http://www.haber2000.com
https://www.facebook.com/osmantopal.tr
» EKONOMİYİ BATIRAN HÜKUMET, BİR BİLENİ NEDEN DİNLEMİYOR? *CUMHURİYET TARİHİNİN EN DERİN EKONOMİK KRİZİNİ YAŞIYORUZ. BİR ARAYA GELMELİYİZ

EKONOMİYİ BATIRAN HÜKUMET, BİR BİLENİ NEDEN DİNLEMİYOR? *CUMHURİYET TARİHİNİN EN DERİN EKONOMİK KRİZİNİ YAŞIYORUZ. BİR ARAYA GELMELİYİZ

Durmuş Yılmaz, Yeni Ekonomi Programının içeriğini anımsatarak, “Açıklanan programda, krizin varlığı açıkça kabul edilmese de, verilen rakamlar ekonomide ciddi bir sorun olduğunu itiraf ediyor. Sayın Erdoğan’ın Orta Vadeli Programın (OVP) açıklanmasından bir gün önce ‘Bizde kriz miriz yok, bunların hepsi manipülasyon’ demiş olması krizin bizatihi kendisidir.
Paylas
EKONOMİYİ BATIRAN HÜKUMET, BİR BİLENİ NEDEN DİNLEMİYOR? *CUMHURİYET TARİHİNİN EN DERİN  EKONOMİK KRİZİNİ YAŞIYORUZ. BİR ARAYA GELMELİYİZ
Ekonomi - 25 Eylül 2018, Salı 08:48:09
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

İYİ Parti Ankara Milletvekili Durmuş Yılmaz, Türkiye'nin bir borç krizinde olduğunu savunarak, "Ülkemiz Cumhuriyet tarihinin en derin ekonomik krizlerinden biri ile karşı karşıyadır. Ülkemizin bu işleri bilen, tecrübe sahibi nice yetişmiş ekonomistleri, nice kıymetli bürokratları vardır. Gelin, bu milli meseleyi Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında ele alalım. Tüm partiler bir araya gelsin, istişare edelim, bir yol haritası belirleyelim. Bu Sayın Cumhurbaşkanına buradan çağrımızdır. Umarız bizi dinler" dedi.

 

İYİ Parti Ankara Milletvekili Durmuş Yılmaz, ekonomiye ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

 

Durmuş Yılmaz, geçen hafta açıklanan Yeni Ekonomi Programı’nın içeriğini anımsatarak, “Açıklanan programda, krizin varlığı açıkça kabul edilmese de, verilen rakamlar ekonomide ciddi bir sorun olduğunu itiraf ediyor. Sayın Erdoğan’ın Orta Vadeli Program’ın (OVP) açıklanmasından bir gün önce ‘Bizde kriz miriz yok, bunların hepsi manipülasyon’ demiş olması krizin bizatihi kendisidir. Zaten damadı Sayın Albayrak da verdiği rakamlarla ülkede bir kriz olduğunu nihayet kabul etti. Ancak, gördük ki, hükümetin ekonomi konusundaki kibri ve sorumluluktan kaçma eğilimi maalesef devam ediyor” dedi.

 

“BÜYÜK PANİK YAŞANACAKTI”

 

Hükümetin krizi üstü kapalı olarak kabul ettiğini ifade eden Yılmaz, “Açıklanan programda gördük ki, hükümet krizin varlığını üstü kapalı şekilde kabul ediyor. Bunu nereden anlıyoruz? Büyüme tahminlerini düşürmelerinden, işsizlik ve enflasyon tahminlerini ise yükseltmelerinden. Cari açık ve kamu maliyesine ilişkin verdikleri rakamlar da ekonomide büyük bir yavaşlama olacağını gösteriyor. Açıklanan programın piyasalarda genelde olumlu karşılandığını gördük. Hatta iş dünyası ve piyasalardan bazı kişiler medyaya çıkıp ‘programı çok beğendik, tatmin olduk’ gibi söylemlerde bulundular. Ancak bu kimseyi aldatmasın.

 

Bunun iki sebebi var: Birincisi, ortaya konulan tahminler analistlerin beklentilerinden çok uzak değil. Hükümetin yine büyümeyi önceleyen, gerçeklerden kopuk bir program açıklamasından korkuluyordu. Böyle olsaydı büyük bir panik yaşanacaktı, bu çok şükür olmadı. İkincisi ise ne yazık ki ülkede bir korku ikliminin hâkim olması. Aklı başında herkes bu geminin su aldığını görüyor ama sesini çıkartamıyor.

