GÖKTÜRK TUNÇTÜRK yazdı

www.haber2000.com

Değerli okuyucular..

Abdullah Çatlı.. Ülkücü Hareketin sembol isimlerinden.. Benim de çok yakinen tanıdığım Ülküdaşım, başkanım..

Kendisi Nevşehirlidir.. 12 Eylül 1980 askeri darbe öncesinde Ankara Ocağı Başkanlığı ve Ülkü Ocakları Genel Başkan yardımcılığı yaptı..

Kimler ne diye havlarlarsa havlasınlar.. Çatlı; PKK’nın uyuşturucularını Türkiye’de ve dünyada pazarlayıp, insanları zehirleyen, ocakları söndüren şeref yoksunları ile ve ermeni örgütü ASALA ile önemli mücadeleler verdi.

Örneğin.. DEM’li Pervin Buldan’ın uyuşturucu baronu Savaş Buldan, yine PKK’nın uyuşturucu pazarlayıcısı Behçet Cantürk ve PKK adına kumarhaneler çalıştıran Ömer Lütfü Topal gibi birçok hainlerle ve insanlık düşmanları ile mücadeleler etti.. Hedef haline getirildi..

Değerli okuyucular..

Abdullah Çatlı, 12 Eylül darbesi öncesi, Ankara- Bahçelievler semtinde 7 TİP’li öğrencinin öldürülmesi olayı ile ilgili aranmaya başlandı..

Daha doğrusu.. Bu tasvip edilemeyen olay, birileri tarafından tek başına Çatlı’nın üzerine yıkıldı..

Oysa ki olay, bambaşka bir seyirde gelişen olay.. Zaten mahkemedeki ifadeler de bunu göstermekte.

Değerli okuyucular..

Ben, 1982 yılında; Bahçelievler Ülkücü Gençlik davasından Ankara 3 Nolu Sıkıyönetim Mahkemesinde tutuklu yargılanıp, 2,5 yıl sonrasında Beraat ettikten sonra Abdullah Çatlı ile Ankara- Kızılay Güven parkında karşılaştığım gün ve ertesi günü yine aynı noktada buluşup, bazı konuları görüştük..

Rahmetli Çatlı’ya, Bahçelievler katliamı konusunda sitem ettim..

Bana dedi ki; “Karslı, inan bu olay benim bilgimin dışında çok anlamsız bir şekilde gelişti.. Bazı arkadaşlar hata üzerine hata yaptılar, ben arandığım için olayı tümden benim üzerime yıktılar.”..

Daha önceden de bir yazımda vurgulamıştım.. Çatlı yalan söylemez..

Ve maalesef… 3 Kasım 1996 günü akşamı Balıkesir- Susurluk ilçesi Çatalceviz mevkisinde meydana gelen şüpheli bir trafik kazası sonucu hayatını kaybetti..

Şüpheli kamyonun hızla vurduğu otomobil DYP Urfa Milletvekili ve vatanseverliği ile PKK ile üstün mücadelesi bilinen Sedat Bucak’ın idi ama otomobili Emniyet Müdür Hüseyin Kocadağ kullanmakta idi..

Sivaslı Hüseyin Kocadağ’ın bizim Ülkücü hareket ile zerre kadar ilgisi yoktur.. Kendisi daha önceleri Urfa- Siverek’te ilçe emniyet müdürlüğü yaptığı zamanlarda Bucak aşiretinin PKK ile verdiği amansız mücadeleden dolayı Sedat Bucak ile dost olmuş..

Ve “Mehmet Özbay” olarak bildiği kişinin de aranan Abdullah Çatlı olduğunu bilmeyen bir şahıstır..

Tabi bu üzücü kazadan sonra, bu gün olduğu gibi hain sever birçok medya mensupları başladılar arabeskler söyleyip, yazmaya..

“Susurluk çetesi”, yok “polis, siyaset, mafya” işbirliği falan.

Mafya diye tanımladıkları isim; rahmetli Abdullah Çatlı..

Ulan şeref yoksunu kahpeler.. Ne mafyası? Çatlı’nın bir tek insanın malına, mülküne çöktüğümü var?

Sedat Bucak.. Kimin malını, mülkünü zorla elinden almış?

Ve zaten bu güne kadar Çatlı’nın mafya düzeni içinde hareket ettiğine dair en ufak bir delil ve emare ortaya koyamamışlardır, koymaları da mümkün değil..

Abdullah Çatlı’ya, Sedat Edip Bucak’a yıllardır birçok iftira ve çamur atanlar, bugün PKK’nın uyuşturucusu satan Savaş Buldan’ın, Behçet Cantürk’ün ve PKK’nın kumarhanelerini çalıştıran Ömer Lütfü Topal’ın yasını tutan güruhlardır..

Ve yine binlerce Şehitlerimizin katili PKK’lı Selahattin Demirtaş’a, iblis FETÖ’nün talimatı ile eylemler yapıp, etrafı yakıp, yıkan Gezi eylemleri sanıklarına özgürlük naraları atan gafillerdir..

Evet.. Değerli okuyucular..

Birkaç gündür izliyorum.. Şimdi bu gafil tayfası yine ciyak, ciyak ötmeye başladılar..

Neden mi?

Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı.. hangi partili olursa olsun Milliyetçi, vatansever birisi..

Belediyesinde ki meclis üyelerine diyor ki; “Gelin, Nevşehir’imizin vatansever evladı, kahramanı Abdullah Çatlı adına sahip çıkalım ve Borsa kavşağı adını değiştirip, buraya ‘Abdullah Çatlı meydanı’ adını verelim..”

Belediye meclisi de bu teklifi uygun görüp, “Abdullah Çatlı medyanı” adını onayladılar..

Aman, aman… Fondaş- yoldaş medyanın kıvırdak elemanlarının alayı başladılar haberlerde, programlarında ciyak, ciyak ötmeye..

“Birçok olayın faili olarak anılan Abdullah Çatlı’nın adı nasıl bir şehrin meydanı olarak anılır” falan..  

Kim bu şeref yoksunu gafiller tayfası.. Halen PKK’lı Savaş Buldan’ın, Behçet Cantürk’ün ve kumarhaneci Ömer Lütfü Topal’ın tasını tutup, ananlar..

Ulan haysiyetsiz kıvırdak takımı.. PKK’nın uşağı HDP ve DEM’lilerin, Diyarbakır’da; Dağkapı Meydanına; bölücü, hain İngiliz uşağı Şeyh Said adı verilirken alayınızın sesi niye çıkmadı?

Sizler, bu kadar açıkça hain sever şarlatanlarsınız..

Sarıldıkları tek belge ise.. Düzmece Susurluk raporu… 

Bu cesaretlerinden dolayı; Nevşehir Belediye Başkanı Rasim arı ile oy veren meclis üyelerini kutluyorum..

Ve 12 Eylül öncesi okuduğum bir şiirle yazımı noktalıyorum..

“Bir Leya-i kadir gecesinde; din için düşen yere..

Bir ağıt yakıldı, O Ülkücü Şehide….!

Kim olurlarsa olsunlar, yaradanı kim terkler?

Ama ne var ki; ürüyecek köpekler…!”