Kartal’da yıkılan 8 katlı bina, deprem gerçeğini bir kez daha gözler önüne serdi. Akıllara “İstanbul büyük depreme hazır mı” sorusu geldi.
TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, geçen haziranda çıkan imar affını anımsatarak “Binanın çöktüğü bölgede ve Türkiye’nin her yerinde benzer biçimde ruhsatta ve projede yer almayan çok sayıda kaçak katlar olduğu biliniyor. Türkiye’deki yapı stokunun yüzde 60’ı kaçak. İçinde yaşayan yurttaşlarımıza mezar olan kaçak yapıyı kâğıt üzerinde ‘ruhsat’ sahibi yapmanın vebali, bu yasayı çıkaran siyasal iktidarın üzerindedir” dedi.
KAÇAK KATLARA AF İÇİN BAŞVURMUŞ
17 Ağustos 1999 büyük Marmara depreminin üzerinden 20 yıl geçti. Kartal’da yıkılan 8 katlı binayı incelemeye çok sayıda uzman gitti. Emin Koramaz, Türkiye’de farklı illerde her yıl herhangi bir dışsal faktöre bağlı olmaksızın binaların çöktüğünü belirterek “Mühendislik hizmeti almama, gerekli zemin etüdü yapılmama, denetimden kaçınma, uygun malzeme kullanmama, hatalı proje uygulama ve projede olmayan eklenti ve eksiltmeler yapılma gibi nedenlerle yaşanan bu kazalar büyük can ve mal kayıplarına yol açmakta” dedi.
Koramaz, Kartal’da çöken Yeşilyurt Apartmanı’ndaki kaçak olarak çıkılan 2 katı anımsatarak “Bu binaların tamamı hem içinde yaşayanlar hem de çevreleri için hayati tehlike oluşturmakta. Siyasal iktidarlar ve yerel yönetimler tarafından sıklıkla çıkarılan imar afları, bu kaçak yapılaşmaları cesaretlendirmekte hatta ödüllendirmekte” diye konuştu.
Koramaz şöyle devam etti: “Cumhuriyet döneminde 14 kez imar affı çıkarılmıştır. Bildiğiniz gibi bu tip kaçak yapılara tanınan afların en kapsamlısı ‘İmar Barışı’ adıyla geçen haziran ayında çıkartılmış ve 2019 yılı haziran ayına kadar kaçak yapılara imar affından yararlanma hakkı getirildi. Bakanlığın açıklamalarına göre 2018 yılı içerisinde 9 milyon 210 bin bağımsız bölüm bu af kapsamında ruhsatlandırılmış. Belediye Başkanlığı’nın açıklamalarına göre Kartal’da çöken Yeşilyurt Apartmanı da bu imar affı kapsamında ‘Yapı Kayıt’ başvurusunda bulunmuş.”
GÖZLER SIĞINILACAK DEPREM TOPLANMA ALANLARINDA .. ÇÜNKÜ, YOK DENECEK KADAR AZ KALDI
Beklenen Marmara depreminde hayati önem taşıyan konulardan biri de deprem toplanma alanları. İstanbul İl Afet Müdahale Planı özelinde 2 bin 285 toplanma alanı, 130 tahliye alanı ve 156 barınma alanı belirlenmiş durumda. Uzmanlar deprem toplanma alanlarının her geçen gün azaldığını belirtiyor.
İMAR AFFI; İNSANLIK SUÇU
İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi’nden bölgeye giden heyet de ilk gözlemlerine göre binanın zemin kattaki kolonların taşıma kapasitelerini yitirmesi nedeniyle çöktüğünü belirtti,
“İstanbul’da yapı stokonun büyük bölümü ya ruhsatsız ve kaçak ya da mühendislik hizmeti almadan üretildi. İstanbulluların can ve mal güvenliği bulunmuyor. Merkezi yönetim ve yerel yönetimler tarafından acilen hayata geçirilmesi gereken önlemler var. Yapılar güvenli hale getirilmeli. Bunları yapmak yerine olumsuz sonuçlar doğurması kaçınılmaz olan uygulamalan başlatmak, imar affı ilan etmek kent ve insanlık suçu olarak tarihe geçecek.”
İMO İstanbul Şube Başkanı Nusret Suna da olay anında çalışmaların geç başladığını belirterek “Olay 16.15 civarında meydana geldi. 18.30’a kadar herhangi bir müdahale olduğunu görmedik. Kentin göbeğinde ulaşımı zor olmayan bir yerde enkaza 2 saat geç müdahale edilmesi ekip çalışmasının olmadığını gösteriyor” dedi.
Nusret Suna çöken binanın olası bir Marmara depremiyle ölçülemeyecek kadar küçük bir olay olduğunu belirterek “Bu olay Marmara depreminin binde 1’i. Bu tür olaylarda ilk saatler çok çok önemlidir” diye konuştu.
İddialara yanıt veren AKUT Ekip lideri Akbel geç kalınmış bir müdahalenin olmadığını söyledi. Afet değil İstanbul 911 Arama Kurtarma Araştırma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Oksal Erev de bina çökmesinin afet değil acil durum olduğunu belirterek “Lokal bir olay için, Bursa’dan, Sakarya’dan ekip yollandı. Demek ki sistemde bir hata var” ifadelerini kullandı.
İMAR AFFI GERİ ÇEKİLMELİ
Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Yönetim Kurulu tarafından yapılan açıklamada ise “Kentlerimizde can ve mal güvenliğini tehdit eden bu ve buna benzer olayların tekrar yaşanmaması adına 18 Mayıs 2018 tarihinde yürürlüğe giren; bilimsel ölçütleri göz ardı ederek doğa, kent ve toplum sağlığını tehlikeye atan İmar Barışı uygulamasının geri çekilmesini, bu kapsamda düzenlenen yapı kayıt belgelerinin askıya alınmasını, çökme riski taşıyan, yapı denetiminden geçmemiş, afet karşısında kırılgan yapıların tespitine yönelik acil bir denetim süreci geliştirilmesini talep ediyoruz” denildi.
Bu Haber 723090 Defa Okunmuştur