http://www.haber2000.com
» MUHARREM İNCE : "BİR LAFIM DA BEKİR'e OLACAK. YAHU SEN NE UTANMAZ ADAMIŞ SIN?"

MUHARREM İNCE : "BİR LAFIM DA BEKİR'e OLACAK. YAHU SEN NE UTANMAZ ADAMIŞ SIN?"

"Bekir Bozdağ demiş ki 'Bu CHP'liler seçim yaklaştıkça camileri hatırladılar' demiş. Bu camiler senin babanın tapulu malı mı? Orası müslümanların yeri. Elhamdülillah bizde müslümanız. Bozdağ'a bir şey hatırlatacağım. Konuşmayacaktım ama böyle tepemi artırdı.
Paylas
MUHARREM İNCE :
Siyaset - 01 Haziran 2018, Cuma 20:31:46
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

CHP Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, Bilecik'te halka hitap etti. Konuşmasında Bekir Bozdağ'a da yüklenen Muharrem İnce, "Bekir Bozdağ demiş ki 'Bu CHP'liler seçim yaklaştıkça camileri hatırladılar' demiş. Bu camiler senin babanın tapulu malı mı? Orası müslümanların yeri. Elhamdülillah bizde müslümanız. Bozdağ'a bir şey hatırlatacağım. Konuşmayacaktım ama böyle tepemi artırdı.

 

Bozdağ, utanmıyor musun bunu söylemeye sen. 2010 yılının Aralık ayında Mekke'de beraber tavaf etmedik mi? Beraber Umre yapmadık mı seninle? Aynı uçakta değil miydik? Nasıl bir utanmaz adamsın" diye konuştu.

 

“Bugün bir tarihi kentte, 600 yıllık bir imparatorluğun köklerinin olduğu tarihi çınarın, köklerinin olduğu Bilecik’te olduğumun farkındayım” sözleriyle konuşmasına başlayan Muharrem İnce şöyle devam etti;

 

“Bugün hiç cevap vermeyecektim ama az önce şeyh Edebali’nin türbesine gittik bir Fatiha okuduk. Buraya geldik orada şöyle yazıyor öğüt var ya hepinizin bildiği; ‘Ey oğul diyor beysin küsmek bize barıştırmak sana’ diyor ya… Ne yazık ki bugün ülkeyi yönetenler nasibini almamış bundan. Bugün komik adam demiş benim için. Sen 24 Haziran akşamı ağlayacak mısın gülecek misin hep beraber göreceğiz”

 

BAŞBAKAN YILDIRIM’A: AYNI AĞABEYİ GİBİ YALANCI BU DA…

 

“İki… Binali Yıldırım demiş ki ben demişim ki sözde ‘Tika’yı kapatacağım’ demişim. Aynı ağabeyi gibi yalancı bu da . Sayın Binali Yıldırım eğer bu yaptığım 49 miting içinde eğer ‘Tika’yı kapatacağım’ lafını söylemişsem sana söz veriyorum ne istiyorsan onu yapacağım. Sana bişey diyemiyorum çünkü sen 24’ünde kendi kendini imha eden bir başbakansın zaten.”

 

“BİR LAFIM DA BEKİR’E”

 

“Bir lafım da Bekir’e… Bekir Bozdağ demiş ki ‘Bu CHP’liler seçim yaklaştıkça camileri hatırladılar’ demiş. Bu camiler senin babanın tapulu malı mı? Orası müslümanların yeri. Elhamdülillah bizde müslümanız. Bozdağ’a bir şey hatırlatacağım. Konuşmayacaktım ama böyle tepemi artırdı. Bozdağ, utanmıyor musun bunu söylemeye sen. 2010 yılının Aralık ayında Mekke’de beraber tavaf etmedik mi? Beraber Umre yapmadık mı seninle? Aynı uçakta  değil miydik? Nasıl bir utanmaz adamsın. Ayıp… Ayıp… Bakın son kez söylüyorum. Seçim meydanlarında camileri çekin. Seçim meydanlarından dinimizi çekin. Seçim meydanlarında gelin ekonomi konuşalım yüreğiniz varsa…”

 

