CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanılığı konusunda değerllendirmede bulunarak; “Ben CHP'liyim. Adaylık için ben partime ‘kapıma gelin' demem. Ben partimin kapısına giderim. Öyle de yaptım. Gidip genel başkanımla konuştum. Yaklaşık 3 yıldır İstanbul'da hazırlıklarım var, projelerimiz var.
39 ilçenin tamamına hakimim. 785 mahalleyi dolaşmış insanım. Önümüzdeki seçim, klasik bir yerel yönetim seçimi değil. Demokrasimizin devam edip etmeme seçimidir. ‘Onlarca farklı yöntemler kullanılarak sahada kim bir fazla oy alıyorsa aday o olmalıdır' dedim. Biz de hepimiz etrafında kenetlenmeliyiz. Bir tek lobim var o da millettir.” diyen Milletvekili Gürsel Tekin, SÖZCÜ Gazetesinden Saygı Öztürk'e adaylığını, İstanbul'u ve Türkiye'yi anlatarak şunları söyledi..
CHP Milletvekili Gürsel Tekin, İstanbul için nasıl çalıştığını böyle açıkladı. Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday olduğunu ilk açıklayan vekil CHP’li Tekin İstanbul’un sorunlarının çözümünü bildiğini vurguladı.
CHP Milletvekili Gürsel Tekin, çarşı pazar dolaşan, halkla iç içe olan bir siyasetçi. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan aday adaylığını da ilk açıklayanlardan birisi. Tekin, sanki adaymış gibi mahalle mahalle dolaştı, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'na da aday adayı olacağını önceden söyledi. Yani birileri aday yapılması için beklerken, Tekin adaylığını önceden duyuran ve bunun için de iki üç yıldır çalışan birisi… “İstanbul Büyükşehir Belediye başkan adayı nasıl olmalı?” diye sorduğumda, kendi durumunu anlatırken, isimleri başkan adayı olarak geçenleri iğneleyecek sözler de kullandı. Tekin şu değerlendirmeyi yaptı,
KLASİK BİR SEÇİM DEĞİL
“Ben CHP'liyim. Adaylık için ben partime ‘kapıma gelin' demem. Ben partimin kapısına giderim. Öyle de yaptım. Gidip genel başkanımla konuştum. Yaklaşık 3 yıldır İstanbul'da hazırlıklarım var, projelerimiz var. 39 ilçenin tamamına hakimim. 785 mahalleyi dolaşmış insanım. Önümüzdeki seçim, klasik bir yerel yönetim seçimi değil. Demokrasimizin devam edip etmeme seçimidir. ‘Onlarca farklı yöntemler kullanılarak sahada kim bir fazla oy alıyorsa aday o olmalıdır' dedim. Biz de hepimiz etrafında kenetlenmeliyiz. Bir tek lobim var o da millettir.”
İstanbul'da yaşamanın giderek zorlaştığını belirten Tekin, bazı sorunları şöyle anlattı,
VATANDAŞ BATAKTA
“İSKİ, suyu her ay zamma bağlamış. Faturalar incelendiğinde her ay zam yapıldığı görülecektir. ‘Zam yaptılar' diye esnafın işyerine zabıta memuru göndereceksiniz, zam yapan İSKİ'ye ‘Niçin zam yapıyorsunuz?' diye sorma gereğini duymayacaksınız. Fırıncıya gücünüz yetiyor da İSKİ'ye yetmiyor mu? İSKİ bazı yerlere indirim yapıyor. Daha önce de FETÖ'nün okullarına, yurtlarına özel indirimler yapıldığını tahmin ediyorum. İstanbul'da yaşayanlar dünyanın en pahalı suyunu kullanıyor. 1.200 lira emekli maaşıyla su parasını nasıl ödesin? Elektriği, doğalgazı ödeyemiyor. 6 milyon 300 bin su abonesi var. Bunlardan 581 bini su parasını ödeyemediği için suyu kesilmiş durumda.
İNTİHARLAR DA ARTTI
İstanbul 11 milyon seçmenli bir kent. İstanbul'da tablo şu: Çok büyük bir ekonomik çöküş var. Çok sayıda intiharlar var. Bu sadece İstanbul'da değil, diğer kentlerde de intiharlar arttı. Bunun nedeni de ekonomik sıkıntılardır. Çaresiz kalan insanlar borcunu ödeyemeyince intihar yolunu seçiyor. Geçenlerde Kapalıçarşı'da bir kişi intihar etti. Bu adamlar niçin intihar etti diye merak eden olmadı. ‘Kepenkler niye kapanıyor' diyen yok. İstanbul'un İstiklal, Bağdat caddelerinde, Kapalıçarşı'da, Beyazıt, Mısır Çarşısı'nda dükkan bulunamazken, şimdi kiralık işyerlerinden geçilmiyor. Ekonomik krizi en çok ve en hızlı hisseden şehir de İstanbul'dur. Ulaşımı, suyu, her şeyi pahalı.
