SÜLEYMAN AYGÜN yazdı
Kalk Ayağa işçi kardeşim…
Karabük Emeğin kenti, emekçinin, kenti.
Aynı zaman da İskenderun, Ereğli, Kocaeli…
Çelik işçisi, yurdu; on yılda çelik ağlar ile donatan neslin torunları.
Alınların da emek, alınların da ter, alınlarında ölüm riski.
Siz bilmezsiniz belki potadan arka dökülen sıvı metali,
O sıvı metalin nasıl alın teri ile karışıp kan ter içinde demire dönmesini.
Emekçi; hem de emeğin hası, can pahasına hepsi bir sanatçı Ömer Erdem tablosu gibi ince ince nakış bakış ve akşam evine ekmek bugünde ölmedi yarına Bismillah.
Karabük Fabrikalar kuran fabrika yüce Atatürk’ün mirası.
Ve …
Geldiğimiz nokta.
Emekçilerin verilmeyen hakları.
Kendilerine sendikacı deyip lüks otomobiller, lüks hayat yaşayıp, patronun yanında olan işçinin haklarını savunduğunu iddia edip lüks hayatından ve patron çıkarından ayrılmayıp işçinin her türlü zararına çalışan sarı sendika başkanları.
Ve… Hayatın da görmediği adamı yazan ziyarete giden üç kuruşluk Ali Kemal basını.
Talimat ile yönlendirilen kalem arkadaşlar.
Sosyal medyadan ciyak, ciyak bağırıp kendilerini savunmaya çalışan efendiler.
Halk yemiyor ( yarın çıkacaktır) .
Her dönem bir Hasan Tahsin vardır.
Özetle konumuza gelelim.
Emekçinin hakkını yiyip lüks hayat içinde yaşayan Yunus Değirmenci ve karşısın da bildiğimiz Karabük çocuğu, Karabük’ün abisi, Ülkücü işçilerde yetişmiş, sağcısından solcusuna kadar herkese yardım etmiş Recep Akyel başkan; “işçinin hakkını ben savunacağım” diye yola çıkmış.
Yola çıkmışta;
Üç, beş pışt … Yolunu kesmeye kalkmış artık ne aldılar bilmem.
(iddia ediyorum hayatların da görmemişlerdir Yunus Değirmenci’yi, karakterleri ıbanlarından ibaret )
Vesselam Recep Akyel duruşu, emeği ve karakteri ile birlikte bir yola çıkmıştır. Soyan, lüks içinde yaşayan bir sendikacı mı istersiniz?
Gecesini gündüzüne katan emeğe sahip çıkan Recep Akyel’imi?
Hadi sağlıcakla kalın .
Hedef… İşçi, alınteri kazansın.
Bu Haber 149819 Defa Okunmuştur