ERDOĞAN’A: VARSA YÜREĞİN GEL

 

“Erdoğan meydanlarda diyor ki ‘Ben ekonomisttim’ diyor. ‘Köprüyü Muharrem İnce yapamaz ben yaparım’ diyor. Bilecik’ten sesleniyorum ‘Sayın Erdoğan gel bana ekonomi öğret.’ Nerede öğret biliyor musun? İstediğin bir TV kanalında gel öğret bana. Eğer ekonomiden sıkıldıysan gel bana dış politika öğret. Ondan sıkıldıysan gel bir kanalda bana tarım öğret. Ondan da sıkıldıysan hiç yapamayacağın bir şey konuşalım.  Gel çocuklarımızın geleceğini gel eğitimi konuşalım. Varsa yüreğin gel.”

 

Meydanlarda diyor ki ‘Ben köprü yaptım’. Köprü yapmak basarsın parayı yaparsın. Ufak iş gerçekten demir beton bas parayı yapmak. Ben gönüllere köprü kuruyorum. Birinci köprüyü Demirel yaptı…  İkinci köprüyü Özal yaptı… Üçüncü köprüyü Erdoğan yaptı… Dördüncü köprüyü de İnce yapar…

 

“DEMİREL’İN KÖPRÜSÜNDEN 11 LİRAYA GEÇİYORUM DA SENİN YAPTIĞIN KÖPRÜDEN NİYE 114 LİRAYA GEÇİYORUM”

 

“Bana diyor ki ‘Sen Yalova’ya giderken Osmangazi Köprüsü’nden geçmiyor musun?’ Geçiyorum geçiyorum da kafama takılan bir şey var. Bana şunun cevabını verebilir misin? Demirel’in yaptığı köprüden 11 liraya geçiyorum da senin yaptığın köprüden niye 114 liraya geçiyorum? Sayın Erdoğan sana bir sorum daha var. Sayın Erdoğan yakında Ramazan Bayramı. Bu bayram gününde Demirel’in yaptığı köprüden bedava geçeceğiz de senin yaptığın köprüden niye parayla geçeceğiz? Hadi bana bunun cevabını ver.”

 

“ELİN ‘MUSK’INDAN MEDET UMUYOR”

 

“Demiş ki Elon Musk beni aradı İnce’yi aramadı demiş. Ya Allah aşkına Cumhurbaşkanı sensin. Tabi seni arayacak. Bana komik demiş ya ona bir komiklik yapayım o zaman. Elin Musk’ın dan medet umuyor.”

 

“SARAYIN MERMERLERİ BİLECİK MERMERLERİ Mİ HİNDİSTAN MERMERLERİ Mİ?”

“Bir emekli, işçi, mermer kentindeyiz. Her gittiği yerde milli ve yerli olduğu söylüyor değil mi? Sorum şu… Sarayın mermerleri Bilecik mermerleri mi Hindistan mermerleri mi? Böyle bazı filmlerde olurya soruyu sorar sonra der ki ‘sanık sizindir’ soruyu sordum Bilecik’e geldi mi Erdoğan. Gelmedi mi? Gelecektir çünkü ‘Ben sarayda hizmetçi olurum’ diyen milletvekili var. O zaman Bilecikliler AK Partili kardeşlerim size söylüyorum. Siz sormayacak mısınız? Mermeri bare bilelim. Mermer nereden geldi? Bunu öğrenmek hakkımız değil mi?”

 

“YARIN 13:00’E KADAR 81 VİLAYETİN HİÇBİRİNDE MÜZİKLİ PROPAGANDA YAPILMAYACAK”

 

“Şimdi bakın yarın çocuklarımız sınava girecek. 1 milyon 180 bin çocuktan, 1 milyonu sınava girecek. Bunların 126 bini yerleşecek. Diğerleri boşta ne olacağını bilmiyoruz. Peki üniversite sınavı ile liselere giriş sınavında ikisinde de aynı hataları yapmadılar mı? Yaptılar. Eve en yakın okul olacakmış. Eve en yakın okul ya istemediği bir okulsa. Belli mi değil. Şimdi yarın sınav sabahtan başlayacak. Bütün Türkiye’deki Muharrem İnce, CHP milletvekili adayları hepsine talimatımdır.

