www.haber2000.com
CHP İZMİR MİLLETVEKİLİ VE PM ÜYESİ DR. AYTUN ÇIRAY, AKP HÜKÜMETİNİN SUUDİLERLE TERÖR İTTİFAKINA GİRMESİNE KARŞI BAYRAK AÇTI
"SÖZDE TERÖR İTTİFAKI ADI ALTINDA SUUDİLERİN KUMANDASINA GİRMEK MEDENİ TÜRKİYE’NİN SONUDUR "
"Suudi Savunma Bakanı Muhammed’in Suudi Arabistan liderliğinde, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 34 ülke ‘Teröre Karşı İslam İttifakı’ adıyla yeni bir koalisyon kurduklarını açıklaması üzerine CHP İzmir Milletvekili Dr. Aytun Çıray çok sert tepkilerle eletiriler yaptı ve Riyad merkezli ‘Teröre karşı İslam ittifakı’nda Türkiye’nin yer almasına şiddetli bir şekilde karşı çıktı.
Aytun Çıray “Sözde terör ittifakı adı altında Suudilerin kumandasına girmek medeni Türkiye’nin sonudur. Suudi Arabistan terörle mücadele etmek istiyorsa önce terör örgütlerini finanse etmekten vazgeçsin. Suudilerin girişimi, ileride Orta doğuyu ve hatta dünyayı yeni bir dünya savaşı ortamına götürebilecek kadar vahim bir gelişmedir. Zira tarihin mezhepsel gözle okunması ve sekter bir kafa yapısıyla uluslararası ilişkilerin yürütülmesi imkânsızdır"
BİRİLERİ TÜRKİYE'NİN NATO'DAKİ VARLIĞINDAN ARTIK RAHATSIZ MIDIR?
Türkiye’yi bir mezhep savaşının doğrudan içine itecek ve kendi içini de parçalayabilecek bir gelişme hakkında AKP grubunun ve bakanlar kurulunun dahi haberi veya herhangi bir fikri olmadığını iddia eden Dr. Çıray,
“Belli ki bu karar bir müddettir tasarlanmış, konuşulmuş, kotarılmış. Bu yeni bir askeri ittifak demektir ve Türkiye'nin bugünkü mükellefiyetleriyle ileride çatışabilecek bir tehlike arzetmektedir. Zira bu sözde ittifakta yer alıp da aynı zamanda NATO ülkesi olan tek ülke Türkiye'dir. Acaba, Batıdan birileri Türkiye'nin NATO'daki varlığından artık rahatsız mıdır? Onlara göre Türkiye NATO'ya son Rus jeti olayında da olduğu gibi yük olmaya, belâ olmaya mı başlamıştır? Acaba Türkiye farklı bir imaja mı zorlanmaktadır? Birileri bunu ileride Türkiye’ye karşı bir husumetin bahanesi olarak mı kullanmak isteyecektir? Bunlar tartışılmış mıdır? Neticeleri hesaplanmış mıdır? Zira bu sayılan ülkelerin böyle bir girişimde yer almalarından kaybedecekleri ile Türkiye'nin kaybedecekleri arasında asimetrik bir fark bulunmaktadır,” dedi
Dr. Çıray Türkiye’nin müttefiklerine de çağrıda bulundu, “ABD'li dostlarımızı ikaz ediyorum: Yanlış bir coğrafyada, yanlış bir ittifakla yanlış bir işe girişiyorsunuz. Eğer Suudi girişiminde İslam Ordusuna ihtiyaç varsa, bunca ABD, Fransız, Rus ve diğer ülkenin kuvvetinin burada işi nedir? Ya bunlar bir noktada karşı karşıya kalmak durumunda olurlarsa bölge ne tür bir çatışmayla karşı karşıya kalacaktır? Eğer IŞİD bu girişimden daha da güçlenerek çıkarsa, Ortadoğu’nun 3.dünya savaşına sahne olabilecek bir cinnetin içine sürüklenmeyeceğini kim garanti edebilir.”
