CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu , CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’nin, “Olağanüstü kurultay toplansın. Ben Genel Başkan olayım, Kılıçdaroğlu Onursal Genel Başkan, grup başkanı olsun” sözlerini, “24 Haziran’da CHP içi bir seçim değildi, seçim CHP liderliği için yapılmadı. Ülkede seçim yapıldı” diye yanıtladı.
Kılıçdaroğlu, “Millet İttifakı mı hataydı? İYİ Parti’ye 15 vekil göndermek mi hataydı? Muharrem İnce’yi cumhurbaşkanı adayı göstermek mi hataydı” sorularını yöneltti ve ,
“CHP örgütüne kimse talimat veremez” diye ekledi.
Kılıçdaroğlu, seçimin ardından İnce ile önceki gece özel bir yemekte ilk kez bir araya gelmişti. Hiçbir partilinin bulunmadığı yemeğe yalnızca Kılıçdaroğlu ve İnce’nin eşleri katıldı. Gece geç saatlerde sona eren yemeğin ardından dün sabah saatlerinde TBMM’ye giden Muharrem İnce , kameralara açıklama yaptı.
İnce, yemeğin içeriğini “Onun bana bir teklifi olmadı. Ben kendisine teklifte bulundum. Siz, ‘Olağanüstü kurultayı toplayın. Onursal Genel Başkan ve Grup Başkanı olun, partinin genel başkanı olayım’ dedim” diye açıkladı. İnce’nin bu açıklamalarının ardından Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet’e konuştu.
Kılıçdaroğlu, olağanüstü kurultaya kesinlikle gitmeyeceğinin, sonbahara alınması olasılığı bulunan ve normal zamanında yapılması halinde 9 aylık süre bulunan yerel seçimlere hazırlıkların başladığı mesajını verdi. Kılıçdaroğlu şunları söyledi,
Aile yemeğiydi: Muharrem Bey seçim döneminde iyi çalıştı. Eşi de kampanyada kendisine zaman zaman eşlik etti. Eşlerimizi de alarak bir dinlenme ve dertleşme yemeği yaptık. Özel bir yemekti. Aile içi yemekti. Yemekte fıkralar, anekdotlar anlatıldı, kampanya dönemine ilişkin anılar ve gözlemler paylaşıldı. Hatta yemeğin öncesinde ve sonrasında basına hiçbir açıklama yapılmamasına özen gösterdik. O özel yemekte konuşulanların, bağlamı dışında anlatılmasını insani ve siyasi nezakete asla uygun bulmuyorum.
Örgüt şunları düşünecektir (İnce’nin ‘çekilmezse örgüt çözer’ sözlerine): CHP geleneğinde örgütler her zaman çözücüdür. Partinin söz ve karar sahibidirler. Örgüt tabii ki düşünecektir. Örgüt örneğin, oluşturduğumuz Millet İttifakı mı hataydı diye düşünecektir. Örgüt, seçime katılması engellenecek olan İYİ Parti’ye 15 milletvekili göndererek seçime katılmalarını sağlamamız mı hataydı, düşünecektir. Ve örgüt, Muharrem İnce’yi cumhurbaşkanı adayı göstermemiz mi hataydı, düşünecektir. Örgüt tüm bunları değerlendirecektir.
Örgüte kimse talimat veremez: Özetle CHP örgütü kimsenin tekelinde değildir. Kimsenin emrinde değildir. CHP örgütüne kimse talimat veremez. Her örgüt emekçimiz talimatla, emirle değil, kendi aklıyla, vicdanıyla, partili kimliğiyle karar verir.
AKP’nin erimesi gölgeleniyor: Havuz medyası başta olmak üzere AKP, 24 Haziran seçiminin gerçek sonucunu gölgelemek istiyor. Gerçek sonucun görünmesini engellemek istiyorlar. Kimsenin bu tuzağa düşmemesi gerekir. Çünkü 24 Haziran seçiminin kaybedeni iktidardır, AKP’dir. CHP’de bir kavga gürültü yaratarak bu sonucu karartamazlar, gölgeleyemezler. AKP, yüzde 49’lardan yüzde 42’lere kadar geriledi. Hiçkimse bu gerçeğin örtülmesine, kapatılmasına izin vermemeli. AKP, 24 Haziran’da kaybetti, kaybetmeye devam edecek.
Bu Haber 467462 Defa Okunmuştur