Yerel seçimlere çok az zaman kaldı.. CHP yine sağ kesimden aday aramaya başladı.
CHP tabanı; parti merkez yöneticilerinin bu tavrına ve parti içi demokrasinin işletilmemesine sık, sık sert tepkiler göstermesine rağme,n parti tavanı bildiğini okuyup, tabandan gelen haykırışa kulak asmıyordu.
“BİR İLERİ, 5 GERİ GİDİYORUZ”
Fakat CHP’nin Genel Merkez Disiplin Kurulu üyesi Av. Erdoğan Kılıç’tan bu konuda; tüm parti tabanını hareketlendirecek ve parti merkez yöneticilerini düşünceye sevk edecek önemli bir çıkış geldi.
Av. Erdoğan Kılıç, Sosyal Medya hesabından partililerine hitaben yazdığı yazıda, Sol Parti CHP’nin, Sağdan aday arayışının partiyi erittiğine işaret ederek;
“Bu arayış Sol tembellikten başka bir şey değildir. Son 10 Kasım’da Anıtkabir’de ki milyonlarca halkın mesajını da mı görmüyorsunuz? Kendi ayaklarımızın üzerinde durmayı özledik” siteminde bulundu.
Av. Erdoğan Kılıç’ın bu çıkışının ise partililer tarafından tam destek görmesi dikkat çekti.
İŞTE CHP’Lİ AV. ERDOĞAN KILIÇ’IN ADAY TESPİTİNİ ETKİLEYECEK O ÇIKIŞ YAZISI
“KENDİ AYAKLARIMIZ ÜZERİNDE DURMAK İSTERİM
Ankara, İstanbul, Mersin, Adana, Antalya en çok göç alan illerimizdir.
Anadolu'nun çeşitli bölgelerindeki oylarımızın toplanma merkezleri olan bu illerin CHP’de olmamasının nedeni, parti içi demokrasinin yıllardır uygulanmayarak, genel merkez seçiciliğinden doğan umutsuzluktur.
Oysa seçilme kanalları açık tutulsa idi, şimdi onlarca yetişmiş aday adayımız olacak ve aralarından tercih yapacaktık.
Bu şehirlerden sadece Mersin'de bir canlılık olup, diğer illerde aday adayı başvurusu yapanı duymadım.
CHP, eğitimli ve alanında donanımlı aydınların tercih ettiği, emekçinin, küçük esnafın, çiftçinin, emeklinin bel bağladığı bir partidir.
Bu anlamda Atatürk İlke ve Devrimlerinin yol göstericiliği partinin iktidarı için yeterlidir.
Son Anıtkabir ziyaretlerinde artan ziyaretçi sayısı bile, hala bizim gözümüzü açmıyorsa daha ne denilebilir ki.
Sağ partilerle yapılan ittifaklar, sol tembellikten öte bir şey değildir.
Alanları, tarlaları, yolları zamanında arşınlamalıyız ki, halkın umudunu yeşertelim.
Sağa verdiğimiz tavizler bize getirmiyor, tabanımızı eritiyor..
Partiler birbirlerinden ideolojileri ile ayrılır ama kazandığında herkesi ayrımsız yönetmek durumundadırlar.
Biz de mutfakta ter dökenleri omuzlamak ve ülkeyi yönetmek istiyoruz.
Kendi ayaklarımız üzerinde durmayı öyle özledik ki.”
Bu Haber 534371 Defa Okunmuştur
