GÖKTÜRK TUNÇTÜRK yazdı

www.haber2000.com

Değerli okuyucular..

Yine yazıyorum.. CHP; “Cumhurbaşkanı adayımız” ifadesini kullanıyor ama İmamoğlu; şuan adaylığı konusunda hiçbir şartı resmen taşımıyor.

Rüşvet ve vurgunlar yapan bir suç örgütünü yönetmek iddiasıyla yargılandığı gibi, Belediye Başkanlığı görevinden alınan ve tutuklanan sade bir vatandaş..

Şimdi bu CHP’nin çok, çok konuşan Genel Başkanı Özgür Özel ve tutuklu İmamoğlu, 2 günde bir görüşüyor, İmamoğlu tutuklu olmasına rağmen basın bürosuna çevirdiği koğuşundan her gün ülkeyi yönetenlere hakaret ve tehditler savuruyor  ve kendilerine darbe yapıldığını söylüyorlar..

Ama devletin bütün demokratik haklarını çok rahatça kullanıyorlar bu nankörler..

Tabiri caizse cirit atıyorlar.. Ve yoğun şikayetler üzerine İmamoğlu’nun Twitter hesabı mahkeme kararı ile erişime kapatıldı..

Fondaş ve yalaka takımı sıraya dizildi.. “Twitter hesabından bile korktular” falan ahkamlar kesmeye başladılar..

Yetmedi.. CHP takımının alayı rüşvetten ve vurgunlardan tutuklu olarak yargılanan İmamoğlu’nun fotoğrafını sosyal medya hesaplarında ki profillerine koydular..

Yani.. CHP şuan rüşveti ve vurgunu resmen kendisine profil yapmış oldu.. Yakıştı mı? Vallahi tam yerine oturdu..

Tabi bunların içerisinde Hukukçu geçinenlerde var..

Yahu arkadaş.. Adam; rüşvetten, bu konuda suç örgütü yönetmekten dolayı görevden alınmış, tutuklanmış ve şuan sade bir vatandaş pozisyonunda..

Bir tutuklu, koğuşundan her gün birileri vasıtası ile sosyal medya hesabına; içinde devleti yönetenlere, birçok kurumlara hakaret ve tehditler dolu olan demeçleri veriyor.. Yasal olarak bir tutuklunun yapacağı bir iş mi? Hayır..

Eee niye oranızı, buranızı yırtıyorsunuz?

Her gün “Hak- Hukuk-Adalet” diye Kadırgalı Eşref gibi naralar atıyorsunuz ama Hukukun dışında olan her türlü  işlem ve olaylara baş vuruyorsunuz..

Hukuk mücadelesi vereceğiniz yerde, Hukuk dışı her türlü yola ve işlemlere başvurup, şovlar sergileyip, algılar yaratma peşindesiniz..

Ve sokak oyunları kurnazlığına sarılıyorsunuz.. Gariban partilileri kandırarak sokaklarda “Ekrem başkanımızın özgürlüğü için bir imza” diye  imzalar topluyorsunuz..

100 milyon imza toplasanız ne yazar? Yargı sistemi sokakların sesine göre mi karar veriyor?

VE ANKARA’da Kİ KATAKULLİ İŞLER İLE BOŞ, BOŞ KONUŞAN CHP ANKARA İL BAŞKANI..

Değerli okuyucular..

AK Parti Ankara Milletvekili Osman Gökçek meclis genel kurulunda; bir taraftan CHP grubunu pert ederken, bir taraftan da Ankara Büyükşehir Belediyesi ve Mansur Yavaş ile ilgili birçok yolsuzlukları gündeme taşıyor..

Sayın Osman Gökçek bu yolsuzlukları açıklarken, yapılan ihalelerin tarihlerini, ihalelerin verildiği firmaların isimlerini ve rakamları çok net bir şekilde açıklıyor..

Yani öyle Mansur Yavaş cephesinin dediği gibi iftira falan değil.. Göz var, akıl var..

Sayın Osman Gökçek geçen aylarda Ankara Büyükşehir Belediyesinin mezarlıklara 40 Bin adet tabut ve 1 milyon 250 bin tane de kefen aldığını basının huzurunda detayları ile açıkladı..

Şimdi dikkat edin Değerli okuyucular..

Mansur Yavaş ve ekibinin her yolsuzluk açıklandığında kullandıkları bir taktik var..

