http://www.haber2000.com
» "Cumhurbaşkanlığı adaylığını tartışmayı doğru bulmuyorum" diyen Kılıçdaroğlu; "HDP'ye asla bakanlık sözü- falan vermedik.. hepsi yalan"

"Cumhurbaşkanlığı adaylığını tartışmayı doğru bulmuyorum" diyen Kılıçdaroğlu; "HDP'ye asla bakanlık sözü- falan vermedik.. hepsi yalan"

*Cumhurbaşkanlığı adaylığını bu aşamada tartışmayı çok doğru bulmuyorum. Biz bir ittifakın parçasıyız. Biz kararları alırken danışırız, otururuz, konuşuruz, kararları öyle alırız. Cumhurbaşkanı adayının en azında namuslu bir adam olması lazım. Milletine hesap vermesi lazım. Mal varlığı dolayısıyla bir başka ülke tarafından tehdit edilen adamdan cumhurbaşkanı olmaz.
Paylas
Siyaset - 21 Mayıs 2021, Cuma 07:06:15
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

Sözcü TV yayınına katılan CHP lideri Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanlığı adaylığı, erken seçim ve ittifakların durumuyla ilgili açıklamalarda bulundu.

 

"Erken seçimi yapmak zorundalar" diyen Kılıçdaroğlu, seçim için öngördüğü tarihi bu sonbahar olarak açıkladı.

 

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, şu sorları cevapladı;

 

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ekonomik sıkıntı çeken vatandaştan ‘helallik’ istemesi ve hemen ardından muhalefet partisi liderlerinin erken seçim çağrısıyla ilgili açıklamalarda bulunan Kılıçdaroğlu, ‘Erken seçim olur mu?’ sorusunu şu yanıtı verdi:

 

“Eğer bu tablodan rahatsızsa Sayın Erdoğan, erken seçim yapması lazım. Bu milletin sırtına ek yeni yükler getirmek istemiyorsa erken seçime gitmek zorunda. Her gün vatandaşın sırtına yüklenen yük artacaktır. Bugün akaryakıta zam geldi olağanüstü rakamlarla. Bu zamları kim ödeyecek? Erdoğan mı ödeyecek? Erdoğan benzin parası, dolmuş parası, taksi parası, uçak parası ödemez. Taksici, kamyon şoförü, otobüs şoförü ne yapacak? Zam fakir fukaranın sırtına yıkılacak. Elektriğe de zam gelecek.”

 

“Erken seçimi yapmak zorundalar” diyen Kılıçdaroğlu, seçim için öngördüğü tarihi bu sonbahar olarak açıkladı.

 

ERDOĞAN’A ‘3-5 DOLAR’ ELEŞTİRİSİ

 

“Bu memlekete Türk Lirası’nı değil, Amerikan Doları’nı geçerli kılan bir ekonomi politikası izlediler” diyen Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın gençlerle yaptığı sohbetinde, “3-5 dolar veya avro gelecekse ülkemize bırak girsin” sözlerini şöyle eleştirdi:

 

“Bir ülkenin Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan kişisi 3-5 dolara, 3-5 avroya muhtaç hale gelmiş. Bu memleketi bu hale getirdiler. ‘3-5 dolar gelirse gelsin, bırakın turist ne yaparsa yapsın’. Bu ülkenin onurunu sattılar. Turizm bakanı ‘Keyfine bak, aşımı oldum’ diye maske yaptı. Bu ülkenin onurunu 5 paralık yapan bu insanlar hala iktidarlarını sürdürecekler mi?”

 

“GETİR MİLLETİN ÖNÜNE SANDIĞI KOY”

 

“Çekildik izzet ü ikbal ile bab-ı hükûmetten” sözüyle hatırlatmada bulunan Kılıçdaroğlu, “Çekil kardeşim, izzet ü ikbal eyle, getir milletin önüne sandığı koy kardeşim. Yönetemiyorsun artık sen, memleketi perişan ettin sen kardeşim. Mahvettin bu memleketi. Buğday ithal ediyoruz, şeker ithal ediyoruz, fasülye ithal ediyoruz, mercimek ithal ediyoruz. Bu ülkede toprak mı kalmadı? Orta Doğu’yu besleyen Türkiye’yi ne getirdiler. Memleketi bu hale getirdiler, çekilmeleri lazım” dedi.

