www.haber2000.com

CHP’de büyük Kurultaya giden Kongreler süreci, yani; parti içinde Bayrak yarışı başladı..

Bir çok isim İl ve İlçe başkanlığını daha önceden ilan ederken, sürecin başlaması ile birlikte adaylığını ilan etme çalışmasını başlatan birçok isim de var.

CHP tabanı bu kongrelerde, “Kurtuluştan, kuruluşa” CHP’sini yeniden inşa etme çapasında..

Yani; merkezlerden işaret edilmeyen, birilerine biat etmeyen, biat borcu olmayan, bölgesinde aktif siyaset yaparak, CHP’yi kamuoyunda konuşturan Başkanlar seçmeyi amaçlıyor ve “Bemin delegem” mantığını da yerden, yere vurmak işitiyor..

2 Aydır Ankara siyasi kulislerinde; adı CHP Ankara İl Başkan adayılığında sıkça geçen ve tabanı temsil eden en şanslı aday olduğu konuşulan Mimar Mustafa Pınar, CHP tabanına bu yönde bir çağrı yaparak;

“CHP’nin devrimcileri.. Haydi milli göreve.. Kongrelerde ya biat, ya da YENİDEN CHP”  çağrısında bulundu..

Aynı zamanda Ankara Dayanışma Platformu sözcüsü olan Mustafa Pınar, Facebook hesabından partili arkadaşlarına hitaben yazdığı çağrı yazısında; bu güne kadar CHP’ye bir gün dahi emeği olmayanların, Belediye Başkanı ve milletvekili yapıldığına dikkat çekerek; bu uygulama ile CHP’nin hala yerinde saydığını vurgulayıp,  CHP tabanına şu çağrıyı yaptı;

“Kongreler süreci başladı.

Üyeler delegeleri seçecek, delegeler ilçe, il, Parti meclisini ve Genel Başkanı seçecek.

Siyasî partiler yasası bunu emrediyor.

Siyasî partiler yasası partiyi yönetenlerin işine geldiği için bir türlü değiştirelemiyor .

Siyasi partiler tarihini inceleyenler bilirki sağda veya solda şimdiye kadar hiç bir Genel Başkan kurultay delegesinin iradesi ile değişmemiş.

Çünkü yöneten irade ona uygun delege seçtiriyor.

1980 öncesi CHP'de örgüt yapısı son derece disiplinli ve gerçektende liyakat sahibi insanlardan oluştuğunu, o dönemin sağ duyulu arkadaşları anlatıyor.

İl Başkanı; bir bakanlığı veya belediyeyi ziyaret ettiğinde kapıda karşılandığını söylüyorlar.

İl başkanları bir sonraki görevleri ya milletvekili oluyor, iktidar ortağı iseniz bakan oluyorlar.

1984'den sonra CHP'de siyaset yapmaya başladık.

Yaklaşık 35 yıllık siyasi hayatımda, ön seçimle gelip İl başkanı olan bir Necati Yilmaz'ı biliyorum, ön seçimle belediye Başkanı olan bir Haydar Yılmaz'ı biliyorum.

SHP dönemi hariç.

Bunun dışında örgüt başkanlığı yapıp gecesini gündüzüne katan ,yoğun emek veren herhangi bir il veya ilçe başkanı önseçimle bir üst makama seçilmedi.

Eksik bilgim var ise lütfen tamamlayın.

Kabul ederim

Kim seçildi.

Kimin esamesi okunuyor.

Yerlerine kimler milletvekili yapıldı.

Belediye başkanı yapıldı.

Hiç birimizin tanımadığı, hatta CHP ile hiç bir ilişkisi olmayan, CHP'ye hayatı boyunca düşman olan insanlar milletvekili yapilmadı mı?

Partiye birgün dahi emeği geçmemiş insanlar Belediye Başkanı olarak atanmadımı?

O atanarak seçilenlerden bir daha seçilemiyenler nerede?

Sinan Aygün nerede?

Demem o ki,

Atanarak gelenler, ya da siyasi yada ekonomik erki elinde tutanların işaret edipte kazandırdıkları nerede?

Evet.

Kazandılar ama bir dönemligine.

Kazanırken kayıp ettiler.

Çünkü kendi güçleri ile kazanmadilar.

İşaret edenler, bir dahaki seçimde bir başkasını işaret ettiler ve ilk işaret ettiklerini bir çırpıda sattılar.

Şimdi önümüzde ilçe ve il seçimleri var.

Ya işaret edilenler seçilecek ve diğerleri gibi işleri bitince kapı dışarı atılacak.

Yada iradesi ile aday olanlar kazanacak ve parti adam gibi bir parti olacak.

Ya biat edilecek, ya da tavır konulacak.

Ya Yeni CHP dedikleri renksiz bir parti olarak devam edecek, ya da YENİDEN CHP olacak.

Taşlar yerli yerine oturacak.

Bizim mücadelemiz kişisel değil.

Bunun böyle olmadığını defalarca gösterdik.

Kişisel olsaydı bir kaç kez sonuç alırdık.

Diyoruz ki,

Gelin bir siyasal tavır koyalım.

Biat bize uygun değil onu ret edelim.

Kendi irademizle ortaya çıkıp daha iyi yönetebilecegimizi gösterelim.

Böyle bir tarihi görevimiz var.

Tarihede bir not düşmüş oluruz.

Kolaymı?

Tabiiki değil.

Devrimciler için ne kolay oldu ki.

Ama önemli olan zor şeyleri başarmak değilmi?

Kolay olanı, kolay insanlar başarır.

Zor olanıda devrimciler başarır.

Devrimci duruşu her şeye rahme sürdüren yoldaşlara bin selam olsun”