http://www.haber2000.com
» İYİ Partili Şenol Sunat : “18 Yılda 7 Bakanı değişen, 15 kez uygulama sistemi değiştirilen ve çıkmaza sokulan Eğitim Sisteminin en mağduru Öğretmenlerimiz oldu”

İYİ Partili Şenol Sunat : “18 Yılda 7 Bakanı değişen, 15 kez uygulama sistemi değiştirilen ve çıkmaza sokulan Eğitim Sisteminin en mağduru Öğretmenlerimiz oldu”

"Toplumumuzu hakikat hedefine, mutluluk hedefine ulaştırmak için iki orduya ihtiyaç vardır: Biri vatanın hayatını kurtaran asker ordusu, öteki milletin geleceğini yoğuran irfan ordusu...Yani; Öğretmenlerimiz"
Paylas
İYİ Partili Şenol Sunat : “18 Yılda 7 Bakanı değişen, 15 kez uygulama sistemi değiştirilen ve çıkmaza sokulan Eğitim Sisteminin en mağduru Öğretmenlerimiz oldu”
Eğitim - 23 Kasım 2020, Pazartesi 20:53:25
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

TUTARSIZ VE KADÜK YÖNETİMİN EN MAĞDURU; "ÖĞRETMENLERİMİZ"

 

“18 yılda 7 kez değişen Milli Eğitim Bakanı ve 15 kez değişen Milli Eğitim Sistemi; hiçbir paydaşını tatmin edememiş, ürettikleri tüm çözümler ülkemizin gerçekleri ile örtüşmemiş, vizyon belgeleri de dahil olmak üzere aziz milletimize "eğitim" adına vaat edilen hiçbir proje layıkıyla uygulanamamıştır” hatırlatması yapan İYİ Parti Eğitim Politikaları Başkanı ve Ankara Milletvekili Şenol Sunat, 24 Kasım Öğretmenler günü münasebetiyle yaptığı değerlendirmeleri şöyle sürdürdü;

 

“Eğitim sisteminin tüm paydaşlarının sorun yaşadığı bu tutarsız ve kadük yönetimin kuşkusuz en mağduru, "öğretmenlerimiz" olmuştur.

 

Oysaki öğretmenlerimiz, en değerli varlıklarımızı “çocuklarımızı” yani “geleceğimizi” emanet ettiğimiz, toplumun tüm kesimleri tarafından saygı gösterilmesi ve el üzerinde tutulması gereken fedakâr kişilerdir.

 

Cumhuriyetimizin kurucusu, ebedi başkomutanımız ve başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk der ki; "Toplumumuzu hakikat hedefine, mutluluk hedefine ulaştırmak için iki orduya ihtiyaç vardır: Biri vatanın hayatını kurtaran asker ordusu, öteki milletin geleceğini yoğuran irfan ordusu..."

 

Gelin görün ki; atanamayan öğretmenlerden, ücretli öğretmenliğe, özür grubu atamalarından 3600 ek göstergeye, 2023 vizyon belgesi tanıtımında söz verilen "Öğretmenlik Meslek Kanunu’ndan, öğretmenlik mesleğinin itibar kaybına kadar yaşanan sıkıntılar oldukça büyümüş ve içinden çıkılamaz bir hal almıştır.

 

Tarihin en eski ve itibarlı mesleklerinden biri olan öğretmenlik mesleği için peygamberimiz "Ben ancak muallim olarak gönderildim." diyerek mesleği onore etmiştir.

 

Yine Atatürk bir köy okulu ziyaretinde derse girerek "Cumhurbaşkanı bile sınıfta öğretmenden sonra gelir" diyerek sınıfın genç öğretmenine saygı göstermiş ve öğretmenlik mesleğinin önemini tüm dünyaya göstermiştir.

 

Böyle bir inanç ve kültürden gelen milletimiz ve öğretmenlerine, birkaç ay önce Milli Eğitim Bakanı "Eğitimde asıl yük öğretmenin maaşıyla ilgilidir. Milli Eğitim Bakanlığı'nın bütçesine bakarsanız, yatırım bütçesinin çok çok küçük olduğunu görürsünüz. Neye göre; personel maaşına göre..." diyerek öğretmenlerimizi üzmüştür.

