Saadet Partisi Genel Başkanı Karamollaoğlu, "Fakirin garibanın derdiyle dertlenmeyecek. Adalet umurunda bile olmayacak, ondan sonra da diyecek ki ben Müslümanım. Yok ya! Böyle Müslümanlık olmaz." diye iktidara sitem göndermesinde bulundu

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, çevrim içi olarak katıldığı, T24 Youtube kanalında Murat Sabuncu'nun hazırlayıp sunduğu 'Türkiye’de hayat nasıl bayram olur? başlıklı söyleşide önemli değerlendirmelerde bulundu.

Karamollaoğlu, "Fakirin garibanın derdiyle dertlenmeyecek. Adalet umurunda bile olmayacak, ondan sonra da diyecek ki ‘Ben Müslüman’ım,  İslam’ı ihya etmek istiyorum.’ Yok ya! Böyle Müslümanlık olmaz." dedi.

MÜSLÜMANLIK BUYSA BEN MÜSLÜMAN DEĞİLİM DİYENLER ÇIKIYOR

Temel Karamollaoğlu, konuşmasının bir kısmında, “İnsanlar, kendilerini Müslüman olarak tanıtanların, İslam’ın özünü teşkil eden ahlâki değerlerden yoksun kalmalarını bir tehdit olarak görmeye başladılar. ‘Müslümanlık buysa ben Müslüman değilim’ diyen insanlar çıkmaya başladı.

Hem yalan söyleyecek hem denetlenmeyecek hem kamu malına zarar verecek. Yolsuzluğu, israfı, rüşveti kural haline getirecek nerdeyse. Fakirin garibanın derdiyle dertlenmeyecek. Adalet umurunda bile olmayacak, ondan sonra da diyecek ki ‘Ben Müslüman’ım,  İslam’ı ihya etmek istiyorum.’ Yok ya! Böyle Müslümanlık olmaz. Müslümanlık, önce bu kaidelere uymakla olur.” değerlendirmesinde bulundu.

MÜSLÜMANLIK ÖNCE KAİDELERE UYMAKLA OLUR

Saadet Partisi Genel Başkanı Karamollaoğlu, AK Parti iktidar olmayı kaybederse başta başörtüsü olmak üzere çeşitli konularda sorunlar yaşayacağı endişesine dair tartışmayı da değerlendiren Karamollaoğlu, konuşmasının bir bölümünde şunları söyledi:

“Bizim şu anda karşılaştığımız manzara farklı bir manzara. İnsanlar, kendilerini Müslüman olarak tanıtanların, İslam’ın özünü teşkil eden ahlâki değerlerden yoksun kalmalarını bir tehdit olarak görmeye başladılar. ‘Müslümanlık buysa ben Müslüman değilim’ diyen insanlar çıkmaya başladı.

Hem yalan söyleyecek hem denetlenmeyecek hem kamu malına zarar verecek. Yolsuzluğu, israfı, rüşveti kural haline getirecek nerdeyse. Fakirin garibanın derdiyle dertlenmeyecek. Adalet umurunda bile olmayacak ondan sonra da diyecek ki ‘ben Müslüman’ım İslam’ı ihya etmek istiyorum.’ Yok ya. Böyle Müslümanlık olmaz.

Müslümanlık, önce bu kaidelere uymakla olur. Güzel ahlâk olmadan olmaz. Peygamber efendimizin bir hadis-i şerifi ‘komşusu açken tok yatan bizden değildir’ buyuruyor. ‘Müslüman komşusu’ demiyor, komşusu hangi inanca sahip olursa olsun. Başka yerlerde de bizim için toplumda paylaşım esas. Paylaşmadan, fakirin, yoksulun derdiyle dertlenmeden de bu iş olmaz. Onun için burada yanlış anlamalar var.

Ve ben şuna inanıyorum; hakikatten bugün, İslam’a karşı geçmişte tavır sergileyen o kadar çok insan, İslami değerlerin ne olduğunu anlayınca tavır değiştirdiğine şahit oldum. ‘Biz böyle bilmiyorduk’ diyorlar. Ve bunun yaygınlaşacağını ümit ediyorum, inanıyorum da.”