Türkiye Cumhuriyeti Kurucusu gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu Diyanet İşlerine asla karşı olmadıklarına vurgu yapan;
ATA Parti lideri Namık Kemal Zeybek; boğazına kadar siyasete bulaşmış ve bu yönde çakışmamalar sergilemesi yüzünden binlerce insanımızın tepki adına Din değiştirildiğine dikkat çekerek, Diyanet İşlerinin yeniden örgütlenmesini ve kurulacak olan Din İşleri Yüksek Kurumu emrinde çalışmasını önerdi..
Yeniden örgütlenecek olan Diyanet İşlerinde çeşitli dinlerin inanç özgürlüklerini sağlamak için adlarına Başkanlık makamları kurulmasını da isteyen ATA Parti lideri Zeybek, Twitter hesabından kamuoyuna ve yetkililere yaptığı öneride; “yeniden örgütlenecek” Diyanet İşleri ile ilgili şunları kaydetti.
“Bugün Diyanet İşleri Başkanlığı ile onu destekleyen İmam Hatip Okulları, İlahiyat Fakülteleri, zorunlu din dersleri halkımızın sırtına yüklenen gereksiz bir yük olmuştur.
Kamu bütçesi bu yükten kurtulursa ,ATA PARTİ Genel Başkan başyardımcısı Değerli Feyzullah Budak’ın çalışmasına göre, devlet yılda 200 fabrika yapabilir.
Öte yandan Diyanet Sünnilik akımının Emevi/Ebussuut yorumunu yurttaşlara dayatarak inanç özgürlüğünü yok eden bir yanlışı sürdürerek büyük bir yanlış içindedir.
Ülkemizde Ebussuut çizgisinde olmayan Sünniler, Aleviler, Şiiler, başka inançlarda olanlar varken çağdaş/laik bir devletin bu yanlıştan dönmemekte direnmesi düşünülemez.
Doğrusu Diyanetin yeniden örgütlenmesindedir.
Bunun için; Din İşleri Yüksek Kurumu kurulmalıdır.
Bugünkü Diyanet bu kuruma bağlı olarak Diyanet Vakfı’nın desteğiyle varlığını sürdürür. Gerek duyduğu sayıda Din Görevlisi okulu açar.
Bu okullar kamu açısından denetlenir, ancak Devlet okullarıyla denklikleri söz konusu olmaz.
Yüksek Kuruma bağlı olarak ayrıca,
Alevi İslam Din İşleri Başkanlığı,
Caferi İslam Din İşleri Başkanlığı
Ortodoks Din İşleri Başkanlığı(Türk Ortodoks Patrikhanesi),
Karay İnancı Başkanlığı,
Tanrı İnancı Başkanlığı gibi başkanlıklar kurulur.
Yeryüzündeki Türk Ortodoksların, Karayların ilgili başkanlıklara bağlanması için destek verilir.
İbadet yerlerinde çalışanların aylıklarını ilgili başkanlıklar sağlar.
Bunun için onların da vakıf kurmaları çözüm sağlar.
Bugünün Diyanetin dışındaki öteki kuruluşlar da görevli yetiştirmek için benzer okullar açabilir.
Bütün bu işlerde kamu yasaları bakımından sıkı denetim altında olur.
Örgütlenip boğazlarına dek siyasete, ticarete bulaşan suç örgütü durumuna düşmüş tarikatlar kapatılır.
Böylece sanıldığı gibi din zarar görmez,
belki diri tartışmalarla eriyip yok olmaktan kurtulur.
Şu anda bugünkü uygulamalar, dayatılan din yüzünden, 2000’den sonra doğan gençlerimizin yüzde yetmişinin(beş milyon)
Deist, Ateist, Panteist olduğu unutulmamalıdır.
Önemli oranda ise Ümmetçi, Şeriatçı, İşit kafalı gençlik oluşmaktadır.
Tarikatlar ise siyasetin yeni Vesayet Makamı olmuşlardır.”
Bu Haber 47048 Defa Okunmuştur