 

Yarın saat 13:00’e  kadar 81 vilayetin hiçbirinde müzikli propaganda yapmayacaksınız. Çocuklarımızın geleceği bizim seçimden daha önemlidir. Onlar bakmayın üniversite sınavına 9 ay kala değişiklik yaptı… 7 ay kala yaptı… 4 ay kala yaptı.. Sınava 2 ay kala tarihini değiştirdi. Gençler 24 Haziran’da sınava girecekken kabine girecekler şimdi. Yazık günah değil mi? Sınavın mı seçimin mi tarihi değişecek?”

 

“REKTÖRLER YENİDEN SEÇİMLE GELECEK”

 

“Benim Cumhurbaşkanlığımda akıl ve bilim esas olacak. Yurt sorunu olmayacak. İki yıl içinde tek bir öğrenci yurt sorunu yaşamayacak. 198 Mayıs ve 29 Ekim’de bütün üniversite öğrencileri 5’er yüz lira karşılıksız burs alacak. 10 bin öğrenciyi her sene yurt dışına göndereceğiz. Okul bitince eğer iş bulamıyorsa kredisini ödemeye devam edeceğiz. Bu YÖK’ü kaldıracağız. Rektörler yeniden seçimle gelecek. Özgür üniversite kuracağız ve hiç bir üniversiteyi bölmeyeceğiz.”

 

“SEN OTOMOBİLİN KAPORTASINA TALİPSİN BEN BEYNİNE”

 

“Erdoğan diyor ki ‘Ben otomobil fabrikası kurduracağım İnce karşı çıkıyor’. Evet yanlış yapıyorsun. Sen otomobilin kaportasına talipsin ben beynine talibim. Sen lastiklerini yapmak istiyorsun ben yazılımını yapmak istiyorum. Sana soruyorum ‘Ya şu diplomayı göster’ diye sen ‘olmaz’ diyorsun, mahkemeye de vermiyorsun. Her şeye dava açıyorsun.

 

Yine 100 bin liralık dava açmış bana.  Yine para istiyor. Peki sorum şu ya iki de birde şu diplomayı gündeme getirme diyorlar. Hayır diplomayı ben istemiyorum. Diplomayı anayasa istiyor anayasa…  Anayasada yazıyor 4 yıllık okul mezunu olması lazım yazıyor. Size bir sorum doktora gittin ameliyat olacaksın. Aklına takıldı birden dedin ki ameliyat olmadan şunu bir sorayım ‘Hocam nereden mezunsun?'” Dedi ki ‘Hacettepe’den mezunum’… ‘Ya şu diplomayı göreyim’ sordun doktor sana diplomayı göstermezse ameliyat olur musun olmaz mısın?”

 

Bir başka konu nasıl gençler yetiştireceğiz? Erdoğan diyor ki ‘Dindar ve kindar nesil yetiştireceğiz’ ben de diyorum ki çocuklarımızın dindar nesil olmasında hiç bir rahatsızlığımız olmaz. Bu ailenin işi. Ama kindar nesil olmalarından rahatsızlık duyarım. İnsanları seven bir nesil istiyoruz.

 

“Bir konu daha görüştü görüşmedi meselesi… Bu mesele çok eski ya sadece Fettullah Gülen değil ki.. 2005’e geri dönün öğle namazından çıktı; ‘Ofer’le görüşmedim’ dedi. Sonra akşam oldu bir TV kanalına çıktı aynı gün ‘Ofer’le görüştüm’ dedi. Yakında da FETO ile görüştüğünü açıklayacak zaten merak etmeyin. Yani öğle namazından çıktıktan sonra söylediği Ofer’le görüşmedim diye… Beş vakit namaz arasına bu kadar yalanı nasıl sıkıştırıyor bende onu anlamıyorum zaten.”

 

“EKONOMİYİ NASIL DÜZELTECEĞİZ”

“Cumhurbaşkanı olur olmaz OHAL’i hemen kaldıracağız. Hukuk devletini kuracağız. Atamalarımız liyakata uygun olacak. Ehliyetli insanlarımız atanacak. Bağımsız bir merkez bankası kuracağız. İş adamı bir yatırım yapacaksa  o iş adamı önceden belirlenmiş kurallara göre yapacak. Maçın ortasında kural değişmeyecek. Üretime yatırım yapacağız betona değil. Tarıma dayalı sanayiyi kuracağız.

