GÖKTÜRK TUNÇTÜRK yazdı

www.haber2000.com

Değerli okuyucular..

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş iyice köşeye sıkıştı ve bulunduğu makamı kullanarak hedeflediği tüm yollar ve kapılar açıkça yüzüne kapatıldı..

Artık resmen umutsuz ve ruhsal çöküntü yaşıyor, sinirleri tavan yapmış durumda.. Geçen günü de Belediye Meclisi toplantısında bazı meclis üyelerinin üzerine yürüdü… 

Bir taraftan; Mansur Yavaş’ın sadece “kağıt üzerinde CHP’li olduğuna kesin kanaat getiren CHP’li seçmen; O’nu topa tutup,

“CHP’de başkansan, üye isen CHP’nin ilkelerine ve değerlerine saygı duyup, değerlerine sahip çıkacaksın. Yok, eğer Denizleri anmayı onuruna yediremiyorsan, orada durmayıp, istifa edip, terk edeceksin” şeklinde sert tepkiler gösterirken,

Bir taraftan da; her gün hedef haline getirip, birçok suçlarla itham ettiği eski Büyükşehir belediye Başkanı Melih Göçek’in  de; bu kez tam hedefinde olduğu gözlendi ve Gökçek canlı yayında açıkça ilan ederek, Mansur Yavaş’ın ipini çekti..

Ve dedi ki; “3 ay içinde Mansur Yavaş diye bir şey kalmayacak. Siyasi sonu olacak.. Öyle şeyler açıklayacağım ki, siyasi hayatı son bulacak”..

Ve Melih Gökçek; Ahmet Hakan ile Hakan Bayrakçı’ya da çok ilginç bir soru sordu;

“Sizce Mansur CHP’li mi?”…

İkisi de resmen durakladılar… CHP’ye üye olan, CHP’den Belediye başkanı seçilen Mansur Yavaş için “CHP’li” diyemediler, tereddüt ettikleri gözlendi..

Hakan Bayrakçı sadece “milliyetçi olduğunu biliyorum” derken, Ahmet Hakan ise “CHP’de politika yapıyor” demesi dikkat çekti..

Mansur Yavaş’ın 53 Milyarlık bütçeye sahip olduğuna işaret eden Melih Gökçek, buna rağmen hiçbir icraat yapılmadığı gibi belediyenin bütün şirketlerinin iflas ettiğini, ağır borç yükü altına sokulduğunu belirtti..

Mansur Yavaş’ın şeffaf olduğu söylemlerinin de baştan sonra yalan ve algı olduğunu vurgulayan Gökçek, bundan böyle her hafta her medya mecrasında Mansur Yavaş’ın yolsuzluklarını, vurgunlarını açıklayıp, kendi sesinden nasıl yalanlar söylediğini  belgelerle açıklayacağını ve rezil edeceğini de kaydetti..

Gökçek, Mansur Yavaş ve algı merkezinin kendisine sürekli iftiralar attıklarına işaret ederek, kamuoyuna şu önemli mesajı aktardı;

“Ben yolsuzluk yapmam, ben haram yemem, ben şerefsizlik yapmam.. Aksini iddia edenlerde ispat etmezlerse şerefsizlerdir”…

Gerçi Sayın Melih Gökçek; Mansur Yavaş ve algı merkezine de daha öncede defalarca “ispat etmezseniz şerefsizsiniz” çağrıları yapmıştı ama galiba o grupta şeref tatile çıkmış.. Bakalım ne sesi ne zaman çıkacak?

Değerli okuyucular..

En önemli gelişme ise şu… Sinan Aygün’ün, Mansur yavaş ve ekibine karşı açmış olduğu ceza ve tazminat davaları bitme aşamasına gelirken, Mansur Yavaş’ın eski bir davadan başının çok ağrıyacağı ve yargıdan büyük bir şamar yiyeceği anlaşılıyor..

Gelişen olay şu…

Biliyorsunuz… Mansur Yavaş aday olduğu ilk sırlarda Necmettin Keskin isminde bir işadamı ile ve aynı zamanda Hukukçu olan bu kişi ile adliyelerde ortaklaşa büyük iş takibi yaptıkları ortaya çıkmış ve bir iş takibinden sonra 650 Bin dolar meblağda birbirlerine kazık attıkları, hatta bu isimin Mansur Yavaş’a sahte senet verdiği, Mansur Yavaş cephesinden ileri sürülmüştü..

Bu kazık atma kavgası sürerken, adı geçen Necmettin Keskin’in  özel bilgisayarının  Mansur Yavaş’ın eline geçtiği ve bu bilgisayarda da çocuk pornosu yüklü olduğu ileri sürülmüştü..

Ve Mansur Yavaş, katıldığı bir tv’de de  parasını almak için bu porno işlemi ile Necmettin keskini sık, sık SMS mesajları ile tehdit ettiğini de itiraf etmişti..

