GÖKTÜRK TUNÇTÜRK yazdı

www.haber2000.com

Değerli okuyucular.

Sayın Melih Gökçek, 5 yıl önce özenle yaptırdığı ve Dünyanın en büyük, en çok oyuncaklara sahip ve en ucuza mal olan bir şahane tema parkı olan ANKARA Parkı; AKP’li Mustafa Tuna’ya teslim eti.

Yahu bu ne kin, bu ne vefasızlık?.. İnanın HDP’li Belediye Başkanına bile teslim etseydi bu parkı, yıllarca Melih Gökçek’e teşekkür ederdi..

110 Meclis üyesinin oyu ile Ankara Büyükşehir belediye başkanlığı koltuğuna;  Melih Gökçek’in istifası sonrası oturan AKP’li Mustafa Tuna, göreve geldiği andan itibaren başladı Melih Gökçek düşmanlığına. Hizmetlerini kötüledi, parklardan isimlerini sildi, Gökçek fotoğraflarını depoya attırdı ve tabi ANKAPARK’ı da sürekli kötüledi.

Neden mi? Çok tedirgindi..

“Yahu Melih başkan istifa eti ama bir bakarsın bizim partiden yeniden aday gösterirler veya başka bir partiden, veya bağımsız aday olursa O’nu yenemeyiz, en iyisi partili arkadaşı olarak ben kötüleyeyim, diğer partilerin seçmenlerinden de sempatiler toplayayım.” hesaplarındaydı

Çünkü AKP’den Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı beklentisi tavan yapmıştı.

CHP de bir anlık gafletle Mansur Yavaş’ı aday göstermişti. . Ee Mansur Yavaş bu fırsatı kaçırır mı?

Başladı vatandaşa; “Bize gerek kalmıyor.. Yerine seçilen partili başkan arkadaşı hizmetlerini ağır şekilde eleştiriyor” diyerek kendine propaganda malzemesi yaptı.

Ee haklı adam. Kim olsa bu fırsatı kaçırmaz. Siyasi malzeme olarak kullanır..

Ve Mustafa Tuna’nın hayalleri de suya düştü.. Ankara’ya Kayseri eski Belediye başkanı Mehmet Özhaseki aday gösterildi.

O da ne? Baktım birkaç gün sonra AKP’nin Ankara adayı Özhaseki’de başladı Melih Gökçek’e taşlar atmaya.

Yahu sen kimsin Özhaseki? Hiç mi hesabınız, kitabınız yok sizlerin?

5 dakika düşünseniz, zaten bu ihaneti sergilemezsiniz.

Melih Gökçek 28 yıldır Ankara’da aralıksız Belediye Başkanlığı yaptı.. Bütün rakip partiler birleşti yine yenemedi.

Bu yüzden tabi ki Melih Gökçek’i sevmeyenler olacak.

Değerli okuyucular.

Bakın Mehmet Özhaseki’nin, Melih Gökçek’i “itibarsızlaştırma” tavırlarının hemen ardından ben de dahil olmak üzere on binlerce Ülkücü, Özhaseki’ye karşı oy vermeme dahil, her türlü karşı tavır sergiledik.

Şimdi diyeceksiniz ki, ilk başlarda neden tanımadığınız Özhaseki’ye destek vermeyi düşündünüz?

Gerekçemiz şu idi..

Ülkücülerin Melih Gökçek’e geçmişlerden vefası vardır..

Bu yüzden Sayın Gökçek her seçimde Başbuğ Türkeş’in de işaretiyle Ülkücülerin oylarının tamamını alırdı.

Ve Özhaseki Ankara adayı ilan edildiğinden 10 dakika sonra Sayın Melih Başkanı aradım ve sordum;

“Başkanım ne yapıyoruz, tavrımız ne olacak?”

Sayın Gökçek bana aynen şu cevabı verdi; “Aynen desteğe devam.. Farz edin ki ben adayım. Özhaseki’de arkadaşımız, desteğe devam”.

Ve ben Sayın Gökçek’ten aldığım bu mesajı haberleştirerek, Milliyetçi- Ülkücü camiaya aktardım.

Beni arayan bütün Ülkücüler; “Abi tamam, Melih başkan Özhaseki’ye destek vermemizi istiyorsa mesele bitmiştir”

Şimdi birleri de diyecek ki; “Yahu siz kimsiniz? MHP’nin yöneticileri zaten Özhaseki ile birlikte çalıştılar”

Geçin o işleri. Bizler Ankara’da; Milliyetçi- Ülkücü hareketin bayraklaşma mücadelesinde “en derin” acıları ve çileleri çeken ekibiz, grubuz, gruplarız. Bu davanın gerçek mirasçılarıyız.. Kiracı değil, evin gerçek sahipleriyiz.

