GÖKTÜRK TUNÇTÜRK yazdı

www.haber2000.com

Değerli okuyucular..

Başkent Ankara’nın görkemli milli serveti olan TOGO kuleleri, birilerine; Sinan Aygün haraç vermeyince batmaya başladı..

Durmadan Ankaparak gibi TOGO kuleleri narları atıp, yüzleri kızarmadan adaletten dem vuruyorlar.

Daha doğrusu yok böyle pişkinlik..

Mansur Yavaş ve ekibi Sinan Aygün’den 25 milyon lirayı alamayınca başladılar Kızılderililer gibi yıkım tamtamları çalmaya..

Çeşitli hukuk cambazlıkları yaparak, TOGO kulelerini ve Sinan Aygün’ü zarara sokmayı hedefledirler.

Bu öncü cambazlardan birisi de Ankara Mimarlar Odası Başkanı Tezcan Karakuş Candan idi.

Mansur başkanının TOGO kulelerinin yıkım ihalesini duyurmasına çok sevinen Tezcan Karakuş, 2 gündür pişkince bu konuda demeçler veriyor.

Ve o görkemli milli servet TOGO kulelerinin yıkılmasını çok istiyor, sevinç çığlıkları atarak, alaylı bir şekilde şöyle diyor;

“Sinan Aygün’e geçmiş olsun. TOGO kulelerinin yıkım kararının uygulanmasına çok sevindik. Bu sevinçle kulelerin yıkım kutlamasını yapacağız”..

Vay yüzsüz bankamatik mimar vay.. Sen hangi yüzle adaletten dem vuruyorsun? Bu ne pişkinlik?

Sana karşı açılan davanın kini ile sevinç çığlıkları atıyorsun..

Değerli okuyucular..

Bu yüzsüz Oda başkanına niye “utanmaz, sıkılmaz” diyorum?

Çünkü çok, çok hak ediyor..

Bilenler bilir, bilmeyenlere bu yüzsüz bankamatik mimarın maaş vurgununu aktarayım.

Tabi ki bu bir iftira falan değil. İçişleri Bakanlığı müfettişlerinin yapmış olduğu tespit raporları ve Çankaya Belediyesinde görevli birçok üst düzey yöneticilerinin verdiği doğrulayıcı ifadeler var..

Bakın; sık, sık adaletten bahseden bu Karakuş Tezcan, Ankara Mimarlar Odası Başkanlığı yaptığı sıralarda aynı zamanda Çankaya Belediyesinde  çalışan memur olarak gözükmüş ve 7 yıl 5 ay işe gitmeden maaşlar alıp, cebine indirmiş..

Pardon.. Hakkını yemeyelim.. 7,5 yıl içinde sadece 60 gün işe gittiği gözüküyor..

Yani her gün gelip, işe başlarken imza atması gerekiyorken, ne geliyor, ne imza atıyor..

Değerli okuyucular..

İçişleri Bakanlığı Müfettişlerine ifade veren ve çalışanların işe başlarken imza atmasından sorumlu olan Çankaya Belediye Başkan Yardımcısı Yasemin Asil bu konuda şunları aktarmış;

"2012 yılında Şehir Planlama Bölüm Sorumlusu olarak görev yaparken Tezcan Karakuş Candan'ın da bana bağlı olarak çalışmaktaydı.

Onun göreve düzenli gelmemesi üzerine ben muhtelif tarihlerde şimdi hatırlayamadığım sayıda tutanak tuttum ve gereği için tutanakları İmar ve Şehircilik Müdürlüğü İdari İşler Bürosuna gönderdim.

Ondan sonraki süreçte zaten benim birimimden aldılar başka birime görevlendirdiler. Tutulan tutanaklar üzerine ne yapıldığını bilmiyorum.

Benim bildiğim kadarıyla oda başkanlarının eğer memur ise oda başkanı olması veya yönetimde bulunması durumunda mesaiye gelemeyeceği yönünde bir yasal düzenleme yoktur.

Ancak ben odadaki görevi nedeniyle işe gelmemesi gibi bir durumun olmaması gerektiğini de düşünenlerdenim”

Tabi bir Oda başkanının ahlaken de bu tür maaş vurgunlarına öncülük etmesi, tek kelime ile rezilliktir.

Ha şunu da aktarayım.. Çaldıkları minareye kılıf uydurmak içinde Karakuş Tezcan’ı 4,5 yıl izinli ve raporlu göstermişler..

Görüyorsunuz rezaleti değil mi? Daha doğrusu hırsızlığı.

Sonra bu tilkiler ortaya zaman, zaman çıkıp adalet ve emek hakkı narları atıyorlar..

İşte bu bankamatik mimar Karakuş çıkmış TOGO kulelerinin yıkılma ihalesine seviniyor ve bu kararın uygulanmasını da adalet olarak gösteriyor..

Yok böyle pişkinlik..

Yahu Karakuş Tezcan, sahi sen hangi yüzle sıkılmadan çıkıp hala konuşuyorsun?

Yahu bir STK başkanısın, o oturduğunuzun  koltuğun toplumsal ve mesleki ahlakı var..

Bir de çıkmış, sıkılmadan işe gitmeden maaş almanın hak olduğunu savunuyorsun.

Ey.. Kendini adaletin, emeğin temsilcisi gösteren çakma solcu Karakuş Tezcan.. Hadi git Mansur başkanına sor;

De ki; “Mansur başkan, televizyonda açıkladınız,  rant fazlalığı verilen ve FETÖ ile bağlantılı olan 110 firmayı tespit ettiğinizi ve bunları savcılığa vereceğinizi duyurmuştunuz. 

Ne oldu bu firmalara? Kaçını savcılığa verdiniz? Konuyu niye kapattınız?”

Ve yine Mustafa Tuna’nın inşaatını sor…

Ve son olarak şunu da sor;

“Mansur başkan, Sinan Aygün istediğiniz 25 milyon lirayı verse idi, şimdi bu yıkım falan kararları yine olacak mıydı?”

Bu mu ulan sizin adalet anlayınış? Türküreyim sizin adaletinize