Ülkemizin gündemi o kadar hızlı değişiyor ki; yayına hazır halde olan yazılarımı bazen bu değişimden dolayı yeniden yazmak durumunda kalıyorum.
1 Nisan’da ki, İYİ Parti’nin kurultayının muhteşem tablosu ve halkın yoğun ilgisi Cumhur İttifakına 18 Nisan’da apar, topar erken seçim kararı aldırttı.
Türkiye’nin umudu olan, İYİ Parti’nin cesur lideri Sayın Meral AKŞENER’in ve partisinin kuruluşundan bu yana sürekli yasaklar ve zorluklar çıkarttılar. İYİ Parti’nin her geçen gün büyümesinden ve halkta bulduğu karşılıktan son derece rahatsız oldular.
Devletin tüm imkanları ve tüm medya grubu elinde olan, Cumhur ittifakı, İYİ Parti ve güçlü lideri Sayın Meral Akşener’in seçime girmesine zorda bırakmak ve kötü giden ekonominin, oylarını daha azaltacağı düşüncesi ile 24 Haziran’da erken seçim kararı aldılar.
Amerikalı profesör James F.Clarke’nin güzel bir sözü var;
“ Bir siyasetçi gelecek seçimi, bir devlet adamı gelecek kuşağı düşünür. “
Clarke’nin bu sözü adeta,
Kısıtlı imkanları ve gönüllülerden oluşan, ülkenin demokrasi ile yönetilmesi ve geleceği için mücadele eden, Sayın Meral Akşener var, diğer tarafta, seçimleri düşünerek koşulsuz bir araya gelen Cumhur İttifakı olduğunu düşünüyorum.
Ama şunu önemle belirtmek istiyorum; halkımız huzursuz, gergin ve güven istiyor. Kötü giden ekonomi, artan işsizlik ve enflasyon, umutsuz gençlik ve gerçek sorunların sürekli göz ardı edilmesi halkı mutsuz etmektedir.
Bunu çok net anlatan ve dün akşam yaşadığım bir olayı paylaşmak istiyorum.
18 Nisan’da saat 19.30 gibi Kızılay’dan, Koru metrosuna bindim. Metro hareket etti, o esnada, vagona ellerinde gitarı olan, 2 genç seslenerek, “rahatsız etmezsek müzik yapabilir miyiz?” diye yolculardan izin istedi.
(Bu metroda, bir gelenek olmuş ve 3-5 dakikalık müzik yapıyorlar ve insanlara iyi geliyor aslında. İsteyen de 1 tl veriyor. )
Gençler izin istediği anda, tam karşımda oturan 50 yaşlarında bir bey, son derece sinirli ve kaba bir tavırla “ben istemiyorum müzik yapmayın, çalmayın” dedi.
Bir anda vagon sessizleşerek yolcular gerildi ve “neden istemediğinizi söyler misiniz beyefendi?” diye sordular.
“Bir nedeni yok, çalmasınlar istemiyorum” dedi.
Bu kaba üslubu sonucu vagondaki yaklaşık 40 kişilik yolcu grubu, “biz çoğunluk olarak istiyoruz, gidip başka vagonda yolculuk” edin dediler.
“Artık tek kişinin kabadayı kararlarından bıktık, yıllardır bunaldık, bir kişinin dediği değil çoğunluğun dediği olsun demokrasi olacak” diyerek yoğun tepki gösterdiler.
Karşı çıkan yolcu çalsınlar hadi göreyim diyerek, kalkıp acil butonuna bastı.
Metro durdu, güvenlik görevlileri geldi, herkes gerildi, adam hala insanları tehdit edip, kaba davranmaya devam edince, yolcular birlikte açılan kapılardan, o yolcuyu vagondan dışarı çıkardılar. Güvenlik görevlileri de alıp götürdü.
“ Söz ola baş kestire,
Söz ola savaş bitire…”
Görüldüğü üzere, halkımız huzurlu bir ortam ve kavgacı sert üsluptan bıkmış, yolcunun bu tavrına kimse katlanamadı.
Ülkemiz oldukça zor yıllar geçirmekte ve bu zorlukları birlikten kuvvet doğurarak aşmalıyız. Her kademedeki ve her görüşteki insanlar bunu anlamalı artık.
Bu yüzden İYİ Parti ve güçlü kadın Lideri Sayın Meral AKŞENER halkın umut kaynağı oldu. Ben halkımıza ve özellikle de kadınlarımıza güveniyorum, yapılan haksızlık karşısında Meral AKŞENER’in yanında yer alacaklar ve oylarını verecekler.
İYİ günler, Türkiye’yi bekler….
Bu Haber 766125 Defa Okunmuştur