 

Biz ise korkmuyoruz ve olan biteni gücümüz yettiğince halkımıza anlatıyoruz. Halkımızın gerçekleri bilmeye hakkı var. OVP’de sorunun kaynağı tespit edilmiş mi? Mevcut varsayımlar neler? Açıklanan programda, dil ucuyla da olsa ekonomide sorun olduğu kabul ediliyor. Buna karşın, krizin kaynağının ne olduğu ve bunun için ne yapılacağına dair hiçbir tespit yok” ifadelerini kullandı.

 

“CUMHURİYET TARİHİNİN EN DERİN EKONOMİK KRİZLERİNDEN BİRİ”

 

Durmuş Yılmaz, Türkiye’nin bir borç kriziyle karşı karşıya olduğunu savunarak Meclis çatısı altında bunun çözülebileceğini söyledi. Yılmaz şöyle devam etti,

 

“Karşı karşıya olduğumuz kriz bir borç krizidir. Bunun temel kaynağı ise özel sektör firmalarının borçluluğudur. Yeni Ekonomi Programı’nda maalesef bu borç sorunundan hiç bahsedilmiyor. Borç krizinin faturası Türk milletine mi çıkartılacak? Hükümetin zımnen kabul ettiği ama henüz nasıl çözeceğini bilemediği bu borç krizinin büyük bir maliyeti olacak. Bu maliyeti kimin üstleneceği belli değil.

 

Gerçi 15 Ağustos’ta yayınlanan Finansal Yeniden Yapılandırma’ya ilişkin BDDK düzenlemesine bakılırsa maliyetin bankalar tarafından karşılanması ihtimal dâhilinde gözüküyor. Ama biz geçmiş tecrübelerden biliyoruz ki, bu gibi durumlarda genellikle maliyet devletin sırtında kalır. Burada halkımız açısından iki risk var: Borcu devlete yıkılacak olanlar sadece büyük holdingler ve hükümet yandaşları mı olacak?

 

Yoksa borçlarını ödeyemeyen on binlerce KOBİ’miz ve milyonlarca vatandaşımız da devlet desteğinden faydalanabilecek mi? Devletin üstleneceği maliyet, halkımıza eşit bir şekilde mi dağıtılacak, yoksa yükün büyük kısmı düşük ve orta gelirli vatandaşlarımızın sırtına mı yüklenecek?”

 

“TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ”

 

Konuyla ilgili kendi fikrini de söyleyen Yılmaz, “Bize göre, eğer krizin faturası devlete kesilecekse, bu tüm toplumun desteğini alarak yapılmalı. Sadece büyük patronlar ve yandaşlar kurtarılmamalı. Borçlarını ödeyemeyen ve geçim sıkıntısı çeken vatandaşlarımız da kapsama alınmalı.

 

Bunun için, İYİ Parti olarak seçim kampanyamızda vadettiğimiz ‘Türkiye Dayanışma Fonu’ mutlaka hayata geçirilmeli. Bunun için Meclis açılır açılmaz bir kanun teklifi vereceğiz. Umarız hükümet sadece para babalarını değil, sıradan vatandaşımızı da düşünür ve bu krizin maliyetini toplumumuza adil bir şekilde dağıtır. Bunun takipçisi olacağız” dedi.

 

TÜM PARTİLER BİR ARAYA GELSİN”

Ekonomideki gelişmelerin milli mesele olduğunu belirten Yılmaz, “Ülkemiz Cumhuriyet tarihinin en derin ekonomik krizlerinden biri ile karşı karşıyadır. Bu milli bir meseledir. Ülkemizde hukukun üstünlüğü ve yargı bağımsızlığı tesis edilmeden bu krizle başa çıkılamaz. Krizle başa çıkmanın en iyi yolu, milli bir mutabakat içinde, ülkede hukuku yeniden tesis etmek ve ekonomide işi ehline vermektir.

 

Bu kriz damat Berat Bey’in altından kalkabileceği bir kriz değildir. Ülkemizin bu işleri bilen, tecrübe sahibi nice yetişmiş ekonomistleri, nice kıymetli bürokratları vardır. Gelin, bu milli meseleyi Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında ele alalım. Tüm partiler bir araya gelsin, istişare edelim, bir yol haritası belirleyelim. Bu Sayın Cumhurbaşkanına buradan çağrımızdır. Umarız bizi dinler” dedi. 


