http://www.haber2000.com
» GELDE GÜLME .. Yandaş Mehmet Metiner, 4 gün önce "Reisim, Abdurrahman Dilipak hakkında açtığın davaları geri çekmeni rica ediyorum" demişti. Bugün, "Af talebimi geri ektim" diye yazdı

GELDE GÜLME .. Yandaş Mehmet Metiner, 4 gün önce "Reisim, Abdurrahman Dilipak hakkında açtığın davaları geri çekmeni rica ediyorum" demişti. Bugün, "Af talebimi geri ektim" diye yazdı

"Açıkça belirtmek isterim ki son zamanlarda Reis’e ve AK Parti’mize yönelik itibar suikastından beter bir üslupla yaptığı suçlamaları okudukça üzüldüm. Tanıdığım-bildiğim Dilipak değildi bu. Kimi eleştirilerine katılmakla beraber üslubu ve suçlamaları yenilir yutulur değildi. Biteviye bir kronik muhalefet diliyle yazdığı yazılar, iyi niyetine dair hüsnüzannımı giderek aşındırıyordu".
Paylas
GELDE GÜLME .. Yandaş Mehmet Metiner, 4 gün önce
Güncel - 23 Kasım 2021, Salı 00:00:00
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

AKP'li ve Yeni Şafak yazarı Mehmet Metiner, Yeniakit gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak hakkında açılan davaların çekilmesi için Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan talep ettiği ricasını geri çekti.

 

AKP'li ve Yeni Şafak yazarı Mehmet Metiner, Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan ve AKP'li kadınlardan gazeteci Abdurrahman Dilipak için açılan davaların geri çekilmesi ilgili ricada bulunması sonrasında yeni bir yazı kaleme aldı.

 

Sosyal medyadan yaptığı paylaşımda Dilipak için "Reis’imden ve partimden ricamdır: Lütfen Abdurrahman Dilipak hakkında açılan davalar acilen geri çekilsin" ifadelerini kullanan Mehmet Metiner, ricasını geri çekerek bugünkü yazısında "Dilipak hâlâ FETÖ’cüleri ve bilumum Reis düşmanlarını memnun edecek yazılar yazmaya devam ediyor... 

 

Buna rağmen doğrudan kendilerinden dilemem gereken ricayı Reis’ten/partiden dilemem uygun düşmedi. Bu da benim özeleştirim olsun. O yüzden özrümü de ricamı da kendilerine yapıyorum buradan" dedi.

 

Mehmet Metiner'in Dilipak ile ilgili ilginç yazısı şöyle,

 

"Abdurrahman Dilipak’ı 80’li yıllardan tanırım. Birlikte mücadele ettiğimiz o zor yıllardan. Her konuda aynı düşünmesek bile aynı hedefe yol yürüyen bir dava adamı olarak hep sevdim, takdir ettim kendisini.

 

Açıkça belirtmek isterim ki son zamanlarda Reis’e ve AK Parti’mize yönelik itibar suikastından beter bir üslupla yaptığı suçlamaları okudukça üzüldüm. Tanıdığım-bildiğim Dilipak değildi bu. Kimi eleştirilerine katılmakla beraber üslubu ve suçlamaları yenilir yutulur değildi.

 

Biteviye bir kronik muhalefet diliyle yazdığı yazılar, iyi niyetine dair hüsnüzannımı giderek aşındırıyordu. Çünkü zaman zaman FETÖ’cülerin argümanları üzerinden yaptığı suçlamalar ve Reis düşmanı çevrelerin husumetinden beter bir hasmâne duyguya yaslanan dil, kısmen katıldığım kimi eleştirilerine de gölge düşürüyordu.

 

Nitekim bu yüzdendir ki kendisini ilk eleştirenlerden biri oldum. Son derece kardeşçe yazdığım bir yazıda bu üslupla yaptığı suçlamaların Reis’i devirmek isteyenlerin değirmenine su taşıdığını ihtar etmiştim. Ayrıca her konuda bir tek kendisinin haklı olduğunu varsayan ve kendisine karşı çıkan herkese Allah’ın âyetleri üzerinden haksızca saldıran kibirli dilinin de ziyadesiyle sorunlu olduğunu vurgulamıştım.

