ETÖ’nün itirafçılık yöntemi üzerinden yaptığı planlar deşifre olmaya devam ediyor. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından itirafçılık yoluyla örgütün çökertilmesi amaçlanırken, FETÖ, bu mekanizmayı kullanarak sistem içerisinde kalmaya çalışıyor.
BİRKAÇ İSİM VER SERBEST KALIRSIN
FETÖ soruşturmaları kapsamında gözaltına alınan örgütün mahrem üyelerinden samimi itiraflarda bulunanlar serbest bırakıldı. Bunlardan önemli bir kısmı ise Türk Silahlı Kuvvetler bünyesinde görev yapmaya devam etti. İtirafçıların göreve iadesi uygulamasından haberdar olan FETÖ ise bu mekanizmayı kullanarak TSK’daki varlığını koruma çabasına girdi.
Örgütün sistem içerisinde kalma planına paralel olarak itirafçı sayılarında da son dönemde ciddi artış yaşandı. Bu artışta, deşifre olan kripto FETÖ’cülere, savcılıklarda yöneltilen "etkin pişmanlıktan faydalan, itirafçı ol serbest kalırsın” şeklindeki yaklaşımların da etkili olduğu belirtiliyor.
Bu şekilde “anlaşmalı itirafçı” olan örgüt üyeleri, serbest bırakılıyor ve görevlerine iade ediliyor. “Aklandı” gözüyle bakılan örgüt üyeleri, sistem içerisindeki faaliyetlerini de devam ettiriyor.
AYNI İFADEYİ VERİP SERBEST KALIYORLAR
Serbest kalan anlaşmalı itirafçıların beyanları neredeyse aynı. Genellikle deşifre olan örgüt üyelerinin isimlerini veren ya da kendisiyle ilgilenen bağlı bulunduğu mahrem yapılanmada görev yapanların isimlerini bilmediğini öne süren itirafçılar, örgütün üst yönetimi ile örgütteki faaliyetlerine ilişkin ayrıntılı bilgi vermeye yanaşmıyor. Bu nedenle de itirafçı beyanlarıyla yeni kriptolar ortaya çıkarılamazken deşifre edilemeyen kriptolar hala örgütsel faaliyetlerini sürdürmeye devam ediyor.
İTİRAFÇI OLANLARA FARKLI UYGULAMA
Anlaşmalı itirafçıların en çok da Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nda olduğu, birçok pilotun bu şekilde itirafçı olduktan sonra görevinde tutulduğu kaydediliyor. Alınan bilgiye göre, itirafçılık yöntemiyle ilgili tek bir uygulama da yok. İhraç ve göreve devam kararlarında kanuni bir dayanak gözetilmiyor.
“Anlaşmalı itirafçı” yapılanlar korunurken, kendiliğinden emniyet veya savcılığa ya da komutanına giderek itirafçı olmak istediğini belirten ve samimi beyanlarda bulunlar ise görevden el çektiriliyor. Bu durum da örgütle ilgili tüm bildiklerini anlatarak soruşturmalara katkı sağlayacak gerçek itirafçıların sayısının artmasının da önüne geçiyor.ankesör soruşturmasına Kim engel oluyor?
FETÖ’nün TSK’daki mensuplarının ankesörlü telefonlarla irtibat kurduğunun deşifre edilmesi, kripto askerlerin tespitinde başarıyı getirdi. Ancak şu ana kadar onlarca kriptonun tespitinin yapıldığı ‘ankesörlü telefon’ soruşturmalarına ayak diretildiği belirtiliyor.
Bununla sırf sistem içerisinde kalmak için göstermelik itirafçı olanlarının foyasının ortaya çıkacağından korkuluyor. Çünkü ankesörlü telefon soruşturmasıyla, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra örgütle bağını kopardığını ileri süren itirafçıların yalanı deşifre olacak.
- Gizli hücreler bağlantıya geçti
- FETÖ, TSK’daki deşifre olmamak ve devletin örgüt yapısını çözmekte zorlanması için hücre tipinde örgütlendi. Hücreler ise en fazla 4 ya da 5 kişiden oluşuyordu. Birbirini tanımama üzerine kurulan mahrem yapılanma 15 Temmuz darbe girişiminden sonra ise birbirini tanıma üzerine kuruldu.
- Özellikle itirafçılık yöntemiyle hücreler birbirleriyle tanıştırıldı. Artık sadece aynı hücrede bulunduğu örgüt üyelerini bilen bir FETÖ’cü, itirafçılık yöntemiyle aynı kurumda, aynı birimde çalıştığı örgüt üyelerini tanımış oldu. FETÖ’nün bunu, gerektiğinde daha ‘organize’ hareket etmek için planladığı değerlendiriliyor.
Bu Haber 574374 Defa Okunmuştur