 

İtalya bizden dökme zeytinyağını alıyor bizim markamız olmadığı için onu şişeliyor kendi markasını basıyor 15 katına satıyor. Ziraat Bankası’nın görevi çiftçiyi desteklemektir. Ziraat Bankası ne yapıyor bir medya kurluşunun satışına kredi veriyor. Ne kadar veriyor 1 milyar dolar… 1 milyar dolar bunu bin tane fabrikaya verseydi her birine 4 buçuk milyon vermiş olurdu bin tane fabrikayı kurtarırdı. Eğer bunu kobiye verseydi 10 bin kobiye 450’şer bin lira verirdi. Çiftçiye verseydi; 100 bin çiftçiye 45’er bin lira para verirdi. 100 bin çiftçiye 45’şer bin lira vermek yerine bir kişiye 1 milyar dolar verdiler. İşte bu Ziraat Bankası’nın kulağını çekip görevine getireceğiz. Çiftçinin emrine vereceğiz.”

 

ŞEHİTLERİ GAZİLERİ BİLE BÖLDÜLER”

 

“Bakın milleti böldüler. Önceden bu millet sağcı solcu diye bölünmüştü. Sonra Kürt Türk diye bölmeye çalıştılar. Sonra alevi sünni diye bölmeye çalıştılar. Ama öyle bir derinleştiriyorlar ki sürekli ama kimsenin aklına şehitleri gazileri bölmek gelmedi. Mesela 15 Temmuz şehitlerinin yakınları gazilerle, diğer şehit ve gazilerin sosyal hakları ücretleri bile farklı. Şehitleri gazileri bile böldüler. İşte yeniden bu milleti toparlamamız lazım.

 

81 milyonun Cumhurbaşkanı. Bir barışacağız… İki ekonomik olarak büyüyeceğiz… Üç adil bölüşeceğiz… 3B’yi 3Y ile kuracağız… Yön, yöntem, yönetim…  Yönümüz Avrupa Birliği, yönetim demokrasi hukuk birliği, evrensel kurallar, tarafsız bağımsız mahkemeler… Yönetim nasıl olacak basit… Tek adam ve avaneleri olmayacak. Güçlü bir lider ve yetenekli liyakatlı bir kadro. Parayı nereden bulacağım. Kamu İhale Kanunu parasının yarısı orada. Neden biliyor musunuz? Tam 180 kez değişti…

 

Niye? Bir adamına ihale vermek istiyorlar şartları uymuyor değiştiriyorlar veriyorlar. 180 kere ihale değişince devlet 10 liraya yaptığı işi 20 liraya yaptırmış oluyor. Kamu İhale Kanunu’nda paranın yarısı bekliyor. Atıl olan değerlerimiz var meralarımız… İnsan gücümüz, sanayimiz…  Sanayimiz yüzde 79 kapasite ile çalışıyor. Yüzde 21’i atıl. Onu devreye sokacağız kaynak o üretim. Denizlerimiz atıl 3 buçuk tarafımız denizlerle çevrili ama ne balıkçılık ne de denizde ulaşım.

 

İsraf… Mesela saraya harcanan para 2 milyar dolar. Tek saray değil he sadece Ankara’da değil. 5 tanede İstanbul’da var 5 tane. Sarayperest doymuyor saraya gözü doymuyor… Dolmabahçe var, Huber Köşkü var, Vahdettin Köşkü var, Beylerbeyi var, var da var… He bakın bir de Marmaris var. O yazlık onu sayma o ayrı. 300 odalı. Yahu Özal döneminde oraya yapılmış bir yazlık var 4 oda bir salon olmaz… Kesmiyor onu 300 – 500 odalı olmadan kesmiyor.”