 

CUMHURBAŞKANLIĞI ADAYLIĞINDA KRİTERLERİ SIRALADI

 

Cumhurbaşkanlığına aday mısınız?” sorusunu yanıtlayan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

 

*Cumhurbaşkanlığı adaylığını bu aşamada tartışmayı çok doğru bulmuyorum. Biz bir ittifakın parçasıyız. Biz kararları alırken danışırız, otururuz, konuşuruz, kararları öyle alırız.

 

*Biz demokrasi kültürünü savunan bir gelenekten geliyoruz. 4 parti böyleyiz. Cumhur İttifak’ında demokrasi kuralı yok. Bahçeli açıklamayı yapıp bizim adayımız Erdoğan’dır dedi.

 

*Mafya 3. ortak. Mafya Erdoğan’ı yere göğe koymuyor. Neden? Kendisine bütün yollar açılmış vaziyette. İstediği zaman uyuşturucu, istediği zaman insan kaçakçılığı, her şeyi yapabiliyorlar.

 

*Cumhurbaşkanı adayının en azında namuslu bir adam olması lazım. Milletine hesap vermesi lazım. Mal varlığı dolayısıyla bir başka ülke tarafından tehdit edilen adamdan cumhurbaşkanı olmaz.

 

*Cumhurbaşkanının ailesiyle topluma örnek olması lazım. Bizim çıkaracağımız cumhurbaşkanı adayının bu nitelikte olması lazım. Cumhurbaşkanlığı onore bir makamdır. Ben olmayacağım diye kaçmak doğru değildir.

 

HDP, MİLLET İTTİFAKI’NIN İÇİNDE DEĞİL”

 

HDP, Millet İttifakı’nın içinde değil” diye devam eden Kılıçdaroğlu, “HDP parlamentoda bulunan, vatandaştan 6-6,5 civarında oy alan, anayasaya göre demokrasinin vazgeçilmez unsuru saydığımız partilerden birisidir. Bütün siyasi partilere eşit mesafedeyiz, bütün siyasi partilere saygı gösteririrz” ifadelerini kullandı.

 

SOYLU’YA SESLENDİ: GETİRSİN BELGEYİ KOYSUN

 

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “HDP’ye bakanlık verileceği konusunda anlaşma yapıldı, bunun belgesi var, yalanlarsa kanıtlarım” sözünü değerlendiren Kılıçdaroğlu, şu ifadeleri kullandı;

 

*Getirsin belgeyi koysun. Nerede bu belge? Ben de merak ediyorum. Sen İçişleri Bakanı değil misin? Belgen varsa koyarsın ortaya. Emrinde olan bir sürü havuz medyası var. Öyle bir belge olsa sabah akşam her tarafta yayımlanmıştı.

 

*Kim vermiş öyle bir söz? Kim öyle bir taahhütte bulunmuş? Yok öyle bir şey. Kaldı ki doğmamış çocuğa don biçmek gibi bir şey. Ortada daha bir şey yok ki bakanlıkları konuşuyoruz.

 

*Belgesi varsa çıkarsın biz de görelim. Ben o tür sahte belgelerle çok karşılaştım. Hakkında en çok karalama kampanyası yapılan genel başkan benim.

 

“AK PARTİ İL BAŞKANI’NIN EMNİYET İLE ORTAK ÇALIŞTIĞINI BİLİYORUM”

 

Soylu’nun ‘Kılıçdaroğlu bana zaman zaman adam gönderir’ sözlerine yanıt veren CHP lideri, şunları söyledi;

 

*Kimseye el altından adam göndermem. Yalova Belediye Başkanı ile ilgili grup başkanvekiline söyledim, ‘gidin konuşun’ dedim. Suç duyurusunda bulunan belediye başkanı.

 

*Ama açığa aldılar. Niye alıyorsun açığa? Kendisine de söyledim. ‘Eğer rüşvet aldığına dair bana bir ifade, bir belge, bir doküman gönderirsen, zaten biz onu partiden çıkarırız’ dedim. O süreç içerisinde AK Parti İl Başkanı’nın ne kadar emniyet ile ortak çalıştığını gayet iyi biliyorum.

 

*Biz bunların hepsini gayet iyi biliyoruz. Onlar şunu çok iyi bilsinler; devletin içinde namuslu insanlar var ve bu namuslu insanlar bu gidişten son derece rahatsızlar. Bu namuslu insanlar bize her türlü bilgiyi yeri, zamanı geldiğinde veriyorlar.