Bu Haber 425826 Defa Okunmuştur

OKUYUCU YORUMLARI

UYARI:Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.(Yorum Yapanın Taahütü)Yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
Ad Soyad
E-Posta
Yorum

Haber Arşivi

ÇOK OKUNANLAR

Hava Durumu



İçerik Yükleniyor...
Ankara’ya 5 yıldır tek bir kalıcı eser yapamayan, “Çapsız” Mansur Yavaş; dünyanın en büyük tema parkı olan ANKAPARK’ı, siyasi kin ve ağır kıskançlık psikolojisi ile açıkça harabeye çevirtti. Parkta yapılan 83 hırsızlıklara göz yumduğu gibi şimdi de yerel seçimler arifesinde; parkta ki dinozor ve diğer oyuncakları kaldırıp, atacağını ve bu alanı yeşil alan yapacağını duyuruyor, güya Ankaralıların da görüşlerini aldığı anketi aktarıyor.. İşine geldiği zaman da; yıllardan beri “bu park 14- 16 milyar liraya yapıldı, parayı oyuncaklara gömdüler” gibi ciyaklayıp, siyasi itibar suikastları yaptı, yaptırdı.. Parkı harabeye çevirmesinin tek gerekçesi ise; Ağır siyasi kin.. Melih Gökçek yaptırdı diye.. Şimdi, halkı ücretsiz, otobüslerle parka getiriyor. Niye; Parkın kırılan oyuncakları, harabe görüntüsünü görmeleri için.. Zeka özürlüler, Ankaralı sormayacak mı, “Bu parkı kim bu hale getirdi?” diye Sayın İçişleri Bakanı, Sayın Ankara Valisi.. Bu parkı Melih Gökçek Belediyeye süper görüntülerle teslim etti mi? Etti? Park kimin denetimde idi? Ankara Büyükşehir Belediyesinin.. Başkanlar kimdi? Mustafa Tuna ve Mansur Yavaş.. Peki, 5 yılda bu büyük devasa parkı kim bu hale getirdi? Kim harabe olmasına göz yumdu? Mansur Yavaş.. Şimdi bu parkı tamamen kaldırıyor.. Bu park 14 milyara yapılmış ise, sen kimsin ki devletin bu parasını keyfine, kinine göre çöpe atıyorsun? Evet, Sayın İçişleri Bakanı ve Ankara Valisi. Lütfen, derhal parka görevlileri gönderip, zarar- ziyan tespitleri yapılmasını ve parkın şuan ki halinin tespitini ve gerekli soruşturma işlemlerinin yapılmasını Ankaralılar adına sizlerden rica ediyorum...
SAYIN, İÇİŞLERİ BAKANLIĞINA ve ANKARA VALİSİNE “MANSUR YAVAŞ” ÇAĞRIMDIR.. “KAMUYA AĞIR ZARAR VERDİ, YAPILAN MEGA HİZMETİ; SİYASİ KİN İLE HARBEYE ÇEVİRDİ, ŞİMDİ DE ORTADAN KALDIRIYOR”

SON EKLENENLER

FaceBook

Haber Ara

Copyright ©2010 - Tüm hakları saklıdır.
PHP Haber Sitesi Türkiye Tasarım
Haber 2000- Tüm Hakları Saklıdır. İzinsiz Ve kaynak gösterilmeden Alıntı Yapılamaz. Yayınlanan Tüm Haber Ve Açıklamalar İlk Kaynaktan Ulaştırılan Açıklamalardır. Sitemiz Bu Açıklamalara Ekleme Veya Müdahelede Bulunmadan Yayınlar. Yorum,Makale, Sizden Gelenler Bölümündeki Yazılardan Yazanlar Sorumludur. Harici Bilgiler Ayrı Bir Sayfada Açılır. Haber 2000 Bu Linkler Ve İçeriklerinden Sorumlu Değildir.Her Türlü Haber Ve İletişim İçin millitaraf@hotmail.com Adresini kullanabilirsiniz. Sitemizden Daha İyi Yararlanabilmek için Gizlilik İlekeleri Ve Yayın Prensiplerimzi Okuyunuz. Ekonomik Veriler Bilgilendirme Amaclidir.Kullanimindan Dogacak Sorunlardan Sitemiz Sorumlu Degildir. En İyi İnt Exp 8+ 1024x768 Görüntülenir