 

Sayın bakana hatırlatmak isteriz ki, öğretmenlik mesleği kutsal bir meslektir; geleceğimizi, çocuklarımızı emanet ettiğimiz yoksulluk sınırının altında maaş alan öğretmenlerimizin hakkı parayla ödenmez, ödenemez.

 

Tüm dünyayı etkileyen zorlu Covid-19 pandemi sürecinde de eğitim sistemimizin en ağır sorumluluğunu sırtlayan her zamanki gibi vefakar öğretmenlerimiz olmuştur.

 

Öyle ki pandemi sürecinde Vefa Destek Grubu ve filyasyon ekiplerinde çalışan öğretmenlerimiz bile olmuştur. Öğretmenin yeri, sınıfı ve öğrencilerinin yanıdır.

 

Eğitim bilimciler tarafından pandemi sürecinde öngörülen öğrenme kayıplarının en aza indirilmesinde büyük çaba harcayan tüm öğretmenlerimize, idarecilerimize ve MEB çalışanlarımıza teşekkürü bir borç biliriz.

 

ÖĞRETMENLERİMİZİN PANDEMİ SÜRECİNDE YAŞADIĞI SORUNLARI GÖRMEZDEN GELEMEYİZ

 

Yine vatandaşlarımıza ve öğretmenlerimize sorumluluğumuz gereği, ülkemizin dört bir yanındaki öğretmenlerimizin pandemi sürecinde yaşadığı sorunları görmezden gelemeyiz.

 

Gerekli teknik donanım ve alt yapı sağlandığı takdirde, öğretmenlerimiz her şartta çalışmaya hazırdır.

 

Özellikle, geçtiğimiz hafta alınan ani kararlar ile zor günler yaşayan okullarımızın, öğretmenlerimizin ve öğrencilerimizin uzaktan eğitime oryantasyonu bir an önce gerçekleştirilmeli, başta köy okulları olmak üzere teknik alt yapı mutlaka sağlanmalıdır.

 

İnternete erişim cihazı olmayan ve internet bağlantısı olmayan öğrenciler uzaktan eğitimden nasıl faydalanabilirler?

 

Sayın bakanın defaatle dile getirdiği “eğitimde fırsat adaleti” bu yetersiz imkanlarla nasıl sağlanacaktır?

 

Uzaktan eğitim için öğrencilere dağıtılacak tabletler konusunda ise, yeni bir “Fatih Projesi faciası” yaşanmaması için gerekli önlemlerin alınması gerekmektedir.

 

İYİ Parti olarak bu konunun da sonuna kadar takipçisi olacağımızın bilinmesini isteriz.

 

Tüm bunlarla birlikte, eğitim sisteminin dijital tabanlı devam etmesi nedeni ile her okula bir bilişim öğretmeni atanması, yine öğrencilerimizin ve öğretmenlerimizin sağlık kontrolleri için her okula bir sağlık görevlisi atanması elzemdir.

 

Öğretmenlerimizin öğrencilerine ve derslerine motive olmaları için, özür grubu tayinleri hakkaniyetli bir şekilde gerçekleştirilmelidir.

 

Defalarca söz verilen ancak bir türlü gerçekleştirilmeyen 3600 ek gösterge, öğretmenlerimize, analarının ak sütü gibi helaldir.

 

Her seçim döneminde söz verilen 3600 ek gösterge en kısa sürede öğretmenlerimize, polislerimize ve hemşirelerimize verilmelidir.

 

"ÖĞRETMENLİK MESLEK KANUNU” BİR AN ÖNCE ÇIKMALIDIR

 

Öğretmenlerimiz ile ilgili en önemli konu ise, "Öğretmenlik Meslek Kanunu” dur ve bir an önce çıkmalıdır.

