GÖKTÜRK TUNÇTÜRK yazdı
Değerli okuyucular..
Daha önceleri de vurgulamıştım, şimdi de vurgulayalım ki, bazı baykuşlar yuvalarından ötmesinler ve yazının ana hedefini şaşırtmasınlar..
Ben, AK Partili değilim.. Ailem de değil.. Benim ve ailemin AK Parti’ye oyları; sadece Sayın Melih Gökçek’in Belediye Başkanı aday olduğu ve Dr. Selahattin Beyribey’in de, Kars’tan Milletvekili Adayı olduğu dönemlerde nasip olmuştur..
İktidarı da; sık, sık eleştiren birisiyim..
Dikkat edin… “Eleştirme”… vurgusu yapıyorum..
Yani; “iktidara ve mensuplarına en ağır küfürleri ve hakaretleri yaparak eleştirenim” demiyorum..
Değerli okuyucular..
İlle de; ne AK Parti’yi, ne Recep Tayyip Erdoğan’ı, ne de başka bir siyasi parti ve liderini sevmek, savunmak zorunda değilsiniz..
Ve bu ülkede de “Beni, bizi, partimizi seveceksiniz, yoksa sizi şöyle yaparız, böyle yaparız” diye tehdit eden de yok
Demokrasi ve Ceza yasaları da var..
Ben de yazımda hakaretten cezalar aldım…
Hem de HDP’lilere Hakaretten…
Şimdi … Sedef Kabaş diye reklam peşine olan şımarık bir Kadın Gazeteci var..
Kadın, adından söz ettirilmesi peşinde.. İşte bu Gazeteci kadını, izlenmeyen bazı Tv’ler de ekrana çıkartarak, savurduğu hakaretlerle; haber olma, reklam yapma kurnazlığındalar..
Bu Sedef Kabaş.. Tele1 denilen… Kendisini de CHP yayın organı gösteren televizyonun tartışma programına çıktı..
Türkiye’de ki siyaset ve iktidarın icraatları tartışılıyor..
Yani, Türkiye içinde ki Siyaset ve siyasetçileri tartışılıyor..
Bu haddini bilmez gazeteci hükümetin icraatlarına ve özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan’a gönderme yaparak, şu ifadeyi kullandı;
"Öküz saraya çıkınca kral olmaz. Ama saray ahır olur"
Ve detaylandırıyor… “Büyükbaş hayvan Saraya girse de, o saray ahır olur”
Değerli okuyucular…
Bu soytarı Erdoğan’ı da, AK Partiyi’ de sevmek zorunda değil ve bende buradan “Erdoğan’ı niye sevmiyorsun, niye hakaret ettin” diye tepki göstermiyorum..
Bu soytarı … Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanına ağır hakaret ettiği gibi, yine Türkiye Cumhuriyeti devletini ve milletini temsil eden Cumhurbaşkanlığı binasını, külliyesini ‘ahır’ olarak gösteriyor..
TV yetkilileri de bu haddini bilmez soytarıyı uyarmıyorlar..
Ve bu terbiyesizlik toplunda anında sert tepkiler aldı..
Savcılık ve RTÜK’te soruşturma başlatınca “vay niye, ifade özgürlüğü, hakaret yok” gibilerden ciyaklıyorlar..
Bu haddini bilmez soytarıyı ise gözaltına alındıktan sonra peşine düşüp savunan, CHP’li Başkanların olması da üzüntü verici idi.
“Helalleşme” yolculuğuna çıkıp, geçmişte hakaret ettiği insanlar ve kesimlerden özür dilemeyi hesaplayan CHP’nin; İstanbul İl Başkanı ve bazı yöneticileri, bu haddini bilmez soytarının Savcılıkça gözaltına alınmasını eleştirip, hep bir ağızdan şu savunmayı yapmaları da cahilliğin daniskası idi;
“Bu söz, Çerkes Atasözü dür.. Cumhurbaşkanına hakaret yok, ifade özgürlüğü var”..
Yahu bre akıl fukaraları.. Bu programda Çerkesler tartışılmıyor ve eleştirilmiyor… Erdoğan ve iktidarı tartışılıyor ve ima hedefi net bir şekilde belli..
Ve ne zamandan beri ağır hakaretin adı; “İfade özgürlüğü” oldu.. Hiçbir kanun kitabında böyle bir madde yok..
Hiç kıvırmayın… Haddini bilemez soytarıyı kurtarmak için savunuyorsunuz..
Evet… Sayın Kılıçdaroğlu … “Helalleşme” yolculuğunu başlatan size soruyorum;
“Yarınlarda Cumhurbaşkanı olsanız… Ben de sizi her hangi bir konuda eleştirirken size; ‘Öküz’ veya ‘Büyükbaş hayvan’ diye hakaret etsem, bunu ifade özgürlüğü olarak sayacak mısınız?”
Kabaş @SedefKabas 13s Öküz saraya çıkınca kral olmaz. Ama saray Cerkes atasözü' görseli olabilir" />
Bu Haber 186458 Defa Okunmuştur