GÖKTÜRK TUNÇTÜRK yazdı

www.haber2000.com

Değerli okuyucular..

Mansur Yavaş.. Biliyorsunuz kendisi Avukat.. Yani; hukukçu..

CHP’ye geçmeden önce MHP’de idi ve Sol cenahın sembol isimleri olan Deniz Gezmiş ve arkadaşlarına seçim meydanlarında bolca küfürler ve hakaretler etti..

Bu zat şimdi, Sol parti CHP’ye kayıtlı üye ve CHP’nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı..

Kendi siyasi tercihi… Ama kendisi topluma mal olmuş bir siyasi isim, Cumhuriyetin Başkenti Ankara’nın Büyükşehir Belediye başkanı…

İşte bu yüzden… Her hangi bir yanlışlığı, yalancılığı ve kıvırdaklığı var ise bizde halkın temsilcisi olarak, “kamu yararı” ve “toplum yararı” olan her konuda kendisini; yasaların bize verdiği “ifade özgülüğü” hakkı çerçevesinde eleştiririz..

Dedim ya.. Mansur Yavaş, hukukçu.. “kamu yararı ve toplum yararı adına yapılan eleştirilerin” yasalarda yerinin ve ifadesinin ne olduğunu çok iyi bilmesi gerekir..

Değerli okuyucular..

Şimdi bu gün sizlere Mansur Yavaş ve Hukukçuluğu hakkında çok önemli şeyler yazacağım.. Ha unuttum… En büyük icraatını da yazacağım… Ve kendisine de ahlaki, hukuki sorular ileteceğim..

Ankara Büyükşehir belediyesinin ve kendisine bağlı olan şirketlerin 2021 faaliyet raporları Belediye Meclisinde görüşülüyor..

Tabi… Bu faaliyet raporları görüşmesinden önce Mansur Yavaş, 5 aydır meclis toplantılarına gelmiyordu..

Neyse.. Belediyenin 2021 yılı faaliyet ve hizmetleri meclis toplantısında görüşülürken, AKP ve MHP meclis üyeleri Mansur Yavaş ve ekürilerini soru yağmurlarına tuttular..

Tabi hizmet yok.. Sorulara cevap veremiyorlar… Veremeyince çılgınlıklara, algı eylemlerine başvurdular..

Ankara’yı yönetemeyen, fakat kendisi yönetilen Mansur Yavaş, meclis toplantısında üyelerin sorularına cevap vereceği yerde, mahallede ki çocuklar gibi, toplantı öncesi yanında getirdiği “Parsel, Parsel” ve “Vurgun” adlı iki kitabı elleri ile hava kaldırıp,

“İşte Melih Gökçek’in 25 yıllık icraatları bu kitaplarda yazıyor.. Kitapların içerisinde ki iddiaları da mahkemeye götüremiyorlar.. Çünkü; kitaplarda ki iddiaların doğru çıkmasında korkuyorlar.. İşte final budur”..

Değerli okuyucular…

Yazımın başında neden “Hukukçu Mansur Yavaş” ifadesini koydum?

Çünkü, şimdi Mansur Yavaş’ı hem hukuki yönden ağır şekilde eleştireceğim, hem de hukuki, ahlaki soruları kendisine ileteceğim..

BİR … Mansur Yavaş… Bu hareketinle; sayfaları çamur ve iftira dolu o kitapları senin yazdırdığını ve her türlü baskı masraflarını karşıladığını ispat etmiş oldun..

Sen, kitapların içinde yazılanların doğru olduğunu nereden ve hangi hukuki gerekçelere dayanarak doğru olduğunu ilan etme cüretinde bulunuyorsun?

İKİ… Bak hukukçu Mansur Yavaş.. Senim şuan yanında ki danışmanlarının ve tetikçilerinin akıllarını toplasan, benim cebimde ki tozların akıllılığı kadar bile olamazlar..

