SEVİLAY DAŞDEMİR yazdı
(CHP Ankara İl Başkanlığı- Disiplin Kurulu Başkan Yardımcısı)
Avrupa Birliği Konseyi Parlamenter Meclisi, maalesef ülkemizde ağır şekillerde ihlal edilen İnsan hakları ve Hukuk ihlallerine karşı tam anlamı ile “isyan” raporu verip, meclisinde onayladı ve Türkiye’yi “denetim” altına aldı.
Yani şu demek; 13 yıllık AB’ye girme adına yapılan çabalar ve müzakereler sıfırlandı..
Dünya da ki milletlerarası yerimiz; Gürcistan, Ermenistan ve Moldova gibi ülkelerin seviyesine düşürüldü.
Tabi Ankara’dan “Bu raporu tanımıyoruz, karar da siyasi, bizi bağlamaz” sesleri yükseldi..
Sizler, sizi eleştiren nitelikte olan neyi tanıdınız ki? Referandum öncesi üzerine yemin ettiğiniz Anayasa’yı bile tanımadığınızı; bangır, bangır bağırarak söylemediniz mi?
Sizler, ülkenizde ki yürürlükte olan yasaları hiçe sayıp, tanımazken, ihlal ederken Dünya ülkeleri uyumuyor, özellikle Birliğine girmek için müracaat edip, şartlarını kabul ettiğinize dair imzalar attığınız Avrupa Birliği ülkeleri ve bu birliğin Konseyi..
Bunun için bu birliğe girmek adına imzalar atmışsanız, uyum yasları çıkaracağınıza dair sözler vermişseniz, Konseyin aldığı bu karada; sizi bal gibi bağlar..
Hep bir ağızdan kalıplaşmış; “Karar siyasi” ifadesi ile savunmalar..
Eee kardeşim Avrupa Birliği ve Konseyi, Parlamenter Meclisi “Kanarya Sevenler Derneği” değil ki, yüzde-yüz siyasi amaçla kurulmuş Uluslararası bir birlik..
Bu yüzden kendisine üye olmuş veya üye olmak için başvurmuş ülkeler hakkında kararlar alırken, siyasi gözlemler yapar ve bu yönde karar verir..
Tabi ki Türkiye hakkında verilmiş karar siyasi olacak ve bu denetim kararının direk muhatabı da AKP hükumetidir.
Ama bu karar bir “Siyasi operasyon” değildir..
Türkiye’yi kıskanıyorlarmış ta, yaptığı reformları engellemek istiyorlarmış ta, engellemek adına Türkiye’ye düşmanca bir tavır ile karar alınmış mış ta..
1 yıldır OHAL uygulaması bulunan, Dünyada en büyük cezaevi nüfusuna sahip olan, Demokratik hak ve özgürlüklerin ayaklar altında ezildiği, yasaların hiçe sayıldığı, işsizliğin çığ gibi oluştuğu, terörün ve teröristlerin cirit attığı, turistlerin gelmeye korktukları, insanların korkunç şekillerde ayrıştırıldığı ve her alanda antidemokratik uygulamalar sergileyen bir Türkiye’nin Allah aşkına neyini kıskansınlar?
Geçin bu sözde savunma ayaklarını ..
Siz; medeni bir ülke olmak istemiyorsunuz, işinize gelmiyor.. Bu yüzden kasten AB şartlarını yerine getirmiyorsunuz ve sizi çıkarmak içinde bilinçli bir şekilde meydanlarda “İdam” cezası getirmeyi övünç kaynağı olarak oya dönüştürmeye çalışıyorsunuz..
AGİT’i Referandum sürecinde gözlem yapmak için siz davet ettiniz, sonra da “şaibeli seçim oldu” raporu verince de onları terörist ilan ettiniz..
Kendi halkının bu yönde ki haykırışlarına kulak tıkayıp, alay edercesine; “Geçti Bor’un pazarı sür eşeği” Niğde’ye” diyerek hiçe saydınız..
İşte; Avrupa Birliği de; Türkiye’nin bu fotoğrafını çekti ve size dedi ki; “Geçti AB pazarı, sür eşeğini Moldova’ya”
Hadi, hayırlı pazarlar
Bu Haber 1184816 Defa Okunmuştur