 

Kur’ân âyetlerini sadece kendini haklı, karşısındakileri haksız göstermek için kullanan bir Dilipak gerçekliğini gördüğümde bir şeylerin ters gittiğini anlamıştım. Belli ki köprünün altından çok sular akmıştı. Tüm iyi niyetimi kuşanarak kendisini eleştirsem bile sahiplenmeye devam ettim.

 

Kadınlarla ilgili yazdığı yazının dili beni tarifsiz rahatsız etmişti. Çok çiğ ve çirkin bir dildi. Seviyeyi dibe çeken bu dili şiddetle eleştirmiştim. Kendisine isnat edilen o cürmü işlediğine şahsen inanmasam bile o cürümden bin beter olan dili karşısında utanmış ve üzülmüştüm. O yüzden bir yanda kendisini şiddetle eleştirirken öbür yanda da kendisini linç edenlere karşı savunmaya çalışmıştım.

 

Kendisini bir açıklamayla özür dilemeye davet etmiştim. Bunu bizzat demek için bayramın ilk günü telefonla aradığımda ise ne yazık ki yazdıklarıma duyduğu rahatsızlıktan olsa gerek cevap vermemişti. O süreçte araya giren değerli dostlarımızın bu yöndeki önerilerini geri çevirdiğini duyduğumda da ayrıca üzülmüştüm.

 

Arkasına takacağı kitlelerle Reis’e meydan okuyabileceğini ima eden o kibirli tavrına ise ziyadesiyle kırılmıştım.

 

Dilipak’taki değişimin sebebi üzerinde duracak değilim. Lakin kendi ismini bu kadar çok kutsaması, mütevazılık kisvesine bürünmüş kibir abidesi haline nefsini dönüştürmesi üzücüydü.

 

Kibri kendisini boğmamış olsaydı ilk gün çıkar uygun bir açıklamayla üslubundan dolayı özür dilerdi. Konu da kapanırdı. Ne yazık ki sonrasında yazdığı yazılar, o çirkin sözleri AK Partili kadınlar için demediğini içerse bile kaba üslubu dolayısıyla samimi bir özür temelinde helalleşme içermediği için davalar süreci başladı.

 

Dilipak hâlâ FETÖ’cüleri ve bilumum Reis düşmanlarını memnun edecek yazılar yazmaya devam ediyor.

 

Kendinde herkesi eleştirme hakkını görüyor. Görsün. Eleştirinin gerekli olduğunu söylüyor. Desin. Lakin kendisine yönelik bir eleştiri olduğunda tahammül katsayısı en alta düşüyor. Kendisini eleştirenleri adeta düşman gibi görüyor. Yol yakınken bu kibrinden vazgeçmesini salık veririm.

 

Kendi adıma Dilipak’ı son zamanlardaki söylemi ve duruşu itibariyle sorunlu görüyorum. Bana göre haksız. Ve girdiği yol, Reis düşmanlarının açtığı tehlikeli bir yol. Nitekim o cenahtakilerin Dilipak’ın dediklerinden ve yaptıklarından duyduğu memnuniyet şayet Dilipak’ı düşündürmüyorsa bizi ziyadesiyle üzüyor.

 

Ama her şeye rağmen eski mücadele yıllarımızın hatırına kendisini bir değerimiz olarak gördüğümüzü söylüyoruz.

 

Bunun kıymetini bilip fitnecilerin oyununu bozmak varken başka türlü davranmak gayrı kendisini değersizleştirir, biline! Unutulmasın ki değerimiz, başkalarına verdiğimiz değer kadardır.

 

Dilipak gerekli özür beyanında bulunursa helalleşmenin kapısı ardına kadar açılır. Bu ilk adım ona düşer. Husumet anlayışını da bu saatten sonra bırakırsa büyür.