Kitap yazmanın ne demek olduğu, zorluğunu ve tabi baskı ücretlerinin kesinlikle verilmesi gerektiğini iyi bilenlerden birisiyim..

Hele, hele siyasi iki kitap yazacaksın.. İçerisine “belge” diye yüzlerce kağıt koyacaksın.. Bu işlemler en az 5 yıl alır..

Belediye devletin kurumu… Şimdi söyle Mansur bey.. Bu sözde yazar “belge1 diye kitaplara serpiştirdiği yüzlerce resmi yazışmaları nereden ve kimlerden aldı?

Ve çok kısa zamanda her ne hikmetse geliri son derece dar olan bir sözde yazar, bu iki kitabı baskıdan çıkartıyor ve bazı önemli medya kuruluşlarında da kitapların reklamını veriyor..

Bizi aptal mı sandınız ulan düzenbazlar?.. Bu değirmenin suyunu kim akıtıyor?

ÜÇ… Mansur Yavaş… Diyorsun ki, “bu kitapları da yazılanları da mahkemeye veremiyorlar, çünkü iddiaların, belgelerin doğru çıkmasından korkuyorlar”… 

Hukukçu Mansur Yavaş… Sen kendi kendine iddia makamımı ve mahkeme mi kurdun ki bu kadar emin konuşuyorsun?

Evet, çok konuşan, boş konuşan Mansur Yavaş… Senin dötünden haberin yok..

Bu kitapta ki çamur ve iftiraları Sayın Melih Gökçek aylar önce savcılığa verdi ve iddialarında ispatlarını istedi..

Dedim ya… Senin dötünden haberin yok hukukçu Mansur Yavaş.. Galiba etrafında ki kıldan, tüyden danışmanların seni yine tufaya getirdiler..

Bu kitaplar hakkında ki cezai şikayet şuan; Ankara 19. Asliye Ceza mahkemesinin 2022/175 esas sayılı doyasında.. 

Hukuk müşavirini veya özel avukatın Bülent’i gönder, bir baksınlar bu dosyaya…

İçindeki iddialar mı? Hepsi yalan ve çarpıtmalar… Senin bu sözde yazarın da halk tv’de senin söylediğin gibi, havalar attı..

Dedi ki; “İddialarım doğru çıkacak korkusu ile beni mahkemeye bile veremiyorlar”..

Bak, bak ifade benzerliğine bak..

Örneğin.. O sırada ne dedi? “Nadir Koç, bir çanta dolusu parayı, götürüp Melih Gökçek’e makamında verdiğini söyledi”…

Yine; “Nadir Koç dedi ki, Melih başkanın döneminde FETÖ’cüler belediyede cirit atıyordu, Melih başkan koruyordu, bizde çekindiğimiz için bir şey diyemiyorduk” falan..

Şimdi bu ifadeler; eğer çıkarmadılar ise kitapta var..

“Çıkarmadılarsa” diyorum.. Çünkü Nadir Koç canlı yayında yalanladığı gibi ben de kendisi ile görüşüp, olayın aslını yazmıştım..

Şimdi bunları okuyan birisi ne anlar?

Melih Gökçek’in yardımcısı Nadir Koç, birisinden aldığı bir çanta dolusu rüşvet parasını götürüp Melih Gökçek’e vermiş.

Yani, Gökçek’in bilgisi dahlinde rüşvet hareketi cereyan etmiş.. Anlamı çıkarılıyor..

Oysa ki tamamen tersi.. FETÖ’cü bir pislik, bir gece arabasında Nadir Koç’a bir çanta dolusu para bırakıyor ve “Bu senin hakkın” diyerek çıkıp, gidiyor..

Nadir Koç bir anda şok oluyor.. Şimdi bu iblisin uşağı ile tartışsa yarınlarda işi puştluğa döküp, Nadir Koç’a çamurlar atabilecekler..

