CHP İstanbul Milletvekili Dursun Çiçek, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Dursun Çiçek, Zeytin Dalı Harekatında ÖSO ile Türk Silahlı Kuvvetlerinin denk tutulmasının iktidarın yanlışı olduğunu vurgulayarak şöyle konuştu:

"Biz Silahlı Kuvvetler olarak 35 yıl görev yaptığım kurumda, peşmerge ile birlikte 90'lı yıllarda Kuzey Irak'ta onlarca operasyon yaptık. Tabi yurt içinde korucular var vatansever korucularımız aynı görevi yapıyorlar Mehmetçik önünde bilmedikleri arazide onları yönlendiriyor onlara destek veriyorlar. Kıbrıs Harekatında  mücahitler bu görevi yaptılar.

Dolayısıyla biz hiçbirinde ne peşmerge ne korucu ne mücahitleri ön plana çıkartmadık. Hepsinde Mehmetçiği, Türk ordusunu ön plana çıkarttık. Bu konuda iktidarı yanlış yapmaktan dönmeye davet ediyoruz. Bu işin esas omurgası esas sahibi Mehmetçiktir. TSK'dır. diğerleri yardımcı olan unsurlardır ki zaten kendi toprakları için mücadele ediyorlar. Mehmetçik için onu söyleyemeyiz. Oradaki ÖSO görevlileri kendi vatanlarını kurtarmak için Mehmetçiğe destek sağlıyorlar. Bu konudaki tartışmaları da yersiz buluyoruz."

"Önce Kandil'e sonra İmralı'ya gittiğini söylediler"

Dursun Çiçek, partisinin haftasonu gerçekleştireceği 36'ncı Olağan Kurulta'ya ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu: "Kurultay, demokrasi, hukuk anlamında parti içi demokrasiyi yaşatan tek parti CHP'dir. Diğer partilerde ne 2-3 adaylı seçimleri görüyoruz, ne ön seçimleri görüyoruz. Ne böyle bir yarış görüyoruz. Tepeden isimler belirleniyor bunlar aşağıya tebliğ ediliyor. Formalite icabı oylamalar yapılıp demokrasi varmış gibi yapılarak iktidar partisi ve diğer muhalefet partileri karşımıza çıkıyorlar.

Burada bir anımı paylaşmak istiyorum. 2015 seçimleri  öncesi genel merkeze ön seçim için başvurduk geri dönüyoruz. Uçakta iki vatandaşımız yaklaştı ve onlarda HDP aday adayı olduklarını söylediler. 'Adaylık için başvurduk' dediler. Bizde  ön seçim oluyor dedim. Sizde nasıl oluyor diye sordum?

'Bizde bu listeler önce Kandil'e gidiyor sonra İmralı'ya gidiyor  çizmezlerse aday oluyoruz' dediler. Diğer partilerde de farklı değil. Önce il ilçe başkanları tespit ediyorlar arkasından genel başkana geliyor onlar çizmezse adaylaşıp oylarla seçilerek Meclis'e gelip görev alıyorlar. CHP'nin de  eksikleri var. Adaylar üzerinde belediyelerin veya genel merkezin vesayet baskı kullanması bunları biz asla kabul etmiyoruz.

Kontenjanların anahtar listelerin kotaların kaldırılmasını talep ediyoruz. MYK'nın gölge kabine gibi daha etkin çalışması için bir tüzük değişikliği öneriyoruz. Bunların yapılması için de parti içi demokrasi imkanlarını kullanarak sonuna kadar mücadele edeceğiz. En az 2 genel başkan adayı var. Coşkulu bir kurultayla genel başkan adayımızı seçeceğiz."