GÖKTÜRK TUNÇTÜRK yazdı

 www.haber2000.com 

Allah için .. Net bir şey ifade edeyim.. Türkiye’nin durumu; hem maddi, hem de manevi olarak hiç iyi değil..

Ekonomiyi geçtik, her alanda gırla giden tehditli söylemler ve bazı siyasilerin bu tehlikeli söylemlere çanak tutması, toplumda iç kaosu olağanüstü tetikliyor, sinirleri geriyor ve herkes birbirine ölümüne meydan okuyor..

Eşkıya mantığı Türkiye’ye hakim oldu.. Hele, hele ülkenin en hassas makamını temsil eden Cumhurbaşkanı Erdoğan adına raconlar kesen yalakaların, fütursuzca  “asarız, keseriz, vururuz” tehditleri toplum güvenliğini çok tehlikeli bir noktaya taşımıştır..

Eşkıya cirit atıyor.. İnanıyorum ki; Erdoğan adına racon kesenlerin yarısı da saklanma görevini yerine getiren kripto FETÖ’cülerdir..

Erdoğan daha konuşmadan; kendini hala Ülkücü Hareketin lideri olarak lanse  Devlet Bahçeli ve ekibi, Maocu Komünist Doğu Perinçek, Kadırgalı eşref gibi efelenip, muhalefete saydırıyorlar da, saydırıyorlar..

Ve tabi saydırmaların sonucuna “Amerikan, İngiliz projeleri, PKK’lılar, HDP işbirlikçileri, FETÖ’ye göz kıpanlar, FETÖ’den emir alanlar, hain tuzakçılar” falan- filan …

Yani çamur bol ….Meydan boş … Dokunan yok, attığınız kadar atın …

Peki, millet artık bu hakaretlere inanıp, prim veriyor mu?

Asla .. Millet inan artık ağır uykudan uyandı ..

Bunların “Allah” demelerine bile şüphe ile bakıyorlar…

İŞ BANKASI HAZİNEYE NASIL DEVİR EDİLECEK? İKTİDARIN İMDANINA YİNE DEVLET BAHÇELİ YETİŞTİ VE TAKTİĞİ DİLLENDİRDİ..

Coronavirüs belası geldi, kapımıza dayandı .. Tedbir nedeniyle tün ülkelerin yaptığı gibi insanların sokağa çıkmaları kısıtlandı, umuma açık işyerleri kapatıldı..

Mağdur olan insanlarımız dedi ki “olsun, nasıl olsa yüce devletimiz bize sahip çıkar, evde kaldığımız süre içerinde ihtiyaçlarımızı, harcamalarımızı karşılar veya bir kısımda olsa destek olur”..

Vatandaş tam bunu düşünürken, bir baktı ki; cep telefonlarına SMS geldi, Iban numarası var.. Devlet destek adına bağış istiyor..

Halen de bu SMS’ler geliyor..

Fitrenin ve zekâtın kimlere verileceğini çok iyi bilen Diyanet İşleri Başkanı da çağrı yapıp, fitrelerin ve zekatların bu bağış kampanyasına verilmesini istedi..

İşte bu çağrı aslında skandal bir çağrı idi.. Diyanetin Başkanı resmen “yüce” dediğimiz devleti “düşkün,fakir, yoksul” olarak ilan edip, fitre ve zekata muhtaç hale geldiğini ima etmişti..

Bunları virüs belası gelmeden önce; Kılıçdaroğlu, Akşener, Davutoğlu, Karamollaoğlu bu imaları kamuoyuna aktarsa idi, hemen gafil ve hain ilan edilirlerdi..

“Allah’a şükür, kasamız para dolu, IMF’ye bile borç verecek güçteyiz” denilirdi.. Dediler de..

Ama bu zalim virüs hazine kasasının boş olduğunun ortaya çımasına sebep oldu..

2 ayda Bin’er lira sadece 2 milyon kişiye verdiler.. Halen “faz” paketleri dillendiriliyor, “vereceğiz” diyorlar..

Yahu 2,5 ay oldu .. İşi, ekmeği, geliri kesilen vatandaş ve ailesi aç, perişan siz hala “vereceğiz” diyorsunuz..

Bunalıma giren toplum, tepki seslerini yükseltmeye başladı, iktidar ve yardımcıları sıkıştı..

Aylardır unutulan İş Bankasının Hazineye devir etme hesabı işlemi birden bire yeniden ortaya atıldı..

Ee kaynak aranıyor.. Haklılar..

Erdoğan, kurmaylarına ve Hukukçularına talimat vererek;

“10 gün içinde bu konuyu halledin ve Meclis Genel Kuruluna getirin” dedi..

Çok merak ediyorum… İktidarın Hukukçuları diplomalarını nereden almışlar..

Hukuken; özel olan İş Bankasının, devletin Hazinesine devri ve kamu bankası yapılması mümkün değil..

“Olur” diyorlar... Neden, “olur” diyorlar?

“Kanun, anayasa kim” mantığı yerleştiği için..