 

CANLI YAYINA İZLEYİCİLERDEN ‘128’ YORUMLARI YAĞDI

 

Canlı yayına ardı ardına “128” yorumları yazıldı. Bunun üzerine “128 milyarla ilgili bundan sonra ne yapacaksınız” sorusunu yanıtlayan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

 

*128 milyar dolar, vatandaşın alın teriyle, birikimiyle, ödediği vergilerle toplanıp Merkez Bankası’nın kasasına konan bir paradır. Bu para, yasalara aykırı olarak bir protokolle Hazine ve Maliye Bakanlığı’na verildi. Kamu bankaları aracılığıyla bu dolarlar birilerine satıldı. Resmen olağanüstü büyük avantajlar belli kişilere, belli şirketelere sağlandı. Biz bunun peşine düştük.

 

*Birilerine peşkeş çektiler bu parayı. Para duruyor ama el değiştirdi diyorlar. Gayet basit. Hırsız da gidip bir malı çaldığı zaman el değiştiriyor. Burada mal nereye geçti onu öğrenmeye çalışıyoruz. Bu para neden oraya gitti, niye gitti, hangi gerekçeyle gitti, bunları bilmiyoruz ama öğreneceğiz.

 

*Yaptıklarının doğru olmadığını, yasa dışı olduğunu gayet iyi biliyorlar. Bildikleri için 128 milyar dolar nerede sorusuna yasak getirdiler. Biz para verdiğimiz halde hiçbir billboard ihalesi alan firma bunları asmak istemedi. Para veriyorsunuz, ‘Asamam’ diyor. 128 milyar dolar nerede sorusunun cevabı alınmış değil. Verdikleri cevabın tamamı yanlış.

 

“UYGUN BİR HOCA DEĞİLSİN SEN”

 

Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin ve akademisyenlerinin Melih Bulu'yu protestosuna ilişkin açıklamalarda bulunan Kılıçdaroğlu, şu ifadeleri kullandı:

 

*Oradaki akademik kadroya önce şükran borçluyuz. ‘Bir ay içinde bunlar unutulur' falan demişti Melih Bulu. Melih Bulu'nun o görevi bırakması lazım. Kardeşim, seni bu üniversite istemiyor. Bu üniversitenin klasına uygun bir hoca değilsin sen. Buradan ayrıl kardeşim. ‘Efendim ben ayrılacağım ama Erdoğan beni cezalandırır.' Erdoğan'ın seni cezalandırması senin için onurdur zaten.

 

*Dersin ki, ‘ben onurumu koruyorum.' ‘Eğer bir üniversite beni kabul etmek istemiyorsa ben o üniversitede görev yapmam. Ben buradan ayrılırım' dersin. Sen bu onuru yaşamak zorundasın. Ama yapmıyor, illa, ‘ben oraya gideceğim'…

 

*Boğaziçi Üniversitesi dünya çapında bir üniversite, saygınlığı olan bir üniversite, olağanüstü yetenekli bir akademik kadrosu var. Ya kardeşim, senin üniversite ile ne alıp vereceğin var? Ne istiyorsun sen üniversiteden?

 

*‘Buraya adamımı getireceğim.' Yav kardeşim adamını getireceksen Boğaziçi Üniversitesi'nden bir hoca seç, o gelsin. Niye dışarıdan getiriyorsun adamı? Kaldı ki bu üniversite, sıradan bir üniversite değil.

 

“ERDOĞAN BUNU ANLAYACAK KAPASİTEDE DEĞİL”

 

*Üniversiteler kesinlikle özerk olmalı. Yönetsel özerklik olmalı. Her üniversite kendi rektörünü kendisi seçmeli. Oraya siyasetçi girmemeli. Maliye özerkliği olmalı. Üniversiteye ayrılan bütçe dolayısıyla Hazine ve Maliye Bakanı, ‘benden izin almadan parayı harcayamazsın' dememeli.

 

*Bilimsel özerklik olmalı. Her türlü düşünce üniversitede özgürce tartışılmalı. Bu üçünü yapacağım: Bilimsel özerkliği, yönetsel özerkliği ve maliye özerkliği olacak. O zaman üniversitenin, dünya çağında bir üniversite olmasının yolu açılır. Üniversitelerin kendi aralarında yarışmaları lazım.

 

*Belli üniversitelerin belli alanlarda dünya çapında söz sahibi olması lazım. Bunun yolu, saydığım bu üç özerk alanın sağlanmasıyla olur. Erdoğan bunu anlayabilecek kapasitede mi? Hayır. Anlayacak kapasitede değildir.


