SEVİLAY DAŞDEMİR yazdı..
Sayın Erdoğan ve yardımcıları Binali Yıldırım ile Devlet Bahçeli’nin artık meydanlarda Anayasa değişikliği maddelerinden değil de sadece ve sadece Sayın Kılçdaroğlu’na saldırıp, hakaret etmeleri ve ısrarla 15 Temmuz ihanetini başkalarına yamamaya çalışmaları oldukça dikkat çekiyor..
Millete artık “Parti Devleti” oluşumunu ve tek adam sitemini savunamıyorlar..
Telaş oldukça büyük.. Korku; yerini hırsa ve hırçınlığa bıraktı..
Saldırdıkça saldırıyorlar, hakaretler ve tehditler hergün ayrı bir boyut kazanıyor..
Meydanlarda ki konuşmaların tek sermayesi; “Eyyy Kılçdaroğlu, Eyyy Kılıçdaroğlu” ve “15 Temmuz” naraları.
15 Temmuz ihanetinin sanıklarını yüce milletimiz çok iyi biliyor ve aslada unutmaz..
15 Temmuz akşamı; Allah’tan ve milletten “aldandık, aldatıldık.. Allah’ta, millette bizi af etsin” diye Af dileyen kimdi?
15 Temuz ihanetine sebep olan ve imkanlar sunup, zemin hazırlayan sizler değilmisiniz?
Sizde bu ihanet davasının sanıklarısınız..
Önce bu ihanetin hesabını verin..
Devletin bütün imkanları ile ‘Evet’ mitingeleri yapıyorsunuz, sonra da meydanlarda dinden, imandan, Allah’tan, ahlaktan bahsediyorsunuz..
Siz, besmele ile haram yiyiyorsunuz..
Bakın size bir İslam ahlakı hatırlatması yapayım;
Devletin bütün malvarlığı teslim edilen yüce Peygamberimiz, torunu Hasan ile devlete ait Hurmaların bulunduğu kısmı kontrol ederken, torunu Hasan bir hurmayı alıp, ağzına atıyor..
Bunu gören yüce Peygamberimiz telaşla hemen parmağını torunu Hasan’ın boğazına sokarak, Hurmayı çıkartıyor..
Torun Hasan diyor ki; “Niye Hurmayı çıkardın, yiyecektim”
Peygamber efendimiz; “Evladım, bu hurma bize ait değil, devletin Hurması, halkımız bunları bana güvenip, emanet etti. Hurmayı yersen, haram olur”..
Meydanlarda Kuran’dan, Allah’tan bahseden, sureler okuyan sizler ne yapıyorsunuz?
“Devletin malı deniz” mantığı ile sözde açılış düzmeceleri ile hazineye ait paraları harcayıp, taşıtlarını kullanıp, siyasi çıkarlarınız adına “Evet” mitingleri yapıyorsunuz..
Hergün haram deryasında yüzüyorsun..
Hele, hele Sayın Kılçdaroğlu'na; “Ahlaksız, yalancı, utanmaz” diye çamurlar atan Bahçeli’ye ne demeli?
Sahi; “17/25 rumuzlu Erdoğan, senden bu hırsızlıkların hesabını sormazsam namussuz ve şerefsizim” diye grup toplantılarında naralar atan bu Devlet Bahçeli’nin, makamında da övünerek pilini çıkarıp, 17/25’te durduğu o meşhur saati hala duruyor mu?
Neredeeee …
Bu mu ahlak ve şeref Sayın Bahçeli..
Bu Haber 1234067 Defa Okunmuştur