Alaattin Çakıcı; “ABD ile birlikte ne hazindir ki bazı Arap ülkeleri İsrail’in bu zulmüne ortak olarak din kardeşlerinin günden güne yok edilmesine çanak tutmaktadır” gafletine dikkat çekti.
Çakıcı, gençliğin birliği olarak ta; “Bu aziz millet Türkmen dağına Allah nizamını dünyada bir adım ileriye götürmek için şahadete talip olan Müslüman Türk ülkücüleri, Alperen ocakları, AKP gençlik kolları Türkmen dağına gittiği gibi yurt dışına ( Filistine'de) gidebilir. Aziz Türk milletine gönül vermiş insanlar birlikte hareket etmelidir” önerisinde bulundu.
Alaattin Çakıcı; ADALET yürüyüşü tertipleyen Kılıçdaroğlu ve yönetimine de göndermelerde bulunarak;
“Adalet yürüyüşü altında Ankara'da başlayan Maltepe’de bitirilen o yürüyüşü organize eden bir partinin başkanı ve milletvekilleri Adaleti sadece Türkiye'de aramaz neden sokağa çıkmıyorsunuz. Filistin’de katledilen Müslüman kardeşlerimiz için Allah'ın Adaletini ihlal eden kalpleri kilitlenmiş, gözlerine perde inmiş kulaklarına ağırlık konulmuş maneviyat ve erdemden nasibini almamış bu terörist devleti uluslararası Adalet için, niçin sokağa çıkmıyorlar? Çıkamazlar, batılı emperyalistlerle bağlantıları vardır” dedi
Kılıçdaroğlu ve CHP yönetimine; “Adalet kişi için olduğu kadar tüm insanlar içinde vazgeçilmez bir kavramdır. Eğer onlarda Adalet kavramı gelişmişse neden İsrail zulmü için sokağa inmiyorlar?” mesajını göndererek, açıklamasını şöyle sürdürdü;
“Osmanlının tarih sahnesinden silinmesinin temeli batılı o gün ki emperyalist akıl ve arkalarındaki dünya Siyonizm teşkilatıdır.
Bu projenin neticesinde Filistin toprakları İngiliz sömürgesi olduktan sonra dünyanın değişik yerlerine akın akın Museviler ve Filistin’e yerleştirerek buna müteakiben 2. Dünya harbinde daha fazla Musevi yerleşmek kaydıyla silahlı terör örgütleri kurularak önce İngiliz görevlilerine suikast yaparak silahlı propaganda ile dünyada bizde varız diyerekten bu katliamlardan devam ettiler.
Müslüman Filistinlilere ilk büyük katliamları Deir Yasin köyünde hunharca gerçekleştirilmiştir. Kuruluş sürecine kadar bazı Araplar para karşılığında topraklarını Yahudilere satmak kaydı ile tapulu topraklarını da genişletmişlerdir. 1948'e kadar daha iyi organize olarak katliamlarını devam ettirerek dünya Siyonizm kanaat önderleri kanaat önderleri devam ettirerek bulmuş oldukları ülkelerde siyasi etki yaparak da, Amerika’nın önderliğinde bağımsızlığını ilan etmek kaydıyla birleşmiş milletleri de yanına alarak Arap dünyasının içine batılı üst akıl gibi bir veba üreten bir devletin temellerini attılar.
1956 Süveyş kanalı nasır millileştirmesinde İngiliz, Fransız ve İsrailliler Mısır'ı işgal etmeyi düşünürken Rusya ve ABD araya girerek bu oluşumu kısmı durdurdular. Amerika ve batılı güçler İsrail'i sürekli ekonomik, silah ve teknoloji ile güçlendirerek 1967 savaşlarında topraklarını 2-3 misliye çıkartarak aynı batının şımarık çocuğu, Yunanlılar gibi orta doğu ve Amerika'nın ön karakolu olan bu şımarık fitne devlet, Kudüs Filistinlilerin iken işgal ettiğinde dünya sessiz kalarak, Musevi İsrail devletinin Dicle’den, Ni’le kadar, ütopik hayalleri olan büyük İsrail devletinin projesini yıllar içerisinde be hale o projenin hayata geçmesi için, 60 yıldır Filistinlilere çoluk- çocuk, kadın- ihtiyar demeden katleden bu uluslar arası, hukuku ihlal eden terörist bir şımarık devlet ne birleşmiş milletler kurulunun hiç bir dönem ciddiye almadan orta doğuda ABD'nin ve batının jandarmalığını yapan orta doğuda kötülüğün merkezi olan bu zihniyet, amacı Mescid-i Aksa’yı ağlama duvarının altından yıkmak, İslam dünyası ile Armageddon savaşını çıkarmak en büyük gayretleridir.