Ee Sayın Özhaseki, sen Ülkücülerin dağlar gibi vefası olan Melih Gökçek’i itibarsızlaştıracak sözler sarf edeceksin, ondan sonra da bizler sana mı destek oyumuzu vereceğiz?

Değerli okuyucular

İlk kez ben yazıyorum.

Geçen yerel seçimlerde Ankara ve Ankara’da yaşayanlar maalesef iki büyük siyasi talihsizliği yaşadı.

Birincisi..

AKP içinde ki bazı tilkiler, bir Anket firmasını kullanarak, Gökçek aleyhinde sözde anketler düzenleyerek, Sayın Erdoğan’ın önüne koyup, “halktan ağır tepkiler alıyor” nifakları ile seçilmiş olan Sayın Gökçek’in, “kendi rızası ile istifa” oyununu sergilediler.

AKP Ankara’da kazanacak güçlü aday bulamayınca, seçmen de sanki robot, gidip Ankara’yı dahi tanımayan bir isimi getirip, seçimi kazanacaklarını zannettiler..

Bakın size gerçeği aktarayım.. Binlerce AKP ve MHP’li, Özhaseki’ye tepki için gidip Mansur Yavaş’a oylarını verdiler.

Kimileri de sandığa gitmediler..

Geçen hafta.. Muhalefete yakın, Gezici Anket firmasının sahibi Solcu Murat Gezici, canlı yayında Melih Gökçek’ ne dedi?

“Başkanım, ben o dönemde çok anketler yaptım, hepsinde siz çıktınız. Ankaralı sizi başarılı buluyordu”..

Geçmiş olsun AKP yöneticileri..

İKİNCİ GAFLET.. SAYIN KILIÇDAROĞLU, SİZE İLK KEZ İSYANIM VAR..

Değerli okuyucular..

Dedim ya ilk kez yazıyorum..

Ankara’nın ve Ankaralıların yaşadığı ikinci “gaflet” CHP’de yaşandı..

Düşünün .. Aday gösterilmeden önce; CHP’ye ve SOL’un sembol isimlerine ağır küfürler eden başka partide ki bir isim, bir gecede aniden Ankara Büyükşehir Adayı olarak gösterildi.

“Bir gece anında” diyorum..

Çünkü Mansur Yavaş, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı adayı ilan edilmeden önce öz be öz CHP’li olan ve Ankara’da tüm kesimlerce sevilen önemli bir isimde;

“Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı” olarak karar kılınmıştı..

Tabi ki bu kararı alanlar Sayın Kılıçdaroğlu ile Sayın Meral Akşener’di..

Ve o isime diyorlar ki.. “Tamam, adaysın, git gerekli hazırlığını ve duyurunu yap”..

Ve o isim çıkıp, karargâhına gidip, hazırlıklarını yaparken

3-4 saat sonra Mansur Yavaş’ın, Ankara adayı olarak ilan edildiğine tanık oluyor…

Gerekli isimleri arıyor. “Bu duyum doğrumu?” diye soruyor..

“Evet” cevabını alınca sadece şaşırıyor.. Ve partisinin geleceği adına susmayı tercih ediyor..

Kim mi bu isim? Şimdilik yazmam.. İleri ki günlerde belki.. O’da kendi rızası olur ise..

Ama sadece şunu yazayım.. Ankaralıların tümü tanıyor ve seviyor.. Ve eğer aday olmuş olsa idi, samimiyetle yazıyorum; öyle Mansur Yavaş gibi sandıktan “topal ördek” olarak değil de, Ankara Büyükşehir Belediyesi meclis üyeleri sayısının en azından yüzde 80’nini almış olurdu.

Evet Sayın Kılçdaroğlu .. Size olan samimi duygularımı biliyorsunuz.. Sizin etrafınızda ki birçok isimleri ağır şekillerde eleştirdim ama niçin eleştirdiğimi de biliyorsunuz..

Bakın Sayın Kılıçdaroğlu .. Sizin hangi baskı veya hatırla bir anlık “gaflete” yenik düştüğünüzü bilmiyorum ama bu anlık gafletin faturasını şimdi Ankara ve Ankaralılar acı bir şekilde ödediği gibi, Size de; bu anlık gafletiniz “ağır vefasızlık” olarak geri döndü..

Artık bu vefasızlık faturasının detaylarını burada açmaya gerek yok. Ve bu vefasızlık halada sürüyor.

Size de geçmiş ola Sayın Kılıçdaroğlu .

MANSUR YAVAŞ BIRAK ARTIK BU YÜZSÜZ PROPAGANDALARI

Değerli okuyucular..

Yazımda bu gelişmeleri detaylı anlatım ki, şimdi aktaracağım yüzsüzlüklerin, çapsızlıkların ne kadar doğru olduğuna inanmanız içindir..

Sayın Melih Gökçek, 5 yıl önce dünyanın en büyük, en çok oyuncakları olan ve en ucuza mal edilen süper ANKAPARK’ın açılışını yapıp, Mustafa Tuna’ya teslim eti.

