GÖKTÜRK TUNÇTÜRK yazdı
Değerli okuyucular..
Şimdi bir zat var, daha 3 yıl zamanı var olan genel seçim için çıktı inatla; “Ben CHP’nin Cumhurbaşkanı adayıyım” dedi.
Partisinin Genel başkanı da bu zat’a büyük diyet borçlu.. O ve ekibi de bu saçma senaryonun peşine takıldılar..
Bu aday zat’ın hakkında birkaç CHP’li ihbarlarda bulundular..
Önce; hakikatten Üniversite diploması usulsüz yatay geçişle sahte çıktı.. Yani; kesinlikle Cumhurbaşkanı adayı olamaz.
Ayrıca.. Yolsuzluk, rüşvet, ihalelere fesat karıştırmak, suç örgütü kurmak, terör örgütü PKK/CKP ile DHKP-C üyelerine yardım etmek, maddi destekler sağlamak, devlet görevlilerine hakaret suçlarından 25 yıl hapsi isteniliyor..
Şimdi, Silivri Cezaevinde tutuklu.
Kim bu zat.. CHP’nin İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu..
Gerçi bu kurnaz zat, tutuklanmadan önce başına gelecekleri ve yolsuzluktan, rüşvetten, suç örgütü kurmaktan kendisine ve ekibine operasyon yapacağını öğrenmiş..
Ortada olmayan seçimin, olamayacak adaylığı için inatla “İktidar benim adaylığımdan korktu, bunun için adaylığımı engellemek adına birçok yargı kumpası kurdu” yalanları ile kamuoyunda algılar oluşturmaya başladı.
Şimdi böyle bir durumda olan ve asla cumhurbaşkanı adayı olamayacak kişi inatla “Ben Cumhurbaşkanı adayıyım” derse, bunun tanımlaması ne olur?
“Tenekeden Cumhurbaşkanı adayı”..
Eee diyet borcu olan sözde Atatürkçü Genel Başkanı Özo’da, bu yalanı perçinleştirmek için başladı partilileri meydanlara, sokaklara dökmeye, dış ülkelere Türkiye’yi şikayet etmeye..
Ulaşmak istedikleri tak algı? “CHP’nin Cumhurbaşkanı adayını, kazanacak Cumhurbaşkanı adayını hapse attılar”..
Fakat… Bu kez kurnazlık ibresi Özo’ya döndü.. O’da biliyor, Eko İmamoğlu’nun artık Cumhurbaşkanı adayı olamayacağını..
Ne diyor pusularda yatan bu zat?
“Eğer Ekrem başkanın aday olma şansı yok olur ise bir aday çıkar, O’nun adına seçimi kazanır”..
Yani.. “Eko’nun yedeği olacak bir onursuz aday çıkar” mesajı veriyor..
Ve dikkat edin.. Meydan mitinglerine ve partilileri, muhalefetten bazı akıl fukarası siyasi kuruluşları sokağa dökmeye başladı, ara da vermiyor..
Çok konuşuyor, boş konuşuyor.. Devletin kuramlarını ve yöneticilerini alenen tehdit ediyor..
“Ekrem başkanı hemen bırakın” diye Adalet mekanizmalarına tehditler savuruyor..
Yine dikkat edin.. Bu mitinglerin hemen hepsinde Eko’nun eşi dilek hanımı kürsüden konuşturuyorlar..
O’da bağırıyor.. “Kocam suçsuz, bırakın kocamı” falan..
Eee Değerli okuyucular..
Bu durumda, size göre Eko’nun aday olma şansı sıfırlandığı sırada “yedeği” aday olarak kim sahneye çıkar?
Vallahi.. 3 kişinin adı zikrediliyor ama haftalardır bana telefon açıp, ısrarla bu isimin Mansur Yavaş olacağını söyleseler de bu isim asla olmaz..
Daha doğrusu.. Özo ve ekibi Mansur Yavaş adını çok açık bir şekilde kapının önüne koydu..
Bunu Mansur başkan da çok iyi sezinlemiş durumda ama galiba çok küçük bir ihtimali yakalamak için kovalıyor..
Bırakın Mansur Yavaş adaylığını.. Bölücü örgütün sözde bayraklarına “paçavra” dediği için, DEM’li Pervin Buldan, Mansur Yavaş’a tek bir kelime ile Mansur Yavaş’a ağır hakaret etti..
Ne dedi? “Faşo”.. “Ülkücü” Mansur Yavaş’tan tık yok..
Ve gaflete bakın.. Bölücü kadın, CHP’nin Başkent Belediye Başkanına “Faşo” diye ağır hakaret ediyor, Atatürk maskeli gafil Genel Başkan Özgür efendi, Belediye başkanına sahip çıkacağı yerde, meydanda açıkça DEM’den özür dileyip, helallik istedi.
