GÖKTÜRK TUNÇTÜRK yazdı
Değerli okuyucular..
Biliyorsunuz, Ankara Büyükşehir Belediyesinin eski Başkanı Sayın Melih Gökçek, geçen hafta CNN Türk tv’de Ahmet Hakan’ın Tarafsız Bölge programında; 4 saat belgelerle konuşarak, Mansur Yavaş ve ekibinin kendisi hakkında ki iddialara cevaplar vermişti..
Aslında cevapları yarıM kalmıştı… Ve o yarım kalmış ekran operasyonunu da bu gün Beyaz Tv.’de “Akılda Kalsın” programında gerçekleştirdi..
Sayın Melih Gökçek, Ankara Büyükşehir Belediyesinde ki ihale tezgâhlarını, vurgunları, sebep olunan kamu zararlarını resmi belgelerle canlı yayında açıkladı..
Açıklanan bu belgele göre; kasalarında Milyonlarca lira olarak Mansur Yavaş’a teslim edilen Büyükşehir’e ait 16 Şirket 2,5 yılda; 3 Milyar 626 Milyon lira zarara sokulmuş..
Tekstille hiç alakası olmayan İnşaat firmasından, 25 Milyonluk liralık Maske alınmış… Hem de fahiş fiyata.. Alımda vurgun var..
Melih Gökçek’in görev yaptığı 27 yılda sadece 1 Genel Müdür ile başarılar kazanan Halk Ekmek Fabrikasına, Mansur Yavaş, 2,5 yılda tam 6 genel Müdür atamış.. Ve Halk Ekmek bu gün 38 Milyon lira zararda..
Tohumluk buğday ve arpa alım ihalelerinde katakulli işlemler olduğu gibi, TMO fiyatları ile karşılaştırıldığında tam 33 milyon lira vurgun var.. Ve bu alımlar CHP Tekirdağ Milletvekilinin firmasından direk değil, kooperatifler kullanılarak alınmış..
Yapılan 2 Kömür ihalesinde 14 Milyon 700 Bin vurgun yapılmış…
Etimesgut İstasyon Caddesi yapımı ihalesi 106 Milyon liraya bir firmaya veriliyor ve 8 ay sonra teslim etmesi şartı ile ama firma bu sürede teslim etmiyor.. Belediye bu firmaya ceza kesmsi gerekirken, günün şartlarında göre malzeme artış fiyatları eklenerek, firmaya 70 Milyon menfaat daha sağlanıyor.. Yol henüz bitmediği gibi, aynı firma halen yapımı sürdürüyor..
Ve işin ilginç tarafı, bu katakulli yol yapım işlemine usulsüz olduğu için fen işlerinde ki Şube Müdürü suç unsuru olduğu için imza atmıyor.. Bu müdürü görevden alıyorlar.. Daha sonra aynı şekilde atanan 3 Şube müdürü de imza atmadıkları için görevden alınıyorlar..
Hatta bu şube Müdürlerinden birisinin de Mansur Yavaş’ın eşinin akrabası olduğu ileri sürülüyor..
Mansur Yavaş, tıkanan Ankara trafiğini rahatlatmak için, alternatif yollar açılmasının trafiği rahatlatacağına inanmadığı için, yeni alternatif yollar yapmıyor ve trafik sıkışıklığını da AKP döneminde verilen imar ruhsatları sonucu binaların ve nüfusun ve araçların artmasına bağlıyor.. Gel de gülme..
Ve Sayın Melih Gökçek diyor ki; “Mansur Yavaş, Ankara’yı batırdı, yeşili katletti, havasını kirletti, trafiği çözümsüz hale soktu ve verdiği vaatleri yerine getirmedi.. Çapsız… Sonuç, Sıfır, sıfır”..
Ve Sayın Gökçek ekrandan Mansur Yavaş’a sesleniyor..
“İşte belgelerle senin çapsızlığını, vurgunlarını, ihaleye fesat karıştırmanı açıklıyorum.. Buyur yiğitsen git beni mahkemeye ver..”
Değerli okuyucular..
Dikkat çeçken bir şey var.. Mansur Yavaş ve ekibi hakkında çok önemli yolsuzlukları, usulsüzlükleri ve beceriksizlikleri belgelerle ortaya koyan, öyle sokakta rast gele bir kişi değil..
