GÖKTÜRK TUNÇTÜRK yazdı
Erdoğan 2013 yılında Andımızın okullarda yasaklanması sonrası demişti ki; “Öyle, Türk’üm, doğruyum, çalışkanım demekle Türk olunmaz”..
Ve bu andı, resmen Irkçılık dayatması olarak ilan etmişlerdi…
Peki, bu yasaklama kararını o zamanlar kimler ısrarla istemişti?
Şimdi AKP’nin; terörist, hainler sürüsü, bölücü diye bahsettiği HDP’liler, daha doğrusu Şehitlerimizin baş katili, İmralı canisi Öcalan istemişti.
Sonrasında ağabeyi halen dağda olan Selo; Erdoğan’a hitaben; “Seni başkan yaptırmayacağız” diye ötünce aradaki ipler koptu.
Şimdi AKP’ye her şeyi ile tam destek veren Devlet Bahçeli ise; 2 Aralık 2013 günü bu yasaklamaya karşı şu yemini etmişti;
“Çocuklarımıza; andımızı tekrar okutmazsam NAMUSSUZUM” ..
İşte o sıralarda Bahçeli ve etrafında ki şimdiki tilkiler tarafından “Başbuğun Bozkurt’u” olarak görülen, fakat şimdi “hain” olarak ilan edilen TÜRK EĞİTİM- SEN Genel Başkanı, Adanalı İsmail Koncuk; Danıştay’a dava açarak bu yasağın kaldırılmasını istedi.
Aradan 5 yıl geçti ..Türkiye’de neler oldu, neler.. Neler ve kimler değişti, neler ..
En büyük değişiklik ise; AKP’ye karşı sürekli yemin edip, “Yapmazsam, hesabını sormazsam, sizi yüce divanda yargılatmazsam Şerefsizim, Namussuzum” diye yüzlerce kez yemin eden Devlet Bahçeli’de oldu.
Şimdi AKP ile kanka oldu, halen her türlü imkanı ile AKP hükümetine destek verip, iktidarda kalmasını sağlıyor..
Tabi diğer bir önemli değişiklik ise AKP’nin, bölücübaşı Apo ve siyasi hizmetçisi HDP ile ilişkilerini kesmesi oldu.
Elbette ki Devlet Bahçeli’nin bu ani değişiklikleri MHP içinde isyanlara neden oldu..
Çünkü; bu değişiklere; milliyetçiler, ülkücüler sert şekilde karşı çıkmış ve MHP’ye oy vermekten vaz geçmişlerdi..
Olağanüstü kongreye gidilmesi istendi, mahkemelere gidildi ama destek verdiği AKP imdadına yetişmiş, onu kurtarmıştı..
Derken sabrı tükenen Meral Akşener ve ekibi İYİ Parti’yi kurarak, Bahçeli ve ekibini terk ettiler.
Tabi Bahçeli’nin yeminlerini unutup, ani değişime uğramasına sert tepki gösterenlerden birisi de Türk Eğitim-Sen ve KAMU-SEN Genel Başkanı İsmail Koncuk olmuştu.
Bahçeli’nin, “Bozkurt postuna bürünmüş çakalları” AKP iktidarı tarafından Andımıza konulan yasağın kaldırılması için Danıştay’a dava açan İsmail Koncuk’u tehdit etmeye başlamış, hatta yıllarca nemalandıkları KAMU-SEN’e baskın yapmışlardı..
İsmail Koncuk’u, Akşener saffına geçtiği için “Hain” ilan etmişlerdi..
Tabi 5 yıldır, İsmail Koncuk’un Danıştay’a açtığı davadan ses yoktu..
Öyle bir yiğit hakim var mı idi ki; çıkıp AKP aleyhine ve AKP’nin destekçisi Bahçeli’yi terk edenler lehine karar verebilsin?
Aynı günü; FETÖ’cü ilan edilir, ya içeri atılır veya görevden alınırdı.. Bu korku halende var.
Bu Danıştay’ın kadın Başkanı Erdoğan’ı görünce ayaklara kalkıp, düğmesiz cübbesini iliklemeye kalktığını, eğildiğini herkes biliyor..
Ve Bazı Danıştay üyelerinin alenen CHP adını zikrederek saldırıp, siyaset yaptığını hepimiz gördük.
Şimdi bu Danıştay’ın 8. Dairesi; Yerel seçimlere arifesinde, birden bire andımızın yasaklanmasını kaldırıp, yeniden okullarda okutulması kararını verdi.
AKP VE MHP ARASINDA Kİ BU SERT LAF ATIŞLARI BİR TİYATRO MU?
Tabi Danıştay’ın bu kararından sonra çok ilgin şeyler oluşmaya başladı..
AKP’nin tüm kurmayları, eski bakanları, yandaş yazarları Danıştay’a ateş püskürmeye başladılar..
Tabi Devlet Bahçeli, zafer kazanmış edasıyla çok sevindi ve başladı twitter’da, andımızda ki yasağın kaldırılmasına karşı çıkan AKP takımına verdi, veriştirdi.
Hatta eski Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’a da; “ Sen bu andı okumak istemiyorsan, okuma.. ‘Kürdüm, doğruyum’ diye yemin edebilirsin” şeklinde göndermelerde bulundu.