YURTTAŞLIK HUKUKU OLMAYANLAR TEÖRLE MÜCADELE EDEMEZLER
Başta Suudi Arabistan olmak üzere adı geçen ülkelerin hiçbirinde yurttaşlık hukuku, demokrasi ve egemenlik olmadığını vurgulayan CHP İzmir Milletvekili adı geçen ülkelerin çoğu İslâmcı terör örgütleri ile içli dışlı olduklarını söyledi.
Şerefli bir tarihi olan Türk Ordusu radikal vahşi vahabi anlayışın emrine verilebilir mi diye soran Dr. Aytun Çıray sözlerini şöyle sürdürdü: “Artık herkes karnından konuşmayı ve idare-i maslahatçılığı bıraksın. On üç yılda adım adım inşa edilen otokratik tek adam devletinin nihai hedefinin Türkiye’nin iki yüzyıllık medenilik yolculuğunu rotasından çıkarmak olduğunu ve bu doğrultuda Suudilerle bile işbirliğine teşne olduklarını görün,” vurgusunu yaptı
MUHALEFET OLARAK HAYATİ KONULARDA ÖNLEYİCİ SİYASET YAPMAK ZORUNDAYIZ
Çıray, bundan sonra cumhuriyet tarihinin en büyük dış politika faciası olan ve Rus uçağının düşürülmesiyle katastrofik bir mahiyet kazanan Suriye politikamızın perde arkasındaki yapıcılarından birinin Suudi Arabistan olduğunu vurguladı.
Suudilerin, Türkiye’yi, liderlik ettiği ve hepsi de esasen vahabi anlayışı temsil eden anti-seküler 34 ülkeyle oluşturduğu sözde terör karşıtı ittifakın askeri gücü haline getirmesinin IŞİD’i üreten vahabiliğin bir zaferi olacağını belirtti.
Vahabi ‘light’ IŞİD’ci Suudi ideallerinin gerçekleşmesinin her ne pahasına olursa olsun önüne geçmenin “CHP’nin tarihindeki en önemli misyon olarak belirdiğini” söyleyen Çıray, “Dün milletimizin kulağı CHP MYK’sındaydı. Sorun şu ki, Suudilerin bu zaferi, CHP’nin kurucu parti olarak temsil onurunu taşıdığı medenilik vizyonuna ölümcül darbeler vuracaktır. Muhalefet olarak böyle hayati konularda önleyici siyaset yapmak zorundayız,” dedi.
TÜRK ORDUSU SUUDİNİN UCUZ PİYADE GÜCÜ HALİNE GETİRİLEMEZ
Olayın bir diğer yüzüne daha dikkat çeken Dr. Çıray, girişimin başarısız olacağını öne sürdü ve Başbakan Davutoğlu’na şöyle seslendi:
“Sayın Başbakan bu girişimin tutmayacağı daha bugünden görüldüğüne göre o takdirde kazanan kim olacaktır? Peki bu İslam ordusuysa İran nerededir? Bu garabete işaret etmek Türkiye'ye mi Almanya'ya mı yakışırdı? Peki İran'ın bu gelişmeyi nasıl okuyacağı ve algılayacağı hesaplanmış mıdır? IŞİD başta olmak üzere tüm terör yuvaları müslümanları bir mezhep savaşına itmek isteyeceklerdir. O takdirde batılılar ellerini yıkayarak dışarıdan seyredebilirler.
Ancak Türkiye batı demokrasileri arasında asla bir daha hak ettiği konuma bir daha kavuşamayacaktır. Görünen köy kılavuz istemez: ABD beceremediği bir savaşı Suudilere ve Katarlılara finanse ettirmekte, her türlü zaafını ve açığını istihbari olarak bildiği yöneticilerin elindeki Türkiye'yi de kara kuvveti olarak sürmeyi planlamaktadır. Türk Ordusu, vahabi Suudi Krallığı’ının ucuz piyade gücü haline getirilemez. Türkiye bu tür bir şer ittifakında yer aldığı takdirde kendisini ebediyen medeni dünyanın dışına atacak bir dış politika tercihi yapmış olacaktır.”
Bu Haber 598030 Defa Okunmuştur