Önce 2-3 gün susuyorlar.. Cevap vermiyorlar.. Sonra bir bakıyorsun personelden birkaç kurban seçip onları “suçlu” olarak görevden uzaklaştırıyorlar..

Bu taktikler.. Fahiş ücretlerin döndüğü konserlerde de kullanıldı, kefen ve Tabut alımlarında da kullanıldı..

Ne diyor Mansur başkan ; “Personelden birisi yolsuzluk yapmışsa gözünün yaşına bakmam”..

Yahu tamam da.. Yolsuzluklarda bahsedilen rakamlar yüzlerce milyon liralar..

Yani.. Bu personeller 150- 300- 600 milyon liralık işlerde yolsuzluk yapacaklar, senin haberin nasıl olmayacak Mansur başkan?

Orası bakkal dükkânı mı?

Ve Sayın Osman Gökçek geçen günü de yine mezarlıklarda çok ilginç ve yüksek rakamlı vurgunlar yapıldığını basının huzurunda tarihlerle, firma isimleri ile ve rakamlarla çok net bir şekilde açıkladı..

Sayın Osman Gökçek’in iddiası şu idi; “Mezarlıklarda taziye çadırlarında kullanılmak üzere 159 milyon lira değerinde 45 milyon adet karton bardak alınmış..

Yani.. 25 tıra sığacak kadar karton bardak ihale yolu ile alınmış gözüküyor..

Yetmedi.. Yine ayrıca; 200 ton çöp torbası alınmış..

Sayın Osman Gökçek diyor ki; “Kardeşim ben ve ekibim araştırdık, ne karton bardakların, ne de çöp poşetlerinin nerelerde kullanıldığını ve şuan bunların hangi depolarda olduğunu göremedik.. Mansur başkan 45 milyon karton bardak ve 200 ton çöp torbasını hangi depolarda? Çıkın ortaya, gösterin”..

Çok net iddia ve çok net çağrı..

Evet.. 2 gün yine sustular.. Üçüncü günü ise çok kurnazca laf ebelikleri ile kısa bir cevap verdiler..

“Ellerinde bilgi ve belgeler olanların gideceği adres bellidir.. İftira” falan..

Yahu zaten Sayın Osman Gökçek basın toplantısında Savcılığa suç duyurusunda bulunacağını açıkladı..

Ayrıca.. Sizler.. Bardakların ve çöp torbalarının var, olup olmadığını niye açıklamaktan kaçınıyorsunuz?

Ve sizler hakkınızda bu kadar yüksek meblağlı yolsuzluklar ifade ediliyor, peki sizler niye Savcılığa gitmiyor sunuz?

Gidemiyorsunuz..

Değerli okuyucular.. Bu cevap açıklaması aynı zamanda Osman Gökçek’in iddialarının tam itirafı ve ispatıdır..

Yani.. Diyorlar ki; “biz kitabına uygun ihale yaptık ve malzemeleri aldık.. Senin dediğin gibi yolsuzluk yok”..

Eee kardeşim yolsuzluk yoksa, deyin ki; “Aha 45 milyon karton bardaklar ve çöp torbaları şu depoda, gelin göstereyim” ..

Niye laf ebelikleri ile iddiaların üzerini kapatmaya çalışıyorsunuz?

Tabi Ankara Büyükşehirden hala detaylı açıklama yok ama CHP’nin cehalet timsali Ankara İl Başkanı Dr. Ümit Erkol, Twitter (x) hesabından Mansur Yavaş hakkında birçok süslü edebiyatlar parçalayarak, Sayın Osman Gökçek’e cevap yazdı..

Cehalet örneği diyorum.. Çünkü “Doktor” olan, yani Tıp Fakültesi mezunu olan CHP Ankara İl Başkanı Ümit Erkol; cevabı yazısında geçen “ile” ifadesinden sonra “,” (virgül) koyduğunu görüyorum..

Bu cehaleti ortaokulda okuyan öğrenci bile yapmaz “Doktor” efendi..

Ve yine cahilce sallıyor..