 

AK Partili onurlu kadınlarımız velev ki Dilipak bu konuda adım atmasa bile hem geçmişin hatırına hem de bu konunun fitneciler tarafından istismar edilmesine mani olmak için davalarını geri çekmelidirler. Bu fark, AK Partili kadınlarımıza daha çok yakışır.

 

Herkes kendine yakışanı yapar elbet.

 

Benim helallik bahsinde her iki tarafa da önerim budur.

 

Dilipak şayet husumet cephesinin bir neferi olmak istemiyorsa yeni bir sayfanın açılması sürecine herkesten önce katkı sağlamalıdır.

 

Gün kendi içimizde helalleşmeyi sağlayacak ahlaki olgunluğa sahip olduğumuzu herkese gösterme günüdür.

 

Bir özürle noktalayayım.

 

Konunun halli için Reis’ten ve partimden ricada bulunmuştum. Lakin birilerinin konuyu niyetimden gayrı başka bir alana taşıyarak yeni bir fitneye sebebiyet vermemesi için belirtiyorum: Konunun doğrudan muhatapları elbette AK Partili kadınlarımızdır.

 

Siyasetin en değerli ve en belirleyici aktörü olarak görüp gururla selamladığım AK Partili kadınlarımız eminim ki sözlerimden yanlış bir anlam çıkartmazlar. Buna rağmen doğrudan kendilerinden dilemem gereken ricayı Reis’ten/partiden dilemem uygun düşmedi. Bu da benim özeleştirim olsun. O yüzden özrümü de ricamı da kendilerine yapıyorum buradan."

 

Öte yandan Mehmet Metiner'in Dilipak hakkında böyle bir yazı yazması 'Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan fırça yemiş' değerlendirmelerine neden oldu.


Bu Haber 148096 Defa Okunmuştur

OKUYUCU YORUMLARI

UYARI:Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.(Yorum Yapanın Taahütü)Yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
Ad Soyad
E-Posta
Yorum
SİZCE, 2024 YILININ EN İYİLERİ?
Liderler- KEMAL Kılıçdaroğlu
1835
ÖZGÜR ÖZEL
1128
DEVLET BAHÇELİ
452
D. MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
911
NAMIK KEMAL ZEYBEK
627
TEOMAN MUTLU
158
YAVUZ AĞIRALİOĞLU
286
ÜMİT ÖZDAĞ
422
FATİH ERBAKAN
573
Partiler- AK PARTİ
701
CHP
1583
MHP
235
İYİ PARTİ
986
ATA PARTİ
529
YERLİ ve MİLLİ PARTİ
137
ANAHTAR PARTİ
146
ZAFER PARTİSİ
441
Vekiller- OSMAN GÖKÇEK
2385
AYYÜCE TÜRKEŞ TAŞ
1218
OĞUZ KAAN SALICI
317
M.SALİH UZUN
94
ASU KAYA
398
ORHAN SARIBAL
58
KORAY AYDIN
311
Bld. Bşk.-MANSUR YAVAŞ
1783
EKREM İMAMOĞLU
1891
BURCU KÖKSAL
2328
VELİ GÜNDÜZ ŞAHİN
242
TANJU ÖZCAN
387
VEYSEL TİRYAKİ
170
ERDAL BEŞKİÇİOĞLU
26
Sanatçılar- HAKKI BULUT
1038
HÜLYA EVRENSEL
725
ÜNAL SARIKAYA
874
MÜNEVVER ÖZDEMİR
81
MARAL
96
DİCLE DİLGE
57
DAMLA ARICAN
25
STK-Em.Ast.Der. TEMAD
422
CHP İKTİDAR HAREKETİ
827
ÖZ Haber-İş SEN
642
BAROLAR BİRLİĞİ
432
HAYVAN Hakları Ferds.
461
ANKARA TİCARET ODASI
148