 

Bu kanun ile öğretmenlerimizin görev, sorumluluk ve haklarından, öğretmen yetiştirme ve atamaya;

 

Okul yöneticilerinin görev ve sorumluluklarından, okul yöneticilerinin yetiştirilmesi ve atamasına;

 

Millî eğitim müfettişlerinin seçimi ve atamasından, yer değiştirme ve nakile;

 

Öğretmenlerin mesleki faaliyetlerinin izlenmesi, değerlendirilmesi ve mesleki gelişimlerinin sağlanmasından, özlük haklarına;

 

Mesleki ve etik davranış standartlarından, eğitim öğretim hizmetleri sınıfında fiili olarak görev yapanlara karşı işlenen suçlarda ceza artırımlarına kadar birçok maddede değişiklik yapılması gerekmektedir.

 

Öğretmen şikâyet hatları kurulması, özlük haklarının yetersizliği, özellikle internet ortamında ve sosyal medyada öğretmenlik mesleğine yönelik yapılan mesnetsiz eleştiriler, öğretmenlerimizin itibarını oldukça zedelemiştir.

 

Bu itibarın yeniden kazanılması, öğretmenlerimiz ile ilgili alınacak tutarlı ve iyileştirici kararlar ile mümkündür.

 

 Aynı dersi anlatan, aynı özveriyi gösteren, aynı fakülteden mezun kişilerin farklı unvanlarla öğretmenlik yapması onur kırıcıdır.

 

Bu yüzden ücretli, sözleşmeli, yardımcı öğretmen gibi sınıflamalara acilen son verilmeli, şartları sağlayanlar kadroya geçirilmeli, kadrolu bir öğretmenin hak ettiği; atama, terfi ve tüm özlük haklarından faydalanmaları sağlanmalıdır.

 

Ayrıca ülkemizin dört bir yanında, öğretmen bekleyen okullar ve öğrenciler olduğu aşikârdır. Bu gerekçe ile en yakın zamanda en az 60 bin öğretmen mutlaka atanmalıdır.

 

Sonrasında ise, YÖK ile istişare edip, eğitim fakültelerinin kontenjanları arz-talep dengesi gözetilerek öğrenci alınmalıdır.

 

Yine MEB bakanlığı kadrolarına yapılan atamalarda liyakat esas alınmalı, ülkemizin geleceğini etkileyen kararları alan kişilerin ehil olmasına dikkat edilmelidir.

 

Örneğin Danıştay’ın 1709 Şube Müdürü atamasına iptal kararı, mutlaka uygulanmalıdır. Unutulmamalıdır ki yargı kararlarını uygulamaması durumunda hukuk devleti ilkesinin varlığından söz edilemez.

 

Görünen o ki, Türk Milli Eğitim Sistemi mevcut haliyle, neresinden tutsanız elinizde kalacak bir hal almıştır.

 

"TOPYEKÛN BİR EĞİTİM SEFERBERLİĞİ" İLE YENİDEN SAĞLAYACAK VİZYON İYİ PARTİ'DE DİR

 

Bu durumda en çok mağduriyet yaşayan şüphesiz öğretmenlerimiz ve öğrencilerimizdir. Ancak tüm öğretmenlerimiz ve öğrencilerimiz müsterih olsunlar ki, öğretmenlik mesleğinin kutsiyetini ve seçkinliğini, parti programımızda ifade ettiğimiz gibi "topyekûn bir eğitim seferberliği" ile yeniden sağlayacak vizyon İYİ Parti'dedir.

 

Ülkemizi muasır medeniyetler seviyesine çıkaracak eğitim anlayışı İYİ eğitimciler ile gerçekleşecektir.

 

Çocuklarımızın fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller olarak yetişmesinde emeği geçen, geleceğimizin manevi mimarları tüm öğretmenlerimize bir kez daha şükranlarımı sunuyor, tüm öğretmenlerimizin öğretmenler gününü kutluyorum.