 

“ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEMDE NE YAPACAĞIZ”

 

Engellerin önündeki bütün engelleri kaldıracağız. Emeklilikte yaşa takılanlar. 18 yaşında prim ödemeye başlamış. 30 sene ödemiş. Süren dolsun ama sana maaş vermem olur mu böyle devlet. Emeklilikte yaşa takılanlar bunu düzelteceğiz. Asgari ücret 2 bin 200 lira olacak. Öğretmenler, polisler, din görevlileri, hemşireler 3 bin 600 tamam onu halledeceğiz. Astsubaylar, uzman çavuşlar sizin tazminatınız dereceleriniz hepsini halledeceğiz. Emeklilere birer maaş… Onlar bin’er lira dediler. Bu bin lira bir iki sene sonra erir gider. O zaman bunu bir kurala bağlamamız lazım. O da şöyle olacak emeklilere Ramazan ve Kurban Bayramı’nda asgari ücret o zaman kaç paraysa onu vereceğiz.”

 

“O ÇOCUK SAYISI İLE BEN ÇOCUK BEZİNDEKİ KDV İLE UĞRAŞACAĞIM”

 

“Erdoğan’la benim aramdaki farkı anlatacağım size…  Erdoğan meydanlara geliyor diyor ki ‘3 çocuk’ sonra ‘5 çocuk yapın’ diyor. İyi kardeşim de nasıl bakacağız. Onu söylemiyor. Şimdi ben söyleyeyim. Ben söylersem olmaz. Çocuk sayısına niye karışayım. Aile kendi şartları, sağlık koşulları, geçim koşulları onlar kendileri karar verecek. Bu yetmiyor sezeryan olmaz diyor normal doğum.

 

Yahu sana ne nasıl isterse öyle yapsın. Erdoğan bunlarla uğraşıyor bende çocuk bezi ile…  Çocuğun donundan yüzde 18 vergi bekleyen hükümetten adam olmaz.  Yahu sen bebeğin donundan yüzde 18 vergi alacaksın, sonra da güçlü hükümetim diye konuşacaksın. Sütte, mamada yüzde 8, çocuk bezinde yüzde 18 KDV var. Ben çocuk bezindeki KDV ile uğraşacağım. O çocuk sayısı ile ben çocuk bezindeki vergi ile…”

 

BAŞINDAN GEÇEN BİR OLAYI ANLATTI

 

Size bir şey anlatayım şimdi aklıma geldi. Yanı başınızda Yenişehir var. Yenişehir hayvancılıkta ileri şehirlerimizden birisi. Hayvan pazarı da Salı günü. Salı günü partilerin grup günü, Bilecik’in de hayvan pazarı günü. Bir gün köye geldim babamda hayvancılıkla uğraşırdı sağdı o zaman. Anacığıma demiş ki ‘Yahu hayvanpazarına gideceğim gözüm almıyor araba kullanmaya çocuğa dedim (kardeşine) beni hayvan pazarına götür’ kardeşim de babamın çalışmasını istemiyor artık yaşlandı diye ‘Ben götüremem’ demiş engel olmaya çalışıyor bıraksın o işi diye.

 

Demiş ki ‘Ufağı yapmadı bu işi büyüğüne söylesem o da milletvekili. Milletvekili de bana şoförlük mü yapacak ona söyleyemedim’ demiş. Anam bana bunları söyleyeyince üzüldüm ‘Tamam bu Salı gitmiyorum Meclis’e babamın gönlünü yapayım’ dedim. Dedim ki ‘Şoförün benim sabah kaçta geleyim’ dedim. ‘Sabah 5’te gel’ dedi. Hayvan pazarı erken oluyor. Sabah 5’te evine gittim şoförlüğünü yapıyorum o da sağ koltuğa oturdu.

 

Geldik Yenişehir’e… Onu bıraktım hayvan pazarına öğleye doğru oldu partiye gideceğim. Baktım genç delikanlının birisi baba oğul ayakkabı boyuyorlar. Bende ayakkabımı boyatıyorum. Boyacı amcaya biraz gaz vereyim dedim. ‘Amca ne çalarsın sen’ dedim. ‘Kırnata çalarım’ dedi. ‘Sen kırnata çalıyorsun bu mebuslar da milletin parasını çalıyor’ dedim. ‘Doğru valla’ dedi.