Aylardır gerekçe gösterdikleri tek şey; “CHP’nin Banka yönettiği ve nemalandığı”..

Ama Hukuken böyle bir ispat ve belge yok..

Vasiyet ve mülkiyet hakkı, veraset yasaları net bir şekilde ortada…

İş Bankası'nın hisselerinin yüzde 40.12’si İş Bankası Munzam Sandık Vakfı’na ait, Halka açık pay oranı yüzde 31.79, Atatürk hisseleri ise yüzde 28.09’luk oran kısmı oluşturuyor…

Ve Atatürk’ün vasiyeti ile CHP herhangi bir gelir elde etmeyip, sadece gelirleri ve harcamaları kontrol etmek ve vasiyetin doğru bir şekilde yerine getirilip, getirilmediğini, maddi karşılık almadan vasiyeti koruyor..

Şimdi bunlar diyor ki; “Atatürk döneminde tek parti ve parti devleti vardı, şimdi çok partili sitem ve demokrasi devleti var.. Atatürk, demek devlet demek.. Mülkiyet hakkı da devlete kalır…”

Bunu geçmişte Demokrat Parti’de, Kenan Evren’de denedi ama hepsi Hukuktan geri döndü..

Şimdi iktidar bir taraftan maddi sıkıntılı gündemi değiştirme planı ile yeniden İş Bankası devrini gündeme taşıdı, bir taraftan da Nasrettin hocanın göle maya çalması hesabı; “Ya tutarsa” mantığı ile CHP’yi siyaseten zayıflatma amacında..

DEVLET BAHÇELİ DEVREYE GİRDİ

İktidarın Hukukçuları her ne kadar “Olur efendim” diyorlarsa da Devlet Bahçeli  bunun Hukuken mümkün olmayacağını bildiği için, bu işe daha fazla dayamadı ve iktidara yol göstermek için çıkıp, bazı öneriler sunarak, iktidara taktik işaretleri sundu..

Dün çıkıp dedi ki; “Siyasi partiler ve seçim yasasında acilen değişiklikler yapılmalıdır”..

Herkes dedi ki; “aha oyları eriyen Devlet Bahçeli kendisini garantiye almak için, erken seçimden önce yasa değişikliği istiyor”….

Hayır.. Bu öneriler taktiğinde saklanan tek bir nokta var…

Siyasi Partiler Yasasının 67. Maddesi..

Devlet Bahçeli diyor ki; “Bu 67. Madde aynen kaldığı sürece siz İş bankasından CHP’yi kovamazsınız ve Bankayı da Hazineye devredemezsiniz”…

Peki, nasıl olacak?

Bakın Siyasi Partiler yasasının 67. Maddesi ne diyor?

“Madde 67 – (Değişik birinci cümle: 12/8/1999 - 4445/8 md.) Siyasi partiler ticari faaliyette bulunamazlar, kredi veya borç alamazlar. Ancak, ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla 66. maddenin 1 ve 3 üncü fıkralarında gösterilenler dışında kalan gerçek ve tüzelkişilerden kredili veya ipotek karşılığı mal satın alabilirler”..

Evet… Bu madde nasıl değişikliğe uğratılacak?

Madde de diyor ya; “Siyasi partiler ticari faaliyette bulunamazlar, kredi veya borç alamazlar”…

İşte bu ifadelerin arasına “Parti adına temsil de edemezler” ifadelerini koydukların da iş tamam olacak..

Yani kendilerine uygun ve mecliste oy yeterliliği sayısı ile madde üzerinde değişikliğe gidip, kılıfına uyduracaklar..

Peki, böylece İŞ Bankasının yüzde 28’lik oranı Hazineye devredilir mi?

Devredilir ve “gidin itiraz edin” safhasına geçilir..

Peki; Bu vasiyet ve miras Hukuka uygun olur mu?

Asla …

CHP bu kez de tıpkı İnfaz yasasında yapılan değişikliklere itiraz ettiği gibi Anayasa Mahkemesinin kapısını çalacak..

Ve en önemlisi yasa değişikliğine gidildiği anda İş Bankasının tüm müşterileri, Bankada ki tüm paralarını, hesaplarını geri çekip, Başka bir özel bankaya yatırıp, kasayı boş bırakacaklar..

Hazine bu kez boş kasanın yüzde 28’ini almış olacak..

AYM’de, CHP’nin itirazını yerinde görür mü?

Yüze 1 milyon …Devir işlemini iptal eder..

Çünkü; AYM’nin daha önce vermiş olduğu 3 kararı var..

İşte bu belalı ortamda, yoksul insanlarımızın “imdat” diye yardımlar beklediği bir sırada yüce devleti yönetenlerin bu gibi şeylerle uğraşması ve gündemleri bu tür gereksiz konularla gerçeklerin üzerini örtmeye kalkışması yarar değil, zararlar getirecektir..

Allah .. Sonumuzu hayr eylesin .. Tek güvendiğimiz duamız bu