..
Bir kez daha hatırlatayım.. CHP Adalet için binlerce kilometre yol yürüdü… Emek savunuculuğu adına bütün gösteri ve eylemlere katılıp destek veriyor.. Mezhepçiliği ret ediyor… Ve en önemlisi Kadına baskı ve şiddete karşı mücadelede ön saflarda yer alıyor..
Şimdi; bir CHP’li Belediye Başkanından bahsedeceğim..
Maalesef bu zat; CHP’nin toplum yararına verdiği mücadelelerin tam tersini yapıyor..
Kısaca yazıp, sizleri sıkmayacağım..
Hekimhan ilçemizin CHP’li Belediye Başkanının adı; Turan Karadağ..
Kendisi aslında genelde İstanbul’da, Maltepe ilçesinde yaşamış.. Hatta bir ara burada CHP’ye kızıp, Cemevi’nde ki arkadaşları ile birlikte CHP’den istifa edip, AKP’ye geçmiş..
Kendi tercihi…
Lakin bu zat, daha sonra her ne hikmetse CHP’den Hekimhan Belediye başkan adayı gösterilmiş ve haliyle Hekimhan’da seçilmiş..
Kendisinden önce ki Belediye Başkanı da CHP’li imiş..
İşte bu CHP’li Başkanının döneminde, yani Turan Karadağ’ın başkanlığından önce ki Belediye yönetimi sırasında, Hekimhan’ı bir Sanatçı Kadın, Belediyeden bir parkta çay bahçesi işletmesi alıp, kontratını yapıyor..
Kontrat süresi 2028 yılına kadar..
Şehriban Kırıcı isimli bu hanım Halk müziği ile de uğraşıyor ve aynı zamanda CHP’li ve Alevi kökenli vatandaşlarımızdan..
Fakat gelin görün ki; CHP’den yeni Başkan seçilen Turan Karadağ, bu hanım arkadaşa kafayı takıyor..
Niye kafayı takıyor? Parkta işlettiği çay bahçesini, seçim sırasında başka birisine söz vermiş, çeşitli baskı taktikleri ile Şehriban hanımı tahliye ettirme gayreti içinde…
Önce Çay bahçesi işletmecisi Şehriban Kırıcı ve eşine, “Buradan çıkın, tahliye edin” şeklinde sözlü baskılar yapılıyor..
Tabi bu işletmeci ailede “Bizim kontratımız 2028 yılına kadar, Hukuken çıkaramazsınız” diye diretiyorlar..
Anlatılanlara göre; başlıyor birçok tehditler.. Kadıncağız, eşinin başı belaya girmesin diye, işlettikleri çay bahçesinden uzaklaştırıp, başka bir özel işyerinde iş buluyorlar..
Sonra neler mi oluyor? Bakın hani Türk filmleri vardır ya, zalim ağanın kafayı taktığı vatandaşa uygulamadığı kalleşlikler gibi, başlıyorlar çeşitli zalim uygulamalara..
Şehriban hanıma Belediye görevlileri bir fatura getiriyorlar.. Fatura bedeli 59 Bin lira.. Ama fatura da borç miktarı gözüküyor, diğer ilgili yazlılar silik..
İşletmeci emekçi kadın şok oluyor..
Deniliyor ki; “siz bu parkta kaçak su kullanmışsınız, bize ceza geldi, faturayı siz ödeyeceksiniz”..
Bak, bak.. Sosyal belediye ye bakın…
Peki, fatura nereye ait? Şehriban hanımın işlettiği çay bahçesinden 150 metre uzakta ki başka bir çay ocağı işletmesine..
Bu taktikte Hukuken boş çıkınca.. Başkan ve adamları boş durmuyorlar ve kızgınlıkla gidip, çay bahçesinde kendi adlarına abonelik olan elektrik saatini eşkıyaca söküyorlar..
Emekçi kadına yapılan edepsizliğe bakın.. Kadıncağız çırpınıyor..
Kendi adına da abonelik olsa da, kendisi değil de müracaatı ile ancak elektrik dağıtım şirketinin elemanları gelip, sökme işlemi yapmalıdırlar..
Tabi elektrik dağıtım firması da küçük ilçede baskı altında lakin, Hukuktan kaçamıyorlar ve mecburen Şehriban hanımın adına abonelik veriyorlar..
Boş durmuyorlar.. Pandemi mücadelesi ile kapalı tutulduğu anlarda Belediye Kaymakamlığa yazı yazıyor; diyor ki; “Bu işletmeci kadın işgalci, bunu oradan zorla atın”..
Kaymakam bakıyor… İşletmeci kadının elinde Kontrat var süresi 2028 yılı sonuna kadar..
Ve Kaymakamlık Belediyenin istemini Hukuken ret ediyor..
Başkan ve görevliler iyice kızgın.. Bu kez Şehriban hanımın Sanatçı olması üzerinden ahlaksızca söylemler yaymaya başlıyorlar.. Çay bahçesine adamlar gönderip, gelen aileleri rahatsız ettiriyorlar..
Vay Allah’sız, imansız, kitapsızlar… Bunları vicdanı, ahlakı olan kim yapar?
Daha bitmedi…
Belediye Başkanı yenilgilerin hırsı ile Şehriban hanımı makamına çağırıp bakın ne diyor?
Tam bir rezalet…
Başkan Şehriban hanıma diyor ki ; “O çay bahçesini boşaltıp, gideceksin arkadaş.. Ayrıca ben kent merkezinde Alevi işletmeci görmek istemiyorum, sıkıntı yaşıyorum” falan- filan…
Bunları söyleyen Başkan da Alevi ve eski Cemevi yöneticisi.. Ama siyasi çıkar ve düzenbazlık var..
Tabi Şehriban hanımdan “hayır” cevabı alınca başkan, Şehriban hanımın belediyeye sokulmasını da yasaklattırıyor..
Şehriban Hanım çaresiz… CHP Genel merkez yöneticilerin birçoğuna bu rezaletleri, eşkıyalıkları, edepsizlikleri ve kendisine uygulanan ahlaksız baskıları tüm belgelerle anlatıyor..
Sonuç ne mi oluyor?
Sıfır çözüm… Başkana her ne hikmetse fırça çeken, uyaran yok..
Değerli okuyucular…
Şimdi anladınız mı; yazımın başlığnda, CHP lideri Kılıçdaroğlu’na hitaben; “Bu CHP’li başkanın edepsizliğine, eşkıyalığına ve emek düşmanlığına kim dur diyecek?”..
Evet… Sayın Kılıçdaroğlu… Bu emekçi kadın sizden acil ilgi ve destek bekliyor…
Yakışıyor mu bir CHP’li Belediyeye, başkanına bu sergilenen kalleşlikler?
Biz insanlık görevimizi meselken yaptık, bundan sonrası sizin Sayın Kılıçdaroğlu ..
Bu Haber 292922 Defa Okunmuştur