Ankara’ya 28,5 yıl Belediye hizmeti vermiş bir siyasetçi ve belediyecilikte duayen isim olan Melih Gökçek…
Geçen hafta dikkatimi çekti.. Biliyorum; Gökçek’in açıklamalarından sonra Mansur Yavaş ve ekibini büyük telaşlar sardı ve telaşa kapılmadıkları görüntüsünü vermek içinde, yine matbu evrak gibi hazırlanmış algı haberlerini Ajansları tarafından beslenen medya kuruluşlarına servis ettiler..
Yahu kardeşim… Bırakın bu alicengiz oyunlarını… Hakkınızda bu kadar önemli suçlar teşkil edecek iddialar ortaya atılıyor ve ortaya atan da eski Bir Büyükşehir Belediye Başkanı…
Öyle kabadayı ayaklarına yatmayın… En azından Ankaralılara açıklama yapıp, hesap verin.. Hesap vermek zorundasınız..
Ama hesap vermek yerine sürekli kaçıyorsunuz.. Evet.. Bilerek ve kurnazlıkla kaçıyorsunuz.. Çünkü, hesap veremeyeceğinizi biliyorsunuz.. Hesap vermekten korkuyorsunuz.. Algılarınızın yerle bir olacağını biliyorsunuz..
Kaçın bakalım… Ama bir gerçek var.. Sayın Gökçek yaptığı bu iki ekran operasyonu ile sizlerin algı merkezini çökertip, yerle bir etmiştir…
Evet… Şimdi ortada bir gerçek var… Kardeşim ya bu belgelere karşı çıkıp adam akıllı cevap vereceksiniz, ya da Ankaralıları daha fazla kandırmadan istifa edip gideceksiniz..
Kendiniz ne sanıyorsunuz?… Öyle kabadayı ayaklarına da girmeyin…
Hani Şeffaf olacaktınız? Hani eleştirilere açık olacaktınız, hesaplar verecektiniz? Ne oldu?
Değerli okuyucular..
Bence Sayın Melih Gökçek’in bu belgeli açıklamaları CHP’yi de, İYİ Parti’yi de çok yakından ilgilendiriyor..
Edindiğim bilgiye göre Mansur Yavaş’ı “Muhbir” isimli bir Ajans yönetiyormuş.. İddiam…
Bu ajans Mansur Yavaş’ı yine hesap vermekten kaçıracak..
Çaresi mi? Bence CHP ve İYİ Parti Ankara yöneticileri bir heyet ile bu iddiaların sahibi Melih Gökçek’i ziyaret edip, Sayın Gökçek’i dinleyip, eldeki belgelerin suretlerini almalılar ve Mansur Yavaş’ın yerine onlar kamuoyuna açıklama yapmalıdırlar..
Tabi kendileri bilir.. Zaten artık Mansur Yavaş masalına CHP’li ve İYİ Parti tabanı da açıkça inanmıyor.. Çünkü, halkın gözleri, mantıkları ve akılları var..
FETÖ’CÜ ÇAMURUNU SÜRDÜRENLERE : “ALAYINIZ ŞEREFSİZ, ALÇAK VE SAHTEKÂRSINIZ, KRİPTO FETÖ’cüsünüz”...
Değerli okuyucular…
Mansur Yavaş ve beceriksiz ekibi sadece hesap vermekten kaçmakla kalmıyor, iftira ve çamur atmalarla günlerini geçirmeye, algılarını elde tutmaya çalışıyorlar..
Biliyorsunuz.. Sayın Melih Gökçek, CNN Türk Tv programında; “Benim görevden attığım, fakat gidip mahkemelerden kararlar alarak görevlerine dönen FETÖ’cü olduklarını bildiğim isimler hala belediyede var.. Bunlar ve Mansur Yavaş ekibi bir olup, bana çamurlar atıp, yıpratmaya çalışıyorlar”…
Ne kadar açık ve anlaşılır bir anlatım..
Ama gelin görün ki Mansur Yavaş’ı ve yanlışlarını savunmada kurgulanmış robotlar, at hırsızları bu açık ifadeleri tamamen çarpıtarak,
“Vay Melih Gökçek, kendisinin döneminden kalma FETÖ’cülerin hala belediyede olduğunu itiraf etti.. Gökçek, yakında itirafçı olabilir” gibilerinden soytarı rollerine girip, algı çamurları serptiler..
