Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı; 24 Haziran seçimlerine 3 gün kala CHP İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu hakkında ilginç bir soruşturma başlattı
7 YIL ÖNCE ATTIĞI TİWİTE, YENİ "TERÖR YANDAŞLIĞI" SORUŞTURMASI
Soruştruma başlatılmasının zaman açısından hem manidar hem de gülünç olduğuna vurgu yapan CHP milletvekili Sezgin Tanrıkulu, soruşturma açan savcıya da sert tepki göstererek; "Sen 7 yıldır neredeydin, 7 yıl önce attığım twiti yeni mi görüyorsun? Bu da gösteriyor ki; sen Cumhuriyetin savcısı değilsin"
CHP'li Tanrıkulu; soruşturma konusunu şöyle annlatı;
"Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca hakkımda terör propagandası suçlamasıyla soruşturma başlatıldığını; Twitter hesabımın arka plan görüntüsünde yer alan “SAVAŞA HAYIR” sloganı ile 6 Ekim 2017 ve 19 ile 21 Ocak 2018 tarihli üç adet Twitter mesajımın soruşturmaya dayanak yapıldığını ve hakkımda fezleke düzenlendiğini öğrenmiş bulunuyorum.
Öncelikle, Twitter biyografimde yer alan “SAVAŞA HAYIR” sloganının bir suç isnadına konu edilmesindeki hukuksal garabet bir yana, o sloganın tam yedi yıldır orada durduğunu kamuoyunun dikkatine sunmak istiyorum.
Yedi yıldır orada duran sloganın ve aylar önce paylaştığım iki Tweet mesajının, seçimlere dört gün kala terör propagandası soruşturmasına konu edilmesi yargının siyasallaştırılmasının en son örneklerinden birini oluşturmaktadır.
Bu soruşturmayı başlatan Savcı, Cumhuriyet'in Savcısı değildir. Bu Savcı, işgal ettiği makamı bir siyasi partinin seçim propaganda aracı gibi kullanmaktan çekinmediğini pervasızca ortaya koymuştur.
Bu denli keyfi bir gerekçeyle başlattığı soruşturmayı anında basınla paylaşması ve bizim de soruşturmadan bu sayede haberdar olmamız, bu Savcının neye ve kime hizmet ettiğini olanca çıplaklığıyla gözler önüne sermektedir.
Seçimlerden 3 gün önce, 9 ay önceki twitter paylaşımım ile ilgili soruşturmayı, seçimlerin sonucunu beklemeden (Velevki seçilmedim, dokunulmazlığım kalkacak doğrudan iddianame yazabilecekken) fezleke düzenleyip Adalet Bakanlığı’na göndermesi ve bu fezlekeyi basınla paylaşması siyasal amaçlıdır ve şahsım ve partim ile ilgili kara bir propagandanın yapılmasının zeminini hazırlamıştır.
Nitekim iktidara yakın basın – yayın kuruluşlarının yayınları ile sosyal medya hesaplarından yapılan paylaşımlar hukuka aykırı fezlekeyi hazırlayıp gönderen Savcının, zamanlaması bakımından manidar olan bu işlemi ile, açıkça görevi kötüye kullanma suçunu işlediğini ortaya koymaktadır.
Buradan Hâkimler ve Savcılar Kurulu’na sesleniyorum. Yargının, halk nezdinde bu denli itibar kaybına uğramasının nedeni bu yargı pratiğidir. İşgal ettiği makamı bir siyasi partinin propaganda aracı gibi kullanan bu savcı hakkında derhal soruşturma başlatılmalıdır.
Buradan kamuoyuna bir kez daha sesleniyorum: AKP iktidarı, ele geçirdiği bütün devlet kurumlarını siyasal çıkarlarına alet etmekten kaçınmamaktadır. İzlediği kutuplaştırma siyasetiyle ülkemizi adeta ikiye bölen bu siyasi iktidarı sandıkta değiştirmenin tam zamanıdır.
Haydi, sandık başına"
Bu Haber 385899 Defa Okunmuştur