Ben bu dava ile pek ilgilenmedim ama aldığım bilgilere göre bu Necmettin Keskin’in Avukatlık diploması iptal edildiği gibi, yargılama sonucunda da 4 yılı aşkın bir hapis cezası almıştı..

Yalnız Necmettin Keskin duruşmalarda ki savunmalarında mahkemeye ibraz edilen bilgisayarın kendisine ait olmadığını ve çocuk pornosunun da kendisi tarafından yüklenmediğini, Mansur Yavaş cenahı tarafından yüklenip, kendisine tehdit aracı olarak kullanıldığını ısrarla söylemişti..

Ceza aldı… Amma sonrasında Necmettin Keskin ve avukatı tarafından yapılan itirazlarda ise çok dikkat çekici gelişmeler yaşandığı belirtiliyor..

İtiraz üzerine Mahkeme gerek bileşim uzmanlarına ve gerekse TÜBİTAK’a bilgisayarı gönderip, porno yükleme işleminin hangi tarihlerde yapıldığı ve bu bilgisayarın kime ait olduğu yönünde bilirkişi raporları istemiş..

Alınan bilgilere göre bilirkişi raporlarında porno yükleme işleminin Mansur Yavaş ve avukatının bahsettiği tarihlerde değil de çok sonra ki tarihlerde yapıldığı belirtiliyor..

Yani, yükleme işlemi tarihleri; bilgisayarın Mansur Yavaş’ta olduğu zamanlara denk geliyormuş..

Ve tabi mahkûmiyet alan Necmettin Keskin bu bilgisayarın asla kendisine ait olmadığını yaptığı itiraz dilekçesinde halen ısrar ediyor..

Şimdi bu bilirkişi raporlarından sonra yargılama yeniden başlayacak.. 

Tabi kararı yargı verecek ama kuvvetli delilere göre yeniden yargılanma işlemi başlatıldığına göre Mansur Yavaş’ın başının ağrıyacağı kesin..

Tüm fotoğraflar gösteriyor ki; CHP yakın zamanlarda yeni bir Ankara büyükşehir belediye başkan adayı arayacak gibi.. 

SAYIN CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’A, MELİH GÖKÇEK ÇAĞRIMIZ VAR

Değerli okuyucular..

Sayın Melih Gökçek belediye başkanlıkları yaptığı dönemlerde hem üretici kazansın, hem de vatandaş organik sebze ve meyveyi ucuza alsın diye birçok noktalarda köylü ve üretici pazarları kurmuştu..

Büyük bir yararı olmuştu..

Şimdi tabi sebze meyve fiyatlarında büyük bir fahiş fiyat olduğu gibi, birçok insafsız marketlerinde bu vurgunlarda, kargaşalarda önemli rol oynadıkları biliniyor..

Sayın Melih Gökçek’e dün canlı yayında zamlar ve ekonomik sıkıntılar soruldu..

Sayın Gökçek, petrol ve doğalgaz konusunda dışa bağımlılık gerçeğine dikkat çekerek,

“Vatandaşlarımız fiyatlarda sıkıntı yaşıyor.. Ama bu sıkıntıları devlet olarak aşmamızda mümkün ve kolay.. Belediyeler halka birinci elden ucuza sebze ve meyve sağlamada üzerine düşen görevleri yapmalıdırlar..

Örneğin ben şuan belediye başkanı olsa idim, Ankara’da kesinlikle ne üretici, ne de tüketen vatandaş sıkıntı yaşamazdı.. Daha önceleri yaptığım gibi çeşitli noktalarda köylü ve üretici pazarları kurardım..

Ayrıca Tarın Kredi Kooperatifine bu sıkıntıları aşmamızda büyük görev düşüyor..

Tarım Kedi Kooperatifleri illerde ve bölgelerde üretici pazarları açmalılar.. Köylü, üretici yetiştirdiği ürünü getirip bu pazarlarda satarsa, fahiş fiyat oyunları kısa zamanda yok edilir..

Daha sonra ise dışa bağımlı olduğumuz petrol ve doğalgaz konusunda da aşamalı adımlarla kurtulmamız mümkün ve hükümetin bu konuda zaten önemli araştırmaları var..

Bakın belediyelerin bu konuda derhal seferberlik ilan etmelerini öneriyorum… Bölgelerinde köylü ve üretici pazarları açsınlar, rahatça satışları sağlamak için üreticilere imkanlar yaratsınlar ve ilgili bakanlıklarda buna öncülük etsinler”

Değerli okuyucular… Çok doğru…

Ve bizde buradan Haber Sitesi olarak Sayın Cumhurbaşkanına çağrıda bulunarak, anında çözümler üretme projeleri ve becerileri olan Sayın Melih Gökçek’i, Tarın Bakanlığı makamında değerlendirmelerini öneriyoruz..

Hayırlı ve yararlı olacağı kesin… 

Rast gele ..