 

Yüzüme bakmıyor ama o sürekli fırça ile uğraşıyor. ‘Bunların içinde düzgün adam var mıdır?’ dedim. ‘Bir tane yoktur hepsi hırsızdır’ dedi. Yahu bir tane dese o benim zaten. Neyse yanındaki genç çocukta partiliymiş. O genç çocuk baktı bir anda beni tanıdı. ‘Aaa vekilim Muharrem Bey’ dedi. Öyle deyince boyacı elindeki fırça ile şöyle kaldı. ‘Beyim baltayı taşa vurduk galiba’ dedi.

 

“SEN BETONA BEN FABRİKALARA PARA YATIRACAĞIM”

 

Yani toplumda genel olarak siyasetçinin hırsız olduğu yönünde bir ön yargı var. Valla bunun doğruluk payı var mı? Var… Hepsi doğru mu? Hepsi doğru değil. Peki bu ön yargıyı nasıl yıkacağız. Hesap veren olacağız. Yani siyasetçi mal varlığını, diplomanı gösterme, hesap verme yok böyle bir şey… Mahkemenin karşısına çıkacağız. Türkiye’de insanlar mahkemelere güvendiğinde adil tarafsız olduğunda inandığında yabancı yatırımcı gelecek ve ekonomi büyüyecek.

 

Beton değil. 450 milyar dolar borcumuz var 320 milyar dolarını Erdoğan yaptı. O parayı fabrikalara dönüştürmedi o parayı betonlara gömdü. Özgür, konuşabilen bir Türkiye. Pasolig’i kaldıran bir Türkiye… Cumhurbaşkanı hakkında gazetelerde eleştiren karikatürler yayınlanamıyorsa o ülkede dolar düşmez. Çünkü o ülkede özgürlük yoktur. Gazetelerin manşetlerini Cumhurbaşkanı belirliyorsa o ülkede faiz düşmez. Türkiye’yi yeniden sorgulayan, demokrat, özgür bir ülke yapacağız. Bundan hepimiz kazanacağız birlikte kazanacağız.


Bu Haber 538954 Defa Okunmuştur

OKUYUCU YORUMLARI

UYARI:Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.(Yorum Yapanın Taahütü)Yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
Ad Soyad
E-Posta
Yorum
SİZCE, 2024 YILININ EN İYİLERİ?
Liderler- KEMAL Kılıçdaroğlu
1835
ÖZGÜR ÖZEL
1128
DEVLET BAHÇELİ
452
D. MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
911
NAMIK KEMAL ZEYBEK
627
TEOMAN MUTLU
158
YAVUZ AĞIRALİOĞLU
286
ÜMİT ÖZDAĞ
422
FATİH ERBAKAN
573
Partiler- AK PARTİ
701
CHP
1583
MHP
235
İYİ PARTİ
986
ATA PARTİ
529
YERLİ ve MİLLİ PARTİ
137
ANAHTAR PARTİ
146
ZAFER PARTİSİ
441
Vekiller- OSMAN GÖKÇEK
2385
AYYÜCE TÜRKEŞ TAŞ
1218
OĞUZ KAAN SALICI
317
M.SALİH UZUN
94
ASU KAYA
398
ORHAN SARIBAL
58
KORAY AYDIN
311
Bld. Bşk.-MANSUR YAVAŞ
1783
EKREM İMAMOĞLU
1891
BURCU KÖKSAL
2328
VELİ GÜNDÜZ ŞAHİN
242
TANJU ÖZCAN
387
VEYSEL TİRYAKİ
170
ERDAL BEŞKİÇİOĞLU
26
Sanatçılar- HAKKI BULUT
1038
HÜLYA EVRENSEL
725
ÜNAL SARIKAYA
874
MÜNEVVER ÖZDEMİR
81
MARAL
96
DİCLE DİLGE
57
DAMLA ARICAN
25
STK-Em.Ast.Der. TEMAD
422
CHP İKTİDAR HAREKETİ
827
ÖZ Haber-İş SEN
642
BAROLAR BİRLİĞİ
432
HAYVAN Hakları Ferds.
461
ANKARA TİCARET ODASI
148