Sayın Osman Gökçek’e hitaben diyor ki;

 “Sayın Mansur Yavaş, mütevazi ve ilkeli bir siyasetçidir. Halkçı ve adaletli bir belediye başkanıdır. Kamunun, Ankara halkının parasına da gözü gibi bakar. İsraf etmez ve şeffaf yönetim gösterir. Ankara’da israf ve yolsuzluk denilince akla gelen ilk isim açık ara bellidir. Kendi partisinin bile güvenmediği, görevi devam ederken istifaya zorladığı başkanı tüm Ankara bilir. “Dolayısı ile,” malum “soy adını” taşıyan kişi önce babasının dönemine dair belgeli, ispatlı dosyaları işleme koydursun. Babasına da iyi avukatlar ayarlasın. Son söz; ayıptır diyeceğim ama ayıp bilmez sanıyorum”

Değerli okuyucular.. Doktor efendinin yazısını aynen ekledim.. Bakın yine cehalet sergileyerek, imla kuralı olarak “soyadı” şeklinde yazması gerekirken “soy adını” diye yazmış..

Ve cehaletini bu kez Sayın Melih Gökçek’e attığı iftirada sürdürüyor..

Diyor ki; “babanın adına belgeli, ispatlı dosyalar var, önce onları işleme koydur ve babana da iyi avukatlar tut” falan..

Yahu Dr. İl Başkanı.. Sen bu delilli, ispatlı bekleyen dosyaları gördün mü? Görmedin?

Peki, nerenden atıyorsun?

Senin Mansur başkanın, Sayın Melih Gökçek hakkında verdiği 21 dilekçelere; Melih başkan ifadesini verdi ve hepsinden de takipsizlik kararları aldı..

Senin Mansur başkanın kabul etmedi.. Bu kez takipsizlik kararlarına da itiraz etti ama yargı “boş iddialardan başka hiçbir delil yok” diye yine ret etti.

İyi avukat tutmaya gelince…Şimdi sizler kendinize iyi avukatlar hazırlayın..

Öyle 5-10 personeli kurban seçerek görevden alarak kurtulmak yok..

Ve utanması gerekenler de sizlersiniz..

Sen o koltukta oturmuş, hiçbir şeylerden habersiz boş, boş konuşuyorsun Dr. Ümit Efendi..

Ve bak sana çok kötü bir uyarım var..

Sayın Melih Gökçek başkan uzun zamandır bu dosya olaylarını ortaya atanlara ve iftiralar savurup, itibar suikastına yeltenenlere ne diye sesleniyor?

“Hakkımda bu tür iddialar ortaya atanlar, ispat etmezlerse şerefsizliği şimdiden kabul etmiş sayılırlar”..

Eee şimdi ne olacak? Galiba bu şerefsiziler listesine sizde ekleneceksiniz Ümit Bey.

Evet.. Senin bu imla hataları dolu yazına bak Melih Gökçek başkan ne diye cevap yazdı?

Seçim senin Ümit Efendi…

“ÜMİT, GEL SADECE SON BİRKAÇ AY İÇERİSİNDE ORTAYA ÇIKAN YOLSUZLUKLARI SARILAYALIM…

KONSER VURGUNLARI…

TABUT VURGUNLARI…

KEFEN VURGUNLARI…

CESET TORBASI VURGUNLARI…

ÇÖP POŞETİ VURGUNLARI…

ÇAY BARDAĞI VURGUNLARI…

HADİ BUNLARA CEVAP VERSENE?… MANSUR YAVAŞ GÖKÇEK HAKKINDA 21 TANE SUÇLAMA YAPTI, GÖKÇEK 21’DEN DE TAKİPSİZLİK ALDI.

YETMEDİ MANSUR BİR ÜST MAHKEMEYE MÜRACAAT ETTİ… BURALARDAN DA MELİH GÖKÇEK AKLANDI… GÖKÇEK’İN HESAP VERMEDİĞİ KONU YOK Kİ…

MELİH GÖKÇEK’İN YOLSUZLUK YAPTIĞINI İDDİA EDİP TE İSPAT ETMEYEN KİM VARSA ŞEREFSİZ, HAYSİYETSİZ ALÇAK VE İFTİRACIDIR.

ÜMİT BENİM HAKKIMDAKI İDDİALARI İSPAT ET, YA DA YUKARDAKİ İFADELERİ KABUL ET. KABUL MÜ?

MANSUR‘A YAĞ ÇEKECEĞIM DİYE UĞRAŞMA… CHP’NİN VE CHP’LİLERIN MANSUR‘UN YANINDAKİ TEK DEĞERİ ONLARI KULLANMASIDIR…”