GÖKTÜRK TUNÇTÜRK yazdı

www.haber2000.com

DEĞERLİ OKUYUCULAR..

Ata tohumu gibi, ben de organik Ülkücü yapıya sahip Türk milliyetçiyim..

MHP’nin özüyüm ve gerçek mirasçısıyım..

Bizde ikinci siyasi adres te olmaz, birilerinin sergilediği gibi;  “U” dönüşü de olmaz..

Gerçek Ülkücüler, Milliyetçiler partici değil, dava adamıdır..

Ve en önemlisi de MHP diğer partilerin hiç birisine benzemez.. Otağı; Şehitler otağıdır… Dava kervanında binlerce Şehit vermiştir..

Sevdası olan bir fikir partisidir..

Başbuğ Türkeş’in zamanında millet; MHP’nin ve yöneticilerinin milletten yana duruşuna güvenerek, MHP’yi kitle partisi yapmıştır..

Bizde Ülkücü Köylüler, Ülkücü Memurlar, Ülkücü Mühendisler, Ülkücü Teknikerler, Ülkücü İşçiler Dernekleri vardı…

Yani; toplumun her alanına dokunuyorduk..

Şimdi ne var?

Hiç bir şey … Sıfır, sıfır….

Ülkücü Ocakları … Zerre kadar şevki, heyecanı ve sevgisi kalmadı..

Hele, hele son zamanlarda O’na, buna saldırıda bulunmaları, iyice toplumda nefrete dönüştü..

Bu noktaya gelmek için mi kurşunlar yedik, zindanlarda ömrümüzü törpüledik ve en önemlisi binlerce Ülküdaşımız bu fevri ortamlar için mi Şehit düştüler?

Ve koskoca MHP’nin Genel Başkanı aylardır grup toplanılanlarında sadece; “HDP kapatılsın” diyerek, CHP ve İYİ Parti’ye HDP ve FETÖ üzerinden hakaretler yağdırmaktan, kendisini eleştirenleri tehdit etmekten başka hiçbir şey konuşmuyor..

Bu HDP olayından ve hakaretlerden dolayı millette bunaldı bizde bunaldık artık..

Bu ülkenin ve insanlarının binlerce derdi, sıkıntısı var..

Lakin ne MHP Genel Başkanı ne de merkez yöneticileri var olan dertleri, sıkıntıları görmüyor, çareler göstermiyor… Değerlendirmeler yapmıyor..

Uzun süredir Devlet Bahçeli ve MHP yöneticileri ile ilgili yazılar yazmıyordum..

Ve Sayın Devlet Bahçeli’ye, HDP’nin kapatılmasını istemesine, bu konuda CHP ile İYİ Parti’yi hakaretlerle suçlamasına, hele- hele son günlerde, bu konuda yanlış adreslere sorular iletmesine dayanamadım ve buradan Devlet Bahçeli’ye, bir harbi Ülkücü olarak seslenmek istedim..

Evet… Sayın Devlet Bahçeli..

Bırakın HDP’nin kapatılmasını .. HDP’nin yıllardır Türk milletinin vekillerinin bulunduğu Büyük Millet Meclisinde bulunmaları, maaşlar almaları ve hele- hele ödül gibi devletin hazinesinden milyonlarca liralar destek verilmesi; tek kelime ile ihanettir..

Millete ve Şehitlerimize ihanettir..

Bu nasıl iştir Sayın Bahçeli?

Yıllardır; bizler de ve en önemlisi Devletin Cumhurbaşkanı ve sizlerde yüksek sesle işaret ederek;

“HDP= PKK” diyor muyuz?

Diyoruz..

Doğru mu? Tamamen doğru..

Peki, Sayın Bahçeli, Devletin Cumhurbaşkanının bu ifadeleri yüzlerce kez ekranlardan ifade etmesine rağmen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı neden bu çağrıları duymadı, ihbar kabul edip, işlem başlatmadı?

Artık; HDP’nin, Şehitlerimizin katilleri ve devletimizin düşmanı PKK ile organik bağının olup- olmadığını bile araştırmaya kalkışmak  zeka özürlülüğüdür..

Sayın Bahçeli.. Bu günlerde HDP’nin bazı milletvekillerinin dokunulmazlıklarını kaldırma girişimi var..

Hadi kalksın dokunulmazlıkları.. Milletvekillikleri de düşürülsün, cezaevlerine gönderilsinler..