Bu Haber 107934 Defa Okunmuştur

OKUYUCU YORUMLARI

UYARI:Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.(Yorum Yapanın Taahütü)Yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
Ad Soyad
E-Posta
Yorum

Haber Arşivi

ÇOK OKUNANLAR

Hava Durumu



İçerik Yükleniyor...
Ankara’ya 5 yıldır tek bir kalıcı eser yapamayan, “Çapsız” Mansur Yavaş; dünyanın en büyük tema parkı olan ANKAPARK’ı, siyasi kin ve ağır kıskançlık psikolojisi ile açıkça harabeye çevirtti. Parkta yapılan 83 hırsızlıklara göz yumduğu gibi şimdi de yerel seçimler arifesinde; parkta ki dinozor ve diğer oyuncakları kaldırıp, atacağını ve bu alanı yeşil alan yapacağını duyuruyor, güya Ankaralıların da görüşlerini aldığı anketi aktarıyor.. İşine geldiği zaman da; yıllardan beri “bu park 14- 16 milyar liraya yapıldı, parayı oyuncaklara gömdüler” gibi ciyaklayıp, siyasi itibar suikastları yaptı, yaptırdı.. Parkı harabeye çevirmesinin tek gerekçesi ise; Ağır siyasi kin.. Melih Gökçek yaptırdı diye.. Şimdi, halkı ücretsiz, otobüslerle parka getiriyor. Niye; Parkın kırılan oyuncakları, harabe görüntüsünü görmeleri için.. Zeka özürlüler, Ankaralı sormayacak mı, “Bu parkı kim bu hale getirdi?” diye Sayın İçişleri Bakanı, Sayın Ankara Valisi.. Bu parkı Melih Gökçek Belediyeye süper görüntülerle teslim etti mi? Etti? Park kimin denetimde idi? Ankara Büyükşehir Belediyesinin.. Başkanlar kimdi? Mustafa Tuna ve Mansur Yavaş.. Peki, 5 yılda bu büyük devasa parkı kim bu hale getirdi? Kim harabe olmasına göz yumdu? Mansur Yavaş.. Şimdi bu parkı tamamen kaldırıyor.. Bu park 14 milyara yapılmış ise, sen kimsin ki devletin bu parasını keyfine, kinine göre çöpe atıyorsun? Evet, Sayın İçişleri Bakanı ve Ankara Valisi. Lütfen, derhal parka görevlileri gönderip, zarar- ziyan tespitleri yapılmasını ve parkın şuan ki halinin tespitini ve gerekli soruşturma işlemlerinin yapılmasını Ankaralılar adına sizlerden rica ediyorum...
SAYIN, İÇİŞLERİ BAKANLIĞINA ve ANKARA VALİSİNE “MANSUR YAVAŞ” ÇAĞRIMDIR.. “KAMUYA AĞIR ZARAR VERDİ, YAPILAN MEGA HİZMETİ; SİYASİ KİN İLE HARBEYE ÇEVİRDİ, ŞİMDİ DE ORTADAN KALDIRIYOR”

SON EKLENENLER

FaceBook

Haber Ara

Copyright ©2010 - Tüm hakları saklıdır.
PHP Haber Sitesi Türkiye Tasarım
Haber 2000- Tüm Hakları Saklıdır. İzinsiz Ve kaynak gösterilmeden Alıntı Yapılamaz. Yayınlanan Tüm Haber Ve Açıklamalar İlk Kaynaktan Ulaştırılan Açıklamalardır. Sitemiz Bu Açıklamalara Ekleme Veya Müdahelede Bulunmadan Yayınlar. Yorum,Makale, Sizden Gelenler Bölümündeki Yazılardan Yazanlar Sorumludur. Harici Bilgiler Ayrı Bir Sayfada Açılır. Haber 2000 Bu Linkler Ve İçeriklerinden Sorumlu Değildir.Her Türlü Haber Ve İletişim İçin millitaraf@hotmail.com Adresini kullanabilirsiniz. Sitemizden Daha İyi Yararlanabilmek için Gizlilik İlekeleri Ve Yayın Prensiplerimzi Okuyunuz. Ekonomik Veriler Bilgilendirme Amaclidir.Kullanimindan Dogacak Sorunlardan Sitemiz Sorumlu Degildir. En İyi İnt Exp 8+ 1024x768 Görüntülenir