MEYDAN SAVAŞLARI
Sahada gördüğüm başka bir sıkıntı: Ortadoğu ve Afrika coğrafyasından gelen insanlarla bizim insanımız arasında çok ciddi sorunlar var. İstisnasız her gün ölümle, yaralanmayla sonuçlanan kavgalar oluyor. Bunun önüne geçilemezse, önümüzdeki günlerde meydan savaşı görebiliriz. Bu olaylar sadece polisiye tedbirlerle önlenmez. Hırsızlık oranı, pik yapmış durumda. 17 milyonluk kentte 34 bin polis canla-başla çalışıyor. Ancak bu kadar oluyor. Uyuşturucu, tarihimizin en yüksek boyutuna ulaşmış durumda. ‘Nerede?' diyenler varsa, onların her türlü güvenliğini aldırarak rehberlik yaparım. Hamaliye pazarları el değiştirdi. Bizim insanımızdan çok, daha ucuz işgücü olduğu için yabancıyı tercih ediyor. İş cinayetinde, işverenin hemen hiçbir sorumluluğu yok. Hamallık Afganlılar, Suriyelilerin elinde. Bizim insanımızın yabancılara öfkeleri çok yüksek.”
FALDAN ADAYLIK ÇIKTI
SÖZCÜ Ankara Bürosu'nu ziyaret eden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan aday adayı Gürsel Tekin kahvesini içtikten sonra, arkadaşımız Dilek Karaarslan da falına baktı. “Başkan adaylığı gözüküyor” demesi, Tekin'in hoşuna gitti. O da, fincanı dikkatlice inceledi, Yazarımız Saygı Öztürk de “Hayırlısı neyse o olsun” dileğinde bulundu.
YÖNETİMİMDE 81 İL OLACAK KİMSE DIŞARIDA KALMAYACAK
CHP'li Tekin seçildiği taktirde belediye meclisinde tüm illerden temsilcilerin olacağını kaydetti. Gürsel Tekin şu açıklamayı yaptı:
“İstanbul 81 ilin bileşkenidir. Belediye meclisimizde Yozgatlımız da, Hakkarilimiz de, Rizelimiz de, Adıyamanlımız da, Nevşehirlimiz de olacak. Kimse dışarıda kalmayacak, tüm illerimiz belediyemizde temsil edilecek. Türkiye'nin gerçek gündemini televizyonlarda görmek mümkün değil. Son 10 yılda 140 bin çocuk kayıp. Buna Ortadoğu coğrafyasından gelen ailelerin çocukları dahil değil. Bu kadar üzücü manzara varken, bunları TV'de görmek mümkün olmuyor. Bir yılımız FETÖ, bir yılımız papazla, bir yılımızı da ‘Kim belediye başkanı olacak'la geçiriyoruz. AKP'nin en güçlü olduğu yerler sivil toplum örgütleri. Kamu desteği alan, kamu yararına faydalanan vakıflar iktidara çalışıyor. İstanbul'da 2015-2018 arasında 400 bini aşkın kişi İstanbul'dan ayrıldı. Aynı dönemde 650 bin de yeni göç aldı. İstanbul'a gelenlerin başında Vanlılar var. İstanbul'dan ayrılan ise daha çok İzmir'e gidiyor.”
“İstanbul 81 ilin bileşkenidir. Belediye meclisimizde Yozgatlımız da, Hakkarilimiz de, Rizelimiz de, Adıyamanlımız da, Nevşehirlimiz de olacak. Kimse dışarıda kalmayacak, tüm illerimiz belediyemizde temsil edilecek. Türkiye'nin gerçek gündemini televizyonlarda görmek mümkün değil. Son 10 yılda 140 bin çocuk kayıp. Buna Ortadoğu coğrafyasından gelen ailelerin çocukları dahil değil.
Bu kadar üzücü manzara varken, bunları TV'de görmek mümkün olmuyor. Bir yılımız FETÖ, bir yılımız papazla, bir yılımızı da ‘Kim belediye başkanı olacak'la geçiriyoruz. AKP'nin en güçlü olduğu yerler sivil toplum örgütleri. Kamu desteği alan, kamu yararına faydalanan vakıflar iktidara çalışıyor. İstanbul'da 2015-2018 arasında 400 bini aşkın kişi İstanbul'dan ayrıldı. Aynı dönemde 650 bin de yeni göç aldı. İstanbul'a gelenlerin başında Vanlılar var. İstanbul'dan ayrılan ise daha çok İzmir'e gidiyor.”
Bu Haber 449751 Defa Okunmuştur