GÖKTÜRK TUNÇTÜRK yazdı
Değerli okuyucular..
Bu gün CHP’nin 38’inci Olağan Kurultayı’nın iptali istemiyle açılan davanın üçüncü duruşması Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde yapıldı. Ben de takip ettim.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında hazırlanan iddianamede eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu 'mağdur', eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş ise müşteki olarak yer alması da dikkat çekti.
Lütfü Savaş’ın Avukatı, Kurultayın iptalini ve Özgür Özel yönteminin tedbiren görevlerinden uzaklaştırılmasını talep etti.
Lütfü Savaş’ın Avukatının ayrıca şu vurguyu yapması da dikkat çekici idi;
“6 Nisan 2025 tarihi CHP 21. olağanüstü seçimli kurultay yönünde olağanüstü kurultay kararı genel başkan tarafından alınmıştır. 38. olağan kurultay bakımından bir Butlan kararı verilmesi durumunda bu çağrı yetkisiz genel başkan tarafından yapıldığından yok hükmünde sayılmalıdır ve önceki genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu ve karar organlarının göreve çağrılmasına ve davamızın talebimiz gibi kabulüne karar verilmesine talep ederiz”..
Ve son günlerde Özgür Özel ve fondaş medyada ki elemanları tarafından şişirilen ve hatta kavgaya dönüştürülen “Kayyım” balonu..
Lütfü Savaş’ın Avukatı mahkemeye ayrıca “Biz Kayyım atanmasını siyemiyoruz” notunu duruşma zaptına yazdırdı.
Tabi bu konu da ayrı bir de Ceza davası var.. Özgür Özel’in Avukatları bu Ceza davasının Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine itiraz etmişlerdi.
42. Asliye Hukuk Mahkemesi aslında şaibeli Kurultay davasında bu gün karar verecekti ama Özgür Özel’in Avukatlarının ceza davasında ki itiraz sürelerinin dolamsının beklenilmesi yüzünden duruşmayı 8 Eylül 2025 gününe atmak zorunda kaldı..
Duruşmadan edindiğim izlenim.. Çıkacak karar Lütfü Şavaş ve “mağdur” Sayın Kılçdaroğlu’nun yüzde 90 lehine olacak şekilde.. Yani; “Mutlak Butlan” kararı verileceği gözlen iliyor..
ATA PARTİ LİDERİ NAMIK KEMAL ZEYBEK, ÖZGÜR ÖZEL’İN “KILIÇDAROĞLU ile MANSUR YAVAŞ’IN ARASI AÇILSIN, KAVGA ETSİNLER” SENARYOSU OYUNLARINI CANLI YAYINDA DEŞİFRE EDİP, BOZDU..
Değerli okuyucular..
Şimdi sizlere Özgür Özel ile fondaş medyada ki tetikçi ekibinin birlikte sahneye koydukları oyunların özetini kısaca aktarayım..
Özgür Özel ve danışmanları; Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu kamuoyunda itibarsızlaştıracak ve birlikte hareket ettikleri isimlerle arasını açacağı senaryoları birlikte yazarlar ve sahneye koyarlar..
Bu yalan içerikli senaryoların bir baş rol oyuncusunu tespit ederler.. Tabi bu trol başrol oyuncu fondaş Gazeteci..
İşte o fondaş trol gazeteci; ya gazetesinde veya Youtube kanalında başlar yalanları kamuoyuna sallamaya..
Örneğin, Sayın Kılıçdaroğlu’nun hiç kimseye söylemediği ve parti aleyhine sonuçlar doğuracağı bir ifadeyi aynen şöyle aktarırlar;
“Kılıçdaroğlu’na çok yakın bir isimden aldığım net bilgiye göre Kılıçdaroğlu şu, şu sözleri söylemiş” falan..
Hemen bu yalanı diğer fondaş medyada kiler “olmuş gibi” haber yapıp, kendi kafalarına göre oyunlar kurarlar..
Amaç; Sayın Kılıçdaroğlu’nu hem kamuoyunda hem de partililer karşısında itibarsızlaştırmak ve küçük düşürmek..
Bu tür içi yalanlar dolu senaryolar ortalıklarda her gün yorumlanırken birden bire Mansur Yavaş’ın sarf ettiği ileri sürülen sözleri herkesin dikkatini çektiği gibi, şaşırttı da.
Yine aynı senaryo taktikleri ile yazdılar; “Mansur Yavaş dedi ki Kemal bey bu tutumunu sürdürürse, ben tepki olarak siyasi bırakacağım ve bundan sonra da Kemal beyle görüşme gereği de duymuyorum” gibi hayali demeçler ..
Tabi Sayın Kılıçdaroğlu ile saygılı bir ilişkisi olduğunu bildiğim için Mansur Yavaş’ın bu rest gibi çıkışları benimde dikkatimi çekti..
Mansur Yavaş’ın bu ifadeli haberleri ATA Parti Genel Başkanı Sayın Namık Kemal Zeybek’i de biranda düşünceye itmiş..
Sayın Zeybek, bunun üzerine hem Sayın Kılıçdaroğlu’nu, hem de Mansur Yavaş’ı arayıp bu haberlerin doğru- olup olmadığını soruyor..
İkisinden de aldığı cevap; “hepsi külliyen yalan, yalan”..
Ve Sayın Zeybek dün bir Tv’de canlı yayında bu yalanların oyunlarını ise şu şekilde yorumladı;
“Şuan Özgür Özel yaptığı bütün konuşmalarda ve mitinglerde, CHP’yi; Ekrem İmamoğlu ile özdeşleştirdi ve bu kurgusunu da devam ettiriyor..
Ve İmamoğlu’nu cumhurbaşkanı adayı olarak topluma enjekte etmesinin yanı sıra, İmamoğlu’nun yapılacak bir seçime kadar eğer bir ceza alır ise yerine birsinin çıkıp O’nun adına aday olup, seçimi kazanacağını ifade ediyor..
Mansur Bey ne dedi? ‘Ben kimsenin yedeği olmam’..
Özgür Bey Mansur beyin bu ifadesini de istismar ederek, gazetecilerin sorusu üzerine ne diye cevap verdi?
“Mansur Beyin düşüncelerine saygı duyarım, tabi ki O’nu kimsenin yedeği olarak göstermeyiz”..
Peki, böyle bir durumda Özgür Bey kimi aday gösterecek?
Tabi ki kendisini aday gösterecek.. Tüm hazırlıklar bu..
Özgür Özel ve ekibinin önünde kazanacak aday Mansur Yavaş engeli var.. Ve Mansur Bey ile Kılıçdaroğlu’nun saygılı bir ilişkisi var..
İşte bu ilişkiyi bozmak için, hazırladıkları yalan senaryoları haber yaptırıp, Kılıçdaroğlu ile Mansur Beyin arasını açmayı, hatta kavgasını çıkarmayı planladılar..
Ben ikisi ile de görüştüm.. Şimdi açıklıyorum.. Mansur Beyin söylemiş gibi yaptıkları haberlerin hepsi yalan.. Kimse bu yalanlara kanmasın..
Ayrıca diyelim ki; İmamoğlu Cezaevi’nden yasaksız bir şekilde çıktı ve aday oldu.. Seçimi yine kazanamaz..
Cumhurbaşkanlığı seçimini Mansur Beyin dışında başka bir adayın kazanması mümkün değildir”..
Bu Haber 33653 Defa Okunmuştur