OZAN ARİF yazdı
KÖR NİKO MEYHANECİ!..
PEKİ, KÖR TİKO NECİ?
Sabret diyorum kendi kendime...
Ama sabredemiyorum ki!
Aklım, mantığım sabretmiyor.
Aklım, mantığım sabretse bile yüreğim sabretmiyor.
Yüreğim sabretse dilim sabretmiyor,
Dilim sabretse elim sabretmiyor...
Sinir oluyorum sinir...
Ve mecburen işte böyle yazıyorum!
Ben bu kişiyi sevmem...
İsmini bile ağzıma almaktan artık iğreniyorum!
Sevmesem de, nefret etsem de yirmi yıldır kabullenmeyip reddetsem de, ettiği her laf, her lafında yaptığı her gaf,
her cehalet, her düşüncesizlik doğruca gelip beni veya benim gibileri, yani bizi buluyor...
Bizi derken ülkücüleri buluyor ülkücüleri!..
Neden derseniz;
Ülkücülük ve Üç hilal etle kemik gibi, bedenle ruh gibi birbirine kaynamış durumda...
Dolayısıyla alamet-i farikası üç hilal olan bir tüzel kişiliğin, bir siyasi kurumun başında idareci olanların yaptığı her çirkinliğin cezasını ülkücüler çekiyor, bedelini ülkücüler ödüyor...
Defolup gitmesi için verdiğimiz mücadeleyi bilen vaaar,
Bilmeyen var.
Bilen de, bilmeyen de her gafından sonra gelip yapılan bu gafların, saçmalıkların hesabını adeta bizden soruyor!
En basiti,
- Ekonomiye “ ükonomi „ demesinin...
- Çünkü diyeceği yerde “ çük „ demesinin...
- “Mobese„ kamerasına "Modesa„ kamerası" demesinin.
- "Altımilyon insan işsiz" diyeceği yerde, "işsazı issinin issassız" demesinin...
- "36 etnik unsur" demek isterken "36 esnik örsün" demesinin...
- Bisküvi‘ye bile "Püskevüt" demesinin...
- Partinin 40 yaşına geldiğini söylemek için, o meşhur kendine has saçma sapan matematik formülleriyle hesaplama yaparak komik duruma düşmesinin...
- Güya millete kendileriyle yürümesini tavsiye ederken;
“Kutuplaşmaya, karmaşaya, krize, kargaşaya, kaosa, kavgaya ve karanlığa bizimle yürü Türkiye„ diye nutuk atmasının...
- Bir futbol takımının şampiyonluğunu kutlamak isterken, şampiyonluğu yerine “şampuan„lığını kutlamasının...
Cezasını biz çekiyoruz biz biz...
Millet onu bulamadığı, ona ulaşamadığı için gelip bizimle,
Yani ne olursa olsun bunlara rağmen üç hilâl‘in gölgesinden ayrılmayan ülkücülerle dalga geçiyor.
Haaa... Şimdi bazı kraldan fazla kralcılar çıkıp;
“ne var bunda canım bunlar dil sürçmesi..„ diye itiraz edebilir.
O zaman bende derim ki;
Hadi oradan ne dil sürçmesi, bal gibi cahillik...
Dil sürçmesi bir olur iki olur, devamlı dil sürçmesi mi olur be?..
Savunduğunuz kişi “dil sürçmesi„ yerine bile, “dil sürtmesi„ diyor, kör müsünüz? Sağır mısınız?.. derim.
İşin doğrusunu neden saklıyorsunuz ki?
Bu zavallı Türkçe’yi bilmiyor Türkçeyi...
Eline yazılıp verileni bile doğru-dürüst okuyamayacak kadar, Türkçe‘den uzak uzak...
Türkçeye hakim olmayan bir kişinin, Türk Milliyetçiliği yapması mümkün mü?
Gerçi Türk Milliyetçiliği falan yaptığı da yok ya!
Neyse hadi bunları geçelim “ Kör Niko ne, Kör Niko?„
Sonra sanki bir matah söz söylemiş gibi;
“Kör Niko, Türkiye gündeminin önüne geçti, ben de buna yanıyorum„ diyerek kameraların karşısına geçip, yanındaki avanelerinle beraber sırıtmak ne oluyor?...
Yahu mübarek bayramda verecek başka mesajın yok mu senin?
Büyük davransana!.. Tutuşturmayı bırak, yatıştırmaya baksana...
İktidar partisine yaranmak için başka partililere üye olanların ayyaşlığından bahsetmek, elin terbiyesizliğinden vazife çıkarmak sana mı düştü
Koltuk değnekliği yaptığın iktidar partisinin metotlarını aynen kullanmaya, bayram da bile milleti germeye mecbur musun?
Bırak el ne halt ederse etsin, birbirlerini yesinler sana ne?...
Sonra sen değil miydin o tenkit ettiğin, yani Niko’nun meyhanesine gönderdiğin zihniyetle 57. hükümeti kuran?
Sen değil miydin, “Ben, üç-buçuk yılda Sayın Ecevit‘ten çok şey öğrendim„ diyen?
Şimdi ne oldu?..
Ülkücülerin değil, sırf birilerinin gözüne girip sallanan koltuğunu sağlama almak için, eskiden ortaklık yaptığın zihniyetin çirkinliğini dile dolamak sana mı düştü?
Kimin arabasına binersen onun türküsünü çığırmaktan bıkmadın mı?
Sonra sana ne?
Sen sanki onlardan daha ak-pak mısın?..
Bana sorarsan sen onlardan daha kirlisin!
Senin tutacak yanın yok yanın!
Çünkü
Sen değil miydin; memleketin derdine düşen ülkücüleri partisinden yuvasından uzaklaştırıp, yol arkadaşlarım diyerek önündeki bilmem nesinin(!) derdine düşmüşleri etrafına toplayan?
Sen değil miydin; aynı odayı zina yapmak için ayrı ayrı kullanan pezevenkleri milletvekili yapan?
Sen değil miydin; bunların zina yaparken çekilmiş görüntüleri bile ortaya çıkınca, bunları savunmaya kalkan?
Şimdi çıkmış elin ayyaş üyelerini, elin serhoşlarını koz yaparak pirim toplamaya uğraşıyorsun!
Peki, kim için?
Kim için olacak, o yalakalığını yaptığın iktidar erkine yaranmak için tabi...
Eline bir koz geçirmiş gibi ( artık o meyhaneyi nereden biliyorsan) tutmuş elaleme Kör Niko‘nun meyhanesini gösteriyorsun...
Yahu ağzından laf çıkmadan bir parça düşünsene arkdaş!
Sen düşünceli davranmaz, sen düşünceli söz söylemezsen, başkalarının da düşünceli davranmasını, düşünceli söz söylemesini bekleyemezsin!
Onlar da şimdi çıkıp derlerse ki;
“ Tencere dibin kara, senin ki benden kara„ derlerse,
“ Sen bize gösteriyorsan Nikonun meyhanesini,
Biz de sana gösteririz Manukyan‘ın kerhanesini..„ derlerse, ne diyeceksin?
Hiç bir şey diyemezsin!..
Hiç bir şey demeye yüzün olmaz ve bunun bedelini de yine ülkücüler öder.
Yine biz öderiz biz... Yine biz utanırız...
Çünkü sende utanma yoktur.
Zaten sende utanma olsa orada bir dakika bile durmaz def olur giderdin.
Allah ıslah etsin.
Başka ne diyeyim.
Bu Haber 1075047 Defa Okunmuştur