Toplam Oy:28586

Haber Arşivi

ÇOK OKUNANLAR

Hava Durumu



İçerik Yükleniyor...
Ankara’ya 5 yıldır tek bir kalıcı eser yapamayan, “Çapsız” Mansur Yavaş; dünyanın en büyük tema parkı olan ANKAPARK’ı, siyasi kin ve ağır kıskançlık psikolojisi ile açıkça harabeye çevirtti. Parkta yapılan 83 hırsızlıklara göz yumduğu gibi şimdi de yerel seçimler arifesinde; parkta ki dinozor ve diğer oyuncakları kaldırıp, atacağını ve bu alanı yeşil alan yapacağını duyuruyor, güya Ankaralıların da görüşlerini aldığı anketi aktarıyor.. İşine geldiği zaman da; yıllardan beri “bu park 14- 16 milyar liraya yapıldı, parayı oyuncaklara gömdüler” gibi ciyaklayıp, siyasi itibar suikastları yaptı, yaptırdı.. Parkı harabeye çevirmesinin tek gerekçesi ise; Ağır siyasi kin.. Melih Gökçek yaptırdı diye.. Şimdi, halkı ücretsiz, otobüslerle parka getiriyor. Niye; Parkın kırılan oyuncakları, harabe görüntüsünü görmeleri için.. Zeka özürlüler, Ankaralı sormayacak mı, “Bu parkı kim bu hale getirdi?” diye Sayın İçişleri Bakanı, Sayın Ankara Valisi.. Bu parkı Melih Gökçek Belediyeye süper görüntülerle teslim etti mi? Etti? Park kimin denetimde idi? Ankara Büyükşehir Belediyesinin.. Başkanlar kimdi? Mustafa Tuna ve Mansur Yavaş.. Peki, 5 yılda bu büyük devasa parkı kim bu hale getirdi? Kim harabe olmasına göz yumdu? Mansur Yavaş.. Şimdi bu parkı tamamen kaldırıyor.. Bu park 14 milyara yapılmış ise, sen kimsin ki devletin bu parasını keyfine, kinine göre çöpe atıyorsun? Evet, Sayın İçişleri Bakanı ve Ankara Valisi. Lütfen, derhal parka görevlileri gönderip, zarar- ziyan tespitleri yapılmasını ve parkın şuan ki halinin tespitini ve gerekli soruşturma işlemlerinin yapılmasını Ankaralılar adına sizlerden rica ediyorum...
SAYIN, İÇİŞLERİ BAKANLIĞINA ve ANKARA VALİSİNE “MANSUR YAVAŞ” ÇAĞRIMDIR.. “KAMUYA AĞIR ZARAR VERDİ, YAPILAN MEGA HİZMETİ; SİYASİ KİN İLE HARBEYE ÇEVİRDİ, ŞİMDİ DE ORTADAN KALDIRIYOR”

SON EKLENENLER

FaceBook

Haber Ara

Copyright ©2010 - Tüm hakları saklıdır.
PHP Haber Sitesi Türkiye Tasarım
Haber 2000- Tüm Hakları Saklıdır. İzinsiz Ve kaynak gösterilmeden Alıntı Yapılamaz. Yayınlanan Tüm Haber Ve Açıklamalar İlk Kaynaktan Ulaştırılan Açıklamalardır. Sitemiz Bu Açıklamalara Ekleme Veya Müdahelede Bulunmadan Yayınlar. Yorum,Makale, Sizden Gelenler Bölümündeki Yazılardan Yazanlar Sorumludur. Harici Bilgiler Ayrı Bir Sayfada Açılır. Haber 2000 Bu Linkler Ve İçeriklerinden Sorumlu Değildir.Her Türlü Haber Ve İletişim İçin millitaraf@hotmail.com Adresini kullanabilirsiniz. Sitemizden Daha İyi Yararlanabilmek için Gizlilik İlekeleri Ve Yayın Prensiplerimzi Okuyunuz. Ekonomik Veriler Bilgilendirme Amaclidir.Kullanimindan Dogacak Sorunlardan Sitemiz Sorumlu Degildir. En İyi İnt Exp 8+ 1024x768 Görüntülenir