Yahu bırakın, Belediye Başkanlığını, Cumhurbaşkanı adaylığını.. Ülkücü yapıya sahip Türk Milliyetçisi olarak birileri bana bu alçaklığı, kalleşliği sergileyecek, onlarla tek bir dakika bile aynı yolda yürümem..
Ama görüyorum ki; Mansur başkanın da Özo gibi, gözünü adaylık hayali bürümüş..
CHP’de Ülkücülük tiyatroları oynamak işte böyle bir şey..
Gerçi, Mansur Başkanın MHP’den, CHP’ye geçiş şekli de belli..
CHP’nin; “Gel bizim Ankara Belediye başkan adayımız ol” teklifine ne diye hava sıkmıştı?
“Ben ne partimi, ne de davamı koltuk ve menfaat uğruna asla satmam”.
Çok değil, bir hafta sonra davasını da, partisini de kıvırdak Cemal gibi bir dakikada sattı ve bunlara katıldı..
Evet.. Değerli okuyucular..
Eko’ya gazlar verip, hapse attıran uyanık Özo, şimdi Eko’nun eşine gazlar iğnesi vurarak havalara sokuyor..
Kadında; kocası gibi birden bire kendisini Cumhurbaşkanı adayı gibi hissetmeye başladı, dış ülkelerin gazetelerine yazılar veriyor falan..
Fakat.. Pusuda bekleyen biri var.. Kim bu?
Uyanık Özo.. Zamanı geldiğinde Dilek hanıma diyecek ki;
“Yenge, bizim gönlümüzde ki emanet adayımız sizsiniz ama kamuoyunda tepki topluyor.. Ekrem başkanın bıraktığı emanet bayrağı ben almak istiyorum, hakkını helal et ve bana destek ver” diye rol kesecek ve adaylığı kapacak..
Ha bir de uyanık Özo, 6 Nisan için olağanüstü Kurultay kararı aldı..
Yine uyanıklık edip dedi ki; “İstihbarat aldım, iktidar CHP’ye kayyım atacak, bunu engellemek için olağanüstü Kurultay kararı aldım” ..
Yalan…
Amacı.. Biran önce Eko’nun partide ki kurmaylarını temizlemek ve adaylığında ki oylamaları garantiye almak..
SAYIN ADALET VE İÇİŞLERİ BAKNALARINI GÖREVE DAVET EDİYORUM.
Evet Sayın Adalet ve İçişleri Bakanları..
Şimdi bu Özo efendi, meydanlarda ne diye naralar atıyor?
“Derhal, Ekrem başkanı serbest bırakın”.. Ve yine kurnazca şu isimleri ekliyor;
“Selahattin Demirtaş’ı, Ümit Özdağ ve tutuklu diğer arkadaşlarımızı hemen serbest bırakın”..
Bak, bak.. Gafil sahte Atatürkçü’ye bakın.. PKK terör örgütünden kesinleşmiş cezası bulunan, Türk ve Atatürk düşmanı Selahattin Demirtaş’ın serbest bırakılması için Adalet kurumlarına şantajlar sıkıyor.
Ve devam eden yargı dosyaları hakkında olmadık iftiralar atıyor, dosyaların içlerinde kumpaslar kurulduğunu söylüyor..
Şimdi bu gafil zat’lar.. Dosyalarda ki; MASAK raporlarına, tanık ifadelerine, itirafçıların anlattıklarına inanmıyorlar ama gözaltına alınan 3-5 PKK’lı ve DHKP-C’li militanların; “Gözaltına alınırken, alındıktan sonra şiddete maruz kaldık, cinsel saldırı yapıldı” gibi salmalarını tutanaklara yazdırıp, çıkıp kamuoyunda polisi suçluyorlar..
Ee madem ki dosya tutanaklarında yazılanlar gerçek ise, o zaman Eko ve arkadaşları hakkında zabıt altına alınan ifadelere, itiraflara, MASAK raporlarına, konuşma kayıtlarına niye inanmıyorlar..
Ve Sayın Bakanlar..
Devam eden yargı dosyalarını etkilemek adına “özgürlük mitingleri” tertipliyorlar, sokaklara çıkıyorlar..
Şimdi de Eko ve arkadaşlarının bırakılması için sözde imza kampanyası başlattılar..
Bu açıkça devam eden yargılamalara tehditlerle, şantajlarla müdahaledir ve suçtur..
Bu suçları yöneten ise Özgür Özel ile CHP Merkez yöneticileridir..
Sayın Bakanlar; yasalar gereği bu çapulculara müdahale etmediğiniz sürece bunlar iyice pervasızlaşıp, her türlü ayaklanmayı bile yapacakları aşikardır..
Bu yüzden bunların artık tehdit mitinglerine sokak hareketlerine, imza kampanyalarına yaslar gereği dur denilmelidir..
Takdir sizlerin..
Bu Haber 38757 Defa Okunmuştur