 

Bu vesile ile başta başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, genç yaşta kalleşçe şehit edilen Necmettin Öğretmeni, Aybüke Öğretmeni ve tüm şehitlerimizi, ebediyete intikal etmiş tüm öğretmenlerimizi bir kez daha rahmetle ve şükranla anıyor, emekli öğretmenlerimize sağlıklı  ömürler diliyorum"


Bu Haber 646156 Defa Okunmuştur

OKUYUCU YORUMLARI

UYARI:Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.(Yorum Yapanın Taahütü)Yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
Ad Soyad
E-Posta
Yorum

Haber Arşivi

ÇOK OKUNANLAR

Hava Durumu



İçerik Yükleniyor...
Ankara’ya 5 yıldır tek bir kalıcı eser yapamayan, “Çapsız” Mansur Yavaş; dünyanın en büyük tema parkı olan ANKAPARK’ı, siyasi kin ve ağır kıskançlık psikolojisi ile açıkça harabeye çevirtti. Parkta yapılan 83 hırsızlıklara göz yumduğu gibi şimdi de yerel seçimler arifesinde; parkta ki dinozor ve diğer oyuncakları kaldırıp, atacağını ve bu alanı yeşil alan yapacağını duyuruyor, güya Ankaralıların da görüşlerini aldığı anketi aktarıyor.. İşine geldiği zaman da; yıllardan beri “bu park 14- 16 milyar liraya yapıldı, parayı oyuncaklara gömdüler” gibi ciyaklayıp, siyasi itibar suikastları yaptı, yaptırdı.. Parkı harabeye çevirmesinin tek gerekçesi ise; Ağır siyasi kin.. Melih Gökçek yaptırdı diye.. Şimdi, halkı ücretsiz, otobüslerle parka getiriyor. Niye; Parkın kırılan oyuncakları, harabe görüntüsünü görmeleri için.. Zeka özürlüler, Ankaralı sormayacak mı, “Bu parkı kim bu hale getirdi?” diye Sayın İçişleri Bakanı, Sayın Ankara Valisi.. Bu parkı Melih Gökçek Belediyeye süper görüntülerle teslim etti mi? Etti? Park kimin denetimde idi? Ankara Büyükşehir Belediyesinin.. Başkanlar kimdi? Mustafa Tuna ve Mansur Yavaş.. Peki, 5 yılda bu büyük devasa parkı kim bu hale getirdi? Kim harabe olmasına göz yumdu? Mansur Yavaş.. Şimdi bu parkı tamamen kaldırıyor.. Bu park 14 milyara yapılmış ise, sen kimsin ki devletin bu parasını keyfine, kinine göre çöpe atıyorsun? Evet, Sayın İçişleri Bakanı ve Ankara Valisi. Lütfen, derhal parka görevlileri gönderip, zarar- ziyan tespitleri yapılmasını ve parkın şuan ki halinin tespitini ve gerekli soruşturma işlemlerinin yapılmasını Ankaralılar adına sizlerden rica ediyorum...
SAYIN, İÇİŞLERİ BAKANLIĞINA ve ANKARA VALİSİNE “MANSUR YAVAŞ” ÇAĞRIMDIR.. “KAMUYA AĞIR ZARAR VERDİ, YAPILAN MEGA HİZMETİ; SİYASİ KİN İLE HARBEYE ÇEVİRDİ, ŞİMDİ DE ORTADAN KALDIRIYOR”

SON EKLENENLER

FaceBook

Haber Ara

Copyright ©2010 - Tüm hakları saklıdır.
PHP Haber Sitesi Türkiye Tasarım
Haber 2000- Tüm Hakları Saklıdır. İzinsiz Ve kaynak gösterilmeden Alıntı Yapılamaz. Yayınlanan Tüm Haber Ve Açıklamalar İlk Kaynaktan Ulaştırılan Açıklamalardır. Sitemiz Bu Açıklamalara Ekleme Veya Müdahelede Bulunmadan Yayınlar. Yorum,Makale, Sizden Gelenler Bölümündeki Yazılardan Yazanlar Sorumludur. Harici Bilgiler Ayrı Bir Sayfada Açılır. Haber 2000 Bu Linkler Ve İçeriklerinden Sorumlu Değildir.Her Türlü Haber Ve İletişim İçin millitaraf@hotmail.com Adresini kullanabilirsiniz. Sitemizden Daha İyi Yararlanabilmek için Gizlilik İlekeleri Ve Yayın Prensiplerimzi Okuyunuz. Ekonomik Veriler Bilgilendirme Amaclidir.Kullanimindan Dogacak Sorunlardan Sitemiz Sorumlu Degildir. En İyi İnt Exp 8+ 1024x768 Görüntülenir