Yeni Akit yazarı Ali Karahasanoğlu, Emine Erdoğan'ın ‘Erkekler üstünlük iddia edemezler’ cümlesini eleştirdi.

Yeni Akit yazarı Ali Karahasanoğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın 25 Kasım Dünya Kadına Şiddetle Mücadele Günü kapsamında yaptığı konuşmayı eleştirerek "'Söz konusu olan şiddetse kol kırıldığında yen içinde kalamaz' cümlesine ne gerek var?" dedi.

Yeni Akit gazetesi yazarı Ali Karahasanoğlu, bugünkü yazısında Emine Erdoğan'ın 25 Kasım Dünya Kadına Şiddetle Mücadele Günü kapsamında yaptığı konuşmayı eleştirdi.

Karahasanoğlu, "Diyanet İşleri Başkanı’nın karşısında, imam hatipli Cumhurbaşkanı’nın başörtülü eşine, yaptırılan konuşmada ‘Erkekler üstünlük iddia edemezler’ cümlesinin nerelere gidebileceğinin altını çizmek gerekir" dedi.

Emine Erdoğan’ın Türkiye’de kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddet eylemlerini önlemek amacıyla uygulanan 6284 sayılı kanuna konuşmasında yer vermesine tepki gösteren Karahasanoğlu,

“Şahsen ben, Cumhurbaşkanı’nın eşinden, ‘6284 sayılı kanun ile, sadece şikâyetle dahi uzaklaştırma kararı aldırarak kendilerini ilk anda koruyabiliyorlar’ cümlesini duymak istemezdim” ifadesini kullandı.

Karahasanoğlu'nun yazısının ilgili bölümleri şu şekilde,

"Olayın içine, 'mahrem alan' kavramını da katıp, ardından şiddetin insan hakkı ihlali olduğunu söylediğimiz an, tam da yukarda belirttiğimiz, feministlerin oyununa gelmiş oluruz.

Eğer kastımız 'fiziki şiddet' ise.. 'Söz konusu olan şiddetse kol kırıldığında yen içinde kalamaz' cümlesine ne gerek var?

Kanunlarda, fiziki şiddet yaşandığında, ne savcının, ne hakimin, 'kol kırılır yen içinde kalır' gerekçeli bir görmezden gelme hakkı yok ki..

Diyanet İşleri Başkanı’nın karşısında, imam hatipli Cumhurbaşkanı’nın başörtülü eşine, bakın hangi konuşma yaptırıldı,

'Erkekler kadınları mülk edinemezler. Üstünlük iddia edemezler.'

Erkeklerin kadınları mülk edindikleri anlayışlar, İslam toplumlarında değil, tam aksine Batı kültüründe vardı..

Lütfen, kadın cinayetlerinin tavan yaptığı şu dönemde olsun, feministlerin oyununa gelmeyelim..

Hepimizin karşı çıktığı “fiziksel şiddet”i ön plana çıkarıp, ailelerin içine fiziksel şiddet oluşturacak kavga sebepleri üretmeyelim..

Hakimlerin bile, “Evden uzaklaştırma ile ilgili düzenleme yanlış” dediği bir ortamda..

Şahsen ben, Cumhurbaşkanı’nın eşinden, '6284 sayılı kanun ile, sadece şikayetle dahi uzaklaştırma kararı aldırarak kendilerini ilk anda koruyabiliyorlar' cümlesini duymak istemezdim.."