Av. ERDOĞAN KILIÇ yazdı
PARLAMENTER SİSTEME HEMEN DÖNÜLMELİDİR....
...
Nihayet herkes açıkça gördü ki; "Başkanlık sistemi " özgür düşüncenin, inisiyatif almanın, doğruları haykırmanın önünde en büyük engeldir.
Yine herkes gördü ki; bizim gibi yarı feodal ülkelerde tek adam rejimi , "Maho Ağa"nın bir köyü kafasına göre nasıl yönettiğinin de temsili bir yansımasından ibarettir.
Bir ülke düşününüz ki; bir kişinin aldığı karara 600 tane vekillerin ekseriyeti ama şöyle de olabilir diye fikir bile beyan edemiyor.
Tabi bu arada bu rejim sürdürülecekse, el kaldır, indirlerin sayısının bu denli çok tutularak kaynak israfının da önüne geçilmesi için vekil sayısının 300'e düşürülmesi de uygun olacaktır.
Ve bir kişi istedi kararnameyi pat diye bir gecede yayınladığında, ertesi gün tüm ülkenin gelenekleri, teamülleri, mutat uygulamaları çöpe atılabiliyor.
Başkanın hiçbir şekilde yargısal denetime tutulamadığı bir ülkede, yargı dahil tüm kurumlar başkanın denetimi altındadır.
Bu halde de siz bağımsız yargı, basın, üniversite, sendika, sivil kitle örgütlerinden bahsedebilir misiniz?
Düşününüz en basit örneği, bir üniversiteye rektör atamak için seçim yaptırıyorsunuz, ilk iki adayın aldığı oyun onda birini bile alamayan üçüncü birisi atanabiliyor ve siz bu atanan adayın o üniversiteyi temsil ettiğini mi düşünüyorsunuz?
Bu akıllarla açıkça dalga geçmek, gücün keyfiliğine açık bir örnek değil midir?
O kadar verilebilecek örnek var ki, hangi birisini sayayım.
Yani sonuç olarak; Atatürk ve arkadaşları 1923-1938 (sonrası 1950 yılına dek İnönü dönemi ) yılları arasında yoklukla mücadele ederek bir ömrü sonlandırdıklarında, bu günlerde bile satılmaya devam eden bir devlet yatırımları zenginliği bıraktılar, AKP ise 19 yıldır yol, köprü, baraj, ev yapmak dışında bir fabrika bacası bile tüttürecek yatırımlara başvurmadı.
Devlet adamı geleneği, parti adamı geleneğine dönüşerek, devlet kurumları bir, bir değersizleştirildi ve de dönüştürüldü.
Devlet yönetmek öncelik saptama yeteneğini gerektirir.
Görüyoruz ki; şimdiki yönetenlerin önceliği "itibardan tasarruf etmemek" adına lüks harcamalara öncelik verip, bu ülkenin ormanlarındaki yangınları söndürecek donanımı göz ardı etmekmiş.
AKP’nin bu devleti yönetemediği apaçık ortadadır.
Oy veren halkımızın da bizlerle aynı gemide olduğu bilinciyle hareket ederek, bu gidişe artık bir dur diyeceğini düşünmek ortak kaderimiz adına hakkımızdır diye düşünüyorum.
Üç günde söndürülecek yangınların, şimdi bir felakete dönüşmesinde asli kusurlu olan ,her türlü donanıma sahip olması gereken devlet yöneticileridir.
Topu, topu üç aylık bir dönem için önlem almayanlar milyonlarca canlının da vebalini almışlardır....
Artık tamam....
Bu Haber 162655 Defa Okunmuştur