Sonuç ne olacak Sayın Bahçeli? HDP 3-5 milletvekili ile yine Mecliste kalacak mı? Kurşun sıktığı devletin hazinesinden maaş alacak mı?

Alacak ve almaya da devam edecek… Ettirilecek..

Ne anladık bundan Sayın Bahçeli?

Bataklık kurutulmuyor… Bataklıktan beslenen 5-10 sivrisinek yakalanıp, bir yere kapatılıyor..

Neymiş, Yargıtay Başsavcılığı, Kobani soruşturması ile ilgili bilgiler, evraklar istemiş te, iyi bir gelişme imiş te?

Sayın Bahçeli… Herkese sert çıkıp, sorular iletiyorsun, hakaretler ediyorsun, hatta tehditler savuruyorsun..

Ve en önemlisi Anayasa Mahkemesinin bir kapatılmasını bile istiyorsun da, bu Yargıtay Başsavcılığına

“Yahu kardeşim, siz yıllardır o koltuklarda ne işler yapıyorsunuz? HDK ile PKK’nın organik bağını oluşturan belgeleri toplayıp, neden dosyalar hazırlamadınız?” diye soramıyorsunuz?

Ayrıca Sayın Bahçeli … Tamam MHP olarak Şehitlerimizin katillerinin kravatlı ortakları HDP’nin acilen kapatılmasını istiyorsunuz ama sizin “şartsız- koşulsuz” siyasi destek verdiğinin AKP kanadı sizin bu talebinizi yerlerde süründürüyor.. Aksini net şekilde kamuoyuna duyuruyor..

AKP kanadı ne diyor?

“Parti kapatmakla bir yere varılmaz, demokrasiye aykırı” falan gibilerden..

Sayın Bahçeli; siz CHP ve İYİ Parti’ye çıkışacağınıza bunlara;

“Ne partisi ulan? HDP, Mecliste ki PKK’dır” şeklinde neden çıkışamıyorsunuz?

Evet… Her şey ayan-beyan ortada iken, HDP’yi hala normal bir siyasi parti olarak lanse etmekte ihanettir..

Siz; CHP ve İYİ Parti’ye;

“Niyetiniz nedir? Saffınızı belirtin” diye sorular yöneteceğinize, destek verdiğiniz AKP’ye neden;

“Niyetinizi net olarak ortaya koyun.. Hala HDP’yi normal bir siyasi parti olarak mı görüyorsunuz?” diye soru iletip, tavır koymuyorsunuz?

Evet…. Sayın Bahçeli … Çok konuşuyorsunuz ve boş konuşuyorsunuz… Ayrıca sorularını da asıl muhataplara sormuyorsunuz?

Sayın Bahçeli … Öte yandan, MHP’ye oyları ile gönül veren insanlarımız; domates, biber, patlıcan, soğan, sarımsak, peynir, zeytin, yağ, et almıyor mu?

Alıyor… Ailelerin de yoksullar yok mu? Milyonlarcası var..

MHP’ye oy veren işsizler, garibanlar yok mu? Var..

Peki, neden bunlardan hiç mi, hiç söz etmiyor, hükümeti uyarmıyorsunuz?

Bakın; çiftçi, esnaf resmen bitmiş halde.. Takatleri kalmadı..

Neden çıkıp ta sokaklarda esnafları, çiftçileri, işsizleri, emeklileri dinlemiyorsunuz?

Ankara’da koltuklarla oturup, milletten uzak siyaset sefası sürmek olur mu?

Ben gerçek bir Ülkücü- Milliyetçi olarak MHP’nin bu hallere düşürülmesine olağanüstü şekilde üzülüyorum..

Haa bu yazdıklarımı belki de hakaret kabul edip, başka yollara başvurursunuz..

Ve son sözüm… Etrafınız da ki “Bozkurt postuna bürünmüş tilkiler” sizi yanlış yönlere sevk ediyor.. Bu yol, bizim yolumuz değil Sayın Bahçeli …

Lütfen… Eğer kendinizi gerçekten Ülkü neferi olarak hissediyorsanız, titreyip kendinize dönün…

“Biz de ‘U’ dönüşü olmaz” diyorsunuz ama millet bu sözünüze kahkahalarla acaba neden gülüyor?

Neden güldüğünü hiç mi merak etmiyorsunuz..

Ayrıca eski bir dava arkadaşınız bir kadına, ağır şekilde hakaretler dizmek, bizim hangi kitabımızda var Sayın Bahçeli?