GÖKTÜRK TUNÇTÜRK yazı

www.haber2000.com

Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a..

Evet, Sayın Cumhurbaşkanım diyorsunuz ki; “Kiralık konut ve konut satışları fırsatçılığa dönüştü. Seçim sonrası yasa çıkarıp bu zulme dur deyip, insanlık suçu işleyen fırsatçıların tepesine bineceğiz”..

Evet, doğru.. Denetimsizlik ve kolluk ve adli kurumlarla birlikte ilgili bazı kurumların, toplumda kaos oluşturan bu fırsatçıları görmezden gelmesi ve bunlara bazı mevzuatları ile kapı aralamaları, bu otorite boşluklarından yararlanan fırsat düşkünü vicdansızlar, maalesef at koşturuyorlar.

Sayın Cumhurbaşkanım.. Bu zulüm ve kaosları kendim yaşadım ve bu konuda bir aydır araştırma tespitleri oluşturdum..

Bu zulme “dur” demek için, bu fırsatçılara, ahlaksızlara “dur” demek için ve en önemlisi toplumda yaratılan kaosları önlemek için yeni yasalara gerek yok..

Zaten ceza yasalarımızda ve tüketici kanunlarında bu tür suçların karşılığında, devletin ilgili birimleri de kendi tasarrufları ile yaptırımlar uygulamaya yetkili..

Sayın Cumhurbaşkanım.. Diyorsunuz ki; “Seçim sonrası çıkaracağımız yeni yaslarla bunların tepesine bineceğiz.. Bu fırsatçılar insanlık suçu işliyorlar”..

Sizin seçim sloganınızdan bir parçasını aldım.. “Hemen şimdi”..

Evet.. Seçim sonrası değil Sayın cumhurbaşkanım, lütfen hemen şimdi..

Neden mi? Çünkü, konut kaosu olağanüstü bir noktaya geldi, bazı kurumların bu fırsatçılara sağladığı destekler neticesinde resmen işlenecek cinayetlerin kapıları aralandı..

Sayın Cumhurbaşkanım anlaşılıyor ki; ülkemizde tehlikeli boyutlara gelen konut kaosunda size ilgili danışmanlarınız ve ilgili kurumlar detaylı rapor sunmamışlar..

SAYIN CUMHURBAŞKANIM… ŞİMDİ YAZACAKLARIMI ANALİZ EDİN VE KAOSUN NASIL YAYILDIĞINI GÖRÜN VE HEMEN ŞİMDİ İLGİLİ BİRİMLERE EKRANLARDAN AÇIKÇA TALİMAT VERİN, YETERLİ OLACAKTIR.

NELER Mİ OLUYOR? FIRSATÇILAR KİMLER?

Sayın Cumhurbaşkanım..

Bu kaosun yüzde 90’nı kiralık konutlar üzerinde oluşuyor..

Fahiş kira fiyatlarını fırsat bilen ve gözü dönen ev sahipleri, önce kiracısına tehdit ve şiddet uygulamalarını deneme yoluna gidiyor..

Eğer, kiracısını korkutmayı başarmışsa, zaten garip kiracı evi bir şekilde boşalıyor ve yeni bir ağır çileye adım atıyor.

Yok eğer kiracına diş geçiremeyip, korkutamaz ise bir Avukat bulup çeşitli hukuk cambazlıklarına başvurup, kiracıyı tahliye etmeye çalışıyorlar..

Bu cambazlığı da başaramaz, mahkemelerden tahliye kararları alamazlar ise, su, doğalgaz ve elektrik aboneliği kesme şantajlarına başvuruyorlar..

Bakın Sayın Cumhurbaşkanım… Bu nokta çok önemli..

Örneğin; ev sahibi ASKİ’ye gidip diyor ki; “Benim şu adreste ki konutum kiracının tahliyesinden dolayı boşaldı. Gidin, adıma bulunan su aboneliğini kesip, su saatini sökün”..

ASKİ elemanı verilen ve “boşaldı” denilen konuta geliyor bir bakıyor, ev sahibi yalan beyanda bulunmuş, konut boşalmamış, içinde resmi kontratlı kiracı var..

Ama ASKİ kendi mevzuatına göre suyu kesiyor..

Ne diyor ASKİ? “Tamam, ev sahibi suç işlemiş ama mevzuatımıza göre abone istediği zaman aboneliği sonlandırabilir”

İtiraz ediliyor ve ev sahibinin kendi kurumlarını da kandırdığını ve kötü emellerine alet edildiği anlatılıyor ama ASKİ hala mevzuat şarkıları söyleyip, bu kaosa kapı aralayıp, destek veriyor..

Oysa ki; ASKİ veya diğer su veren Belediyeler, itirazı göz önüne alıp, ev sahibinin de kendilerine yalan beyanlarda bulunup, kiracıları ani şekilde, habersiz uygulamalara mağdur etme yolunu seçtiği ve kaosa yol açtığı için Savcılığa başvurması lazım..

Yani; kiracının haberi olmadan, abonelikler içinde kontratla kiraya verdiği konutun, su aboneliği şantaj adına rahatça kesebiliyor..