Bende akıl fukaraları v zavallılar…
İşte bu zavallılara Sayın Melih Gökçek bu gün son kez belgelerle cevaplarını verdi ve dedi ki;
“Hadi ispat etmezseniz hepiniz şerefsizsiniz, alçaksınız, Kripto FETÖ’cüsünüz”..
Sayın Gökçek’in gösterdiği belgeler ne idi?
Fetullah’ın iblis olduğuna kanaat getirildikten sonra Ankara Valiliğine yüzlerce isimleri resmi yazılarla bildirerek, görevden alınmalarını istemiş..
Kimleri ihraç edilmişler, kimileri de görevden alındıktan sonra gidip Mahkemelerden göreve iade kararları almışlar..
Ve Belediye de göreve devam etmişler… İşte bunların içinde Genel Sekreter Kılıç’ta var..
Adam mahkemeden eriye dönüş kararı getirmiş ve bakmış ki Melih Gökçek kendisini burada barındırmayacak, kurnazlıkla hemen fırsatını bulup emekli olmuş..
Ne yapsın Melih Gökçek? Mahkeme kararı ile geri dönenleri kuruna mı dizse idi..
Merak edenler Sayın Gökçek’e giderek veya telefon ederek, 2016 ve 2016 yıllarında Ankara Valiliğine yazdıkları yazıları ve görevden alınması için verdiği isim listesini alabilirler..
İş bu kadar net ve açık..
Ama bunlara rağmen Mansur Yavaş’ın robotları hala FETÖ şarkılarını söylemeyi sürdürüyorlar..
Ve Melih Gökçek kendisine bu çamurları atanlara şöyle seslendi;
“Bakın 15 Temmuz akşamı hain darbe girişimi anlarında ve daha Sayın Cumhurbaşkanımızın sağ olup, olmadığı bilinmezken, televizyonlara ilk ben ve olum çıkarak halkı sokağa davet edip, hain darbeye karşı direnme çağrıları yaptık..
Belediyeye ait tüm iş makinaları ile yolları kesip, tankların yürümesine engel olan yine banim..
Ve darbe planı devreye sokulurken beni gelip beni gözaltına alıp, infaz etmek için götürmeye çalışan albay, mahkemeden müebbet hapis aldı..
Oğlum Osman, darbeye direniş için gençleri sokağa döktü..
Şimdi söyleyin be alçaklar, şerefsizler… FETÖ ve iblislerine karşı bu ağır mücadeleyi verip, Ankara’da ki hain girişimi boşa çıkaran Melih Gökçek, nasıl FETÖ’cü olur?
5 dakika delikanlı olun ve buna açıklık getirin..
Ve benim de olumunu da bu guru verici muadelesine Sayın Cumhurbaşkanımız ve Sayın Devlet Bahçeli’de vurgular yaparak, bize teşekkür etmişlerdir..
Bütün bu gerçekler rağmen sizler hala şerefsizliğinizi, alçaklığınızı ve hainliğinizi sürdürerek, beni karalamaya çalışıyorsunuz… Takdir milletimizindir”
Evet… At hırsızları, baykuşlar… Bu algı yalanınızda elinizde bir kez daha bomba gibi patladı..
Boşuna çırpınmayın… Millet artık sizin sahtekar yüzünüzü iyice teşhis etti..
Değerli okuyucular..
Şimdi bu at hırsızları ekibi bu “Muhbir” isimli Ajans vasıtası ile daha önce yazdıkları ve kimsenin alıp okumadığı, oraya buraya ücretsiz dağıttıkları “Parsel, Parsel” isimli kitabın devamı olarak ikinci kitabını çıkarıyorlar..
Ve reklamları orada burada dönüyor..
Bu konuyu alicengiz kitap yazma algı işini birkaç gün içinde sizlere aktaracağım ama şimdi sizin huzurunda soruyorum;
“Yahu kitabı yazan görünümde ki Murat Ağırel.. Senin gelirin ne? Bu kitap baskı paralarını ve şuan da yapılan reklamların ücretini nasıl ve nereden karşılayabiliyorsun?”
Yoksa … Melih Gökçek efsanesi geri dönecek korkusu ile Gökçek’i karalama propagandası adına birileri seni “Yazar maşası” olarak mı kullanıyor..
Haydi delikanlı isen bu kitap baskı ve reklam paralarını nasıl karşıladığını çık ta anlat…
Bu Haber 132851 Defa Okunmuştur