ANKAPARK kimin? Ankaralıların ve Ankara’nın, dolayısı ile resmi sahibi de Ankara Büyükşehir Belediyesidir..

Mustafa Dönemi belediyesi ne yaptı? Bu park ile ilgili herhangi bir reklam, halka duyurular yaptı mı? Yapmadı

Mansur Yavaş yine aynı kin politikaları ile parkı sürekli öcü gösterdi kamuoyuna.

Yahu arkadaş.. Bu nasıl akıl fukaralığıdır?

Koskoca tema parkta ki binlerce oyuncak ne ile çalışıyor?

Elektrikle..

Sayın Melih Gökçek, bu parkın içerisine elektrik üretim sistemini niye yaptırdı?

Parkı işleten; ister belediye olsun, ister şahıs olsun, elektrik konusunda rahat etsin diye..

Ee uyanık Mansur Yavaş .. Sen park işletmecisine bu elektrik üretim tesisini vermezsen, yararlandırmazsan adam da gelen ağır elektrik faturalarının arasında tabi ki boğulacak..

Ve öyle oldu..

İşletmecinin parkı çalıştıramamasının sebebi? Gelen büyük miktarlarda ki elektrik faturaları.

Ve değerli okuyucular.. Mahkemeden işletmecinin tahliyesine karar verilmesin de tek sebep te elektrik faturaları..

İşletmeciyi de mağdur etiniz, parkı da berbat etiniz..

Şimdi Mansur Yavaş ve çömez ekibi kalkmışlar, sanki düşmana karşı zafer kazanmışlar gibi,

“Verilen hukuki mücadelemiz sonucu ANKAPARK artık belediyenin oldu” falan..

Ve  dün akşam bu çapsızlar ekibi Mansur başkanları adına havadan çekilen ANKAPARK görüntüleri ile video paylaştılar..

Yahu inanın bunların alayı cahil, çapsız..

Bakın değerli okuyucular.. Havadan çekilen görüntülerin yüzde 70’in de dinozor görüntüleri var..

Ve videoları ile suçüstü yakalandılar..

Dinozorların boyu .. En küçüğü 11 metre falan.. Daha çok büyükleri de var..

“Harabe olarak” halka göstermeye çalıştıkları videoda; dinozorların kafaları, sırt kısımları parçalanmış olarak gösteriliyor..

Bakın . Dikkat edin. Dinozorların ayakları falan parçalanmıyor.. İnsanın yetişmeyeceği yükseklikte ki kısımlar parçalanmış olarak gösteriliyor.

Yahu kim ve neden; o kadar yüksekliğe fırlayıp, dinozorların kafasını, boyun ve bel kısımlarını neyle parçaladı?

Ve Belediyeye ait ANFA’nın bekçileri olmasına rağmen bu çakalar buraya nasıl girdiler?

“Hırsızlar gelip, malzemeleri çalıyorlar” diyorsunuz?

Yahu bu parka hırsızlar girip, bir şeyleri kırıp, çalıyorsa; bunda tek suçlu var, sizsiniz arkadaş.

Melih Gökçek bir de gelip size park bekçiliği mi yapacaktı bre düzenbazlar? 

Dötünüzü, başınızı hiç orya- buraya kıvırmayın..

Bu ANKAPARK’ta 5 yıl içinde ne kırılmış ise, neler çalınmış ise tek sorumlusu sizsiniz..

Akıl fukarası çapsızlar.. Yoksa çakallarla, hırsızlarla işbirliği mi yapıyorsunuz?

O ufacık çömez aklınızla insanların aklı ile oynamayın..

Bu büyük parkı halka ve basına harabe göstermekte ki tek amacınız siyasi kininiz..

Şimdi ben Sayın Melih Gökçek’in yerinde olsam, gider hem Savcılığa hem de Ankara Valiliğine müracaat ederek, parkı video görüntülerinde ki hallere kimlerin düşürdüğünün tespitini ve cezalandırmasını resmen talep ederim.

Yok öyle kamu malını kendi hesabınıza göre heba etmek..

Sayın Melih Gökçek, ANKAPARK’ı sizlere böyle mi teslim etti yüzsüz, çapsızlar sürüleri?

Ayrıca yılardır tutturmuşsunuz. Yok 750 milyon dolar harcanmış, yok 801 milyon dolar harcanmış..

Yahu kardeşim .. Bırakın mahalle dedikodularını. Parkın inşasında bir usulsüzlük, yolsuzluk var ise gidersiniz yargıya verirsiniz..

Ve Hukukçu Mansur başkan. Bırak artık bu ucuz, işportaya düşmüş taktikleri..

Dedim ya; biz sizlerin alayınızdan akılıyız, anında maskelerinizi düşürürüz.

Bir kez daha suçüstü yakalandınız..