Sayın Cumhurbaşkanım..

Yine gelelim konutlara Doğalgaz akışı sağlayan kurumlara veya şirketlere..

Yine ev sahibi bakıyor ki, “suyu kestim, kiracı hala korkup çıkmadı” düşüncesiyle doğalgaz firmasına bizzat veya internetten başvurarak, konutun boşaldığını veya kiracının aboneliği kendi üzerine yaptıracağı yalanı ile kendi adına olan Doğalgaz aboneliğinin kapatılması talebinde bulunuyor..

Örneğin; Başkentgaz elemanı ev sahibinin bu talebi üzerine konut adresine gidiyor. Bakıyor ki konut boşalmamış, içinde kontratlı kiracı var.. Ve kiracının da bu abonelik kesme işleminden haberi yok..

Doğalgaz kesiliyor.. Kiracı gidip Doğalgaz firmasının en üst yetkililerine uygulanan cambazlığı ve şantajı anlatıyor ama nafile..

Onlar da ; “Evet, ev sahibi suç işlemiş ama bizim mevzuatımızın 46. Maddesine göre abone istediği zaman aboneliği sonlandırabilir”..

Görüyorsunuz Sayın Cumhurbaşkanım.. Ülkede kaoslar yaratan fahiş fiyat fırsatçılarına nasıl at koşturma fırsatı sunuyorlar..

Bu hukuk dışı cambazlıkları, tehditleri, şantajları ve işlenen insanlık suçlarını Savcılıklara iletiyorsunuz, sonuç sıfır..

“Huzur bozucu delillere rastlanmadı” diyor ve kovuşturmaya gerek olmadığına dair karar veriyor..

Oysaki deliler dosyada.. Yalanlarla kiracının suyunu, gazını, elektriğini kestirip, ülkedeki kaosa nasıl ortak olduğunu belirten ilgili kurum evrakları dosyada..

Sulh Ceza Hakimliğine bu tür kararlara itiraz ediyorsunuz ama aylarca sonuç alamıyorsunuz..

Kiracısına bu tür oyunlar sergileyen ve zulümler ve şantajlar yağdıran ev sahibi; neden fırsatçılıkta at koşturmasın?

Ve aldığı bu desteklerle ev sahibi hiçbir korkusu olmadan gidiyor bir emlakçı ile anlaşıyor veya kendisi “sahibinden kiralık ev” ilanı veriyor, adını ve telefonunu da rahatlıkla yazıyor..

3-5 ay önce BİN liraya kiraya verdiği evine 5 bin lira, 6 Bin lira kira bedeli koymuş..

Ve tabi pervasızlıklarını kiraya verme şartlarında tavan yapıyorlar..

3-5 aylık kira peşinatı, çift depozit ve en dikkat çeken şatları da; tahliye taahhütnamesi istiyorlar.. yani, kiracıyı istedikleri zaman atabilsinler..

Fırsatçı diyor ki, “nasıl olsa deprem bölgelerinden on binlerce vatandaş geldi, kiralık ilanım 20 gün kalsın, mutlaka acili yeti olan mağduru bir aile düşer.”

Evet.. Sayın Cumhurbaşkanım bütün bu fırsatçılıklar, kaoslar, alenen ve pervasızca yapılıyor..

Danışmanlarınız kiralık ve satılık konut ilanları sadece 2 gün arayıp, kaydetsinler, hatta yerine gidip, kiralama işlemleri yapsınlar..

Ve işlemden sonra bu fırsatçıları karakollara, Savcılıklara göndersinler, kaos bir haftada bıçak gibi kesilecektir..

Çünkü emlakçılar “iyi polis”, ev sahipleri de “kötü polis” rollerini üstlenmiş, hiç korkuları olmadan çeteler gibi av bekliyorlar..,

Kiralık ev arayan vatandaş gidip emlakçıya “kiralık ev var mı?” diye soruyor, emlakçı “Kardeşim ev var da, vicdansız ev sahibi şu kadar kira istiyor, şartları da bunlar.. eğer tutarsanız arayayım”..

Bu kaos ortamında; bu tuzaklara düşen binlerce mağdur insanımız var.

Adam, Ankara- Keçiören’in en ücra mahallesinde 7 bin lira kira bedeli ile kiralık ilanı vermiş..

Ne kolluk kuvvetleri var, ne belediye var.. Ne denetim yapan, hesap soran kimse var..

Sayın Cumhurbaşkanım.. Yeni yasaya ve seçim sonrasına cidden gerek yok..

Danışmanlarınız, 2 gün verilen kiralık ilanlarını arasınlar ve Savcılardan bu tür şikâyetlerin ne kadar rakamda olduklarını size rapor etsinler yeterli olacaktır..

Kolluk kuvvetleri, belediye zabıtaları bu cambazların tepesine binip, Adliyeye teslim ettikten sonra vahamet boyutlara ulaşan kaoslar mutlaka duracaktır..

Ben konut kaosunu tüm çıplaklıkları ile zatıalinize aktardım, takdir sizlerin..