Toplam Oy:28586

Haber Arşivi

ÇOK OKUNANLAR

Hava Durumu



İçerik Yükleniyor...
Ankara’ya 5 yıldır tek bir kalıcı eser yapamayan, “Çapsız” Mansur Yavaş; dünyanın en büyük tema parkı olan ANKAPARK’ı, siyasi kin ve ağır kıskançlık psikolojisi ile açıkça harabeye çevirtti. Parkta yapılan 83 hırsızlıklara göz yumduğu gibi şimdi de yerel seçimler arifesinde; parkta ki dinozor ve diğer oyuncakları kaldırıp, atacağını ve bu alanı yeşil alan yapacağını duyuruyor, güya Ankaralıların da görüşlerini aldığı anketi aktarıyor.. İşine geldiği zaman da; yıllardan beri “bu park 14- 16 milyar liraya yapıldı, parayı oyuncaklara gömdüler” gibi ciyaklayıp, siyasi itibar suikastları yaptı, yaptırdı.. Parkı harabeye çevirmesinin tek gerekçesi ise; Ağır siyasi kin.. Melih Gökçek yaptırdı diye.. Şimdi, halkı ücretsiz, otobüslerle parka getiriyor. Niye; Parkın kırılan oyuncakları, harabe görüntüsünü görmeleri için.. Zeka özürlüler, Ankaralı sormayacak mı, “Bu parkı kim bu hale getirdi?” diye Sayın İçişleri Bakanı, Sayın Ankara Valisi.. Bu parkı Melih Gökçek Belediyeye süper görüntülerle teslim etti mi? Etti? Park kimin denetimde idi? Ankara Büyükşehir Belediyesinin.. Başkanlar kimdi? Mustafa Tuna ve Mansur Yavaş.. Peki, 5 yılda bu büyük devasa parkı kim bu hale getirdi? Kim harabe olmasına göz yumdu? Mansur Yavaş.. Şimdi bu parkı tamamen kaldırıyor.. Bu park 14 milyara yapılmış ise, sen kimsin ki devletin bu parasını keyfine, kinine göre çöpe atıyorsun? Evet, Sayın İçişleri Bakanı ve Ankara Valisi. Lütfen, derhal parka görevlileri gönderip, zarar- ziyan tespitleri yapılmasını ve parkın şuan ki halinin tespitini ve gerekli soruşturma işlemlerinin yapılmasını Ankaralılar adına sizlerden rica ediyorum...
SAYIN, İÇİŞLERİ BAKANLIĞINA ve ANKARA VALİSİNE “MANSUR YAVAŞ” ÇAĞRIMDIR.. “KAMUYA AĞIR ZARAR VERDİ, YAPILAN MEGA HİZMETİ; SİYASİ KİN İLE HARBEYE ÇEVİRDİ, ŞİMDİ DE ORTADAN KALDIRIYOR”

SON EKLENENLER

FaceBook

Haber Ara

Copyright ©2010 - Tüm hakları saklıdır.
PHP Haber Sitesi Türkiye Tasarım
Haber 2000- Tüm Hakları Saklıdır. İzinsiz Ve kaynak gösterilmeden Alıntı Yapılamaz. Yayınlanan Tüm Haber Ve Açıklamalar İlk Kaynaktan Ulaştırılan Açıklamalardır. Sitemiz Bu Açıklamalara Ekleme Veya Müdahelede Bulunmadan Yayınlar. Yorum,Makale, Sizden Gelenler Bölümündeki Yazılardan Yazanlar Sorumludur. Harici Bilgiler Ayrı Bir Sayfada Açılır. Haber 2000 Bu Linkler Ve İçeriklerinden Sorumlu Değildir.Her Türlü Haber Ve İletişim İçin millitaraf@hotmail.com Adresini kullanabilirsiniz. Sitemizden Daha İyi Yararlanabilmek için Gizlilik İlekeleri Ve Yayın Prensiplerimzi Okuyunuz. Ekonomik Veriler Bilgilendirme Amaclidir.Kullanimindan Dogacak Sorunlardan Sitemiz Sorumlu Degildir. En İyi İnt Exp 8+ 1024x768 Görüntülenir