ABD ile birlikte ne hazindir ki bazı Arap ülkeleri İsrail’in bu zulmüne ortak olarak din kardeşlerinin günden güne yok edilmesine çanak tutmaktadır.
İslam dünyasında Filistin konusunda en duyarlı olansa 15 yılda Türkiye devleti elinden geleni yapmaktadır daha evvelde one minute ile başlayan mavi Marmara ile devam edip İsrail’den 75 deniz mili uzaklığındaki kara sularında 9 Müslüman Türk evladını hunharca katleden bir korsan devleti olduğuna demokrasinin ve insan haklarının beşiği olduğunun sözde idda eden devletlerden başta Amerika ve Avrupa birliği çok kısık bir sesle kınama yaparak bu terörist devletin bu katliamına göz yummuşlardır.
Yine önceden Fetullah denilen gavur imamı, Amerika'daki haber ve televizyonlarda demeç vererek, “mavi Marmara’dakiler otoriteye karşı geldi” diyerek bu katil devletin ABD'de borazancılığını yaparak aziz devletimize ve milletimize 50 yıldır ihanet içerisinde deşifre olmadan faaliyetlerine devam eden ilk ihanetine bariz bir şekilde Amerika'da Yahudi basın ve medyasında dile getirdiğini Türk milleti bilmektedir.
Hz. Süleyman'dan sonra fitne Yahudiler İsrail devletini milattan 7 asır evvel ikiye bölerek önce tarih sahnesinden İsrail devleti daha sonrada Yehuda Krallığını Romalılar milattan 70 yıl sonra dünyanın her yerine dağıtarak dünyanın her yerinde zulüm baskı görerek darp edilen bu toplum ezilirken bu toplum dünyada örgütlenmek için her türlü fitneliğe başvurmuşlardır.
Taa ki 2. Dünya savaşında da soykırıma uğrayan bu fitneler güçlendikten sonra kendilerine zulüm eden bu büyük sürgünde Hristiyanları unutup Filistin yerleştikten sonra kendilerine düşman olarak Müslüman Arapları seçmişlerdir.
Kendilerine 2000 yıllık bu büyük uzun sürgün sürecinde zulüm yapan Hristiyanlarla birlikte Müslüman Araplar onlara Endülüs’te Osmanlı coğrafyasında hoşgörülü vefalı davrandıklarını unutarak batılılarla iş birliği yapmak kaydıyla kendilerine islamı düşman seçen bu terör devleti şunu bilmesi gerekir ki, mesine site devletinde resullullah efendimiz ile birlikte imzalanan 23 maddelik medine vesikasının Yahudilerin rahatlığı ve güvenliği, huzuru, için yahudilerin lehine olduğunu bilmiyorlar mı?
Bugün de Fas'tan başlayıp, Afganistan'a kadar 22 devletin haritalarını değiştirip küçük devletler oluşturmak isteyen ABD ve üst akıl öncelikleri o toprakları İsrail’in güvenliği için kuzey Irak’tan başlayıp Halep’ten denize çıkacak terörist Kürtlerin gri İsrail devletine dönüştürmek en büyük idealleridir.
15 Temmuzda bu projenin bir parçasıdır. Bizim ülkemizde de Hristiyanlar ve Museviler dinlerini rahatça yaşarken, onlara neden ibadet ediyorsunuz diye devletimizin hiçbir kurum ve vatandaşı tarafından tehdit edilmiyorlar.