AKP ve MHP arasında Andımız konusunda halen çok iğneli atışmalar sürüyor..
Beliyorsunuz Andımızın okullarda okutulmasının yasaklanmasından sonra Erdoğan kurmaylarına talimat vermiş ve demişti ki; “Bu yasaklamayı 7 ayrı dile çevirip, dünyaya duyurun”..
Eee peki Devlet Bahçeli, sen niye Danıştay’ın bu kararına seviniyorsun?
Bu zaferde senin payın ne ki?
Andımızın yasaklandığını reformmuş gibi dünyaya 7 dil ile duyuran, Türk milliyetçiliğini ırkçılık sayıp, ayaklar altına alan AKP hükümetine yıllardır tam destek veren sen değil misin?
Şimdi hangi yüzle seviniyor, Kadırgalı eşref gibi naralar atıyorsun?
Şimdi; AKP ile MHP arasında ki sert şekilde sürdürülen “Andımızın geriye dönüş” kavasına bakıyoruz, insan diyor ki; “biri birlerine bu kadar ağır laflar göndermelerinde bulunanların oluşturdukları “İttifak” anında biter..
Bakıyoruz .. Böyle bir görüntü yok.. Erdoğan bu konuda hiç konuşmuyor..
İnsanın aklına ister istemez bir “Siyasi Tiyatro senaryosu” geliyor.
Şimdi diyeceksiniz ki; “yahu kardeşim AKP, MHP arasında niye tiyatro oyunu sergilensin ki?”
Gelin biraz yakın zamanlar da gerilere gidelim..
Ne olmuştu;
Bahçeli, Andımızı yeniden öğrencilere okutması için “Namusu” üzerine yemin etmişti.
Aylardır yargının bağımsız ve tarafsız olmadığı, görünen belirtiler ile tartışılıyor.
Ve bu tartışmaların üzerine Almanya’nın istemi üzerine PKK’lı sözde gazeteci Deniz Yücel; ani bir işaret ile özel uçakla uçtu mu? Uçtu..
35 yıl ile yargılanan, gizli tanıkların ‘ajan’ diye ifadeler verdiği, yandaş yazarların hakkında müebbetlik deliller sıraladığı, Erdoğan’ın da “Bu can, bu garipte olduğu sürece, bu ajan papazı kimse alamaz” dediği Papaz Brunson, birden bire tahliye edilip, ABD’ye uçtu mu? Uçtu..
Ve toplum da yargının itibarı yerlerde sürünmeye başladı mı? Başladı..
Milliyetçi kesim halen Bahçeli’ye; “Yahu milliyetçiliğe, Atatürkçülüğe bu kadar karşı olanlara, yargıyı bitirenlere sen nasıl hala destek veririsin?” diye isyan ediyor mu? Ediyor..
Eee … Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin devamı için çok önem arz edecek bir Yerel seçimler var önümüzde..
Durum kötü…
Ortalık dağınık, toparlamak lazım..
“Hani yargı bağımsız değildi, hani Danıştay başkanı Erdoğan’ın karşısında cücesini iliklemek için düğmeler arıyordu? Bakın, ‘bağımsız değil, AKP’nin emrinde’ dediğiniz Yargı bizim aleyhimizde karar verdi?” demek lazım..
“Bakın; sizlerin ‘AKP’nin emrinde’ dediğiniz Danıştay’a bizler hep birlikte karşı tepki gösteriyoruz” diyerek eksi düşünceleri püskürtmek lazım..
“Bu arada ortak Bahçeli’nin yemini kurtarmak, milliyetçi kesimin öfkesini yumuşatmak lazım” havasını yaratmak lazım..
Tama da Bahçeli bey, Andımızın geri dönmesi eğer böyle bir siyasi tiyatro senaryosu değil ise sen niye seviniyorsun?
Senin bu zafer de payın mı var ki sevinç çığlıkları atıyor, parti merkez binasına Andımızın yazıldığı dev pankartı astırıyorsun?
Eğer ortada andımızın geri gelmesi konusunda bir zafer var ise; bu zaferi kutlama hakkı şuan İYİ Parti’de milletvekili olan İsmail Koncuk’un, dolayısıyla İYİ Parti’nin, davayı açan TÜRK EĞİTİM-SEN’in dir.
Sen niye havalara giriyorsun ey Devlet Bahçeli?
Bak senin yakın geçmişte “geri getireceğim” diye namusuna yemin ettiğin Andımızın geri gelmesini sen ve etrafında ki yalakalarının “HAİN” dediği adam sağladı..
Merak ediyorum; şimdi hiç vicdanınız rahatsız mı?
Bekleyelim ..
Bu bozma kararını veren Danıştay üyelerine bir şeyler olacak mı?
Tıpkı AF konusunda danışıklı döğüş yapılmıyor ise, Devlet Bahçeli bir sabah kalkıp;
“Ya Allah, ya bismillah” deyip, titreyip kendine dönecek mi?
Şunu da ekleyeyim de; inşallah ben bu “Tiyatro” sezintilerimde yanılırım.
Bu Haber 610264 Defa Okunmuştur