Ve Nadir Koç, gece saat 10 civarı… Çantayı alıp, belediyede makamında bulunan Melih Gökçek’e götürüp, olayı anlatıyor ve çantayı da hangi tedirginlikten dolayı aldığı bildiriyor..

Bakın.. Nadir Koç dürüst insan olmasa idi, bizzat kendisine verilen o çanta dolusu parayı alır, kimselere haber vermeden giderdi..

Ama o ne yapıyor? Sorumlu olduğu belediye başkanına olayın nasıl cereyan etiğini anlatıp, bilgisinin olmasını istiyor..

Ve tabi ertesi günlerde bu çanta o iblislerin yüzlerine çarpıtılıyor…

Ve ayrı bir çamur.. Güya Nadir Koç demiş ki; “Melih Gökçek’in zamanında FETÖ’cüler belediyede cirit atıyordu, bir şey yapmıyordu” falan..

Nadir Koç bu çamur iddiaya karşı ne dedi?

“Asla böyle bir ifade kullanmadım.. Aksine bu adamları Melih başkan görevden alıp, belediyeden kovdu ama bunlar gidip mahkemelerden kararlar alıp, geri geldiler..

Allah için konuşmak gerekirse de; bu FETÖ’cülerle karşı en büyük mücadeleyi Melih başkan verdi”..

Evet.. Hukukçu Mansur Yavaş.. Senin “final” diye havaya kaldırdığın ve doğruluklarına emin olduğun kitapların sayfaları böyle çarpıtmalarla, iftiralarla dolu..

Şimdi özel avukatın Bülent’i gönder de 19. Asliye ceza mahkemesinde Murat’ını savunsun… Bakalım Murat’ını bu çamurlardan nasıl çıkartacak…

VE DÖRT… Evet Hukukçu Mansur Yavaş.. Sizin her türlü çamur ve iftirayı attığınız, attırdığınız Sayın Melih Gökçek size defalarca hangi çağrıda bulundu?

Dedi ki; “İspat etmeyen şerefsizdir”…

Hem de her iddianızda… Ve bu güne kadar ortaya attığınız hiçbir iddiayı ispat etmediğiniz gibi, Ankara Savcılığı senin ve ekürilerinin Savcılıklara vermiş olduğunuz;

“FETÖ’ye destek verip, rant sağladı, FETÖ’cü” iddialarınızın dedikodudan öte görmeyip, şikayetlerin topuna birden Takipsizlik kararı verdi… Ve galiba sizde bu karara itiraz edemediniz…

Ve soruyorum sana Mansur Yavaş.. Sahi “şeref” sizin için ne anlam taşıyor?

Evet değerli okuyucular..

Mansur Yavaş’ın 3 yılda yaptığı en büyük icraatı, siyasi kinle Melih Gökçek’e itibar suikastı yapmayı planlayan bu çamur deryası kitapları bastırmak ve her yerde reklamını yaptırıp, destekler vermek… 

Danışmanlarını, hukukçularını topla.. Hodri meydan hukukçu Mansur Yavaş..

Ben “organik” Ülkücüyüm, sen ve etrafında kiler de “çakma” Ülkücü..

Kıvıran da … Şerefsizdir..

NOT … Ha aklıma gelmişken sorayım Hukukçu Mansur Yavaş.. Senin en kıymetli özel kalem müdürün, danışmanın Servet Avcı, 17 Ocak 2022 günü Yeniçağ gazetesinde ki köşesinde, “SERPİCO” başlıklı bir yazı yazmıştı..

Yazıda her şey ortada idi.. Kendisini “Serpico” kahramanına benzeten Servet, belediyede yolsuzluklar yapıldığını ve kendisin de bu yolsuzluklara göz yummayıp, karşı çıktığı için sevilmediğini yazmış ve bir şirkette ki görevinden de istifa etmişti..

Sahi bu pis kokulara karşı Hukuken ne yaptın Sayın Hukukçu Mansur başkan?

 19. ASLİYE CEZA DA...' görseli olabilir" />