TÜRKAN ÇINAR yazdı
(CHP Ankara Kadın Kolları Başkanı)
EYY HALKIM, ÜLKEN SATILIYOR
Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren 1980'lere kadar kurulan; Kamu İktisadi Teşebbüsleri, Fabrikalar, Limanlar, Tarım işletmeleri, Özeleştirme adı altında yapılan satışlarla Çimentodan Tekele, Enerjiden Madenlere, İletişimden Turizme kadar ülke ekonomisine ciddi anlamda katkılar sağlamış yüzlerce kurum ve kuruluş AKP'nin on beş yıllık iktidar döneminde uluslararası tekellere ve yerli işbirlikçilere değerlerinin çok çok altında satılarak peşkeş çekilmiştir.
On beş yıldır satılmakta olan bu kuruluşların bu günkü dolar bazındaki mali değeri 150 Milyar $ civarındadır.
Bu kurumlardan arta kalan son halka ise "Şeker Fabrikalarıdır"
Bu Fabrikalar Afyon, Alpullu, Bor, Burdur, Çorum, Elbistan, Erzincan, Erzurum, Kastamonu, Kırşehir Muş, Turhal ve Yozgat'a Varlığını sürdürmektedir. Bu üretim; pancar tarlalarından, fabrikaya, oradan soframıza gelene kadar binlerce emekle köylünün, çiftçinin, işçinin alın teri ile gerçekleşmektedir.
250 bin pancar üreticisinin ve 25 bin fabrika işçisinin yaşamı, geçimi bu üretim kaynağınca sağlanmaktadır. Ülke genelinde düşünüldüğünde bir milyona yakın insanın ekmek kapısı ve geçimi bu üretim sektörünce karşılanmaktadır.
Bu fabrikaların satılmasıyla üretici, tüketici, çiftçi, esnaf, nakliyeci kısaca tüm halkımız mağdur edilecektir.
Bir iki temel gıda ürünü dışındaki hiç bir besin maddesinin varlığı, ülkemizin günlük yaşamında ve soframızdaki yeri "şeker" kadar etkili ve önemli değildir.
Şeker gündelik hayatımızda Anneden doğmamış bebeğine, doksan yaşındaki Dedeye kadar hayatımızdaki ve bedenimizde ki etkisi ve yeri tartışmasız hayati bir öneme sahiptir. Şeker Ülkemiz besin zincirindeki yeri bu kadar hassas ve yaşamsal olan bu besin maddesinin üretimi uluslararası tekelere teslim edilmek istenmektedir.
Peki, bu kadar önemli bir gıdayı üreten fabrikalar neden satışa çıkarılır? Bu satışı pancar üreticisi mi(!) ya da şeker üretiminde çalışan işçiler mi istemektedir?
Degil.. Hiç biri değil!
Ülkemiz şeker sektörün üretim ve tüketimiyle ilişkin iktidarca ulusal bir rapor hazırlanıyor.
Ulusal denince, bu raporu bizim uzmanlarca hazırlandığını düşünüyorsunuz değil mi?
Öyle değil!
Sıkı durun!
Ulusal şeker sektörümüzle ilgili raporu hazırlayanlar, Amerika'nın şeker tekeli Cargill..
Şaşırdınız değil mi? Ben şaşırmadım!
ABD Cargill şirketinin asıl amacı "siz zahmet etmeyin" biz sizin için şekeri üretiriz. Bu şeker türünün üretimi hem daha maliyetsiz, hem de daha kolay ve tatlı.
ABD uluslararası şeker tekellerinin istediği bu.
Asıl amaçları; ABD kaynaklı CARGİLL firmasının (NBŞ) Nişasta Bazlı Şekerinin AKP iktidarı kanalıyla ülkeye girmesini sağlamak.
Peki, bu şeker nasıl üretilir?
Mısır nişastasının kimyasal işlemlerden geçirilerek şeker elde ediliyor. Genellikle sıvı olarak üretiliyor. Yani GDO' lu mısırdan üretilen şekerde yüksek oranda meyve şeker bulunuyor. Bu üretimin adına (NBŞ) yani Nişasta Bazlı Şeker deniyor.
Bu şekerin sofralarımızda kullanılması halinde; kronik hastalıklardan kansere, sirozdan obezite ye varana kadar bir dizi hastalıklara yol açtığı araştırmalarla mevcuttur.
Peki nasıl oluyor da Milli ve Yerli olduğunu görsel medyada haykıran AKP iktidarı şeker üretimini yabancı tekellere neden teslim etmek ister?
Daha bir hafta önce muktedirin tarım sektörüyle yaptığı saray toplantısında “Tarımda kendi tükettiğini üretemeyen bir ülke bağımsızlığını yitirir” diyen AKP Cumhurbaşkanı değil miydi?
Elbette oydu! AKP bunu hep yapıyor.
AKP Millicilik politikası siyasi bir manevradır. Görsel medyada bağıra çağıra Millicilikten söz eder. İş ABD ve AB yetkilileriyle yüz yüze gelindiğin de kapalı kapılar ardında ülkeyi satmaktan çekinmez.
Bu AKP Ülkeyi "sanal algı" tarzıyla yönetme şeklidir. Ülkemiz halkı on beş televizyon kanalının ve AKP yalanlarının propagandasıyla yıllardır yönetilmektedir. Bize anlatılanlar başka, yaşattırılanlar başka, başka şeylerdir.
Ülke sınırları Rusya, İran, Suriye Bulgaristan, Yunanistan başlıyor olsa da, asıl sınırlar doksan yıldır ürettiğimiz tüm varlıklarımızdır. Ülkemizin kaynaklarını satmak Vatanı satmakla eşdeğer ve hainliktir.
Biz emekçiler olarak bu satışa asla izin vermeyeceğiz.
DİRENECEGİZ,
KAZANACAGIZ
Bu Haber 1040627 Defa Okunmuştur