Yine batılı devletlerin kurduğu İslam’ın ve insanlığın düşmanı olan, başına Müslüman cümlesini ekleyerek kurdurttukları terör örgütlerini yine batı kaynaklı düğmeye basarak ta saldırtmışlardır. Ama bu terör eylemlerini yaptıran, dünyanın her yerinde arkalarında olan ABD, Avrupa birliği ve o ülkelerde Siyonizm teşkilatının kanaat önderleri ve mason localarıdır.
Evet, Türkiye'de zaman zaman vatandaşların İsrail konsolosluğuna kara çelenkler bırakarak protesto yapmaktadır bu tip eylemler yeterli değil, bu tip eylemler demokratik etkinliktir devletimizi yönetenler ülkemizde ve dünya basınında sırf demeçler veriliyor doğrudur.
Birleşmiş milletlerin kararlarının uygulamayan bu terörist devlete başta Türkiye Cumhuriyeti devletinde yaşayan hiçbir terörist din örgütü ile bağı olmayan tüm Müslümanlar ve dünyadaki temiz Müslümanlar, Kudüs konusuna daha duyarlı olmalı bu işler söz ile olmuyor onların Müslüman Filistinlilere yapmış oldukları bu zulme her Müslüman ülke kendi ülkesinde değil yabancı ülkelerde büyükelçiliklerde görevli olanlara gereken dersi vermedikten sonra ister Sayın Cumhurbaşkanı konuşsun, ister Sayın Başbakan konuşsun, çünkü uluslararası ilişkilerde devletin milli çıkarları söz konusudur.
Konuşabilecekleri kadar konuşabilirler bu aziz millet Türkmen dağına Allah nizamını dünyada bir adım ileriye götürmek için şahadete talip olan Müslüman Türk ülkücüleri, Alperen ocakları, AKP gençlik kolları Türkmen dağına gittiği gibi yurt dışına ( Filistine'de) gidebilir. Aziz Türk milletine gönül vermiş insanlar birlikte hareket etmelidir.
Bu konuda yine batının düğmeye basarak Adalet yürüyüşü altında Ankara'da başlayan Maltepe’de bitirilen o yürüyüşü organize eden bir partinin başkanı ve milletvekilleri Adaleti sadece Türkiye'de aramaz neden sokağa çıkmıyorsunuz. Filistin’de katledilen Müslüman kardeşlerimiz için Allah'ın Adaletini ihlal eden kalpleri kilitlenmiş, gözlerine perde inmiş kulaklarına ağırlık konulmuş maneviyat ve erdemden nasibini almamış bu terörist devleti uluslararası Adalet için, niçin sokağa çıkmıyorlar? Çıkamazlar, batılı emperyalistlerle bağlantıları vardır.
Adalet kişi için olduğu kadar tüm insanlar içinde vazgeçilmez bir kavramdır. Eğer onlarda Adalet kavramı gelişmişse neden İsrail zulmü için sokağa inmiyorlar?
Aziz Müslüman Türk milleti kardeşlerinin ve dünyadaki temiz Müslümanlar geçmişteki 2 ay evvel Trump denen git- gel akıllı Suudi Arabistan ve İsrail’i ziyaret ettikten sonra katar krizimi ortaya çıkardılar.
Körfez ülkelerini katarın üzerine saldılar bu git gel akıllı Trump 390 milyar dolarlık silah anlaşmasını Arabistan’la yaptı. İhtiyacı olduğu zaman Suudi Arabistan'a verilmek kaydıyla 390 milyar dolar haraç almıştır. 12 milyar dolarda katardan almıştır. İşte dünya lideri dedikleri Amerikan politikasının hala orta doğuda ve Türkiye'deki Müslümanlara zulmü devam etmektedir. Her türlü İsrail mallarını ülkemizde yaşayanlar ve dünyadaki Müslümanların satın almaları Filistinlilere ihanettir.
Bu aziz millet unutmasın ki Filistin de 1. Dünya savaşında şahadet mertebesine ulaşmış binlerce askerimiz var. Orada binlerce şehidimizin mezarı vardır. Filistin’e ya adam gibi sahip çıkılmalı, yada söylemleri eylemlere geçmeyen tavırlarla Filistin de yaşayan kardeşlerimize boş ümit vermek onlara saygısızlık yapmaktır”
Bu Haber 4811173 Defa Okunmuştur